8 Ekim 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

8 Ekim 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Üniversite tahsılll ve ecnebi dil H Üniversite dördüncü yılma dün baş» Gi; tebrik ederiz; uğurlu kdemli , zaten değerli olan kadrosu üze- e ilâve olunan beynelmilel kıymeti z profesörlerle de takviye edildik. #R sonra, büsbütün ehemmiyet kesb- nüyor. Olsa bile, yine mesele ta amlanmamıştır: Takrir kâfi değil, r bahse dair her gün muhtelif ki. plardan sütun sütun yazilar okumak nered bitirecek. Bunlar hangi İri takip edecek? — Üniversitedeki ivaffak olmayanl, lar yal. f Ecnebi lisan, tahsil esnasında lâzrm Üniversiteye girmek ikten sonra mümkün atindeyim, Aksi hal Mühendis mektebine cebir öğrenmeğe kalk. Yisan kurslarında ar mezun olamır- T: irdikten sonra Üniversiteye girişte ee. ği mutlaka esas şart koy *| Rusça, tercüme eserlerin “ yıla : nesi sayesinde, Sey tavsiye ettiği Bunlarm kimi ransızca, kimi Ingi- vi behemehal muhte. e ii zarnı rir Müsevi Charlo; isimli arkilserdini ie Rozent. na top- edip süratle okur ğ / Bu neviden mütercimler, iü emmeliyetinde olmasa e bulunabilir. ye üç lisanda olmasa He, herhangi bir dilden muhtelif ki. çeye okuyacak gençler) Charlotte! bile, bizde de ederek det zaruri metinleri ebey Yolda dinletebitir, “talebeye bilmeden, kulaktan vaziyete düşecek. Akıl dört adım gider, e u unutmayalım. a iğ metinlerden ie ei © kabildir. a ml İlerde eli p Pala eye Zitememesi lâzım. i teplerde gerin e lir N tendirmeji, yu a m i bir teyid tesi baş muharriri Ra. kkında son zamanlar. TİYayetler ve havadisler yter ajansının Mosko. © habere göre Radekin dekin, Zinoyi U fesat har, UNduğu mey, Yefin tertip etmiş ol. ekâtma iştirak etmiş dana çıkarmıştır. a edaz ii 0S fırtınasında bir andal parçalandı read Hisardibi sokağında beş : 5 €vde oturan kayıkçı Nuri dün , Vütpaşadan Kumkapıya gelir- » lodos frtmasmndan sandalı parça- Nuri boğulmak üzere iken kur- a Yeni tertip Tayyare piyangosu Bilet adedi 30 binden 40 bine çıkarılıyor Tayyare piyangosunun 22 'nci ter- tibi hazırlanmıştır. Yeni biletler bu â yın yirmiİsine doğru satışa çıkarılacak- tr. Yeni plân gelecek ayın on birin. den itibaren tatbik edilecektir, Yeni tertipte numaraların adedi kırk bine çıkarılmaktadır. Şimdiki tertipte numaraların adedi 30 bindi. İlk keşidenin bileti bir lira, beşinci ye kadar olan keşidelerin biletleri birer buçuk Hira, son keşide bileti iki hire“ dır. Birinci keşidede 30,000 liralık bir ikramiype, 20,000 liralık bir mükâfat vardır. İkinci keşidenin büyük ikramiyesi 40,000, © üçüncü keşidenin ikramiyesi 45,000, dördüncü ve beşinci keşidele- rin İktamiyeleri 80,000, son keşldenin büyük ikramiyesi de 200,000 liradır. Sokakta bulu- nan 15 lira Çocuklarla bir kadın kovala- maca Oynarlarken Polisce müsadere edildi Balatta Çorbacı çeşmesinde oturan Nedim, Ligor, İsmall isminde üç ço- cuk dün gece sokakta oynarlarken yer- de on beş lira bulmuşlardır. Çoçuklar bu parayı ne yapacaklarını düşünürler. ken yoldan geçen Pakize isminde bir kadm ellerinden kaparak kaçmışsa da Iskenderuna j vapur seferleri yapılamaz mı? Denizciler bu çok yerinde fikri ortaya atıyorlar Şu sıralarda istikbali mevzubahs olan ve bü istikbali her Türkün me- rak ve heyecanla beklediği Aptekya ve İskenderunun tabii vaziyet itibari- le hinterlandı her devirde şimdi cenup vilâyetlerimizi teşkil eden münbit A- nadolu toprakları olagelmiştir. Harp- ten evvel hiç değilse her gün bir va- Purun kalktığı İskenderundan şimdi hatfada bir vapur ancak Kelkmakta- dır. Söylendiğine göre bu biraz da ba- za maksatlarla bu şekilde yapılmak- ta ve sancağın iktısadiyatı bu suretle sönmektedir. | Bu münasebetle denizciler ortaya; bir fikir atmış bulunmaktadırlar, Bu fikri ileri sürenler deniz yollarmm Mersin postalarmın İskenderuna ke- dar uzatılmasını istemektedirler. Bu deniz yollari idaresi için hiçbir kül fetl istilzam etmiyecektir. Mersin limanından İskenderun limanı yüz mil kadar bir şey futmaktadır. Buna mukabil hem deniz yolları idaresi yük alaack, hem halkı Türk olan bu hava- liye malmı İzmir transiti yoluyla Av- rupaya en kısa bir şekilde sevketmek İ imkânı verilecek, hem de Türk bayra- ! dilmektedir: ğına hasret olan bu Türk topraklarr- na bayrak gösterme gibi en yüksek bir iş başarılmas olacoktur. Malümdur ki eski idarei mahsusa bile Şam, Halep gibi birtakım kırık dökük vapurlarla bu limanlara sefer yapardı. Bir kısım armatörler eğer li- şocukların peşine takılması üzerine Z3- İnta memurları tarafından yakalanmış, vak elinden alınmıştır. Sahibi aran- amm Sanayicilerimiz iki kısma mı ayrılıyor ? Muamele vergisi için küçük ve büyük sanayiciler arasında düşünüş farkı var Muamele vergisi kanununda yapıla- cak değişiklikler dolayısile şehrimizde yapılan hazırlıklar dolay:sile bidayetten beri ortaya çıkan garip bir vaziyet ni - hayet mühim bir şekilde kendini göster miştir, Bu vaziyet kanundaki küçük ve büyük sanayi farkından dolayı hâdis olan vaziyettir. Muamele vergisi hakkında İktisat ve kâletinin emrile tetkikat yapan ticaret odası gerek küçük (yani beş beygirden aşağı kuvvetle çalışan © müesseseler) sanayi gerek büyük sanayi erbabını bir arada içtimalara çağırmakta idi. Fakat Az zamanda içtimaların dalma birer mü nakaşa ile kesildiği görülerek bu şekilde içtimlara devama imkân görülmemiş ve bu zümreler ayrı ayrı içtimalar yapmış lardır. Ticaret odası Şimdi raporunu lardr.Ticaret odası şimdi raporunu ge- rek küçük gerek büyük sanayi erbabı: nın noktaj nazarlarma göre hazırlamak tadır.Pakat beri taraftan İktisat vekâleti yalnız büyük sanayi erbabının bulundu ğu sanayi (o birliğinden de bu hususta tetkikat yapılarak bir rapor gönderil - manlarımız arasmda sefer inhisart de niz yolları idaresinde olmasına rağ- men bu işi maalmemnuniyet yapacak- imran Bü ingiltereye yaptığımız bildirilen siparişler Londra radyosunun verdiği bir ha- bere göre hükümetimiz İngiltere bah- ri inşaat tezgihlarına bir milyon İn- liz lirası kıymetinde vapur ve feribot sipariş etmektedir. Londra radyosunun verdiği bu ha- berin İngiltereye ısmarlayacağımız! yeni vapurlar işile alâkadar olduğu anlaşılmaktadır. PERŞEMBE Birinciteşrin — 104 Hicri: 1855 — Recep: 23 Yaprakların dökülmesi mesini istemiştir.Bu rapor hazımlanmakİGEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? ta ve her nedense küçük sanayi erbabr nın assbiyetini celbetmektedir. Odanın raporile birliğin raporu ara- sında bir hayli farklar olduğu da görül! ZA Habeşlerin "mukadder Şehri Akrum da düştü Devletin emniyetine muhal? bareket lerinden dolayı Çinde 170 kişi tevkif can.| migtir. ! tiklerini söylemektedirler. Fakat alâ- Muallimleri müteessir eden bir ilân Bu meslek sahipleri bunu muallimler birliği Kongresinde mevzuubahs edecekler Son günlerde bir kitabın reklâmı dolayısile gazetelerde çikân bir ilân maarif muhitinde büyük bir teesslifle karşılanmış ve muallimlerin ekserisi ni çok müteessir etmiştir. Mualimler önümüzdeki musilimler . birliği kon- gresinde bu ilândan bahsederek pro- testosunu istiyeceklerdir.. İlân mü- him bir kısım muallimlere-tariz mahi- yetinde oluşu alâkadar makamların da nazarı dikatini öslbetmiştir. Bu ilânın başlangıcında göyle de- “Türkiyede 18000 muallim vardır. Bunun iki bini asıl başka ertikten. dir. Muallimliği çerez gibi kullanır. lar. Üç bini de başka bir iş bulama- dığı için muallimlikte kalmak zorun- dadır, gözü dışarıdadır, Bunların her ikisi de bu ertiklerine ligik eserlepi okumazlar.,, Bu şekilde devam öden ve (Maarif- te bir hadise) başlığını taşıyan ilânm hakikaten maarifte bir hadiseye sebe- biyet vereceği anlaşılmaktadır. Bir kısım muallimleri; meslektaşları, ta- lebeleri ve halk nazarında başka bir işe yaramaz, Zoraki çalışır, mesleğin-| de dahi okumaz, kabiliyetsiz birer un- sur haline sokan bu ilân fevkalâde te- sir uyandırmıştır. Pamuk ipliği fiyat- larını arttırmak istiyen fabrikalar Bazı iplik fabrikalarının pamuk ip- liği çıkârmamaları üzerine Iktisat ve- kâleti pamuk fabrikaları mümessille- rini Ankaraya çağırmış ve uzun top- Tantılardan sonra iplik fiyatları eskisi gibi bırakılarak fabrikalar piyasaya lâzım olan ipliği çıkarmaları bildiril mişti, Öğrendiğimize göre o zaman sanayi umum müdürlüğü pamuk rekoltesi so nunda piyasa vaziyet' iavazzuh edince Ankarada tekrar toplanılarak o za- man fiyatların tetkik edilmesini va- adetmiş tir. Şimdi yeni rekolteler an- laşılmış ve piyasa vaziyeti tebellür et- miştir. Bunun için Ankarada toplanır» larak fiyatların yeniden tetkiki bekle- nilmektedir. İ İplik fabrikaları İktisat vekâletinin| koyduğu narhlardan her ân zarar et- kadar mahafildeki kanaatin bunun aksi olduğu anlaşılmaktadır. —— Eroinden ölen yahudi Avram isminde bir attarın aldığı eroin yüzünden öldüğünü dün yazmış. tık, Avramın kardeşi bugün matbaa- mıza gelerek kardeşinin, yazıldığı gi- bi, beş senedenheri eroin kullanmadı- ğını, 1933 de başladığını, sonra tevkif edilip sekizinci ihtisas mahkemesince para cezasına çarptırıldığını, bir haf- ta evvel tekrar eroine başladığını bil- dirdi, bu şekilde tavzihini istedi. BIZE-'SORUNUZ;size “rvap Sabırlı ve müşfik olunuz ! Çapadan M.N İmzasile yazılıyor: Babamın ölümündenberi annemle yaşamaklığımız im- kânsız hale yirdi. Daima kederli, daima içine o kapan- meş bir haleti ruhiyededir. Evi terk etmek ve çalışmak istiyorum, Mani oluyor. Ne yapayım? da kalmağs, ona sunuz. | niz doğru olmaz, Cevabımız — Annenizi sinirli yapan iztıraptır. yüme| karşı sabırlı ve müşfik olmağa mecbur.| Azalmnı ona daima karşı gelerek fazlalaştırma- Bu hal yavaş yavaş tabifliğe avdet edecek ve c zaman size gene eski şefkatini gösterecek! atlı heykel Muharrir Abidin Dav'er son bir iki ay içinde Moskovadan başlıyarak müz him Avrupa merkezlerinden birkaçi- nı dolaştıktan sonra tekrar İstanbula gelmiş bulunuyor. Bu sabahki Cum- huriyette diyor ki: Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânı olduğu gibi ben de dö nüp dolaşıp yaza masasının başma geldim. Beş haftadır süvarilerimizin Viyanadaki muvaffakiıyetlerini anla- tan yazılarım müstesna - hiçbir gey © yazmadığım için adeta acemi olmu- şum. Halbuki birçok yeni memleket- ler gördüm, yeni mevzularla temas © ettim. Herkesin cesedi toprak altında çü- rür veya kızgın bir dünya cehenne- minde kül olurken muhteşem türbesi» nin içinde, tatlı bir uykuda güzel rü- yalar görür gibi yatan Leninin pembe cildli mumyası, sonsuz denilecek ka- İ dar geniş bir memlekette yıllarca ya- rı ilâh bir hükümdar halinde hilküm- ran olan Çar ikinci Nikola ile Çariçes nin Leningradda Çarskoeslovo sara- yndaki tabutu gibi dapdaracık Yar taklarmın garabeti, Taksimini tanımadığımız v6 istik- lâlini muhafaza için başımızı belâlara soktuğumuz Lehistan Varsovasmda, Jan Sobyeskinin muzaffer atının a- yakları altında bir Türkü çiğniyen heykelinin, bir nankörlük &bidesi ha- linde duruşu. Bir zamanlar kapısına kadar dayan mış olduğumuz 0 Muhteşem Viyana nm sokaklarında ızmarit toplıyan fa- kirlerle bizim Göksu safasma nazire olarak, caddelerde haşlanmış mısır yiyen şik gık Viyanalı kadınların obur luğu. Vaktile Türk idaresinde yaşamış o- lan Buda - Peştenin ucuzluğu, güzelli- Ri ve meşhur bir kahvesinde herkesi i hayrette bırakan, 10 - 15 yaşında go- İ cuklardan mürekkep çigan orkestra- İ si, İM... JA. Yaz ve kış “Kurun” da Hasan Kumgayı vaz Yor: Artık sonbaharın başladı, Bu sene yaz bir aralık çok sicak, hattâ bunaltıcı geçti. Buna bakasak gelecek Kışın da çok zorlu olacağını şimdiden haber verenler var. Ru tah» min ne derecelerde doğru çıkacak, bis linemez. Fakat bu $ene leyleklerin bir ay evvel gitmiş olduğuna bakılmea simdiden şiddetli bir kış hazırlığma başlamak lâzımgeliyor. Yaz çok sıcak olunca kışın soğuk neden fazla olsun? Vak:â bu sus! “ mantıkidir. Fakat şu mütalcn da hir az mantıkiye benziyor: “— Yaz ile kış bir terazinin müte- vazin olan kefelerine benzer. Yaz ke- fesinde nekadar sıcak varsa kış kefe- sinde de onunla mütenasip bir soğuk bulunur. Yazın fazla olması ancak kış kefesindeki soğuğu arttırmakla mümkün olur. Acaba bizim Fatin hocamız bu mü. taleaya ne der? ilk yağmurları iNeşriyatmerak- lısı bir “paşa,, Tan'da Abdürrahman Âdilin vecı- sından? ü Fuat Paşa, gençliğinde ismini gaze tede görmeye pek meraklıydı. “Eivm yansa da gazete ismimi vaz- sa razıyım!,, deri. Nihayet sadrazam oldu ve çiçek ye tiştirmeye heves etti. Her sabah sera- sma İner, yehi bir çiçek görünce sevi. nir ve derdi ki: “— Hayatta tekerrür ile her Şey yoknasaklaşıyor. Fakat, ciçek yetiştir mek öyle değil. Her sabah yeni bir çiçek açtığmı görmek her sabah yeni bir teceddüttür,,, Fuat Paşa, Paris seyahatinde Sul tan Abdülâzize refakat elmişti. Soya. hat esnasında Abdülâzizin yaptığı de Uliklerden pek üzüldü, teverrüüm etti, Tebdilhava için Nise gitti ve crada vefat etti. O zamanın matbüsti Fuzt Paşanm vefatma çok acındılar, sütun sütun mersiyeler yazdılar,

Bu sayıdan diğer sayfalar: