22 Ağustos 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

22 Ağustos 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Çelik yüreğin | o sergüzeşli BENİ NEDEN BiLIYORSUN Ki BENİ “4 e a DINIZA BURA, DA BEN ME nn DERSEN O | | ŞimDi EMRED!YO. Kura: BENİMLE EV- LENECEKSI e avOseri EĞ 4 ii Saraçhanebaşı Horhor caddesi WEN >» Karaciğer- Barsak Mide «ap-—— >. LİSESİ Tedavisi için l Ana - ilk - Orta - Lise . Tam devre Okulumuz ker zaman gördüğü teveccüh ve rağbet Üzerine ilk sınıflardan itibsren yabancı “yy 3 dil tedrisatını TUZLA IÇMELERİ? Ş Mevsiminden istifade ediniz 15 Haziran-I5tinci Teşrin içem trenlerinin vapurları köprüden 13.15 - 15. 50 dir. ğ REN temizler. ie 6.25-7,40-8.40-9,05- 11 SIHHİ ULUDAĞ ni bir teşkilâtla (o kuvvetlendirmiştir. Kızlar kısmı ayrı bir hari talebe her gün evlerinden aldırılır. İstyenlere tarifname gönderilir. Kayıt için her gün saat 10 dan 16 ya kadar direktörlüğe müracaat edilmelidir. Telefon: 20530 dairededir. Mektebin hususi! Eski FEYZİATİ sm Ana, İlk. Orta ve Lise sınıfları otobüslerili vas BOĞAZIÇi LİSELERİ vss"! Kızlar ve erkekler için ayrı bölüklerde: Kayıdlar başlamıştır. İstiyenlere mekteb tarifnames; gönderilir kayı4 için her gün mekteb ve tafsilât almak için Yenipostane arkasında Basiret hanında Özyol idarehanesire mü Sinirli ve ciğerleri zayıf olanlar Bunaltıcı sıcaklarda rahat nefes almak ve sinirleri teskin etmek için ÇA Lo syonunu kullanınız Çam ağacının bütün şifai tesirlerini haizdir. 25 Çam losyonile banyo yapmız, cilde güzellik verir. Kokuları izale eder, Asabi zafiyetleri geçirir. Ferahlık ve neşe uyanrlirm., Şişesi 60 kuruştur. — Büyük eczanelerde bulunur. 852» 146 MAĞLUP FAUSTA — Amma Jan dö Kerviyye'yi hatırlıyorsun, değilmi? — Belki! Evet.. Epeydir kalbi. mi işgal eden simanm ismi demek budur.. Jan dö Kerviyye... Saizüma bu sözleri müteakip etrafına korku ile baktı ve: — Susunuz madami Bir daha ba ismi tekrarlamayınız! dedi, ya babam birdenbire içeri girseydi, ya işitseydi.?.. Ona ne cevap ve- rirdim? Sonra içeride kimse olma- dığına bir daha yemin etmek lâ. zım... Fausta da aynı ciddiyetle tasdik etti; — Evet, sahihden pak fena olur- du, Leonor! Fakat ihtiyar baron, eğer sakladığın sırrı duyacak olur.! sa, işte asıl felâket o zaman ola- caktır... — Hangi sır? Pederimden sak- ladığım birkaç sey vardır, hangi- sinden bahsediyorsunuz? Fausta sert bir tavırla? — Fakat onları Jan dö Kerviy- yede şaklamıyorsun! dedi. Saisüma birdenbire elleriyle yü zünü kapadı: — Maskem! diye mırıldandı yüzümdeki mahçubiyet! ne ile ör- teceğim?.. Aman madem, yüzüme bakmayınız.. Bilmiyorsunuz.. As- da, bilmiyeceksiniz de.. Fausta birdenbire katının sözü- nü kesti: — Ben bilirim! Leoror, senin bütün mahçubiyet ve saadetinir sebeplerini bilirim. Babandan bi- la sakladığın, fakat âşığına söyle diğin sırrı biliyorum.. Leonor, ser yakında valde olacaksın ! Saizümanın elleri yanına düştü, yüzünde büyük bir hayret eseri gö- rülüyordu: — Valde mi? Nasıl bunu siz mi söylüyorsunuz? > — Senin sırrın bu değil mi? Bu- nu Jan bilmiyor mu, o teninle ev. lenmiyecek mi? , Zavallı'kadın süratle cevap ver di: — Evet, evet.. Çünkü babamın bizi, kabahatimizi bilmemesi lâ- zımdır, Çocuğumu, biricik kızımı ne kadar çok seviyordum, madam, bilseniz.. Ona o kadar güzel bir i« sim koyacağımki, ismiyle iftihar edecektir. — Çocuğun.. Kizım!. Fakat bir parça düşün! Biraz gayret et! Hatırlıyacaksın! Sen anne oldun.. Bir kızım dünyaya geldi.. Düşün, Leonor!.. Halk ile doh: meydanı, kiliselerin çanlarını hetırla! Pa. paslar seni tutuyorlardı.. Sen ağn ağır yürüyordun.. Nihayet o mey. dana geldin., Saizüma dehşetle bulunduğu yerden geri geri çekildi, delicesi. ne: — Darağacı! diye haykırdı, iğ- renç idam makinesi!.. Merhamet, karnımda taşıdığım çocuk için be- racaat edilebilir. Arnavutköy, tramvay caddesi Çiftesaraytar. Telefon: 36.210 DEMİ IKTIDAK Fortestin | Nevrol birebirdir.Bütün sinir nöbetlerine, ile derhal geçer, Erken ihtiyarlıyan tesssirle bayılanlara hayat verir. | Her eczanede bulunur. 40 kuruşt lara gençlik ve dinçlik verir, ÇARPINTIYA MAGLUP ni yaşamağa bırakınız!.. Zavallıkadın, şimdi yere çök- müş, güzel başını taşlara vuruyor- du. Fausta hemen yanına koşarak onu yerden kaldırdı ve: — Dinle!.. dedi, seni affettiler, bak yaşıyorsun! — Evet.. Evet!.. Yasıyorum.. Ne mucize.. İpin başımın üstünde sal- andığını görmemiş miydim, cellâ- dın korkunç elleri omuzumda de- ğilmiydi.. Yaşıyorum! Fakat vücu- dumdaki bu gevşeklik neden?.. Başımdan neler geçti?. Fausta hemen Saizümanın elle- rini sıkarak: — Anne olduğun için! dedi, iş- lemiş olduğun kabahetter meyda- na gelen ve sirrın olan çocuk, Jan dö Kerviyyenin kızı dünyaya gel di!,. Sırf bu çocuk için masum ve günahsız olan kızın için seni affet- tiler! dedi. Saizüma: — Ne? Demek böyle oldu ha!. Demek şimdi ben anneyim, bir kı. zım var. dedikten sonra birdenbi- re müthiş bir kahkaha attı ve ar- kasıadan şiddetli hıçkorıklarla ağ. lamağa başladı. Artık Faustayı düşünmüyordu. Onu unutmuştu bi. le. Fakat kafasında kuvvetle yer- leşen bir şey varsa, o da bir kızı bulunduğu hakkındak! sözlerdi. Şimdi oturduğu köşede ellerini çenesine dayamış, nereye baktığı belli elmıyan gözlerinden yaşlar TERİ Hidrol derhal keser, Vücuda zarar FAUSTA 147 akıyur, kafasında kendine göre bir takım hesaplar yapıyordu. Fausta bu vaziyeti bir müddet seyrettik- ten sonra tekrar söze başladı: — Söyleyiniz! Kızımızı görmek istiyor musunuz, Leoncr dö Mom- tegü?.. Tanımadığınız yavrunuz hakkında hiç bir şey hissetmiyor musunuz? Saizüma hıçkırıklar içinde mr rildandı: —Onu ekseriya düşünürdüm. Ben anne olduğumdan dünyada birkınm bulunduğundan haber dar değildim. Fakat, kederden bus naldığım zamanlar oru çağırıyor, eğer şimdi yanımda olsaydı, bir gülüşiyle bütün sıkmtılarımı geçi: rirdi, diyordum.. Fausta yavaşça: — Onu görmek istiyor musu nuz? dedi. Saizüma bunu işitmemiş gibi söylendi: — Acaba nerededir? Bir kızım olsaydı, şimdi muhakkak yanımda bulunurdu.. Annesiz yaşamasına imkân var mıdır?.. Fausta: — Ben nerede olduğunu biliyo rum! dedi. Saizüma daha tabil bir sesle ve gözlerinde parlıyan bir şuur ışığiy” le: — Oh, siz her şeyi biliyorsunuz! dedi, peki amma, siz Limsiniz ve benderi ne istiyorsunuz? Bir kızın KOKUYU

Bu sayıdan diğer sayfalar: