8 Nisan 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

8 Nisan 1934 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Do -. HABER — Akşam Postası enci Ö6 00 . SS Çocuk ReisicümhurHz.nin Bu ondüle saçlı kırmızı Setitesi bürzcesinde hes — Seyahatı — t l l e ğ i »| diye kazananların listesi : uvaletli peri Ayşemiydi Tarihtenbir yaprğk —Üt tarafı 5 inci sayfada— Taşçi bu habere — çok sevindi. Arkadaşlarından hiç kimseye ha- ber vermeden doğruca — iskeleye koşarak kendisini Hisara — götür- mek üzere sadrazam paşa tarafın- l E B debik öğle vakti buraya muvasalât ede- BT mekyemez, n zevle | cekleri ümit olunuyor, Hallk böyük | 'İ:liluı:üıxin ve serserilerin hayatmı et için dilenci kıyafetine girdim, | Dilenciliğin tkik içi . g k veki ılığın bu top- Sirkeci istasyonunda ve Köprüde di- | Jantı ile ne ııun:':bk:h iolıbili&îdpi. Geçen kısımlârın hulâsası | muzipliği olmasından bile - şüphe- | lenmeğe başlamıştım. Öyle ya... | düştü Üiştüm. Avşe beni koydu. Tekrar kah- isticvap ediliyorum, — Evet Ayşe, yukarıda.. — Üa yapıyor?. ' — Allah allah, ne yapacak bu akşam yıl başı akşamı.. Toplantı varda... Doğrusu bu toplantıda kimlerin old:i:ıu merak ediyordum.. De- mek dilencilerde yıl 'apır lardı. Aııı—ı..ı..nh"'.u.îıâ.ı;"fı. öğrendiklerimi ğözümün önüne gtirince bu kadar vukatın bir ge- cenin içine nasıl sığdığına şaşıyor- dum.. Nuri Bey — Haydi Ahmet dedi, yukarı çıkalım.. Nuri Bey önde ben arkada dışa- rı fırladık. Benim kılık kıyafetim gerçi eskilerden temizdi.. Fakat suratımda bir karış sakal vardı. Yüzüm sapsarı idi. karma karışıktı. Bu nağın uzun koridorlarında bu kı- lıkla gezmeğe doğrusu — utanıyor- dum, Merdivenden — tekrar yukarı -sıkmağa başladık, . 4 Yukarıdan karma - karışık kah- kahalar, piyano sesleri. Kadeh sakırtıları geliyordu. — Alllah allah bu serseriler piya- M0 'Y'ı"n yapıyorlardı. katta zemin kalın halı- :'n'- döşenmişti. — Uzun bir kori: Yek düldik.. — Karşıdaki kapıya Ğ 'aşınca uzaktan gelen sesler laha vazıhlaşıyordu.. Nihayet Nu- ri Bey kapıyı açtı. Dehşetli bir zi- Ka evvelâ gözlerimi yaktı, bir gey- er farkedemedim. Fakat dikkatli baknca, muntazam elbiseli adamla rın harıkulâde güzel giyinmiş ka- dınlarla dansettiklerini gördüm.. Nuri Bey duraladığımı görün. ce: — Ne duruyorsun, dedi, girse- ne,., . — Aman Nuri Bey ben bukılıkla bunların arasına nasıl gireyim.. — Haydi, haydi, senin bu akşam :*::_'d“i“"“ h'ı'*“ biliyor. Al- gir içeri.. İnşaallah baloda smokinli gelirsin.. MB“,_ neler görmüştür. Evlâdım.. Neler neler... h Nuri Bey önde ben çekine çeki. ne arkada içeri girdik.. Salon genişti.. İçeride belki 15— 20 kişi vardı. Tavanda gayet kıy- Mettar avizelerden renkli ziyalar Pılmıştı. Etrafı kalabalıkçaydı.. Yano va: d Yanında siyah :""k Yavaş yavaş cümbüşü dur- 'l"d'l-- Şimdi herkes iki tarafı a- çılmış bize yol veriyor ve hayretle bizi seyrediyorlardı. Ve ihtimal â “bu törserilerin aramız- '& 'ne işi var?.,, diyorlardı. Ben utancımdan kıp kırmızı ol- =“m" Akşamdan — beri gördü- Mirala Büye fışkırıyordu.. Köşede bir büfe ya- | keci, Büfenin karşı tarafında - bir pi-| | daşların bir | evvel neşredilmelidir. — Oo00 Ahmet, gel.. Bakayım.. veye geldim. Lonca erkânı tarafından | Yahu bu kılıkta gelinir mi? aBri giyineydin... Bu ses bana Âyşenin sesiydi.. Fakat bana koşarak — geleni bu oöndele saçlı, kırmızı tuvaletli, peri dilenci Ayşeydi.. Acaba ben esrar içip de sari mu olmuştum. .Yohııç ıyl mı !ı“: rTüyordum., Ayşe yanıma yabancı değildi.. gelmiş, ellerimi | tutmuştu.. Seş çıkarmadan — mü- :::dım yüzüne bakıp duruyor. — Ne o, Ahmet, nen var.. Ne: y p .. ye bana :lııl tuhaf bakıyorsun.. — Sen, Ayşe, — Ayşeciğim, si misiniz?. K v Benim ya ki: — Siz siz ı..ı._"ı Korağ. — Ulan ölüsü kandillisizi bi- Saçım başım | zi kal ğ Di Slbtesek ha | Kai S Yü e pçe konuşmağı bırak.. v Benim be.. Seni nasıl arkam- daki elbiseler şaşırttı değil mi?. | Bak gör anla biz de istesek kibar lnnlqşı Bibi giyinebiliyoruz. —-Söylesene be, dilini kedi mi yuttu.. (Devamı var) Eczacılar —Baş tarafı 1 inci sayfada— Beyoğlunda bir şube açılmama- sinın istenmesi de gösteriyor ki, ba Zi eczacılarla, bazı ecza depoları arasında fiyat birliği vardır. Bu #übe açıldığı takdirde müstahzarat fiyatları Beyoğlunda hayli — düşe- cektir. Diğer taraftan bazı kimse- ler müessesenin Eminönündeki '?etkeıi önünde nöbet bek- liyerek — depodan — perakende Müstahzarat — satıldığı takdirde m—:wıııl istemişlerdir. Bu- Kd beraber bu Türk müessese, Kanunun verdiği bak dahilinde şu- siniaçmak teşebbüsünden vaz ::î;:x.m'ı Bı_('ı.üılııınt fiyatları- Müstahzarat fi hakkın Üstiyse'li fiyatları da “— Eczacılar depolardan 100 kuruşa aldıkları bir müstahzarı 130 — 150 kuruşa satıyorlar. Ara- daki fark eczacının cebine giriyor, halk fazla para ödüyor. Nitekim bu fazlalıktır ki halkın semtindeki ec- 'Gn_eyi bırakarak Eminönüne, Sir- a ye gelmesini ve buralardaki '*Polardan müstahzar almıya ça Tşmalarını mucip olmaktadır. Ec- r ardı.. Yeşil tuvaletli bir ka- | zacılar, d, Hit 'a Piyanonun başına oturmuştu. . | tahzarları e bir sarıla setmedık. elbiseli bir adam | ça bu hal devam edecektir. Halk: lman çakyord. Bizini üdaya Hir | fanla bari üü K Gza di polarının da müstahzar satmaları - na müsaade edilmelidir. Halen bakkallar, kinin, aspirin satabilir - ken ecza depoları bunları bile sa- tamıyorlar, Halkm fazla para öde: memesi için ya ecza depolarma da müstakzar satılmasına müsaade e- dilmeli, yahut ta fiyat listesi bir an Pu ve kadastro mektebi - talebesinden 40 Bekir, 159 — Ankara: Büyük Mil- let meclisi saatçısı Hasan Tahsin, 160 — Lötordam dosyondan 342 Jale Ab- turrahman, 161 — Yeni İzmir anba- #a numara 8 Emine, 168 — Yaseri Türbe sokak 18 Mehmet, 169 — T- — Şişli Tarakki lisesi sımıf 2 den 371 Acar Rıfat, 171 — Gelenbevi orta mektep A 2 den 22 Halil Ibrahim, 172 posunda 315 Ahmet Karaman, 173 — Bostancı ilk mektep dördüncü s- niftan 132 Naime, 174 — Bostancı ilk mektep birinci sınıftan 139 Emel, — Topkapı Fatma sultan cami sokak numara 8 Naciye, 178 — Teşfikiye Ih- lamur yolu numara 8 üçüncü kat Nüs- ret Halil, 179 — Usküdar 17 inci ilk mektep sınıf 4 A dan 73 Hündan, 180 kak numara 38 Münir, 181 — Gelen- bevi orta mektep A 2 den 62 182 — Vefa lisesi 105 Mustafa Salih, 183 — Sultanahmet Kibarzade apart- man numara 1 Ali Osman, 184 — Beyoğlu Tarlabaşı numara 6 Mimar Boris apartman Nüzhet Ibrahim, 185 fabrikası ihracat harmanında Şakir Fa- ik, 187 — Balat Tahta minare kadın berber salonunda Mehmet, 188 — 190 — Antalya: Lise B 2 den 364 M. Sadık, - 191 —— Fatih Dıraman devriş Ali mahallesi Abanoz sokak — numara 10 da Ahmet Hamdi, 192 — Vela li- sesinden 417 Nihat, 193 — Vefa lise- sinden 934 Şevki . İstanbul 5 inci İtcra — Memurlu- ğundan: .Mahcuz ve paraya çevrilmesi mu karrer bir adet kıymettar pandan- tif 12 — 4 — 934 tarihine müsadif |Perşembe günü saat birden itiba- ren İstanbul Bedestanı mücevherat mezat mahallinde satılacağından taliplerin vakti muayyeninde ma - hallinde hazır bulunmaları lüzumu ilân olunur. — (2197) GRREEEEİTEEELL östz Diş tabibi Kadıköy: Allıyol ağzındaki muayenehanesinde — her gün hastalarını kabul eder. Telefon: 60760 HABER Akşam Postası ABONE ŞERAİTI ı 3 6 1f aylık Türkiye: 90 200 480 870 Kiy. Bonebii 180 878 700 1206 ILÂN TARIFESİ Sahibi: HASAN RASİM Neşriyat müdürü M. Gayur Basıdığı yeri (VAKIT) Matbaası HABER gazetesi El yazısı tahlil kuponu isim . * * 186 Ömer, 167 — Beşiktaş Sinan pa- | Uşaka hareket etmiştir. Valimiz tanbul kız orta numara 124 Halet, 170 karşı — Orta köy tütün inhisarı fer'iye de | müddet zarfında civar kaza ve ka- Hilmi, yor ki: Gaziyi selâmlamak üzere hazırlık- larını bitirmiş, — sehir baştan başa donanmıştır. Reisicümhur Hazretlerinin İz- lendim, posta oldı l , | l tehane Önünde albap olduğum Ayıe | Burada gördüklerim hepsi gellifel- Finda kamliyoncü Mehmet, 163 — | mirde bulunacakları möddet zar; | tattu. adındaki dilenci bana dost solrası ver- |H adamlardı. Kat'iyen dilenci ola- Di Nw'. ::;_ s:::'illı mek. | finda ikamet edecekleri Gazi ko - 'Tam Beşiktaş — açıklarına gel- a aeni gün öğlene kadar orada kal- | tabalardı. Gep sinif 3 ten 222 Esat, 164 — Etye- | nağında yapılan — ihzarat bitmiş- mişlerdi ki İstanbulu seyretmekte V dil,rı g:'ıî:k makiyaj yaptı, di Hele kldll'hf. hele kadınlar., | mez Şeyhülharem sokak — numara 54 | tir, olan Taşçı Mahmudun omuzuna odasına geldik. &:;:d;:ıı::mbnmn. l'_lcplı biribirinden güzel birer afet. | Şevket, 65 — Istanbul 6 mcı ilk mek- Manise meburd ürt Hüğ DA bir el değdi. Başını — çevirdi ve « k:thir.e Sillkee ” ci K _A.l"“l aptal bön — bön etrafa | '*P *mıf z::_“ Müveyyet, :'::' iH Ha Üncte hayretle karışık bir - korku içinde Sonra kumar oynarken — karakola gözümün ucuiyle bakıyordum.. Balıkesir: bey mektebi ra | zi Hazretlerini H I avtan pöşsarü durdü l de kendilerini vilâyet hududunda lıyacaklardır. Reisicümhur Hazretleri burada on gün kadar — kalacaklardır. Bu sablarda tetkikat yapacakları tah« min olunuyor. İnsul nasıl teslim edilecek? (Baş tarafı 1 nci sayıfada) — İzmir: Karşıyaka yemişçi paşa s0- | g; Glan tekliften bahsederken di- “İstihbaratımıza göre Yunan hükümetinin böyle bir müracaatta bulunması pekaz muhtemeldir. Bahusus ki Türk mehafilinin temi- | — Beyoğlu 43 üneli ilk mektep sınıf | natına göre Meotis süvarisi, yolu- 5 ten 16 Lütfiye, 186 — Cibali tütün | na devam etmemiş ve vapurun İs- tanbula vürudundan itibaren geçen yirmi dört saati âtıl geçirmiştir.,, Beşiktaş Şehir bandosu 1107 — Telât, | eeuaaçunmauuncuumumacıüacınanmeşsunaaınn Salih reisi öldüre- nin muhakemesi —Raş tarafı 1 inci saytada— Beyin önüne geçerek çektiği bıça- giyle gözünü — kör ve suratının muhtelif yerlerinden cerhetmiştir. İşte bu sırada bu taarruzun bağ ka suretle def'ine imkân bulamr | yan katil de tabancasını çekerek evvelâ — istimdat maksadiyle üç, dört el havaya bilâhare maktulün göğsüne sıkmış ve öldürmüştür. Muhakemenin temyizden evvel- ki kararı da bu katil hâdisesini müdafaai nefis telâkki ve dinle - nen bir çok şühudun ve hassaten tıbbiâdli raporunun verdiği malü- matla kanaatini — takviye ederek | katile beraet kararı vermiştir. 'Temyizce işaret edilen nakız- lar şunlardır. Ağır ceza mahkeme- sinin bu katarı — ekseriyetle imza etmemiş olması, âmme şahidi ola- rak dinlenen Dalyan, Vital, Kâmil ve Temel Efendilerin ifadelerinde mübayenet bulunması. İşte bu hususlar etrafında mü- dafanlarını yapan — vekiller uzun müddet dinlendikten sonra ka- rar tefhim olunmak üzere öğleden sonra saat dört buçuğa birakıl- mıştır. . DOKTOR Hafız Cemal Cuma ve pazardan başka günlerde #onra saat 2j den 6 ya kadar kalyona bindi. Kalyon da hemen yelkenleri açarak Hisarın yolunu areAARAAATANTTA N NNNT A | Tevfik Kâmil Bey | Dahili hastalıklar mütehassısı | Kral namına istasyonda selâmla- dan sureti mahsusada gönderilen ğunu gördü. Kaptan paşanın arkasında beş altı tane iri yarı adam duruyordu. Mahmut bunlardan birinin elinde gayet ince sabunlanmış ve ilmek lenmiş ipi görünce bir anda düş - tüğü tuzağı bütün fecatiyle anla- dı. Kendisini — denize atarak yü- ze yüze kurtulmayı düşündü. Der- hal çelik gibi iki kol omuzlarına — yapıştı. Kaptan Paşa: İ —Eydin hbaini, ey Allahın İ Allahtan korkmaz deni mahlüku.. — Şimdi cezanı çekeceksin.. Tez kes — lüâmei şahadet getir. Dile kökredi.. Taşçı Mahmut bir fil gibi ı*l_ yordu. Mezbuhane bir gayret gö — terdi. Nafile.. Hiç bir şey yapamı- yacağını anladı ve yer bir köpek gibi yalvarmağa başladı. Fakat Kaptan — paşanın kararı kat'iidi. Yanındaki adamlara bir işaret yaptı. Bir saniye sonra ilmekli ip bu azılı. hay- dudun boynuna geçmişti ve ara- | dan bir dakika geçmemişti ki Taş- çı Mahmut bir boğa gibi debelene- rek gebermişti. Bunun üzerine — kalyon geriye döndü. İskelede Taşçıyı büyük bir memnuniyetle Lekliyen sergerde- lerin hayreti içinde kalyon iskele- ye yanaştı. — Ve iri yarı bir adam bu müthiş haydudun kafasını bir mızrağa takmış olduğu halde çık» — D Va Gözlüklü adam —— -e SA Sofya, 7 (A-A.) — Türkiye ör- — ta elçisi Tevfik Kâmil Bey yeni ifesine gitmek üzere l saat 13 te İstanbula hareket — etmiştir. Sefir ve refikası istasyon- — da Başvekil M. Muşanof, Harbis t ye nazırı ceneral Kisyof, polis mü- ? dürü M. Todorof, hemen bütün '*; elçiler, sefaretler memurları, baş | ta reis M. Stoyanof olduğu halde W vazil dün neral Zolateff, yüksek bitler, Hariciye kâtibi umumisi Radef, ve nezaretin bütün yüksek memurları tarafından hararetle u- gurlanmıştır. Ka Kralın - teşrifat müdürü M. Drandar ile baş yaveri miralay l! Lanmof Türkiyenin sabık sefirini mışlardır. K

Bu sayıdan diğer sayfalar: