3 Ocak 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

3 Ocak 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

#wörfin Baker yeni yaptığı Zuzu filminde, N ievilefa filim görenler — Herhalde hepiniz ilk defa film denilen hâdiseyi gördüğü- nüz zaman bir heyecan duydu- “nuz, bir şeyler hissettiniz. Fakat çoğunuz bu hi unutmuşsunuz- dur. Bir Amerikalı gazeteci ilk defa film görenlerin duygularını tespit etmiş. bakınız. n Bir Amerikalı çiftçi, ilk defa bir film görünce şunları sormuş: — Bunlar sahi mi oluyor, yok- sa mahsus mu yapılmış? Bir Nevyorklu adam ise filmin neticesini beklememiş: — Başım döndü, duvaralar ü- zerinde yürüyenler var. Diyerek çıkmış . Romanyada köylüler, film başlar başlamaz korkudan - kaç- mağa başlamışlar. Bir Danimar- kalı köylü ise korkudan - çıldır- mış, Pariste, meşhur şâir Kokto, kapıcısının çocuğunu sinemaya götürmüş. İlk defa film gören ço- cuk sormuş: — Bunlar ölüler değil mi? Ne tuhaf değil mi? Çoxtanatr fümlerine hasret raluıgunız rıiardı ve Loret, Sahiden şoför olmuş Fernan Gravey (Patron ben olsaydım) filminde bir şoför ro- lü oynamaktadır. Her sabah, stüdyoda şoför kr. yafetine girdikten sonra otomobi line biner, ve o gün film nerede çevrilecekse, oraya, otomobilini kendi kullanarak giderdi. Bir gün gene böyle giderken, yolda, lâstiği patalamış bir oto- mobil sahibi onu durdurur. — Dur, der, şu lâstiği tamir et, sana iyi bir bahşiş var. Gravey, hiç bozmadan tamir eder ve fakat bahşişi alma - dan çeker, gi?-r. Son zamanlarda Samuel Gold- vin'in yaptığı revü Filmlerinde- ki figüranlardan birisi ve güzel bir dekor Aysel, Bataklı Damın Kızı Ertuğrul Duhsini geçen yazdan başlıyarak çevirdiği ve senaryosu Hasan Cemil tarafından adapte e- dilen bu film b'tmiştir. Yapılış tarzı ve mevzuu ile $imdiye kadar memlefketim'zde sesli olarak çev « rilen filmlerden başka olan bu fl- min Bayramda gösterileceğ'ni ha- : beraldık, Ertuğrul Muhsin, bu fil- m'nde güzel resimler almağa ve sahneler tert'n etmese muvaffak olmuş'ur. Herha'"e Aysel'in beğe: İ prediyoruz ve muhak h rkçe sözlü filmlerden daha iyidir. Çarli Çaplin, stüdyosunun et- rafını âdeta meraklılara bir kale gibi tahkim etmiş bir halde, yeni filmini yapmaktadır. Çarli 'le en yakın bir kaç iş arkadaşından baş- ka kimse, filmin mevzuunu bilmi- yor. Vakıa sinema gazeteleri ve âleminde mevzu hakkında bir çok şeyler söyleniyorsa da bunların hiç birisinin asıl ve esası yoktur. Sır, iyi muhafaza edilmektedir. Niçin Çarli bu kadar sıkı - ted- birler almış? Gayet basit. Çarli, bir ancak bir senede yapar, bitirir. Çünkü, en küçük resmine kadar, her şey'n mükemmel olma- sına son derece dikkat eder. Bu itibarla, seneryodaki buluşların | ne olduğunu ve mevzu etrafa ya- yılırsa, kopyeciler, hemen bu mev- zuu ve buluşları aşırıp kendilerine mal ederler ve mükemmel oluşuna ehemmiyet vermedikleri için on beş, yirmi günde mantar gibi ye- tişdirdikleri bir sürü filmlerle asıl mevzuu mahvederler, Çarli'nin ça- lışmaları, yorgunlukları da boşuna Akdsee . X ği gider, Bu şerait altında, büyük sanat- kârın bi'n bir emek sarfederek elde ettiği buluşlarımı ve mevzuunu kıskanç bir şekilde koruması ko« layca anlaşılıyor. Malüm olan bir şey varsa, o da, filmde Çarli ile be raber Polet Gvddar'ın oynıyacağı, ve filmde hemen hemen söz na- mına bir şey bdmnmqglğı__ Amerikalıların yeni yıldızı Betti Förnes,

Bu sayıdan diğer sayfalar: