4 Nisan 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

4 Nisan 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 4 Nisan 1939 Beşinci Makamı Sadareti uzmaya şerefbah gözünün önünden dağınık ve pejmürde şeden devletlu, atufetlu ( !) Yümni Pa uçuşuyorlardı. şa hazretleri bugün devlet işlerinden bıraz Yümni Paşa devlet kapısında mühim daha erken yakayı kurtarabiltnişti. Her devlet işleri ( ! ) le yorulmuş dimağını bu gün öğle yemeğini yer yemez Babıaliye dört karısınm şenlendırdiği evde dinlengidip ikindiye kadar memleketin mukad dirmek için hergün yolda tatlı hulyalar deratına taalluk eden mühim devlet işle kurar ve kuruntuları hiçbir zaman boşa rile ( ! ) meşgul olmak, sonra da Mabey çıkmazdı. Kadınhğın ebedî ve sarsılmaz ne uzanıp şevketlu ( ! ) padişahın huzu mayası olan kıskanclık zevcelerinin her runa kabul edilmek, her cnesele hakkınd dördünde de bütün kuvvetile hâkimdi. ona ayrı ayrı, inceden inceye maluma Arasıra aralarında tadsızlıklar çıktığı da nadir değildi. Lâkin, Yümni Paşa entrivermek ne müşkül vazifeydi yarabbi! Haydi, millet yolunda ( ! ) teninin kacı ruhile nasıl Babıaliyi ve sarayı parmağının ucunda oynatıyorsa kanlarının böyle yıpranması neyse!. Fakat asıl ı ketlu ( ! ) padişahın şahsmı maddî, ma izzetinefislerini de ayrı ayrı okşıyarak nevî binbir tehlikeden koruma, onun şa mavi boncuk siyasetini takib eder, kavhane ( ! ) arzulanm, eğlencelerini tetnin, galarm, hissî rekabetlerin doğurduğu rataşınması büsbütün güç, çok ağır bir yük hatsızlıkların kendisini taciz etmesine imkân bırakmazdı. teşkil ediyordu. Fakat Yümni Paşa bütün bu işlerin uhdesinde toplanmasmdan hiç de şikâ yetçi degildi. Vilâyetlerin muntazaman yolladığı sadakat mazbatalarını, hafiyelerin takdim ettikleri jurnalleri güzelce sıraya koyuyor, sayei şahanede ( ! ) baz yerlerde güneş açıp, bazı yerlerde yağmur yağdığına dair olan tezkereleri en üste yerleştiriyor, şevketlu ( ! ) padişahm her zaman teveccühünü kazanmaktan geri kalnuyordu. Oh.. Bu akşam, her zamankinden daha erket işret sofrasını kuracak. Boğazın şakrak sularına karşı güzel yüzlü cariyelerin parmaklannda inliyen sazlar, tatlı sesli odalıkların narin hançeresinden fırlayan şarkılarla felekten bir gün daha çaacaktı. *** VANDA Lutfi Üyas kardeşler Cumhuriyet Mektebliler Pazarı Türk Hava Kurumu Piyango biletleri ve Cumhuriyet gazetesi satış yeri akşamki program J Çevrilmesi yeni biten filmlerden sahneler Türkiye Radyodifuzyon Postaları DALGA ÜZUNLUĞU 1639 m. 183 Kcs. 120 Kw. T. A. Q. 19,74 m. 15195 Kcs. 20 Kw. T. A. P 31,70 m. 9465 Kcs. 20 Kw. 12,30 Program, 12,35 Türk müziği Pl. 13,00 Memleket saat âyarı, ajans ve meteoroloji haberleri. 13,15 Müzik (Operet ve neşeli uvertürkr Pl.) 13,4514 Konuşma (Kadın saati Ev hayatına aid). 18,30 Program. 18,35 Müzik (Oda müziği Pl.) 19,00 Konuşma (Türkiye postası). 19,15 Türk müziği (Fasıl heyeti). Tahsin Karakuş ve arkadaşları, 20,00 Ajans, meteoroloji haberleri, ziraat borsası (fiat) 20,15 Türk müziği. Çalanlar: Ruşen Kam, Cevdet Kozan, Zühtü Bardakoğlu. Okunyanlar: Mahmud Karındaş, Safiye Tokay. 1 Küçük Osman Beyin Neva peşrevi. 2 Rahmi Beyin Beyatî şarkısı Gül hazân, öünbül perişan. 3 Hakımın Uşak şarkı Bana hiç yakışmıyor. 4 Lem'i Beyin Isfahan şarkı Narı aşkınla kül oldum. 5 Rahmi B«yin Isfahan sarkı Etme beyhude figan. 6 Cemıl Beyin Muhayyer saz semaisi. 7 Zühtü Bardakoğlu Santur taksimi. 8 Asım Beyin Hicaz şarlu Her zahmı ciğer suze, S Leylâ Hanım Hıcaz şarkı Zevki se 7da duymadım. 10 Halk türküsü Karanfıl olacaksm. 21,00 Memleket saat âyarı. 21 00 Konusma (Hukuk İlmi Yayma Kurumu) 21,15 Esham, tahvilât, kambiyo nukud borsası (fiat). 21,25 Neş'eli plâklar R. 21,30 Müzik (Radyo orkestrası Şef: Hasan Ferid Alnar). 22.30 Müzik (Solistler Pl.) 23,00 Muzik (Cazband Pl.) 23,45 24 Son ajans haberleri ve yarınki program. LONDRA (342 877): 20,05 Büyük konser (Haydn'in eserleri). 22,05 Konser (Schubert'in eserleri). 24,30 Dans musiklsi. PARİS (Radio): 19,10 Çello konseri. 20,20 Keman ve Çello konseri (Ravel'in eserleri). 21,05 Eğlenceli konser (Svendsen, Offenbach vesair bestekârların eserleri), 24,20 Oda musikisl. PARES (P.T.T.): 18,30 Hafif musiki 17,50 Şan konseri. 19,40 Piyano konseri 20,05 Çello konseri. 20,35 Şarkılar. HILVERSUM I: 18,45 Orkestra ve şan konseri 23,15 Orkestra ve keman konsert (Franck, Saint Saens, Roussel'in eserleri). ITALYA (I inci grup 421713): 18,20 Eski musiki. 22,05 Margherita da Cortona (musikili piyes). VARŞOVA: 20,05 Eğlenceli konser. 22,05 Orkestra konseri (Duparc ve Çaykovskl'nin eserlerl). 23,20 Çello, piyano ve keman konserL BUDAPEŞTE: 18,15 Askeri bando. 20,05 Koro Jtonserl. 24,05 çingene orkestrası. KONSERVATUAR ORKESTRASI Şef ve Solist FERDÎ VON ŞTATZER Bu akşam saat 21 de FRANSIZ' TİYATROSUNDA Üsküdar Hâle smemasmda BİR KAVUK DEVRİLDİ Sineması OirektörlüğU; Küsad filrni int'habında bize yardım eden halka teşekkür eder. Bilhassa yüzlerce irozalı mektublurla reylerini gönderen iinıvers te tıb ve edebiyat fakülteleri ve müheDdis mektebi talebeleri ile ilselilerden gördu?ü alâkayı şükranla kaydeder. Seçılen fiim : LALE Norma Shearer ve Clark Gable hoslandıkları» kordelâsında Dört çifte kayık yalmın nhtımına beyaz bir kuğu gibi kayarak yanaştı. Ba<amaktaki haremağası devrilen bir gece gibi Padişah her vakit kendisine, o zaman eğildi. Fakat arabın yüzünde hergünkü lar çoktan lâğvedilmiş bir rütbe olmasına neş'e ve şetaret yoktu. Yümni Paşa azametle sordu: rağmen büyük bir iltifat makamında: Hayrola Behram Ağa!. Dört tuğlu vezirim! Diye hitab ederdi. Yümni Paşa da bu Hayırlar velinimetim! cihan değer ( ! ) iltifahn teşekkürünü ifa Behram Ağanın bir barometre kadranı için defalarca hükümdarının eteklerıne, derecesinde hassas yüzünün tadsızhğmın ayaklarına kapanırdı. sırn ancak içeride anlaşıldı. Her vakit *** taşlıkta kıdem sırasile dizilip kendisini bekliyen dört karısından da eser yoktu. Dört çifte yaldızlı kayık Beşikta? iskelesinden ayrılıp Beylerbeyine doğru Soyunup dökünmeye bile vakit bulamasüzülmeğe başladığı sırada Yümni Paşa dan pürhiddet yukar. kata fırladı. Zevzihnen hâlâ meşguldü. Fakat artık, dev celerinden hiçbiri odasmda değildi. Gözlet ve padişah işlerile değil, bizzat kendi lerinden ateş fırlayarak el çırptı. Kızlarnefsile!.. İşlemeli çepkenleri güneşin de dan da cevab veren olmadı. Hayret'. nizde kınlarak akseden ziyalarile parla Harem dairesi baştanaşağı boşalmış mıyyan, hilâlî gömleklerinin kolları Boğaz dı? Selâmlığa geçmek bu sessizliğin sebedan gelen hafif poyrazla dalgalanan ham bini anlamak istedi. O anda şerif kızı, lacılann, yağız Anadolu delikanlılarının etiştirme, Rum döntnesi, odalık dört gürbüz vücudleri mütemadiyen oynuyor, karısı birlikte karşısına çıktı. Hep bir akollannda ve alınlarında minimini ter ta ğızdan: neleri peyda oluyor, kürekler mavi düzlü Paşa, biz hürriyet istiyoruz.. Artık ğün üstünde bir makine intizamile yekdi dördümüz de senin esaretinden kurtul ğerini takib ederken gidip geliyordu. Ka mak istiyoruz! yık dört çifteydi. Hamlacılar sekiz kişiyDiye haykırdılar. Yümni Paşa bir kordi. Yani iki kere dört.. Maiyetindekiler :uluk gibi olduğu yerde sallanmakla bede dört kişiydi. Mühürdarı, mektubcusu, aber sahte vakanm bozmadı: seryaveri, başağası!. Padişah ona: Durun bakalım, dedi, zorunuz ne Dört tuğlu vezirim! dir, anlayalım; hangi arzunuzu yapma Diye hitab ediyordu. Babasının dör dım, hangi isteğinizi yerine getirmedim? düncü çocuğuydu. Arabî aylannm dör îsteğimiz, arzumuz şu.. Yalandan, düncüsü olan rabiülâhirin dÖrdüncü günü dolandan, entrikadan bıktık. Biz de dündoğmuştu. yadaki diğer kadmlar gibi tek başına büDört rakamı muhakkak ki hayatında :ün mevcudiyetini bize hasredecek birer mühim bir rol oynuyor, ona saadet ve re :rkek sahibi olmak istiyoruz.. Haydi efendim, böyle manasız şey fah getiriyordu. Evet pekâlâ mes'ud sayılabilirdi. Osmanlı devletinin en yük )lmaz! sek mansabı olan Sadnazamlığa kadar Bak olur mu, olmaz mı görürsün! yükselmişti. Ha, evet.. Bu dört mesele Bizi birbirimize düşman etmek, birleşmesinde bir nokta daha vardı. Karısı da mize mâni olmak için yaptıklarının farkıdört taneydi!.. na ancak bugün vardık.. Artık gözümüz Yümni Paşa, kanknmn dördile de .çıldı!. Nesibe Hanımefendi ile Şevkıefza, pacidden iftihar edebilirdi. Herbirinin ayrı meziyetleri, ayrı güzellikleri vardı. İlk ayı omuzlanndan, Rum dönmesile odazevcesi Nesibe Hanımefendi, Mekke Şe k da ayaklanndan yakaladıkları gibi rifinin kızıydı. Koyu siyah saçları, oynak ürümeğe başladılar. Makamı Sadareti vücudü, ateşli karakterile paşanm gcnclik zmaya şerefbahşeden zat, bu anî hü çılgınlıklarma bütün mevcudiyetile mu :um karşısmda şaşırmış, selâmlıktan bir kabele etmişti. Artık ihtiyarlamağa yüz :urtancı çağırabilmek için acı acı hay tuttuğu cihetle arasıra sinirleniyor, asabî ırmaya başlamıştı. Velevki böyle bir ferbuhranlar geçiriyordu. Fakat ne de olsa, ad karşısında hareme, selâmhk sükânmilk göz ağrısım teşkil ettiği için eski hür lan kim girmeğe cesaret eder.. met ve samimiyetten hiçbir zaman aynlmıyordu. İkinci karısı Şevkıefza Hanım, babasının yetiştirmesiydi. Küçükken Kafkasyadan getirilen kızlar arasından seçiîmiş, okutulup terbiye edilmiş, yabancıya gittnemesi için Yümni Beye o zaman daha beydi nikâh olunmuştu. Uysal, nazik bir Havva kızıydı. Üçüncü zevcesi, Rumdan dönmeydi. Yümni onu evlilik hayatına girmeden Beyoğlu âlemlerinde tanımış, sonra da müslüman etmiş, karılarının üstüne al mıştı. Kurnaz, gürültücü fakat ev işlerinde çok titiz, dikkatli bir tnahluktu. Dördüncü karısı vaktile odalığıydı. Kendisinden yumuk yumuk bir erkek çocuk olunca nikâh etmek mecburiyetinde kalmıştı. Şimdi kayılcta, maziye aid bütün bu vak'alar, kuvvetli bir rüzgârın savurduğu kopuk bir tarih kitabmın sahifeleri gibi Kadmlar aralannda şu karan vermiş erdi. Paşa, onlan «iradetiniz elinizde olun!» diye serbest bırakmıyacak olursa :endisini harem iskelesinden denize aia:aklardı. Fakat merdivenden aşağı çekip ;ndirirlerken bu yüz kiloluk ağır vücudü güçlükle zaptedebiliyorlardı. Her basa mak aşıldıkça veziriazamm boşta kalan başı trak trak merdivene vuruyordu. Yümni Paşa artık imdad ve muave netten ümidini kesmişti. Ahlıya pufluya mukadder akıbetine doğru yol ahrken endi kendine şöyle mmldanıyordu: Bu badireden kurtulup da tekrar 'aşamak nasib olursa inşallah bir daha vleneyim, beşinci bir kadın daha ala nm.. Zira gene böyle bir felâkete uğrarıam hiç olmazsa basım merdivene takır akır vurmaktan kurtulur.. Onu da yeni evcem tutar!.. Yazan: TINO ROSSI nin ^ • ^ ^ • • • • " ^ ^ ^ • ^ Bu akşam ^•^•^•^•^^•••••^M Kızılay Cemiyeti Şişlj Şubesi menfaatine Alman Devlet Musiki Cemiyeti azasından M A P A R i S san'atkâr K S i M salonlarında Miinir Niireddin IŞIKLARI Bayan GERDRUD ERHARDT FRANZ MULBAVER DIR. Jntıbamıtı çıldırttığı, ölümün sarstığı, vak'alann tıtrettiği insanlann korkunc vak'aları. GARDEN TURAN LONDR A FLORYAŞEN Varyetelerinin seçkin Revü ve Balet heyetleri KOZAK ZEYBEKLERi MınimİDİ san'atkâr ŞULE MAZARiK orkestrası Maksim Caz ve sörprizler. Biletler konsomasyon dahil 150 RADYOLU P O LiSLE R 25 kısım tekmili birden Baş rollerde Max Hoffman Cat Herine Hughes Sliver Walf Amerika Polıs teşkilâtını şaşırtan, memleketleri bir lelâket gibi aşan, bir afet gibi earan Gangstealerin heyecanlı maceraları. S ARAY Sinemasında önurruzdeki perşembe akşamından itibaren 1 Mr. Moto'nun Yemini Baş rolde: P E T E R L O R R E (Fransızca sözlü) Çinin esrarı ve tehlikeleri arasında mukaddes defineleri aramak uğrunda Mr. MOTo'unu maceralarmı tasvir eden heyecanlı bir film 2 büyük güzel ve müntehab fılmden mürekkeb müstesna bir program I ALKAZAR sineroasmda başlıyor. Y o v ı" n d r i Matinelerden ıtibaren HUGUEITE DUFLOS ve ViCTOR BOUCHER taıafından sürprizlnr ve çıkhklar 2 Venedik Trenî ( (Olimpiyat II Reji: Reni Rifental) TEŞEKKÜR Dün akşarn S A K A R Y A sinemasında büyi' et gördü Boks Eskrim Voleybol Bnsketbol Futbol Güreş den z & .<ırı Deniz yanşları At yarışları Birçok alâkalı sporlar birincilikleri ve Olımpiyatlarda bayrağımizı ŞEREF direğine çektiren YASAR, Olitrpiyat genclerinin kamp hayatını ihtıva eden bu hlmi mutiaka görünüz. OLİMPİYAT GENCLERİ Beyaz perdenin en meşhur LCRErTA .TYÎLDTZİ " 10 binlerce iigüran 1 YOUNG ANNA D C L L A A IIII A D C I IA TYRON P.VER Aziz validemiz, büyük annemiz Nefise Onurun cenazesinde bulunmak, telgraf, mektub ve telefonla taziyetlerini bildirmek lutfunda bulunan bütün dost, arkadaş ve meslekdaşlanmıza ayn ayrı teşekküre büyü kacımız engel olduğundan, der.n minnettarlığımızın kıymetli gazeteniz delâletile bildirilmesini rica ederiz. Oğullan: Dr. Ahmed Asım O n u r > Ortaköy Şifa Yurdu sahibi, Ali Rıza Onur. Kızı: Fazilet Onur. Torunu: Operatör İffet Onur Muazzam, haribalı sahneler, şahane bir mevzu, hakikî olaraJı 2,000,000 dolara mal olmuş bir san'at abidesi Esbak 3 üncü kolordu baş eczacısı ve Dr. Ahmed Paşa mahdumu mütekaid albay eczacı Nazım Ergun, dünkü gün Haydarpaşa Nümune hastanesinde vefat etnvştir. Cenazesi bugünkü salı günü saat on buçukta mezkur hastaneden kaldırılarak Heybeliadadaki medfenine götürülecektir. Cenabı Hak efradı ailesine sabrı cemil ihsan buvursun. c ÖLÜM J YARIN GECE BüYUK ŞEREF GALASI OLARAK Dikkat M Yalnız M ELEK 1 ÜrkçC t © Fransızca nüshası sözlü nüshası Yarın gece için bütün Jocalar satılnııştır. Numaralı biletleri evvelden aldmnız. Mer'hum Emekli Tuğbay Cemil Ta«ovanın ruhuna ithaf edilmek üzere 6 nisan perşembe günü öğle namazını müteakıb Sultanahmed camii şerifinde mevlid. nebevî okunacaktır. Dostlarınm ve vatandaşlarının teşrifleri rica olunur. Hemşiresi: Zahire Özışık ERTUĞRUL S A D t TEK TİYATROSU Bu gece Şehzadebaşı TURAN tiyatrosunda r ^ MEVLÎD ^ Perşembe günü matinelerden itibaren P EK sinemasında FRANSA ^••^•••^•ira^g'^ınmM A EL GANCE'in TAKSiM fransız ihtilâline aid sinemasında Süjjeı himi önümüzd'ki Cuma akşamı ŞEREF GALASI olarak iHTİLALi ( KUR USIKI ) Vodvil 3 perde HALK O P E R E T Î Bu akşam (9) da ( Ç ARD A Ş) gösterilecektir. •^••••M^IHHM^HHİ^^BHH Son temsil ZOZO DALMAS Yakmda: Yeni eser KANSIZLIK bcnizsizlik idn ycgâne deva kanl ihya eden Ç i p n Enmuntahipcübbataraimdanterüpedılmiştir. OİIVUr Türkçe sözlü ve şarkılı Bugün ıki iilm, seanslar 1 Ahmed Hidavet Noras'rni, zaflyet ve Chlorose , l*AKİ0 DADTC FERAH • AZAK Şfbnmizin 2 büyıı sinemasında birdcı 1 Yarınki Çarşamba Matinelerden itibaren 10.30 1 3.30 6 Suvare tam 8.45 t« YAŞASIN AŞK Aşkın Göz Yaşlarından sonra en son çevirdikleri mevsimin en bilyük eseri Bülbüllerin yuva kurduğu şairane ulkelerin... Ab ve hayat hşkıran çağlayanlarm... Aşkın, şürin; musik nin terennüm ettiğ, gihel şark n ince ve hassas ruhundan kopan AZAK FERAH Şehrimizin 2 büyük sinemasında birden Yarınki Çarşamba Matinelerden itibaren Karagümrük A Y SU sinemasında C E M i L E B OR A ŞARL BOYER'in faheserl 3 ve 8,30 da l e l . 21917 FERAH'ta Seanslar "Abdülvehab,, ın "Leylâ Murad,, ile AZAK'ta lürkçe sözlü Arapça şarkılı 1230 3 530 Suvare tam 8.30 .. da

Bu sayıdan diğer sayfalar: