18 Mayıs 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

18 Mayıs 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

18 MAYIS — 1938 Hayata dair Yeniye hürmet Ss ANATTE yeniyi, alışılmış şey. lerden syrı olanı görünce kı. veriyorlar, çünkü anlamıyorlar, Ze kâlarından, o hassasiyetlerinden al şüpheleri yok: kendi idraklerini aşan her şeyin lüzumsuz, mânâsız, kötü ol- duğunu ilân ediyeriyorlar. Hiç kimseyi, falan güzelliği-anlıya» | i l madığı, sezemediği için ayıblıyama- yız, Samimi olması lâzım geldiği için | de onu beğenmediğini, çirkin buldu. | ğunu söyler; buda tabiidir, hattâ Jü. | xumludur. Fakat bir insan, zamanı nım yarattığı yeni şeylerin hiçbirini | beğenmese, gayet çirkin bulsa dahi yine yenilik'i reddetmeğe hakkı yok tur. “Her güzel şey muhakkak dünkü güzel şeylere benzemekle mükelleftir, dünün kurduklarından başka güzellik kaideleri olamaz., demesi, insan kafası: na bir had çizmek arzusundan gelir, Ruhun istibdada meyli olduğunu gös- terir: hem milstebid olmağa, hem de istibdada tahammiüle. İstibdad rubu İse daima sanat için bir tehlikedir, sânate dost gözükmek istediği zaman bile, Çünkü müstebid ancak sanatkârı, nihayet bir nevi sa- natı himaye edebilir: her türlü sanati değil. Beğendiği eseri, tarzı herkesin kabul ve taklid etmesi lâzım gelen bir örnek diye gösterir, onu bir tabu ha. Jine getirir ve bu suretle canlı hamle, lerin önüne geçer. Hürriyetsizlik zamanmda parlak, kuvvetli bir sanat olamaz demiyorum: tarihte öyle devirler vardır. Meselâ Fransa'da XVTI inci asır: devlet ida. “ , RK * Yugoslavya, Adriyatik sahilindeki Yugoslav Himanlarile Yıman, Türk ve Ru- men limanları arasında bir vapur seferi te sis etmiş ve bu seferler için tahsis dhunan Lowçen vapuru dün limammıza gelmiştir. 3500 tonluk olan bu vapur ayın 7 sinde Dalmaçya sahilindeki Suşak limanmden kalkmış ve Triyesle, Venedik, Dubrovnik Kotur, Avlonya, Dreç, Korfu, Pire liman Jenna uğramıştır. Lovçenin ilk seferi mil. nasebetile dün vapurda ' hükümet erkân: mıza ve gazetecilere bir öğle ziyafeti ve rilmiştir. Ziyafette Türk - Yugoslav» dost luğumdan hararetle baksolunmuştur. Low- çen okşam üzeri, içindeki 30 yolcu ile beraber Köstenceye hareke! etmişlir. Gemi süvarisi, Türk kara sulorinden çıkarken Deniz ticeret müdürlüğüne yolladığı tel- grajta, Türk ve Yugoslav milletleri arasında başlayan iktisadi inkişafın hayırlı ne- Hiceler vermesini dilemiştir. * Memlekelimizi ziyarete gelen dost Yugoslav devleti Herbiye ve Bahriye na- zıri generei Mariç dün saât 12,30 da Taksim cumkuriyet öbidesine çelenk koymuş- Haber'den Tarihe Tesinda XIV üncü Luf'nin, edebiyatta Bollenu'nun istibdadı; yine de büyük gairler, büyük muharrirler. Fakat ne kadar dar bir edebiyat! Mütemadiyen bir dairenin içinde dönüyor, dışarı çikmak icin hiç bir hamleye cesaret © demiyor. Bir kişi o dairenin dışma çıkmak İstese veya o dairenin dışm- daki şeylerin de bir güzelliği olabile- ceğini söylese hemen Bojleau'nun yıl- durımları hazır! O asrın büyük Fran. şairleri, o münekicid'in tahakkümü altmâk olmasalardı kimbilir ne kadar açılıp genişliyebilirlerdi. O asırdaki Fransız edebiyatının zenginliği, güzel- liği Boilesu'nun hükmü sayesinde de- ğildir; fakat darlığı, XVI mc: asrın ve Corneille'in açtığı bütün yollara devam edememesi onun yüzündendir. Kendi zekâsmr, kendi hassasiyetini bir mihak, objektif bir mihak diye kabul eden ve ettirmeğe çalışan adam daima sanat için tehlikelidir. Hattâ zekâsı da, hassasiyeti de gerçekten büyük olsa dahi... Kendisinden şüphe edip beğenmediği, anlıyamadığı eser- lerin inkişafıma da imkân bırakmadık- ça birçok istidadları öldürmesi zaru- ridir. Ne kadar geniş olursa olsun her zekânın, ne kadar ince olursa olsün her hassasiyetin bir hududu vardır. Bunun için her türlü yeni'yi ser. best bırakmak lâzımdır: önu tenkid etmek, beğenmiyorsak beğenmediği. mizi söylemek, evet; fakat onu dur durmağa kalkışmak, hayır. Yeni'nin muhtelif tezahürleri reddedilebilir; fakat yenilik ruhu reddedilemez: çün- kü birtakım çirkin, devamsız geyler yaratsa bile güzel ve devamir da on- dan, ancak ondan doğar. Nurullah ATAÇ Yıldız çini fabrika» sının makineleri sâtılıyor İstanbul defterdarlığı tarihi bir kıy- meti haiz olan Yıldızdaki çini fabrika- tanm içindeki makine, alit ve edevatı tatmağa karar vermiştir. İstipdat tarihinde mühim bir yer alan Yıldızdaki çini fabrikası, Abdül. hamidin meraklarından birinin eseridir. Yüksek Türk çinicilik sanatı yanmda büyük bir kıymeti olmayan bazı çini mamulâtm yapıldığı bu fabrika için Abülhamidin binlerce altın lirs sarf- ettiği ve Avrupadan mütchassıslar ge- tirdiği malümdur. Uzun seneler metruk bir vaziyette duran bu fabrika yakın bir tarihte bir Türk müteşebbis tarafm dan epey bir paro sarfile ihyaya çalışıl- mıştı, Makinelerine şimdi maliye muham- minler$ 943 lira 75 kuruş gibi cüzi bir kıymet koymuşlardır, Istanbulda Konferansçılar refakatinde Gezintiler Taoring klüp güzel bir teşebbüse girişti Turing klüp, memleketimizde ilk defa tatbik edilecek bir yenilik hare- ketine karar vermiştir. Klüpçe hazırla- nan programa göre, Turing klüp şeh- rimizin belli başlı tarihi eserleri, müze- leri ve din âbidelerine ziyaretler ter- tip edecektir. Bu ziyaret toplu bir şe- kilde yapılacık ve mütehassıs tarihği- ler, mimarlar, arkeoloğlar tarafından mahallinde konferanslar (verilecektir. Bu konferanslar esnasında gidilen âbi- de, müze veya mebedin her tarafı ayrı ayrı tetkik edilecek ve bu esnada kon- feransçı sözüne devam edecektir. Ay başından itibaren başlayacak olan bu konleranslerla şehrimizin görülecek yerleri tamamlandıktan sonra tetkikler şehir civarına teşmil edilecektir. Turing klüp, ayni şekli şehrimize gelecek seyyah kafileleri için de tatbik etmek ve muhtelif büyük esetler önün de mütehassısların konfranslar vermes lerini mümkün kılmak kararındadır. Bu suretle şehrimize gelen seyyahlar, ter- cümanların verdikleri sathi tafsilâtla kalmayacak ve müzelerimiz, yüksek sa- nat eserlerimizle şehrin âbideleri hak kında :trafik malmat edinmiş olacak» Yardır. ŞEHİRDE vE Üsküdar MEMLEKETTE Adliyesi bu sene yapılacak Bina için yer seçildi, fakat şimdilik ilân edilmiyor Geçen sene bu zamanlar yanan Üskü dar adliyesi binası üzerinde şimdiye ka dar adli bakımdan yapılan her türlü te tkiller ikmal edildiğinden binanım satıl. masına karar verilmiştir. şimdilik bildirilmiyen bu yerde bu sene istimlâk yapılarak yeni adliye binası. nın inşası için ağliye vekâletinin yeni bütçesine tahsisat konulmaktadır. Bu suretle Üsküdar güzel ve modern bir 8 Kismen yanan bu binadan artık isti |dliye binasma sahib olacaktır. fade imkânmı göremiyen adliye vekâle. Üsküdar tevkifhanesi bu günkü yer ti, Üskiüldar adliyesinin yangını müteak|inde kalacak ve tevkifhanenin önüne ip sığındığı Üsküdar kaymakamlığı ya- uındaki küçük binadan kurtarılarak ye rü bir binaya kavuşturulmasma kat'i o- larak karar vermiştir, Bu maksatla bizz at adliye vekili Şükrü Saracoğlunun tetkiklerini müteakip yapılan tetkikler sona ermiş ve yeni Üsküdar adliye bi. nasınm İnşası için bir yer seçilmiştir. İ stimlâk bedellerine tesir etmemesi için Haliçte yapılan denizaltı gemilerimiz Haliçteki tersanede inşa edilmekte olan iki denizaltı gemimiz bitmek üze- edir. Gemiler, önümüzdeki iki ay zar- fında denize iridirilecektir. Bu mmünase- betle yapılacak merasimin programı ha. zırlanmaktadır. Izmitte yeni bir liman yapılıyor Ucuzluk dolayısile Izmit, Haydarpaşa limanının epey işini aldı Son senelerde memleketimizin ikti- saden en ziyade inkişaf etmiş olan li- manlarınm başında İzmit limanı gel mektedir. Şimdi gerek İstanbuldan Anadolunun muhtelif yerlerine yapılacak sevkiya- tm, gerekse dünyarın muhtelif Iiman- larmdan doğrudan doğruya gelip de hamulesi orta ve şimali Anrdoluya ait olan yapurların iskelesi İzmittir. Bu suretle İzmit Anadolunun, binterlandı geniş ve faal iskelelerinden biri haline gelmiştir , İzmitin bu şekilde bir inkişaf gös- termesinin sebepleri vardır. Bunlann başında Haydarpaşıla devlet demiryol ları idaresi tarafından alınan rıhtım ve liman üctetlerinin fazlalığı ve bir de İzmite kadar olan şimendifer hottında- ki ücretin deniz yolile yapılan sevkiyat ücretine nazaran yüksek olması gel mektedir. İzmitte belediyenin malı olan iskele- nin Ücreti ise gayet azdır. İzmit belediyesi, bu vaziyetten istifa- deyi ihmal etmemiş ve İzmitte güzel bir liman tesis»tr kurmağa karar ver. miştir, İzmitte bugün mevcut iskele, şimen- dizlik Sl sik difer istasyonuna oklukça uzak mesafe- dedi, Bunun için bu iskeleye eşya ha- #al sırtında çikmakta, buradan araba- Tarla İstasyona nakledilmekte ve sonra gene hamallarca vagona yükletilmekte- dir. İzmit belediyesinin mimar Yansç- ne hazırlattığı yeni projeye göre yeni liman şimendifer istasyonunun önünde olacaktır. Burada bir rıhtım ve bir is- kele yapılacaktır. Hamidiye Varnada mera simle karşılandı Sofya, 17 (A.A.) — Türk mektep ge- misi Hamlâiye bugün saat 13 de Varna Ulmanına gelmiştir. Gemi Jlmana girer. ken şehri top ateşiyle selimlamış ve sahil bataryası da mukabele etmiştir. Rıhıtamda Türkiye elçisi, Varna konso | tenı Necati, mevki kumandan general düşen eski adliyenin yeri bahçe haline getirilecektir. Elektrik Şirketi 938 Kânunusa- nisinden itibaren Hükü- metin malı oluyor Ankaradan verilen malümata göre, Nafia Vekâleti ile İstanbul elektrik şir- keti arasında, şirketin satın alınmasma dâir cereyan eden görüşmeler son saf- heya girmiştir. Şirketin, bütün tesisatı ile beraber 11 milyon liraya satın alınmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Şirket, 938 senesi İ kânunusanisinden itibaren hü. kümete geçmiş doyılacak ve şirketin o zamandanberi olan varidat ve masari- fi de hükümete ait olacaktır . Şirketin alınması için verilecek 11 milyon lira 20 sene içinde ve yüzde beş faizle ödenecektir. Bu suretle her sene şirkete 800 bin lirs kallar bir para verilecektir. Yapılan hesaplara göre bugün şirke- tn geliri senede 5,5 milyon liradır, Şirket bunun 3,5 milyon lirasını da masraf göstermektedir. Bu fuzuli mas- raf ksbal edilse bile şirkete senede 2 milyon lira kâr kalmsktadır. İstanbul elektrik şirketi hükümete geçtikten sonra, her seneki kâr, bügün pek ihmal edilmiş ve eksik bulunan te- sisata harcanacak, elektrik şebekeleri ıslâh olunacaktır. Diğer taraftan elektrik şirketinin hükümetçe satm almmak üzere oldu- ğu bu sırada, İstanbul tramvay ve 'Tü- nel şirketleri de satış için hükümete teklifte bulunmuşlardır. “Tramvay şirketi İle satış muamelesi- nin teferrubtına dair yapılan son mü. zakereler yakında bitecektir. Anlaşma- nin derhal imza ddileceği tahmin olunu yor. osu, ataşemiliter İle Vara belediyo | Popof, donanma başkumandanı amirsi reisi, Hamidiye kumandanmm mihman. | Varikeçof ve belediye reisini ziyaret darlığına tayin edilen yüzbaşı Miralof etmiş ve bu zevatın ziyaretini de Hami. ve diğer erkân ve kalabalık hir halk küt | diye kumandanı İade etmiştir. lesi bulunuyordu. Akşam mevki kumandanı Türk misa- Saat 15 de kumandan fırkateyn kap. İ firler gerefine bir ziyafet vermiştir. si dei eeiğem isid mı e likle Trak Yurdumuzun tarihi bir köşesinin adını taşıyan yepyeni bir Türk gemisi Trak, iki gün evvel limanımıza geldi. Bu güzel geminin ahenktar ve güzel a- dı, Ege Mitolojisinin en güzel ve en â- ciklı aşk menkibelerinden birine bağlı- dır ki, Trakelinin Ege Mitolojisindeki diğer izlerile beraber, bugün o güzel ve acıklı aşk menkibesini nakletmekten ken- dimi alamıyorum. Eski Egeliler, tabiatin nizam ve ahen- gini en ulu Tanrı olarak kabul etmişler; ve varlığı teşkil eden suların, toprakla- van, rüzgârın hayvanların, nebatlarm, in- sanların, hattâ iyilik ve kötülük, aşk ve kin gibi duygular, birer Tanrısı oldu- una inanmışlardı. Bu tanrıları da insan şeklinde düşünüyorlardr. o İnsanlardan farkı daha kuvvetli ve ölmez olmalarıydı. Egeye şimal rüzgürr, Trakeli toprakla“ rından eserdi. Onun için Bora adını ver- dikleri şimal rüzgâr Tanrısının Trâkelin de oturduğunu söylerlerdi. e Yakışıklı, kuvvetli bir delikanlı olan Bora, bir gün Atinaya kadar İnmiş, oradan kral Erek- tenin kızı Oritiyi kaçırmıştı. Bu kızdan Hemus adında bir oğlan doğmuştu. Bu gocuk büyüyünce Trakeline kral olmuş ve Rodop adında güzel bir kız ile evlen- mişti, Hemus ile Rodop gençliklerine ve güzelliklerine mağrur olarak oTanrlık davasına kalkmışlar, fakat o Tanrıların gazabına uğrıyarak taş olmuşlar, Trak- elindeki Hemus yahut Rodop dağları bu suretle vücut bulmuştu. Ege Mitolo jisine göre, bülbülün, kırlangıcın, atma- canın ve kırmızı tepeli bir çeşit tarla ku- Trakeli krallarından Tere, gene Atina krallarından Pandiorun kızı Pronye ile evlenmişti. Fakat çok geçmeden karısının kızkardeşi güzel Filomele (vurulmuştu. Bunun üzerine, şikâyet etmesin diye ka- nsının dilini koparmış, sonra Filomeli de zorla içki ve eğlence sofrasına oturta- rak karısmı kendilerine hizmet ettir. mişti, Fakat dili koparılmış olan Pronye korkunç bir intikam almağa karar ver- mişti. Kral Tereden olmuş küçük oğlu İtisin kafasmı kesti, vücudunu doğraya- rak kuzu eti diye kocasma yedirdi, sonra da çocuğunun kafasını sofranm ortasma koydu. Bu dehşetli cinayet karşısında kral Tere deli gibi friadı. Heriki kz kardeşi de parça pârça edeceğine yemin ederek bağırdı. Fakat hemenoanda Tanrılar Pronyeyi bir kırlangıç, Filome- Ni de bir bülbül yapıp uçurdular, Kral Tereyi de atmaca şekline koydular, On- Tardan da kırlangıç, bülbül ve atmacala- rm nesilleri üredi, fakat atmacalar dada ima kırlangıç ve bülbüllerin en büyük düşmanları oldular. Çocuk İtise gelince Tanrılar onu da kesik başınm bir hatı- rasr olarak kırmızı kafalı bir çayır kuşu yapmışlardı. Trakeli menkibelerinin en hazini, kral oğlu prens Orfenin aşkıdır. Traklarm kralı Odaçr'ın o oğlu Orfe, güzellikte eşsizdi; hassas ve çok zeki bir gençti. Musikiye karşı büyük bir hevesi olan prens Orfeye, güneş ve güzel sanat- Tar ve erkek güzellik ve kuvvetinin tanrı- sı olan Apollon bir kitare hediye etmişti. Reşad Ekrem Koçu Lütfen Sayfayı Çeviriniz.),

Bu sayıdan diğer sayfalar: