8 Mart 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

8 Mart 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RADYO. Meran MSFANBUL: BEYOĞLU 1840 plükin dans musikisi, 19,30 çocule | sanay 3 Kızlar mektebi vecinayete lara masal 1. Gelip Arcan, 20 Rİfat ve are Barp kadaşları, 20,8) Ömer Rıza tarafından arap | TORK 8 Türk inlalikmde terakki ga söylev, 2045 Safiye ve arkadaşları türü hamleleri fından Türk musikisi ve halk: şarkıları, Sö» | MELEK 2 Bevigmek arsimi At ayan, 71,15 Şehir tiyatrom dram kısmı | PEK 1 Bon casuslar (yerler), 22,15 Ajans ve Borsa haberleri ve | SAKARYA ; Geceyarisi yıldı ertesi günün programı, 22,30 piâkla solar. | yıznız 3 Ross Karla Opera ve operet parçaları, 23 son. SUMER : Zafer yolu BERLİN: ALKAZAN » Zafer günü 18,05 şan ve piyano konseri, 18,35 kitapla | YAN 5 Son wgüş ve Denizler pe ya dair, konuşmalar, 19,05 gramofon, 20,20 | rsi piyano müsikisi, 20/50 günün akisleri, haber | gık 3 ERE salip muharebeleri ler, 21.15 eğlenceli konsır, 22,05 musiki | şana “© $ Anne Karenin ve Yavrı 23,05 hava, haberler, spor vesaire, (23,35 cik (Şarlo) gece ranalkini, ASRI » Yali Berzer ve Beklenmi BUDAPEŞTE: yen gahit 1805 Finlandiya cazband takımının kon seri, 19.25 konfersss, 19,45 piyano konseri, 20,30 konferana, 20,50 üniversite korosunun kanseri, 21,40 haberler, 22 çingene orkesizi #, 28 bava 23,05 opera, orkestrasının kota seri, 24,20 almanes haberler, 4.25 grame fonla dans musikisi, 1,10 son haberler. BÜKREŞ: 19,05 gramofon, hava, konuşma, 10,15 9 da musikisi, 10,50 gramofon, konferana, 20, 28 şanla birlikte mandolin konseri, Zi kon ferana, 31,15 orkestra konseri, 22,10 kitaplar Ta dair, 72,15 gan konseri, 2235 hava, bas berler, mpor vesaire, 22,50 Gece (o konseri, 28,50 almanca ve fransızca haberler, 24 sca haberler. LONDRA: 1805 heman ve piyano konseri, 18,85 o» kastra konseri, 19,05 çocukların (zamanı, 20,08 mudiki, 20,45 garktlar ve danslar, 71,05 haberler, hava vesaire, 21/85 orkestra konse- 1, 20,35 firm mugiklsi, 73,06 piyes, 24,05 he va, haberler, spor ve mülise, Pi80 orkestra könneri, 1,85 haberler, hava, 148 gramelon, ROMA: 18,05 baberler, hava, 18,20 orkestra koü seri, 18,55 hava ve kış haberleri, | gilrler, 2010 spor, İranmsca turizm propagandasn yabancı &Ylerde Baberler, 71,10 hava, haber ler, 7125 faşizm haberleri, 2206 Berlinden naklen musiki, 22,50 konferans, 23,08 org konseri, sonra keman konseri, 24,05 habere ler, hava, 24,20 dana musikiei, 24,35 Bari Ve myştereken dans müsikisi, 24,55 havalar, Nöbetçi eczaneler Bu akşam gebrin muhtelif (semtlerinde nöbetçi eczaneler gunlardır: Bayazıt” ia (Asador), Küçükpazarda o (Mecati Abs met), Eyüpte (Mustafa Arif), pehremizinde (Hamdi), Karagümrükte (Kemal), Bamat- yada (Rıdvan), Şehzmdebaşmda (Hamdi), Aksarayda Çiğeref), Fenerin (Besliyadis), Alamdanla (Eşref Neşet), Bakırköyde (İm tapan). Beyoğlu cihetindekiler: İstiklâl onddesinde (Matkoviç), Yüksek kaldırımda (Vinkopulo), Gelatada Merkez). Taksimde (Kemni Rebii), Şişlide o (Şark merkez), Hasköyde (Barbut), Kammpaşada (üst), Beşiktaşta ONall Halld), Serryerde “Amat) Üsküdar, Kadıköy ve Adslardakiler. Usküdarda (İmrahor), Kadıköy, Modada (Mods), Büyükmünde (Şinasi Rıza), Hey- belide Cfinlk). TIYATROLAR —— — TEPEBAŞI DRAM KISMI Bugün tatli günüdür | | Üreloğ - Operatör DYO Sİ 019 0114 Idrar yolları, Belsoğukluğ ERKEKLİK ASTORYA , İ pri BALE HALE Atey kraliçesi fukta #nah sesleri 1 Yalderm kaptan, Gukarize) ve Meknuğ ve Şar | ISTANBUL # Kan Kardeşler ve Pari çantiiz 1” çapım genç ve Kımi çayır 1 Hortlak 3 Küçük gerkıcı Al Jolson ve Denizatı kahramanları 2 Suman ve İnsan kaçsk” çine Ölüm uçurumu KADIKÖY 1 İşte bahriyeliler USKUDAR 8 Ebilsalip mauhnrebeleri BAKIRKÖY MILTİYADI * Mişsi Strogof ELM Eral till LL Komis yonuilânları İstanbul Levazım âmirliğine bağlı müessesat ile İstanbul ve Ça- nakkale müstahkem mevki komu- tanlıkları kıt'atı için kırdırılacak 1400 ton kadar buğdayın kırdırıl - ması 15 mart 937 pazartesi günü saat 15 de Tophanede Satmalma komisyonunda kapalı zarfla eksilt- mesi yapılacaktır. Hepsinin tah min bedeli 8998 lira 60 kuruştur. İlk teminat 674 lira 90 kuruştur. İstanbul için ayrı ve Trakya için ay- rı fiyat verilecektir. İsteklilerin iba- İe saztinden bir saat evvel kanuni vesikalariyle beraber teklif mektup” larmı komisyona vermeleri. (1073) Ordu hastahaneleri için muhte- bf eb'atta iki yüz otuz sekiz bin üç yüz metre patiskanm kapalı zarfla eksiltmesi yapılmadığından 10 mart 937 çarşamba günü, saat 14,30 da İstanbulda Tophanede Satınalma komisyonunda pazarlıkla eksiltme- si yapılacaktır. Hepsinin tahmin be- deli doksan üç bin yüz kırk iki lira" dır. İlk teminatı beşbin dokuz yüz yedi lira on kuruştur. Şartnamesi dörtyüz altmış altı kuruş mukabi « İimde istiyenlere verilir. Nümunesi komisyonda görülebilir. Her boy için ayrı fiyat verilecektir. İsteklile- belli saatte komisyona gelmeleri, (371) (1212) Deniz Levazı MİLLİ MÜDAFAA VEKALETİ KOMISYONUNDAN: Lİ RY m Satınalma DENİZ MERKEZ SATINALMA 1 — 1 mart 937 tarihinde yapıla münakasasına tel'bi zuhur eimiyen (108.802) kilo miktarında ve 20.000 lira tahmin bedelli “galvanizli ve siyah saç levhalarla köşebent ve perçin çivisinin) pazarlıkla eksiltmesi 15 mart 937 pazartesi günü komisyon saatte misyonuna ve / müracaat etmeleri, (1162) umuzda saat 14 de yapılacaktır. 2 — Eksiltmiye gireceklerin 1500 liralık teminat mektupları ile tesbit Ki komisyonumuzda hazır bulunmaları ve şartnamesini Vekâlet bin asmda müteşekkil komisyonumuz« EYY AE v7 “Teşkilâtı Esa siye Kanunu müzakereleri Arkadaşlar; inkılâp yapmak büyük bir iştir. Onu sağlamlaştırmak, onu kadar büyük bir iştir. Onun istikba. lini hazırlamak ve korumak da on- dan daha büyük bir iştir, Biz Türk çocuklarnm istikbalini mes'ut yapmak için bugün yapılması lâzmmgelen her fedakârlığı yapanoğız. (Alkışlar). Muhiddin Bahe Pars (Ordu) — Ar. kadazlar; ben teferrüattan bahsede. cek değilim. Yalnız bir sevincimi söy. Tiyeceğim. Atatürk'bize iyi bir vatan verdi. Bi- zim imanlarımızı nefsinde ve muhitte tecelli ettirdi. İstikbalimizi temin i çin lâzım olan umdeleri fırka progrü. wına koydu. Fakat öyle zannediyo. rum ki, şimdi öyle hatırıma geldi ki, bunları kâfi görmedi. O da bizim gi- bi, biliyor ki, insanlar dünyanın en bilyüğü dahi olsa on sekiz milyon millettaşın ve bütün diinya onun ha. yatı üzerinde toplansa da insanlar f8. idir, Atatürk de olsa bir gün ölebilir. Çok temenni ederiz ki allah bize o günleri göstermesin. Fakat istikbale bakarken ve bugün bütün dünyanm #uriş İçinde bulunduğunu düşünerek, yarın benim milletim de biribirini bo. Zacak bir hale gelir, yani bir İspanya olursa ben kabrimde rahal edemem, demiş ve bunları bir kitabr mukaddes halinde Teşkilâtı esasiye kamununa koymağa karar vermiştir, Diyebilir- siniz ki madem ki fırka programmda vardır, bura ne lüzum Var? Fırka programma koymakla bütün milleti o fırkaya girmeğe davet etmiş değil, dir. O bugüne kadar başka fırkaların teşekkillüne de müsenda eti. Fakat dünyaya baktı ki artık bu fırkalar bu Türk Milletini dahi batırabilir. Teşkilâtı Esasiye kanununa bunu koymakla bu umdeleri, bu memleke. tin müebbed hayatı için esas ittihaz ettiğimizi evlâtlarımıza da ilân etmiş olduk. Yarin bir hükümet teşekkül e. der de on sene yirmi sene sonra bir meclis gelir de Teşkilâtı Bsasiye Ka- nununun bu maddelerine dokunmak isterse İçlerinden bazıları sen ne ya. piyorsun... Atatürkün koyduğu esas. ları sen nasi bozabilirsin diyebilir. Ve Millet ne yapıyorlar Atatürkün koyduğu esaslar; nasıl bözuyorler? diyebilir. Ben bu maddelere Türkün ve istikbelinin siğorta edilmiş oldu. ğunu görüyorum. Bugün Atatürk böyle istiyor, ne diyorsunuz?” diye sorsak, on sekiz milyon Türk mütte- fiken Teşkilâtı esasiye kanununun bu teğil edilen maddelerin! kabul ediyo. ruz diyeceklerdir. Atatürke bu müna. sebetle de ebedi minnet ve şükranla. rım: arzöderim, Halil Menteşe (İzmir) — Arkadaş lar, zannederim hepiniz kabul edersi. niz ki Türkün tarihini ve Cümhüri, yet Halk fırkasmın umdelerini ve hizmetlerini exalter etmek lâzımge. liras hepinizin. üstündeyim demek “i- <in çok pretansiyö olmak lâzrmgelir. Fakat hiç birinizden de aşağı kala, mam, Bunu söylemekten maksadım, ar. kadaşlarım, benim bu faydalı müza, kereyi tahrik edişime cevap verirken, biraz Türkün tarihi üzerinde heye. canlı ve mülliyet prensiplerine temas ettiler. Bunlarda hiçbir ihtlâfımız yok. Arzettiğim gibi onları exalter etmek lâzımgelse ben hiç birinizden Aşağı Kalmam ve bu kürsüde muhtelif vesilelerle bunu ifade etmişimdir. Teşkilâtı esasiye encümeni başka, ni Şemseddin Günaltay (Sivas) — Bunu size söylemedik. Halil Menteşe (Devamla) — Şu müzakereyi tahrik ettiğimden dolayı çok memnunum. Çünkü vaziyet tama, men sarahat peyda etmiştir. Benim endişem şudur: Devletçilik kelimesi. le devletin şekli beyan ediliyor ve dvletçilik aleyhinde propaganda. ede- cek olanlar şekli devleti tağyir etmek dirmü ile takip edilecek, sarih, Yal nrz endise ettiğim nokta Teşkilâtı e. sasiyenin diğer prensiplerile bunu na. 8il telif etmek kabildir. Maahaza vaziyet sarahat peyda etmiş ve ben bu müzakereyi tahrik ettiğimden dolayı çok mahzöz olarak kürsüden ay- rilsyorum. GL REFET BELE (İstanbul) — Ar. kadaşlar; bu sabah ben takririn metni- ni ve encümenin mazbatasını okudu - gum zaman, acaba senelerdenberi de - vam eden ve firka programı, Hükümet programı şeklinde tatbik edilegelen bu wmdeleri devlet programı haline ifrağ etmekle ne kast ne menfaat kastedildi - ğini düündüm. Menteşe saylavı bu hu-| sustaki fikirlerini döktü, Kütahya say-| lavı da açıl surette izah etti, Her iki -! sine de teşekkür ederim. Bilhassa esas| teşkilâtın, anayasanın değişmesi me - selesinde biz reylerimizi verirken, ka - nastlerimizi tam olarak edinmeli ve ona göre reylerimizi vermeliyiz. Bizi uzak - tan seyreden, on yedi milyon insan var- dir. Kelime bekelime ne istediğimizi anlatmalıyız. Çok defalar (kelimelerin manasını anlayamadığımız için biribi - rimizle kavga ederiz. Eğer kelimelerin manasını iyi anlarsak aramızdan kavga kalkar. Sonra Kütahya saylavı bir şey daha söylediler; bu anayasada her kelime - nin tarifi için uzun boylu satırlar yazı- lamaz, anayasa bir mecelle haline soku- lamâr, onu buradaki münakaşalar vazıh bir halde çıkarır ve herkese anlatır. Şim- di anlıyorum, hükmet programını dev - Iste mal ediyor. Altı umde vardır. Bu altr umdeyi ben de edebiyat yapmaktı - zın, gözden geçireceğim. Hepimiz cüm - hurğyetçişiz. Hiç şüphe yoktur ki bu memlekette hemen hemen herkes milli- yetçidir, milliciir. Bahusus amele en başta olmak üzere miliyetçidir, millici- dir. Belki başka memleketlerde işçiler milliyetçilik fikrinden uzak kalmıştır. “okat bizde onlar hepmizden fazla mik liyetçidir. Montrö zaferini tramvay ame- lesi gözleri yaşararak anlatır. Tramvay- daki biletçi Hatay dediğimiz zaman göz Teri yaşarır. Bunlar çok güzeli şeyler . dir, “ Tâlklik: Lâlkliği bu memleket ga - yet iyi anlamıştır. Bahusus bu mem - leketin dini olan islâmlık, gayet iyi dü- yünülürse lâik bir dindir. Geriye kalı - yor Halkçılık. OBimemeğer halk - çılık (o demokrasi demekse esa- sen bu, cümhüriyetin ruhunda münde - miç bir şeydir. Halkçı olmıyan bir cüm- hüriyet esasen bir cümhuriyet demek; değildir. Vaktile muhtelif şekillerde cümhuri- | yetler vardı. Esnaf cümhuriyeti, Vene- dikte olduğu gibi.. fakat bunlar doğ - rudan doğruya başlarında bir hüküm - dar olmıyan oligarşik bir idareden baş- ka bir şey değildi. İnkılâpçılık, yeryüzünde bir devlet var mıdır ki bon olduğum yerde sap- landım, kalacağım. Buradan bir adım ileri gitmiyeceğim desin. Eğer inkılâp - gilrk bir evolülsyon mukabili ise her dev- let inlalâpçıdır. Eğer inkılâpçılık re - volüsyon mukabili ise hiçbir hükmet revolüsyonist olamaz. İnsanlar en kısa yollardan kendilerinin teşkil ettikleri ekseriyetle, Meclis © tarafından, kendi arzularını tetbik ederler. Her devlet in- kılâpçıdır. Binaenaleyh bizim memle - ketimiz niçin yerinde sayacak ki, niçin yerinde sayması hatıra gelmiştir ki o- na inkilâp vasfını ilâve etmek lüzumu- nu hissedelim? Fakat öyle olmasını İs- terseniz hiçbir itirazım yok. Geriye kaldı devletçilik. Zannedi - yorum ki şimdi işin en canlı ve en mü- him noktasına geldik. Arkadaşımız Şükrü Kaya (uzun ve güzel izahat arasında, çok güzel bir İâf da söyledi. Günün ihtiyaçlarma wy - mıyan, ben ilâve ediyorum, vaziyeti duy mıyan duyacak kadar zekâsı olmryân her millet, yine bu vaziyette olan her insan gibi sukuta mahkümdur. Bugün- kü şekilde, bugünkü ekonominin icap ettirdiği ihtiyaçları duymıyan bir mil - let, değil uzun seneler, o saatlerce bile yaşıyamaz. İhtiyaç birkaç saat sonra ona hakikati göstermeğe kâfi gelir ve sonra onu doğru yola sevkeder. Bu. | gün ekonomik ihtiyaçlar olabilir. Fakat bir bugün var bir de hayatın daimi şe - killeri var, Hayatın daimi şekillerini dü- şündüğümüz zaman benim < çok genç yaştanberi duyduğum bir kanaat var. Bir devlet tüccar, bir devlet san'atkâr olamaz. Ben bugün dahi bu fikrin doğ- sir er memlekette san'atkâr olacak, bi ru olduğuna kanlim, O Pekâlâ, Sİ olacak kimse bulunmazsa Me. e ihtiyacını tatmin edecek tüccef bul mazsa bunu kim yapsın? O halde 1 ehvenini ihtiyar etmek lâzım, ©" ai let yapacaktır. Binsenaleyh ai karşısında me kadar inat edersek gö bugünün zaruretler' bizi hak yolu”. türecek ve yaşıyacaktır veyabut kok8 hut da © yaşamıyacaktır. Bun ye yoktur, bu böyle olacaktır. Yel m günkü zaruretler devam edek Bt. «ele bundadır. Belki bugünün leri devam etmiyecek, belki Yar “ şecektir. Mesele yalnız ekonomik ” kımdan mütalea edilseydi b” Pırkanın ba umdeyi devlet umdefi sna sokmasmasızı: teklif edecekti . kat mesele yalnız bundan ibaret “şe dir. Bizi devletçilik — yolumu A” ep sevkeden şey velev maahzurla gi piri şimdiye kadar tuttuğumuz YO yes bu yolu muhakkak azamağı decek şeyin burada kemali “e. çetle ve gevkle reyimizi kulanmsi? eyi kedecek kadar müsbet OlduğUN. ve değilim, Hepimiz biliyoruz ki dat ker meselesini halledemedik. Bugün bir sınıf mücadelesi sındayız. Milletimiz srnıfasz Dİ “aye tir, Pekat bim demek kâfi değİĞİ ya, gün srmisfsiz, yarın sınıfik olabilirir ge nun önüne evvelden geşmeE Me lir. Bu poktai nazardan pek yasi # sip olmak üzeze, cenabı hak eek lekete göstermesin, yarın bu Fe zengininir elindeki tekmil ii nden güderek: karnımın AŞİ geçek için bugün fakirin saruretini © ko” lâzımdır. Onun için ben reyiz: gesi? mik noktayı nazardan değil ©“ doğruya politik, siyasi noktai mm memleketimin atisini dügümerek ahir rada kat'i bir kanaatle, viCâA” yı ti ile, muvafık olarak kullanacap” g8 Buna ilâve eğecek yalniz Dİ St” vardır: Menteşe arkadaşımın gü” tiği toprak meselesi bence de gö a Bir kar” Bir defa her şeyde ©VV' noktaj nazarından mühimdir. gi” ta sürülmiyen yığın yığın 1 ği Dd ken, bir tarafta da toprağı O. vadi” aç kalan insanlar — bunlar <& dırlar, bilmem — var-- BİTS e, ol gördüm ki, lela dığı için — dikkat bu k* meleri öleündiklac: belde, öyle bibi bulundukları halde EN yi me gidip amelelik ediyorlar / leketteyiz?. Nüfusu sapreğ ii an ve az olan bu memlekette PİT ayan v7 topraklar dururken. Gİ a iye tai yi” raksızlıe yüründen $ bulunsun, Bu, siyasi #OÜ. egele bir mütalea değildir. 2 maa çok yerlerde insanlık 05 nagari” çi değil belki siyasi nokta ayle 5 rülmüş; belki merhamet li görme meselesi : de sebeple toprak mese! tai ed görme meselesi olması Teşkilâtresasiye E8” yesin rumi. gr? cak tadilâtn heyeti © YA (Muğla) — da ya kilâtesasiye Kanunun dalar yi dilât üzerinde sayın #ri? v metli fikir ve mü & çeş i bir dikatle dinledim Lei j bi ga ge manzara budur. çeri? Gerek müstakil v€ gerek yu o sup arkadaşlarımı? b ei yer ve tam zamanımda Be eli Ny” Bulundular ve Büyü gile * da bunu teyit ettiler: nu söylediler. ee le mizin, üzüm Ve İY adese ıktığına yoğ pu ger) TiF oz , IKSA Mi: paratifo pazı ağızdan Yarıda, Hiç rahaesızbik e çç ER kes alabilir. Kut ifadesini buraya

Bu sayıdan diğer sayfalar: