8 Mart 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

8 Mart 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Mart 1939 CUMHUKİKET SON Pariste çıkan Le Temps Mareşal Göring'in İtalya seyahatine hususî gazetesinin şayanı dikkat bir makalesi bir ehemmiyet veriliyor. Fransadaki ItalParîste çıkan Le Temps gazetesi, Sofyanlar da memleketlerine avdet ediyor ya muhabirinin bir mektubunu «BulgaParis 7 (a.a.) İtalyanın Fransadan arazi terkine taalluk etmiyen taieblerde bulunacağına dair dolaşan şayia lann tecrübe balonlan mahiyetinde ol duğu iyi haber alan mahfillerde söylenmektedir. Bu mahfillerde İtalyanın noktai na zarını resmen nasıl bıldıreceğının malum olmadığı ilâve edilmektedir. Yalnız Mussolini'nin maksadlarını açığa vur mak için îspanyol ihtilâfının sonunu beklediği tahmin edilmektedir. Göring'in îtalyada bulunması bu hususta bir fikir teatisi için münasib bir fırsat addedil mektedir. Alman matbuatmın iddiasııa göre İtalya sadece Cibuti ve Süveyş kanahnın idare şekillerinde ve Tunustaki İtalyanlara mahsus statüde bazı değişiklikler yapılmasını istiyecek, fakat arazi taie binde bulımmıyacaktır. Bu hale nazaran Alman efkân uınumiyesinin Akdenizde İtalya lehinde bir değişiklik yapılması fikrine müzaheret ctmege ve bu iddialardan çıkacak tehlikelere karşı durmaga hazırlanmadığının anlaşıldığı iyi haber alan mahfillerde söylenmektedir. Bununla beraber salâhiyettar mahfiller, Korsika hakkında İtalyanın açtığı mücadelenin devam ettiğini ve İtalya bir harbi göze aldığı takdirde Fransadaki Italyanlan geri çağırılmasmın bir manası olacağını beyan etmektedirler. Fransada yaşıyan İtalyanlardan 1500 ü bu davete icabetle memleketlerine dönmüşlerdir. Bununla beraber salâhiyettar mahfillerde netice olarak Almanyanın karar sızlığı karşısında İtalyanın ihtiyatsız bir harekette bulunmasına intizar edilmiyeceği ilâve olunmaktadır. Italyanın yeni talebleri Bulgaristan ve Balkan Antantı Düşünceler Arşiv klavuzu Yazan: Fazıl Ahmed AYKAÇ temiz, özenli bir cild ve onun içinde de on dört tane vesikadır. Lâkin mütevazı ve vakarlı kılığile karşımıza çıkan eseri ortaya getirmek için nekadar himmet lâzımdı. Anlaşılıyor ki Bay Tahsin Öz ve Kılavuzda isimleri geçen, bilgin arkadaşları ne çok göz nuru dökmüşler; ne içinden çıkılmaz eski metin çalıhklarını sabırla, dikkatle geçmişler! Ve nihayet nekadar maddî, manevî çöp, kabuk ve diken ayıklıyarak bize bu cildi hazırlamışlar. Kılavuzun şu bakımdan değeri pek büyüktür. Bu itibarla neşredilen eser şimdiden sonra tarihimizin madenocakları gıbi içine gün girmemiş birçok koridorlarında gezmek istiyecek âlim ve mütehassıslara hem doğru bir plândır, hem de parlak bir meş'ale. Kitabın henüz birinci cildini okuyoruz. Ve tasnif edilen vesikalardan elifbe sırasile (C) harfine ve (Cemile Kalfa eşyasma) kadar varıyoruz. Gelecek cildlerde diğer taffilâtı görüp öğreneceğız.. Arşivde mevcud her türlü eser hakkında pek toplu ve aydınhk malumatı, kitabın ilk sahifeleri bize bol bol veriyor. O sahifeleri çevirdikçe müzede mevcud vesikaiar arasında pek mütenevvi yazılar, arabca ve farisiden ayrı olarak lâtince, yunanca ve sair yabancı dillerde yazılmış muhtelif kâğıdlar bulunduğunu öğreniyoruz. Kitabda deniliyor ki: «Maamafih Arşivin en mühim kısmı, hazineye aid def terler ve evraktır. Mahiyeti ayrıca izah edilecek olan Enderun hazinesinden başka roht hazinesi, sılâhtar hazinesi, babüsseade hazinesi, harem hazinesi, Bodrum hazinesi, İfraz hazinesi, dış hazıne, bakır hazinesi gibi birçok hazinelere aid vesikalar mevcuddur.» Bütün bu malumata bizi kavuşturan birinci amil, yeni kafa ve yeni rejimdir. Kitabda görülen şu satırlar nekadar düşündürücü: «İşte asırların bir araya getirdiği bu Arşivin en son vesikası 1922, 1338/1340 tarihlidir ki Türk yurdunun, Büyük Kurtarıcısının yüksek imzasmı taşımaktadır. Tereddi eden saltanatın ilgasını bildiren millî iradeyi, Büyük Millet Meclisi Reisi Atatürk (M. Kemal) tebliğ buyur maktadır.» Bay Tahsinin birinci cildde aynen neşretiği vcsikdlar, bir tarih rhcraklısıııuı yü İHEM NALINA MIH1NA Büyük isme hürmet I Mareşal Göring'in seyahati San Remo 7 (a.a.) Reuter ajansının muhabiri bildiriyor: Göring, zevcesi ve on beş kişilik maiyetile dört haftalık tatil müddetini ge çirmek üzere buraya gelmiştir. Romadan verilen haberlere göre Göring, bir müddet sonra Romaya giderek Mussolini ile görüşecektir. Tunustaki ttalyardar Roma 7 (a.a.) Gazeteler, Tunusta yaşıyan İtalyan ahaliye karşı Fransız makamlarmm hattıhareketini yeniden büyük bir şiddetle tenkid etmekte ve Fransız tabiiyetine geçmekten imtina gösteren İtalyan amelenin kütle halinde dışarı çıkarıldığını tebarüz ettirmektedir. Irakta örfî idare ilân edildi Amerikanın yeni hava silâhları Bazı eşhas tevkif ve Tayyare adedinîn altı bine çıkarılmasını Ayan matbuata sansür Meclisi kabul etti vazedildi Londra 7 (Hususî) Irakta bazı karışıklıklar zuhur ettiğinden, hükumet örfî idare ilân etmiştir. Zabıta Bağdadda ve diğer bazı şehirlerde şüpheli eşhası tevkif etmiştir. Hükumet tarafından neşredilen bir «. b*yanuame, devletin emniyetini ihlâl edenlerin şiddetle tecziye edileceğini bildirmektedir. Örfî idare emirnamesi, ayni zamanda matbuatı da sansüre tâbi tutmaktadır. Vaşington 7 (a.a.) Âyan meclisinin altı bin tayyare inşasına dair olan projeyi kabul etmesini siyasî mahfiller, hükumetin bir zaferi telâkki etmektedir ler. Âyan ve Meb'usan meclislerinin mı>rahhaslan her iki meclisifî kabul ettiği metinler arasında bir ahenk teminine çalışacaklardır. Parlamentonun tayyare adedini 5500 olarak kabul etmesine rağtnen bu mıktarm neticede 6000 e çıkarılacağı tahmin edilmektedir. Karışıklıklar hakkında tafsilât Bağdad 7 (a.a.) Gazeteler, Kralın ikinci emirnamesini neşretmektedir. Kral emirnameleri, Erreşid mmtakasında örfî idare ilân etmekte, «hotbin sebebler dolayısile karışıklık çıkarmak istiyen eşhastan» bahseylemekte ve nizam ve sükunun hainlere karşı almacak şiddetli tedbirlerle idame olunacağmı bildirmektedir. Kral, radyo ile neşredilen bir nutuk söylemiştir. Bu nutukta, orduyu siyasete her hangi bir suretle karışmaktan menetmiş, tazyikten şikâyeti olanlara saraym kapısının açık olduğunu söylemiş ve halkı müteyakkız davranmağa davet etmiştir. Amerika, demokrasilerle beraberdir Vaşington 7 (a.a.) «Constitution Hall» da bir nutuk söyliyen Hariciye Müsteşarı Berle demokrasiyi ve Amerikanın demokrasilere yardım siyasetini müdafaa etmiştir. Stimson'un beyanatı Nevyork 7 (a.a.) Hoover kabi nesi nazırlarından Henry Stimson, NevvYork Times gazetesine gönderdiği bir mektubda, umumî harbe karşı bir ihtiyat tedbiri olmak üzere Amerikanın faşist milletlere karşı «müspet bir harekette» bulunmasını tavsiye etmektedir. Muma ileyh, totaliter memleketler tarafından Avrupa demokrasilerine karşı bir taar ruz vuku bulduğu takdirde Amerikan, Ankara 7 (Telefonla) Meb'us Fransız ve İngiliz donantnalarının müşBulgar Başvekili, Saracoğlu ile yapt:seçimi hazırlıkları hayü ilerlemiştir. Parti tereken harekete geçmeleri lüzumunda ğı görüşmeden sonra «Biz, Balkan AnUmumî merkezindeki çahşmalara geç va ısrar eylemektedir. tantile dostuz. Millî vaziyetimize mütekitlere kadar devam ediliyor. Parti namıallik meselelerin dostça halledileceğine Talebelerin mekteb haricinna namzed gösterilmek üzere müracaat eşüphemiz yoktur» derken ve «Bizi aîâdeki vaziyetleri denlerin arzu ettikleri intihab daireleri ükadar eden ve münhasıran Balkan devAnkara 7 (Telefonla) Maarif letleri arasında müzakere mevzuu teşkil zerinden tasnifleri yapılmıştır. Maama fih müracaatler bir yandan devam et Vekâleti talebelerin mekteb dışındaki va etmesi lâzım gelen meselelere, nekadar mektedir. Bugün Antalyadan alınan son. ziyetlerile de alâkadar olmak üzere ted cüz'î surette olursa olsun, her türlü yamalumata göre nüfus fazlahğı dolayısile birler almaktadır. Muallimlere bu husus bancı müdahaleye muarızız» sözünü ilâ6 yerine 7 meh'us çıkacağı anlaşılmıştır. ta yeni direktifler verilecektir. ve ederken bu ümidi besler görünüyorBu seçimde Ankaradan da bir fazla mebSıtma mücadele reislerinin du. Hiç şüphe yak ki. bu söz, Bulgaristan siyasetinin bugünkü temayüllerini ve us Meclise iltihak edecektir. Son vaziyeiçtimaı «Balkanlar Balkanlılarındır» düstürunte göre meb'us sayısı geçen Meclisten 25 Ankara 7 (Telefonla) Sıhhiye Veda mündemic bulunan, umumî elbirlıği kişi fazla olacak demektir. kâleti sıtma * mücadele reisleri martın Belgradda büyük bir kaçakçı 13 ür.cü günü Ankarada toplanacaklar ve istiklâl arzusunu ifade etmektedir. şebekesi meydana çıkarıldı dır. Bu toplantıda mücadele işlerinin ver Balkan tesanüdünü tahakkuk ettirmek istiyenler, orta Avrupa haritasını az çok Belgrad 7 (a.a.) Pravda gazetesi, dığî neticeler üzerinde görüşülecek ve alıdeğiştirmiş olan o yabancı müdahaleye, döv'z kaçakçılığı yapan bir çete efradının nacak yeni tedbirler hakkında müzakereBulgaristanın, usanc ve ümidsizlik netitevkifi hakkında mufassal malumat ver lerde bulunulacaktır. cesinde, Balkan yarımadası işleri için mekte ve şöyle yazmaktadır: Kanadalı beşizler Ingiliz hü« ba£vurması ihtimalini, belki de düşün«Ecnebi memleketlerine 40 milyon dikümdarlarma takdim mektedirler. Bu takdirde, tıpkı Macarisnar kiymetinde döviz ve tahvilât kaçır edilecekler tan hakkında olduğu gibi, böyle bir vazimak istiyen Belgradlı 12 tarafla beynelToronto 7 (a.a.) İngiliz hüküm yetin, bir memleket istiklâli için nekadar milel bir banker Belgrad zabıtası tarafındarlannın ziyareti esnasmda kendilerine ağir bir külfet olduSunu göreceklerdir.» dan tevkif edilmişlerdir. Bu çetenin reisi takdim edilmek üzere Dionne «beşiz» leİran tebaasından Emile Tsiprut isminde rile ebeveynleri, Ontorio hükumeti tara Alman Fransız ticaret biridir. Bu adam kardeşile birlikte Parisfından Toronto'ya davet edilmişlerdir. müzakereleri bitti te büyük bir banka işletmektedir.» Gandi açlık grevinden Paris 7 (a.a.) Südet mıntakasının vazgeçti Almanyaya ilhakı üzerine Fransız Çek Paris 7 (Hususî) Paris borsasının Londra 7 (a.a ) NevvDelhi'den ticaret anlaşmasında yapılması icab eden bu?ünkü kaüanış fiatları şunlardır: tadilât hakkında birkaç haftadanberi Pabıldirilıyor: Londra 176.92 İ/2, Nevyork 37/71 1/2, riste cereyan eden müzakereler neticelenGındi tarafından Rajkot devleti ahaBerlin 1507, Brüksel 634,62 1/2, Amsterlisi namına ileri sürülen taleblerin büyük miştir. dam 2003, Roma 198.50, Cenevre 857, Meselenin Almanya ile tetkiki icab kurşun 14,6,10 1/2. bakır 47 1/2 48 1/2, bir kısmı, bu devletin hükümdarı tarafıneden ciheti de Berlinde Fransız eksperlekalay 215.2,6, altın 148,2 1/2, gümüş dan kabul edilmiştir. Bunun üzerine Ganri tarafından müzakere edilmektedir. di, aç!:k grevi yaymaktan vazgeçmiştir. 20 9/16, çinko 13,12,6, İntihab hazırlıkları Çocukluğumdanberi gözümden kaç mamıştır. Duygumu ve düşüncemi karşısında ençok saygile kaynatan mevzular, yaygarasız ve faydalı faaliyetler oluyor. Meselâ tenha bir yerde büyük bir ağac. Unutulmuş bir ristan ve Balkan Antantı» başlığı altmda bir çeşme Tekbaşına neşrediyor. Muhabir, son Bükreş toplan köşede küçük tısında yapılan müzakeratın Sofyada en çahşan bir bahçıvan v. s... Bu şamatasız dişeli bir alâka ile takib edildiğini, neş unsurlar bazı defa beni uzun uzun düşünrolunan tebliğin, Bulgar siyasî mehafüı dürmüştür. Yanık bir toprağın bağrına le Bulgar efkârı umumiyesinin ümidle gölgesini seren ulu bir ağac hakikatte bir rine kısmen cevab teşkil edebildiğini söv abidedir. Ona bakarken güneşleri, rüzgârları ve bütün topraktaki kudretlerile Iüyor ve diyor ki: «Orta Avrupa hâdiselerî neticesinde, elele vSrerek öyle bir ağacı büyüten tabitıokı Bulgaristan vaziyetinde bulunan atin otuz sene, kırk sene, yüz sene nasıl Macarîstanın, harbetmeksizin, Küçük durmadan çalışmış olduğu gözümün önüAntantın muhalefetine uğramaksızm ve ne gelir. Ve heyecanlanırım. Ömrümde öyle bir zaman geldi ki masultı muahedeleri hükümleri hilâfma onevî hayatta da böyle tipler aramağa başlarak, Büyük Harbde kaybettiği topraklan istirdad etmesi, Bulgaristan îçin bir ladım. Ve tesadüfün ender bir mürüvvetile bunlardan hangisini tanıdımsa içimde irp^=al nümunesi olmustur.» artık uyuşmuş bir hale gelerek dermanını Mufoarrîr, bu mütaleayı yurüttükten ^»•'•a, Bulgar rr>pfalik':n nelerdpn ibar^t kaybeden sevgi ve saygı kabiliyeti yeniolduğunu îzah ederek, Bulgar hükumeti den canlandı ve gürbüzleşti. Bütün şu sözleri niçin söylüyorum; işte nîn ^ınıçrîmkü vazivetini soyle arlatıyor: sebebi: Geçen gün Topkapı sarayı Mü«Köseîvanof hükumetinin, Bulearîstanın elindeki îmkânlarla, halîhazırdaki sî zesi tarafından tertib edilen (Arşiv Kılavasî vaziyetin îcab ettirdiei ihtîyatkârlık vujunu) gördüm. İçimden ılık bir nefes tan avrılmaksızın, Balkan Antantı mü geçti. Ta Abdülhamid zamanında. (Âmessillerîne, Bulfar metalibinin bazıla sarı atika müzesi) kütübhanesinde geçirrmı ne dereceve kadar kabul ettirdi^ini diğim yılları hatırladım. İçinde bazan en 'imdiden tasrih etmek mü«küldür. Bu küçük ümidin ışığını bile barındırmıyan mınla beraber, Köseîvanof'un, ahiren karanlık yıllar. Müze kütübhanesi AbdülMünrh'te kendisile mühim bir mülâkat hamid devrinde kimsenin bilmediği bir iryaphğı MösyS Stoyadinovîç'in sahsî nü fan yurduydu. Oradaki kitabları, katafuzuna bilha«a orüvpnmU olma«' kıtvv' loglan, koleksiyonları filân gördükçe le muhtemeldîr. Mösyo Stoyadinovîç'in Topkapı sarayını düşünürdüm ve kendi Baföcan Antantı konferansı için tespit edi kendime sorardım: Acaba bir gün millî len tarihîn arîfesinde Başvekâletten in tarihimize aid olup da ta yanıbaşımızda fisali de, Bükreş müzakeratının heyeti u duran bir takım diğer hazineler gözlerimimumîyesî üzerinde müessîr olmuş bu zin önüne konulacak mı? Ve Arşlvlerilunduihı şüohesîzdir. Gene hîc sünhe vok miz, gerçekten bu kelimenin zamandaş ki, Fnlçar Başvekilinîn, Bükres'e aider manasile bir Arşiv olacak mı?. ken Bulgar topraiclannda'n gecen TürkiBulnar öyle suallerdi ki insan, kafasınve Haricîye Vekni Saracoğlu ile vaptıoı da cevablarını ararken daha ehemmiyetli uzun çoruşme, konferans baslamadan ev ve hayatî sorgularla karşılaşırdı ve ikincivel, BuTcar nokta" nazannın bir V°p <\xlerin dehşeti karşısında birincilerini fazla ha tavzÜiini mflmkun lcilmışhr. B>lkan düşünmeğe cesaretlenemezdik. Fakat işte Tiiîmesîîllerinin mîlzıTceratı ^«»''"da. nice uzun yıllar geçti ve nice verimli inkıBulgaristanm Bükres Elcisînîn, M. Ga âblar doğdu. Dediğim hikâyeleri düşünfenko tarafmdan davet edilmiş olması düğüm çağlar 1905 tarihlerine raslar. kevfiyeti de, bu noktai nazar üzerinde ya Bugün ise 1939 da bulunuyoruz. Ve yeoılan münaîcasanm, o müzakeratta îsgal, tişmiş yeni nesil çocukları var ki §u anlateth'Sj erıemmivetli mevkR tebarüz ettim. tıklarımı ancak masal diye dinliyebilir. Ne feyizli tekâmül. Bulgarca Slovo gazetesînîn, son bir Topkapı sarayı müzesinin Arşiv Kılamakalede mevzuubahs ettiği bu «asgari hadde indirilmîş metalib» ne olabilir? vuzu temiz, afif ve ciddî çalışmanın deBulgar istekleri acaba, vaktile Bulgar ğerini bilenlere bir sevinc vesikasıdır. Hem efkârı umumiyesinîn, istîhsalile iktifa e de her bakımdan.. Müze müdürü sayın der e5rîindüğü şeye mî mönhasır kalı Bay Tahsini gıyaben tanırım. Kendisinm yor? Yani, Bulgar azhklarını, kesif kütle evvelce neşrettiği (Barbarasoun otantik halinde yaşamakta bulunduklan hemhu resmi) isimli risaleyi büyük bir zevkle dud memleketlerde, bunlann vaziyetle örmüştüm. Bu vesikayı okurken Bay rinde, hissedilir derecede salâh teminile Tahsinin manevî siması hüviyetimde komi îktifa olunuyor> Yoksa, orta Avru layca belirmişti. Çünkü makalemin ilk sapada ahiren cereyan eden hâdiseleri gö tırlarında tespite çalıştığım patırdısız seç; zöni re getirerek, Bulgaristan, mese.â kirı ve verimli tiplerden gene pek sayın ve vaktile hukukan ve filen kendisine aid bu sevimli bir tanesi karşısında bulunduğulunmuş olan bazı arazinin, mü/akere yo mu hemen anlamıştım. İlmin, san'atın, lile iadesini temin etmek mi istemiştir? tarih veya an'anenin sadık, samimî bir göVaziyet böyle ise, bütün komşuları ta nüllüsü olarak çahşan, bıkmayıp, usanrafmdan, istekleri, ittifakla ve kat'iyetle mayıp uğraşan bir mütehassıs... red mi edilmiştir? Yoksa, kendisine karBugün karşımızda gördüğümüz şey, sı, Bükreş konferansı haricinde, Balkan Blokuna dahil olmasını temin edecek Rütenya kabinesi kuruldu mahiyette tatminkâr mı davranıiacaktır? Prag 7 (a.a.) Karpat Ukraynası eçenlerde bu sütunda, eskipüskü bir geminin «İnönü» adını taşunası münasib olmadığmı yazmış, bu büyük isme hürmet edilerek o vapurun adı değiştirilmesini istemiştim. Denizbank Umumî müdürü Yusuf Ziya Erzin, isteğimi çok yerinde bulmuş ve bu yüce ismin o köhne gemiden kaldırılmasına karar vermiştir. Esasen yolcu vapurları kadrosundan çıkarılarak şilep halinde kullanılacak olan bu eski vapura başka bir isim takılacaktır. «İnönü» isimli iki denizaltı gemimiz vardır. Fakat, bunlar, «Birinci İnönü», «İkinci İnönü» diye İsmet İnönünün kazandığı zaferlerin adını taşırlar. «İsmet İnönü» diye büyük Millî Şefin adını taşımak şerefini, İngiltereye ısmarladığımız yeni harb gemilerimizden birine vermek için, aziz Cumhur Reisimizin müsaadesini istemeliyiz. Bu yüce isme karşı, başka bir hürmet daha gösterilmesini istiyorum. Şurada burada dükkânlar açılıyor ve üzerine «İnönü» adı yazılıyor. «înönü», üç defa Türk süngülerinin muzaffer olduğunu göreu bir kasabamızm, o kasaba önünde kazanılan muharebelerin ve nihayet bu muha rebeleri kazanan Millî Kahramanın soy a hdır. Devlet Şefimizin soy adı, kendisî gibi hürmet ve tekrime lâyıktır; her beğeı nen, o soy adını alamıyacağı gibi, dükkânma da «inönü» ismini takamaz. Böyle c lanlar, hiç şüphesiz, Cumhur Reisimize ] şı bağhlıklannı, sevgilerini göstermek istiyorlar; fakat bu, ticaret maksa dile yapılıyor, zehabını uyandırabilir ve doğru değildir. Millî Şefi sevmek ve saymak, onun adını tesahub etmeği değil, sadece tebci! etmeği icab ettirir. Şefimizin yüce soy adı yalnız kendisinin ve muhterem ailesinindir. Millî Kahraman, onu înönünde, kılıcınm hakkı olarak kazanmıştır. Büyük Millet Meclisi açıldığı zaman, «Atatürk» adı gibi «înönü» isminin de yalnız, onun hakikî sahibine aid olacağı ve b^ka yurddaşlar tarafından kullanılamıyacağı hakkında bir kanun neşredilmek suretile Millî Sefın i<!mine karşı hürme!! vazif nize kanunî bir şekil verilmelidir. O vakte kadar «İnönü» adının kullanıl ması münasib olmadığınin tamimini Dahiliye Vekilimizden rica ediyorum. înönü zaferlerimizle iftihar etmek istiyenler, «Birinci înönü zaferi» veya « nü zaferi» gibi isimler kullanabilirler. reğini hoplatmamak kabıl değıl. Orhan Gazinin bir (Mülknamesi) ile başlıyan bu vesikalar Cemin bir mektubile bitiyor, arada Birinci Hamidin sevgilisi Ruhişaha yolladığı üslubu kaçık ve imlâsı bozuk bir Muhabbetname haric olmıyarak! Kitabın tarihî kıymeti yanında bir de terbiyevî ve medenî değeri vardır. Çocuklarımız böyle eserler gördükçe koskoca saltanatların, nekadar bilgi ve irfan yoksulu ellerde kaldığını daha iyi anlıyacaklar, ve demokratik bir cumhuriyet terbiyesinin. ehemmiyetini daha iyi takdire imkân bulacaklardır. Yeni cildlerin muvaffakiyetle tamamlanmasını bütün gönlümle dilerim. Ve bunu dilerken Bay Tahsin Özle değerli arkadaşlarına candan tebrikler sunarım. Ankara Kızılay balosu Ankara 7 (Telefonla) Kızılay Ankara merkezi vereceği yıllık balo için Viyana operasmın Primadonnası Madam Repi'yi davet etmiştir. Madam Repi, meşhur piyanist olan zevcile birlikte Kızılayın bu davetine fahriyyen icabet edeceğini bildirmiştir. Fazıl Ahmed AYKAÇ Karadenizde fırtına durdu Sinob 7 (Hususî) Beş gündenberi Karadenizde devam eden fırtına bu gehükumeti şu suretle teşekkül etmiştir: ce sabaha karşı sükunet buldu. Üç gün Volosine: Başvekil, Maarif ve Adlidemir üstünde kaldığı halde pratika veye Nazın. remiyen Güneysu vapuru, İstanbuldan Prehala: Dahiliye, Emniyet, Maliye Trabzona gitmekte olan ve fırtına yüve Münakalât Nazın. zünden Zonguldak ve İneboluya yana Locurak: Sıhhiye, Endüstri, Ziraat ve şamıyan Ankara vapuruna yolculannı aktarma etmiştir. Nafıa Nazırı. Mareşal Göring Romaya gidecek Roma 7 (a.a ) Pazar günündenberi San Remoda oturmakta olan Mareşal Göring, bu ay sonuna doğru Romaya gelecek ve burada resmî ziyaret halinde iki' üç gün kalarak muhtelif görüşmeler yapacaktır. Mareşal Göring, buradan Sicilyaya ve oradan da Trablusa geçecek ve* Trabîusta Mareşal Balbo ile görüşecek * tir. Kudüste bir idam kararı Kudüs 7 (a a.) Geçen hafta Yafada tevkif edilen ve «Kızıl Ölüm çetesinin reisi» namile tanılan Ahmed Simlin, divanıharb tarafından idama mahkum edilmiştir. Konya Ereğlisinde kar yağıyor Mısır . Filistin yolu Kahire 7 (a.a.) Kabine, Mısırla Filistin arasında askerî ve ticarî bir yol inşası için 160,000 Mısır lirası sarfedilmesını kabul etmiştir. Romanya Macaristan mukareneti Budapeşte 7 (a.a.) Macar ajansının dıplomatik muhabiri yazıyor: «Romanya Macaristan mukareneti hakkında Romanya Hariciye Nazırı Gafenku'nun Varşovadaki beyanatı resmî Macar mehafilinde memnuniyetle karşı lanmijtır. Hususile ki, Macar Başvekili Teleki ile Hariciye Nazırı Csaky tarafından Macar hükumeti namına da müma sil niyetler izhar olunmuştu. Macar hükumet mehafili, Gafenku nun beyanatı münasebetile, müteaddıd defalar teyid olunan hüsnü niyeti Rumen hükumetinin bilfiil tahakkuk ettireceği üınidindedir. Konya Ereğlisi (Hususî) İki gSin denberi kar yağmaktadır. Toprak üzerindeki kalınlığı otuz santimetrevi bu lan bu kar, meyvacılarımızla çiftçilerimizi çok sevindirmist'r. Birçok meyvacılar bu sene meyvanm bol olacağını söylemektedirler. İlk okullar himaye heveti bu sene kırk çocuğu tepeden tırna5a kadar giydirmis ve daha otuz cocuğu giydirmek iç:n lâzım gelen tedbirleri almıştır. Şimdiye kadar elektrik santralının bozulmasmdan dolavı fatili faaliyet etmis olan Bez abrikası geçen hatfadan itibaren tekrar faaliyete geçmiştir. Denizbankta açıkta kalan memurların vaziyeti Dün, Denizbanktan şu mektubu aldık: «Denizbankm ihtiyacdan fazla görü nen maaş ve masraflarının hakikî ihti yac derecesine intibak ettirilmes: için İktısad Vekâletince bütçe kararname sile verilen direktif üzerine bankaca alınmış olan tasarruf tedbirleri netice sinde onu esk:denberi Denizbank mü esseselerinde çalısanlardan olmak üzere kırk memur açıkta kalmıştır. PARİS BORSASI Bunlann kıdemleri sırasınca İktısad Vekâletine bağlı teşekküllere yerleşti Paris 7 (a.a.) Perakende ticareti rilmeleri Vekâletçe takarrür etmiş bu madafaa komitesinde dün aksam bir nu lunmaktadır.» tuk söyliven Revnaud, elde edilen netice Bir sabıkalı yakalandı leri anlatmış ve bühassa memlekete çok miktarda altın geldiğini kaydetmiştir. Sabıkalı beyaz zehir kaçakçılann Mumaileyh, İngilterede olduğu gibi her dan Sabri, Beyoğlunda Tünel caddesinay kambiyo muvazene sermayesi muame den geçmekte iken Süren adında birisılehrıni gösteren bir bülten neşretmege ka ne aid tütüncü dükkânı önünde durmuş, bir paket sigara istemiştir. Kendisine israr verdiğini bildirmiştir. tediği sigara paket'ni vermek üzere arReynaud, şubatta i3;iren altın mîktarıkasım dönen tütüncünün bu halinden nın ikincikânunda giren altın miktarının istifade eden Sabri, vitrin üzerinde duiki misli olduğunu kaydetmiştir. Kambi ran bir paket jileti çalrmş, yakalanmışyo muvazene sermayesinin altınlan sım tır. Karakolda üzeri arandı^ı vakit Sabdi mart 1937 deki miktara nispetle on rinin ceblerinde 75 gram eroin, bir mikmisli fazladır. İskonto faizi yüzde 7 bu tar afyon ve esrar bulunmuş, musadere edilmiştir. çuktan 2 buçuğa i Fransava aHın akını

Bu sayıdan diğer sayfalar: