19 Haziran 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

19 Haziran 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 Haziran 1938 CUMHURİYET Büyük davalar Devletleri telâş aldı! Gireson hapisanesinde Tedhişin lüzumsuziuğu işlenen feci cinayetler Almanyada birdenbire artan Yahudi aleyhdarı Yazan: LÜSYEN ROMYE İHEM T NALINA MIH1NA Atatürk kızı, Atatürk inkılâbının senbolü 1 Dört mahkum, bir mahtedbirleri karşısında her devlet kendi Yahudilerinin vaziyetini kurtarmağa uğraşıyor kumu öldüren katilleri çok ağır yaraladılar Almanyada yeni bir Yahudi aleyhtarLondra 18 Londra matbuatı bu lığı dalgası ortalığı kasıp kavurmaktadır. Bu dalga bilhassa polis tarafından Ya hudilerin ikamet ettiği yerlere sık sık ya pılan baskınlar ve Yahudileri ekonomi faaliyetlerinden ihrac etmek için alman yeni tedbirlerle temayüz etmektedir. sabah Almanya ve Avusturya Yahudileri meselesini beynelmilel şekilde tetkik etmektedir. Taymis, Anşlustanberi Avusturyalı Yahudilerin maruz kaldıklan tazyikler hakkmda uzun bir etüd neşretmektedir. Nevs Kronikl gazetesinde Bartlett, İn gilterenin Berlin sefiri Henderson'un ecnebi Yahudileri Almanyadaki mallarını bildirmeğe icbar eden kararnamenin te sirleri hakkmda tahkikat yapmak için talimat aldığını bildirmektedir. Halbuki Ingiltere sefiri Fransa ve Amerika sefir leri gibi henüz bir cevab alamamışhr. Sarih bir cevab alan yegâne diplomat Italya sefiridir. Bu gazete diyor ki: «İngiltere hükumeti îtalyan Yahudilerine karşı istisnaî bir muamele yapılmasının hikmetini anlamamakta ve Almanyada bulunan İngiliz Yahudilerinin de ayni muameleden istifade edeceklerini ümid etmektedir.» Alınan tedbirler ve çıkan hâdiseler Berlin 18 Havas bildiriyor: ttımıiHilllIIIIHIU1 Şimdiden hazırlana Çinde Japonların büyük zayiatı bahrî nümayiş Amerikan donanması 1939 da büyük deniz manevraları yapacak Nevyork 18 Nevyork Taymis gazetesinin bildirdiğine göre, 1939 sene sinin büyük deniz manevraları yazın yapılacaktır. 155 geminin iştirak edeceği bu manevralar ağlebi ihtimal Asor adalanna da teşmil edilecektir. Bu gazete, şunları ilâve etmektedir: «Bu manevralar Amerikanın harb zamanında neler yapabileceğini öğrenmek istiyen Avrupa dıktatörlerinin gözleri önünde yapılacaktır.» Panama kanalt genisletiliyor Vaşington 18 Meb'usan meclisi nin deniz ticareti encümeninin bildirdiğine göre, Bahriye Nezaretile beraber di ğer dört Nezaret, Nikaragua'da bir ka nal açılmasına muhalif bulunmaktadır. Amerika Birleşik devletleri hükumetinin arzusu, bu sahada yalnız Panama kanalının faaliyet hacmini, yeni tesisatla ge nişletmekten ibaret olduğu Öğrenilmektedir. Avusturya kanunlarî değiştiriliyor Berlin 18 Havas ajasmın muhabiri bildiriyor: Alman hukuk akademisi kongresinde Adliye Nazırı doktor Guertner, dinî prensiplere istinad eden ve Alman hukuk anlayışma uymıyan Avusturya evlenme kanununun radikal bir şekilde tadil edilmesi lâzım geldiğini söyle miştir. Hukuku cezaya gelince, uzun zamandanberi bütün Almanya için ha zırlanan nasyonal sosyalist ceza hu kuku kabul edilicnciye kadar Avusturya kanunu mer'iyette kalacaktır. Bu nunla beraber hiyaneti vataniye ve devletin emniyetine karşı komplo hakkındaki ahkâm, Avusturyada da tatbik edilmiştir. Irlandada seçim Dublin 18 İrlanda parlamentosunda meb'us seçimi dün hâdisesiz cereyan etmiştir. Şimdiye kadar malum olan rakamlara göre, seçim hakkı bulunanla rın yüzde yetmişi reye iştirak eylemiştir. Reylerin tasnifine bu sabah başlanmıştır. Netice, pazar akşamı belli olacaktır. Bir fngiliz silâh fabrikasînda grev Londra 18 Dün. Vudstokmiede bir tngiliz silâhlanma fabrikasînda bir amelenin kovulmasmdan dolayı, grev çıkmış ve burada çalışan 600 amele iş lerini bırakmıştır. Bu amelenin kovulması grev için bahane teşkil evlemiştir. Zira, amele, çoktanberi bu fabrikadaki çalışma şeraitinden gayrimemnun gö rünmekte idi. Polonya Litvanya arasînda münakalât Varşova 18 Polonya ile Litvanya arasmda demiryolu münakalâtına mü tedair teknik meseleler halledilmiştir. Varşova Kaunas hattında işliyecek olan ilk tren 22 haziranda bir tecrübe seferi yapacak ve normal münakalât ağlebi ihtimal av sonunda baslıvacaktır. " Berlinde polis tarafından alınan ted birler neticesinde miktan 2 bini bulan tevkifat yapılmıştır. Ecnebi tabiiyetinde olup da Almanyadaki menkul eşyalarını Al man Yahudileri gibi bir beyanname ile hükumete bildirmeğe mecbur tutulan Yahudiler kendi elçiliklerine müracaat ederek himayelerini istemişlerdir. Ecnebi devlet elçilikleri ve bilhassa Amerika ve Büyük Britanya elçileri bu babda Alman hükumetinden izahat istemişlerse de he nüz bir cevab alamamışlardır. Diğer taraftan Yahudiler aleyhinde şiddetli nümayişler de vuku bulmaktadır. Bilhassa şehrin şimal ve şark kısmında bir Bursa 18 (Telefonla) Bursaya çok Yahudi mağazalannm camları kırılbir saat mesafede Mis köyünde bir kadın dığı ve 6 Yahudinin de yaralanarak hastaneye kaldırıldığı şayi olmuştur. Polis bu balta ile kocasını öldürmüştür. Köy ahalisinden Halil, karısı Fatma nümayişlerin mahiyeti ve şümulü hakkmile sekız senedir evli olduğu ve iki çocuğu da hiçbir şey söylemiyor. da bulunduğu halde karısının ayni köyden İbrahim admda birile seviştiğini zannetmekte ve bu yüzden karısile hergün kavga etmekte imiş. Dün gece de gene ayni sebebden dolayı karı koca arasmda kavga olmuş, sonra ikisi de yatmışlardır. Halil uyuduktan sonra, Fatma, yavaşça odadan çıkmış ve eline bir balta alarak tekrar odaya dönmüş ve baltayı kocasının kafasına üç defa indirmiştir. Halil, bu balta darbelerinin altında uyanmağa vakit bulmadan can vermiştir. Hankov 18 Çin askerî makamatı Müddeiumumî muavinile jandarma bötarafından yapılan istatistiklere göre lük kumandanı bugün hâdise mahalline muhasematın bidayetindenberi Japongiderek kadını isticvab etmişlerdir. Koca ların askere aldığı kuvvet, yaptığı maskatili kadın, verrdiği ifadede şunları söyraf ve uğradığı zayiat şudur: Çinde harbeden Japon kuvvetleri: lemiştir: « Ne yapayım, ben onu öldürme 600.000 seydim, o beni öldürecekti.» Seferber edilen kuvvet: 1.675,000. Zayiat: 410.000. (Bunun 100 bini makFatma, tevkif edilerek Bursa hapisatuldür.) nesine getirilmiştir. Harb masrafı: 5 milyar 300 milyon. Batan harb gemisi. 35. Tahrib edilen tayyare: 629. İstihsal tenakusu yüzde 22. Japonyanın Çinde uğradığı ekono Ankara 18 (Telefonla) Bolu mik zarar 500,000 yen. meb'usu İsmail Hakkı 3176 numaralı kaAyni müddet zarfında Çin kuvvetleri ra avcılığı kanununa eklenmek üzere Japonlardan 22 bin 868 silâh ve saire iğbir kanun lâyihası teklif etti. Bu lâyihaya tinam etmişler ve Japonların 1051 harb göre, avlanma silâh ve av köpeklerinin malzemesini tahrib etmişlerdir. yardımile ve icabmda tuzakla yapılır. Japonlar bir şehri aldılar Tokyo 18 Japonların Anking'in 60 Kara avcılığı kanununun 2 nci maddesinkilometre şarkında kâin Tsionshan'i de yazılı bütün hayvanlar tüfekle avlanır. Sekiz kalibreden 36 kalibreye kadar zaptettikleri resmen bildirilmektedir. saçma ve kurşun atan düz ve yivsiz namBir limanın bombardımanı Şanghay 18 İyi bir membadan a luyu ve namlusu 70 santimetreden uzun lınan haberlere göre, bu sabah bir Ja olmamak ve nişangâhı 300 metreden ilepon tayyaresi Hainan adasmm limam ride ayarlı bulunmamak şartile ve 5,6 miolan Hoihovu bombardıman etmiştir. limetreden 1 1,5 milimetreye kadar fişekBu esnada iki Japon harb gemisi kör lere mahsus düz yivsiz veya bir yivli çifte fezde bulunuyordu. Hasar ehemmiyet ve tek namlu silâhlarla 6X9 milimetrelik sizdir. flober ve manliher av silâhıdır. Bu tüfeklerde de kullanılacak malzeme ve cepane de av malzemesidir. Atina 18 (Hususî) İstanbul Vali ve Teklif sahibi, kara avcılığı kanununun Belediye reisi Muhiddin Üstündağ re19 uncu m^ddesi sonuna şu fıkranın ek fakatindeki heyetle birlikte bugün öğleden sonra Pireye gelmiştir. Atina U lenmesini istemektedir: mum Valisi Koçyas'la Belediye reisi ve «Memleketimizde haricden getirilecek azalan misafirleri iskelede karşılamış kıymetli cins av fişekleri 25 sene müddetlar ve hep birlikte Atinaya gelmişler le ve kovanlarile mukavvalan gümrük dir. İstanbul Vali ve Belediye reisi şe resminden muaftır.» refine ziyafetler ve kabul resimleri terAyni lâyiha ile barut ve saçmanın astib edilmiştir. kerî fabrikalara malolduğu fiat üzerin Mecliste bulunan lâyihalar den nakil masraflan ilâvesile satılması isAnkara 18 (Telefonla)" 19 mayısın tenmektedir. da bayram günleri arasma alınmasına Gümrük müfettişlerinin içtidair olan kanun lâyihası, Yüksek Mü maları dün bitti hendis ve Teknik okulları mezunları nın mecburî hizmetlerine dair lâyiha, Ankara 18 (Telefonla) Gümrük ve kazanc vergisi kanununun bazı madde İnhisarlar Vekâleti müfettişleri geçen lerini değiştiren lâviha, meşhud suçla aym 6 sında başladıkları toplantılara rın muhakemesi usulüne dair kanunda her gün devam ettiler. Vekâlet binasınbazı tadiller yapan lâyiha. pul ve kıy da Teftiş heyeti reisinin başkanlığı al metli kâğıd bavilerile bunlara verile tmda Vekil, müsteşar ve diğer Vekâ cek bey'iye hakkı hakkındaki lâyiha, let erkânı huzurunda yapılan bu top Meclisin bu pazartesi günkü toplantı lantılarda müfettişin hazırladığı etüd sında görüşülecektir. raporu, sıra ile okunarak münakaşa eAlman Macar erkânînın dilmiştir. Toplantılar bugün bitmiştir. Bu münasebetle müfettişler şerefine karşılıklı ziyaretleri ziyafetler verilmiştir. Budapeşte 18 General Kfeitel maMüfettişler bugünden itibaren yeni iyetile birlikte refakatinde Harbiye Na vazifeleri başma gitmeğe başladılar. zırı Ratz bulunduğu halde bir gezinti yapmış ve bir geyik avına iştirak et KISA HABERLER miştir. Ratz. akşam misafirlerinin şe * LONDRA 18 Romanya Kralı Ka refine bir ziyafet vermiş ve ziyafeti bir rol'un eski zevcesi Yunan prensesl Helen, kabul resmi takib etmiştir. dün akşam, hemşiresi Irenle birlikte buBerlin 18 Nazır Dr. Frank, Macar raya gelmiştir. 