, HABER — Akşam Postası LA . Hasan Tıraş Bı'çağıı Dünyanın en mükemmel Tıraş bıçağıdır Şin_ıdiye karlar icat olunan bütün tıraş brçakları arasında en mükemmel ve en fevkalâde olduğu tahakkuk etmiştir. Piyasada mevzut tıraş Hasan tıraş bıçağın.r 1 — 2 —3 — 4 numaralı gayet k-skin ve hassas tarafları vardır ki her bir tarafile lâakal bıçaklarını şaşırtmıştır. 40 defa ve ıslak bardak ile bilendikte yüz defa tı- on defa tıra; olmak kabildir. Bu hesapla 5 kuraşluk bir adet Hazan Tıraş bıçağı il raş yapılmak mümkündür ki dünyanım hiç bi- bıçağında bu meziyet yoktur. Heasan bıçağı istediğiniz balde başka marka verirl:se al . danmayınız. Taklitlerinden sakınımız. Fiyatı | adedi 5 kuruştur. Hasan deposu Ankara, İstaubul, Beyoğlu. Akay Işletmesi Müdürlüğünden: 4 Mayıs 935 den 25 Haziran 935 tarihine kadar herhafta Cw | Ucuz satılık MüJDE! | ev, tarla, dükkân Yeşilköyden yürürken 40 daki- ka, araba ile 20 dakika mesafede Sabırsızlıkla açılmasını beklediğiniz | Si ; ; ! ğ%ş:;&koğu:ec.(:odl;;î;::_:; martesi, Pazartesi ve Perşembe günleri köprüden saat 11,30 da A: HL E Y nadolu ve Adalara taşmacaklar için bir göç vapuru kaldırılacaktır. ZumİUt Yaıova Kapılcaıarl GELSDL A MAT Li BöÇA Köprüden Haydarpaşaya kadar olan birinci mıntaka ücretini ve - Anadolu ve Adalara kadar naklediler Görmek ve görüşmek için köy i- mamı Tahsin efendiye müracaat | renlerin eşyaları bu vapurla 15 Nisandan itibaren açılmıştır- bilir. Tarifeler İskelelere asılmıştır. “2246,, Nisan ve Mayıs ayı zarfında geleceklere Otel ve Banyo fiatlarından yüzde 40 tenzilât yapılır. Yalmız 24 saat kalmak Üzere geleceklere, Vapur, Otobüs, Banyo, Otel, Yemek fabrikası acele satılıktır. Fabrika dahil tenzilâtlı karneler. K.ırnele( Kö_prü. Adalar bilet gişesile birlkei san€ lli Sul hai saunmnnsu Yataklı Vagonlar gişelerinde satılır. Fa .: bal Volf fabrikasınn “sabit - | lokomobil 18 beygir kuvvetinde ı çok az masraflı buhar makineyi | ve2 peresesi ve dahili tenvirat için| edebilirler. Acele satılık fabrika Gemlikte sahilde bir zeytinyağ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından: Hissedarlarımıza 1934 senesi için her tek hisse itibarile ve- rilmesi hissedarlar umumi heyetince onanan 495 kuruşluk safi kârın dağıtılmasına başlanmıştır. Hissedarların Merkez Bankası Şubesi bulunan yerlerde 1 Ma- yıstan itibaren doğrudan doğruya Şubelerimize ve — bunlardan başka yerlerde de 15 Mayıstan itibaren Ziraat Bankası Şube ve" ya Sandıklarıma müracaat etmeleri rica olunur, (2277) GECERRE |KUT VA V inhisarlar U. Müdürlüğünden;| İdaremiz ihtiyacı için nümune ve şartnamesi mucibince “10000,, istanbul Belediyesi ilânları ” Yapılmakta olan kanalizasyon inşaatı dolayısiyle 2—5—935)| dinamo ve elektrik tertibatını havi tarihinden başlamak üzere Vefada Divan Efendisi ve Molla Şemset-| faal bir halde: ve 40 bin kilo yağ tin cami ve medresesi sokakların bütün taşıt vasıtalarına kapalı kBPİ_l" ve 60 bin kilo — salamura | bulunacağı ilân olunur. *B “2315, | zeytin kapları, tatlı memba suyu . ” Ki ve deniz suyu almağa mahsus ter- Di ğ D - Tn — | tibatı, ve ayrıca vâsi — sabunhane iŞ DE VAR PARA DA VAR yapmağa elverişli — salonu daha bir çok zeytin depoları mevcuttur, talip olanlar İsatnbul: Bankalar müsabaka ile memur alır, hazırlanınız. Pazartesi ve perşembe günleri sa ât 15 — 17 ticaret derslerine devam tderek ve 4 ay sonra imtihandan geçerek muhasebeci gehadetnamesi alır, İüccar.ve bankacı olursunuz, Program almak ve kaydolmak için Alemdar Park caddesinde No. 23 Amerikan Lisan veTicsyot Mershanesi ne müracaat, — 72 RAGĞASTANIN OĞLU - kilo yerli malı kmnap pazarlıkla satın alınacaktır. Vermek istiyen - Fit Görüle Burpa “öakiiyat lerin 15/5/935 tarihine rastlıyan Çarşamba günü saat 14 de ©» 7,50 Birliğine ve Gemlikte gene Bur- sa Nakliyat Birliği Gemlik şubesine müracaatlları. için Diğer ikisi anladılar, güvenme paralariyle Cibalide Levazım ve Mubayaat Şubesinde Me- | bayaat Komisyonuna gelmeleri. “2176, - RAGASTANIN OĞLU 69 güzel kızla evleneceğini kararlaştıra- Iem, Size teklif edeceğim usule razı hareketlerle söylenilen bu sözler bü-| de bunlara katlandınız. Bunun yük bir sükünetle dinlenildi. Tün Kralının nutkunu söylediği fıçınm yanında ayakta duran Lante- ne yeisinden dudaklarını ısırdı. Mısır Dükası da Trikonun fikrini kabul etti., Imparator Galile de ayni tarzda söz söyledi, O vakit bir gürültü kop- tu. Herkes fikrini söylemeğe başladı. Bu kalabalığın büyük bir kısmı Luvr'a gidip Manfredi kurtarmak ta- raftarıydı. | Fakat reislerin hükmü o kadar bü- yüktü ki, bunların verdiklari karara kimse karşı gelmeğe cesaret edemi- yordu. Birdenbire Tün Kralımın bulundu- u tarafta bir karışıklık oldu. Trikonun yanma zayıf bir hayalin çıktığı görüldü. — Jipsi Ana!, — Bu Jipsi Anadır!. — Jipsi Ana söz söyliyecek.. Susun. Susun ! Derhal bir sessizlik oldu. Yırtık elbiseli, korkunç - suratlı, müthiş yüzlü kadın ve erkek on bin kişi ateşlerin etrafında kımıldanıyor- lardı. Etraf tamamen sivri çatılı, kü- çük cam pencereli evlerle çevrili. Or- tada Tün Kralı oturuyor, etrafında Barip kıyafetli, ellerinde bıçaklar bu: Tunan adamlar nöbet bekliyorlardı | Bunların yanında Mısır Dükasıyle Ga- | Ylile imparatorunun korkunç - yüzleri görünüyordu. İhtiyar Jipsi da ayakta durdü. Tesir edici bir sesle söze başladı: — Hepiniz de beni dinleyiniz! Size kalbimde bulunan ve herhalde — sizin de kalbinizde bulunması lâzım gelen Şeyler söyliyeceğim. Size erkeklere değil, pazarda satılan kadınlara 1â- Yik olacak şekilde söz söylendi. Siz ün Kralmın yanın- hepiniz korkak ve yüreksizsiniz! Jipsi biran kadar sustu. Ayakta duran, kır saçları rüzgâr- la kımıldayan, zayıf kolu lânet edici bir tavırla havaya kalkan çingene ka- rısı bu serserilere bir cin gibi görünü- yordu. Tekrar söze başladı: — İçinizde bir kimse yoktur ki kar- deşlerimizden birinin istediği yardım reddolundu diye kalbinin hiddetin- den parçalanmak üzere bulunduğunu hissetmesin! Hem de kim için bir yar- dım? En cesur, en kahraman - birisi için! Erkekler! Beni dinleyiniz. Işte benim de sözüm bu kadardır: Oğlum Lantene size oğlum Manfredin büyük | bir tehlike içinde bulunduğunu söy- ledi. Eğer siz bu sesi işitmek istemez- seniz, kadınlar beni dinliyeceklerdir. Ve ben sizin fahişelerinizin başında olarak Luvr'a gideceğim. Bu sözler umulmıyacak derecede büyük bir tesir hüsule getirdi. Haşarat Yatağı fahişelerini Luvr sarayına sürükliyeceğini söyliyen Jip. sinin bu sözü o kadar büyük gürültü kopardı ki alkış sesleri ve nağralar uzak sokaklarda, iyice kapalı evlerin içinde oturanları korkudan titreti. — Luvral.. Luvra!,. ü — Haydi! Üldürelim, gebertelim? Bu sırada Tün Kralı dilnci Triko ayağa kalkarak bir işaret etti. Hemen o anda ortalığı genc sessizlik kapladı. Tün Kralı sordu — Luvr'a gitmek istiyor musunuz? Ayni alkış tekrar koptu. — Pekâlâ! Luyr'a gideceğiz! Jipsi Aha istediği olduktan sonra fıçıdan aşağıya atladı. Lanteneye yak. laşarak elinden tutup: — Gördün ya! Bensiz bir şey elde edemiyordun? dedi. — Doğru Jipsi Ana! Esse: — Evet, çünkü deniliyor kl.. Derken Laşatenyeri bağırdı: — Hiç bir ispat yok! Bu dedi kodu- yu çıkaran Diyan rezilesidir. Fakat © da dilini tutmalıdır. Ve sonra birdenbire sordu/ — Bu iş ne vakit olacak? Esse: ; — Ah. Affedersiniz.. Ben başkala- rının metresleriyle evlenmek niyetin- de değilim, dedi. — Hattâ bu başkası Fransa Kralı olsa ve Çeyiz olarak da Fantenblö ma- j Tikânesini verse bile mi?.. ! Üç arkadaş biraz sarararak bakış- tılar. Sansak söze başladı: — Bununla niçin meşgul olduğu- muzu anlıyamıyorum. Bilmediğimiz hir şey hakkında ileri geri söz söyle-| meğe ne lüzum var. Kabul ediyor mu- vuz, etmiyor muyuz?. Laşatenyeri: — Ben kabul ediyorum! dedi. Esse; — Ben de! Sansak: — Ben de! Sözleriyle bu bahsi bitirdiler. Bunun üzerine üç arkadaş manevi bir endişeden bu suretle kurtulmuş olduklarını farzederek gülmeğe baş- ladılar. Kadehlerini boşaltarak şarap ge- tirttiler. Ondan — sonra Laşatenyeri tekrar söze başladı: — Serseriyi yakalamak için hepi- miz birlikte çalışacağız değil mi? Yal- nız başımıza bu İşi başaramayız. Fa- kat üçümüz birlik olursak sağlam he- vifi enseleriz, — Çok doğru.. — Şimdi üçümüzden hangimizin bu mısınız? — Razıyız. Laşatenyeri yüksek sesle: — Zar getirin! Diye bağırdı. Güzel Madam Greguar müşterile- rine zarları getirdi. Kapı kapanınca Sansak zarları eli- | ne aldı: — Başlıyorum, Dedi. Zarları hızla sallıyarak ma- sanın üstüne attı. Derin bir heyecan- la: — On bir! Diye haykırdı, Esse — Sıira benim! dedi. Üzüntüden rengi uçmuş olduğu halde zarları attı. — Dört! , Esse ayağa kalkarak hiddetle bir küfür savurdu. Laşatenyeri zarları aldı. İki avu- cunda salladı: — Şimdi sıra bana geldi. Eğer ben | de on bir atarsam ne olacak? Esse biraz ümitlendi: — Yeniden başlanacak! Sansak: ' — Fakat Laşatenyeri ile benim a- ramda,, Cevabını verdi. Laşatenyeri zarları attı. Boğuk bir sesle: — Ön iki! diye haykırdı. Sansak müthiş bir küfür fırlattı, ? Laşatenyeri galip bir tavırla: Ee !ierîııri_xl ele geçirdiğimiz gün Düşes dö Fontenblö ile ben evlenece- | ğim, dedi. Übür ikisi de bu sözü hiddetle tas- tik ettiler, Bunun üzerine her üçü de kılıçla- rımı bağlıyarak lokantadan çıktılar. Jiyet Şanteli işte bu suretle Pran- suva dö Vivon, Senyör dö Laşatenye- riye nişanlandı. 8