1 Adlive Nazırı doktor Mikezin şerefine Kısa haberler * LONDRA 18 Enternasyonal Yün büyük bir ziyafet vermiş ve bu ziya konferansı mesaisini bitirmlştir. Gelecek fette Macar elçisi Stojay, Alman Ad konferans 1939 da Belçikada toplanacaklive Nazırı doktor Gertner ve Maarif tır. Nazırı M. Rust de hazır bulunmuştur. * LONDRA 18 Beynelmilel Kızühaç Doktor Frank ve M. Mikez, ziyafetin cemiyetinin bir toplantısı esnasında NorDavLs, bu cemiyetin merkez meclisi sonlarına doğru hararetli nutuklar teati man reLsliğine intihab edilmiştir. Beynelmilel eylemişlerdir. kongre, pazartesi giinü açılacaktır. Giresun 18 Bugün saat 7 buçukta hapisanede 25 seneye mahkum Yunusu, 20 şer seneye mahkum Kurd Esadla Bursalı İbrahim bıçakla öldürmüştür. Bes saat sonra da katilin konulduğu çiffe kilidli kapıyı diğer dört mahkum kırarek katillerin vücudlerini gene bı çakla delik deşik etmişlerdir. Yaraları çok ağır olan katillerin hayatlarından Fakat, bu suretle ortadan kaldınlan ümid yoktur. Cumhuriyet Müddeiumuahlâk intikam almıyor mu? miliçi vak'aya el koymuştur. #** Sivil halkm tayyare ile bombalanması, harb kavaidinin hududlarını aşan apaşikâr bir zulüm hareketi gibi teessür uyandırıyor. Buna, bazı kimseler, yeni harb âletlerinin, muayyen tahribat yapmağa müsaid olmadığı, yahud da, harbi insanlaştırmanın beyhude olduğu yolunda mukabelede bulunuyorlar. Hatta «topyekun harb» mektebi, hasma, her vasıta ile kabil olduğu kadar zarar vermek ne ile olursa olsun, kimi olursa olsun vurmak lüzumunu iddia ediyor; hatta beşikteki çocuklar bile olsa! Bir kadın kocasını balta ile öldürdü Bursanm Mis köyünde işlenen bu cinayetin sebebi kıskançlıktır Tedhiş harbi, prensipi ve mantıkı itibarile, ihtilâllerın tedhişinden farklı değildir. Hedef, ya'.nız rakibleri ortadan kaldırmadan değil, bilhassa, her türlü mukavemet veya i?yan istidadını, dehşet ilka ederek kırmakhr. Filiyatta, harb veya ihtilâl tethişçiliğinin eski ve yeni tecrübeleri soğukkanlılıkla tetkik edilecek olursa, tethiş usulünün, bunu kullananlara hiç de uğur getirmediği görülür. Ispanya kızıllarınm uğradığı bozgundaki derin sebeb, dahilî harbin başındaki tethişçiliktir. Bu tethiş, yalnız millî »ve beynelmilel efkânn büyük bir kısmını kızıllar aleyhine ayaklandırmakla kalmamış, hükumetçi ordu ve bahriyeyı kadrodan mahrum etmiştir. Ilmî düşünceli ihtilâlci'er bunu iyi bilirler. Rus ihtilâlinin en müsaid mevkide bulunan en müdekkik şahidlerinden İngiliz ajanı Robert Lokhart, Lenin'in, uğ radığı suikasdden sonra kararlaştınlan tethiş tedbirlerini haber alınca, nasıl öfkelendiğini ve bütün eserınin yıkılmasından korkarak bu tedbirlere nasıl enerjik bir süratle nihayet verdiğini anlatır. Totaliter rejimlerin, bekalarını bir nevi tethişçilik sayesinde temin edebileceklerı yolundakı yanhş kanaat çok taam müm etmiştir. Doğrusunu söylemek lâzım gelirse, tethiş kadar basit bir usulle itaat temin etselerdi, Robesfiyer dıktatörlü ğünden fazla devam edemezlerdi. Bugün, diktatörlerin devam edebilmesi için, herhangi tethiş kadar müessir ve çok daha az tehlikeli olan çare, halkm maişet membalarının ve çalışacak iş bulması imkânlannm tam surette murakabe altına alınmasıdır. İhtilâl zamanlannda müessir olan bu sistetn, harb zamanlarında da ayni derecede müessirdir. General Ludendorf'un büyük bir kumandan olup olmadığı hakkmda bir hüküm veremem. Fakat, içinde, bilâmerhamet ve bilâtefrik, umumî tahrib fikrini müdafaa ettiği «Tcpyekun Harb» isminde kitabile, kendisinin pek yaya bir psikoloğ ve her meselenin bir cephesini muhakeme ettiği için daha mağrur insanlar nev'inden, tek taraflı bir hesabcı olduğunu göstermiştir. *** 410,000 kişi zayiat verdirilmiş, 629 tayyare tahrib edildi! nun da nekadar abes olduğu gün gibi âşikârdır. Askerin ve sivilin beşerî tarafı, esas itibarile birbirinden farklı değildir. Harbın fecayııni görmüş ve onunla istınas peyda etmiş sivil halk, mukavemet etmek ve galebe çalmak hususundaki azminde, tehlikenin mahiyetini bilmeden sadece tahayyül eden düşmanın tehevvürleri karşısında çareler bulmak mümkün olduğunu sanan halktan, nisbeten daha kuvvetHdir. Bu hale memleketimizde şahid olmuşuzdur. Mahsur bir şehrin, maruz kaldığı darbelere, maneviyatmı kaybetmek suretile mağlub olması son derece nadır görülen ahvaldendir. Gene mahsur bir şehrin, harb halinde, düşmana mukavemet vazifesinden kaçınmak içb isyan ctmesi de ayni derecede nadir vukuattandır. Mahsur şehirlerin sukutu, sivil halkn cesaretini kaybetmesini hazırhyan âmil, iaşe maddelerinin fıkdanıdır. Mahrunuyetler hayati yeti mahveder, darbeler onu canlandırır. Bir harbin neticelerini, hatta mühim safhalarım, sivil halkın, hava bombardı manları karşısmdaki aksülâmeline va beste gösteren faraziyeyi ben tamamen hatalı buluyorum. Tayyare, bir harbin neticesini kısmen tayin edebilirse de, bu büsbütün başka tarzda olur. Ispanya vaziyeti bu hususta hayli ders verici mahiyettedir. Çin vaziyetinin verdiği ders ondan dana kuvvetlidir. Hava kuvveti üstünlüğü, Japonları, Şanghay'da olsun, diğer yerlerde olsun, mahalleleri teker teker zaptetmek için zarurî bulunan gayreti sarfetmekten vareste kılamamıştır. Neticeler, bombard'manîarın manevî tesirile değil, belki muharebe ile ve harekâtla elde edilmiştir. Ve sivil halk, tehlikeden kaçmaktan ziyade yiyecek bir şeyler bulmak kaygusile ıltica eden birçok insanların katılması suretile arttı. *** ürk havacılığı, sevinebileceğimiz, hatta iftihar edebileceğimiz bir inkişaf ve terakki yolundadır. Daha dün, henüz pek gene olan Türk plânörcülüğü bir dünya rekoru kırmağa muvaffak oldu. Bugün, bir Türk kızı Balkanlarda yaptığı turneden dönüyor. Atatürk kızı Sabiha Gökçen, Büyük Şefin kendisine verdiği büyük şerefe lâyık olduğunu bir defa daha ispat etti. Dün denilebilecek kadar yakın bir mazide kafes ve peçenin kıskanc tahakkümüne esir olan nazlı ve nazenin Türk kızı, şimdi, cesur ve metin bir erkekten hiç farksız, yavuz bir kartal gibi denizleri, dağlan aşarak Balkan ufuklarmda uçuyor. Balkanlı komşularımızın bir Sabiha Gökçeni var mı, bilmiyorum. Şimdiye kadar ismini işitmediğimize göre olduğunu zannetmiyorum; fakat Balkanlı milletler arasmda, kadın tayyareci olsa bile, Atatürk kızı, devlet merkezlerini dolaşmak suretile bütün Balkanlarda, yalnızbaşına böyle uzun bir uçuş yapan ilk şarklı kadın taytarecidir. Fazla olarak Sabiha Gökçen daha on beş sene evvel, yalnızbaşına sokoğa bile çıkmasına müsaade edilemiyen Türk kızlarından biridir. Onun narin vücudü, Balkan ufuklannda, Türk inkılâbının canlı bir timsali olarak uçuyor. Balkanlar ilk merhaledir. Atatürk kızmı, Atatürk inkılâbının bu göklerde dolaşan senbolünü, garbm büyük şehirlerinde, Paris, Berlin, Londra ufuklarmda da görmek isteriz. Kara avcılığı kanununa ek lâyiha teklifi Vali Atinada Harbdeki tethiş usulü, bir milletin, düşman zulmüne maruz kaldığı nisbette ona mukavemet etmek hususundaki az mini kaybettiği faraziyesine istinad eder. Bu faraziyeyi dahi ileri götürecek olur fazla, tabiî temayullere manevî âmilleri sak, harb görmiiş kıtaatn, henüz harbe ilâve eden milletler için de variddir. girmemiş efraddan daha az mukavim olHarbler, zulümle kazanılmaz. duğu neticesini çıkarmak icab eder ki, buLüsyen Romye Türk inkılâbının manasım hâlâ anlıyamamış olan halk kütleleri, ay yıldızlı tayyarenin içinden bir Türk kızınm çıktığmı, kafesten fırhyan bu kartalı gördükleri zaman, Atatürkün yarattığı eşsiz şaheserin, Türkiyedeki devrimin ve değişikliğin büyüklüğü karşısında hayran olacaklardır. Bugün Balkan turnesini muvaffakiyetle bitirerek tstanbula dönecek olan Atatürk kızından garb ufuklannda da Türk Tethişin, harbde sistematik bir vasıta havacılığının, Türk kadınlığınm ve Türk olarak kullanılması, insanların tehlike inkılâbının senbolü olmasım istivoruz. karşısındaki aksülâmellerini yanlış mütalea eden bir kanaate müsteniddir. Korku, duygudan ziyade muhayyelenın eseridir. Darbe inmeden evvel kendini gösterir. Daima bir sual, yani bir füphe ile karışıktır: Darbeye nasıl mâni olmalı, ondan nasıl kaçmalı? Bu sual ve bu şüphe, sahibini yıkar. Lyotey'in «kuvveti, istimaline lüzum kalmaması için, göstermelidir» tarzındaki meşhur düsturunun sırrı da buradadır. Almanlar, bu düsturu, M. Şuşnig'in Avusturyasma karşı kullanmak suretile bir kere daha şöhretMilano 18 îtalyan Alman kültür lendirdiler. cemiyetinin bir toplanhsında nutuk söyFakat, tethiş sibtemi, şüpheyi ortadan liyen Propaganda Nazırı Alfieri ezcümkaldırmak, endişeli muhayyeleye hayatî le demiştir ki: bir aksülâmel imkânı vermek ve bilhassa « Roma Berlin mihveri, bir polidüşmanın mahiyeti ve taşıdığı tehlike ihtika kombinezonu gibi değil, fakat tarihî timalleri hakkmda şüpheye hiç mahal bıbir hâdise gibi telâkki edilmelidir. Bu rakmamak suretile, korkuyu da izale etmihverin hedefi, milletle arasmda adalet mektedir. Bu suretle, korkakları bile ve manevî müsavat esası üzerine müesses kahraman haline getirmektedir. Esasen, iş birliği tesisidir.» bundan dolayıdır ki, ihtilâl tethişçiliği, Alman Büyük Elçisi Von Makenzen korkakların da başka çıkar yol bulamade bir nutuk söylemiş ve o da Alman maları yüzünden, bizzat tethişçiler aleyîtalyan dostluğunun bir politika kombihine döner. nezonu neticesi değil, fakat politik bir Bu müşahede, iptidaî milletler için varid olduğu kadar, hatta ondan daha umde olduğunu tebarüz ettirmiştir. Roma Berlin mihveri ttalyada yeni tezahürata vesile oldu Bir numaralı halk düşmanî ancak 3 seneye mahkum edilebildi Devlet fabrikalarının mamulâtı çok revaçta Sümer Bank umumî heyeti bugünlerde toplanıyor. Bankanın geçen yıl zarfında elde ettiği safî kâr 1 milyon 138 bin küsur liradır Ankara 18 (Telefonla) Sümer Bank umumî heyeti bugünlerde toplanacaktır. Bankanın umumî heyetin tasdikır.a arzedilen son bilânçosu, 1 milyon 138 bin 581 liralık safi bir kârla kapanmış bulunuyor. 80 milyon 500 bin liraya iblâğ edilmiş olan banka sermayesinin 36 milyonluk kısmı tediye edilmiştir. Murakıblar, bankaya bağlı müesseselerin ça lışmaları, hesab ve defterleri ve son bi lânço üzerinde yaptıklan tetkiklerin sonunda, pek yakın bir zamanda sanayiimizin inkişafı noktasmdan matlub olan mertebeye varacağımızı şüphesiz görmüşler ve bu kanaatlerini raporlarında bilhassa zikretmişlerdir. Devlet fabrikaları mamulâtının satış vaziyeti, geçen sene dahi mühim bir artış göstermiştir. 1937 de umum satışlar 1936 ya nazaran yüzde 52 nisbetinde Nevyork 18 Amerikan polis dosya^ smda bir numaralı halk düşmanı olarak '< kayıdlı bulunan, 1915 tenberi 100 defai dan fazla tevkif edilip 8 defa da muh ** telif hapis cezalarma mahkum olan şaki Şariro bu kere turust kanununa muhalif harekette bulunduğundan dola yı yeniden üç sene hapse mahkum edilmiştir. c Bu hükmü veren hâkim, Şariro'nun en tehlikeli ve en vahşi insan katili olduğunu kaydetmiş, fakat cinayetlerinin delili mevcud olmamasma binaen kendisini ancak böyle hafif bir zecaya mahkum ettiğinden dolayı müteessif olduğunu hükmün sonunda beyan et miştir. artmışür. Devlete aid satışlarda yüzde 131 nisbetinde bir artma vardır. Sümer Amiral Horti 70 yaşında Bank fabrikalannın piyasanın istekleri Budapeşte 18 Bugün bütün Macane intibak eden ticarî müesseseler haline risten Naib Amiral Horti'nin 70 inci getirilmiş olması, piyasaya satışlann iler yıldönümünü kutlulamaktadır. lemesinde mühim bir âmil olmuştur. YeGazeteler, nasyonal sosyalist ve sosniden işletmeğe açılan fabrikalar da satış yal demokrat olsun, muhafazakâr veya hacmini genisletmiştir. Mevsimlik satışlar radikal, katolik veya liberal olsun mütsırasında bazı mamullerde yapılan fiat tefikan devlet reisinin 12 senelik niyatenzilîeri de iyi neti:eler vermiştir; fakat beti esnasında memlekete yaptığı hiz başlıca sebeb millî piyasaiardaki istihlâk metleri tebarüz ettiriyorlar. kudretinin artmakta olma=ıdır; o kadar Polonyada bir gazeteciye ki, bazı fabrikalar en ileri imal kudret suikasd lerine erişmişlerdir. Varşova 18 Vilnada Slovo gazetesinin direktörü Makievoviç'e bir suikasd Nurullah Sümer geldi teşebbüsü yapılmıştır. Mumaileyhin biiSümer Bank Umum Müdürü Nurullah rosuna iki bomba atılmış, fakat bombaSümer şehrimize gelmiştir. Nurullah Sü lar, ancak ehemmiyetsiz hasarı mucib mer gelecek hafta İktısad Vekili Şakir olmuştur. Makievoviç'in evine de bir Kesebirin Karabük seyahatinde kendisi bomba atılmıştır. Suikasd teşebbüsü nün failleri malum değildir. ne refakat edecektir, i

Bu sayıdan diğer sayfalar: