30 Ağustos 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

30 Ağustos 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM POSTASI İDARE EVİ Posta hutane» Haan 404. Telgraf . Yazı işleri, telefonu:423872 idare” Yaf e (124370 ilân iot “ ; 20315 Türk ordusu Yazan: Nizamettin Nazil Dünyanın her devrinde en hak edil- miş gurür Türk ordularına kumanda edenin gururu olmuştur. Zira, yer yü. zünde insanlıkla harbı biribirinin ya. nında biribirine benzer çehreler halin. de gösterebilen tek silâh Türkün silâ- hıdır. Dünyanın her devrinde silâh kulla- nan, her ırktan insan, kendi benzerine pala sallarken, kendi cinsinden olanla. ra, hattâ kendi ırkından olanlara, kendi ininden, kendi mahallesinden, kendi evinden türeyenlere bile tırpan atarken yalnız bileğini silâhının okeskinliğini kuvvetini ve düşünmüştür Harp işinde yalnız vahşi olmuştur. İlk silâhların toplu hareket eder disiplini yığ nlar tarafından kullanıldığı günden bügüne kadar tarih yalnız bir ırkın, en vahşi, en hoyrat, en yaban vasrta Sa. yuan silâhı sapan kadar, orak kadar, kürdan kadar masum ve medeni bir â aline soktuğunu görmüştür: Bizim ırkımız. Türk elinde silâh dalma hakka hiz. met etmiş, En umulmaz çocuğu bile romantik bir kahraman olan Türk mil- Işti sırf hakka hizmet için gözünü yu- mup saldırmış, fedakâr ve diğerkâm olduğu için daima kazanmış ve bu di- gerkâmlık medeniyeti daima ilerletmiş. tir. Medeniyetin, bugüne (o tulaşıncıya kadar, ber Türk savletinde bir yeni bız aldığını, yirminci asırda insanlığı sa. ran bütün güzelliklerde (vasıtal: veya vasıtasız olarak) Türkün büyük bir yaratıcı hissesi olduğunu inkâra kalkı- şan görülmüyor. Hiç bir milletin ordusu bizim ordu- muza benzemez. Hangi ordu bayrağını taşıdığı milletin tam medeniyeti, me. deniyetinin tam müş'iresi olarak gös. terilebilir?, Biz “bizim ordumuz bizim en yüce medeni âbidemizdir,, derken bu Abide. nin muasır dünyada medeniyetin en ileri merhalesi olarak tereddütsüz ka- bul edildiğini de biliriz, Bir ordu düşününüz ki devletlerin biribirlerine en susamış düşmanlık güttükleri bir devirde silâhlanması için bir yabancı devlet parlâmentosun- daki bütün partiler müttefikan rey ve. sirler, Böyle bir ordu nerede görülmüştür? Bir milletin değil, her milletin her iç. timal sınıfının telâkkilerine, ferdi ve müşterek menfaatlerinin topuna bir. den hareketleri uygun telâkki edilecek, bir ordu dünyanın başka hangi mem « Jeketinde bulunabilir?. , İnsanlık, bu ordunun an'anesidir. Medeniyet bu ordunun an'ane olan he- defidir. Bunun içindir ki Türk kuman. danı her devirde çok mütevazi olmayı beğenmesine rağmen en yüksek gurura haklı sayılmıştır. Bir tarihi hakikati tesbit etmek için derhal söylemeliyiz ki Türk ordusunun bugünkü mertebesi bugüne kadar ulaş- tığı her tarih yaprağında bulduğumuz mertebelerin çok üstündedir. Ve ordu. muz bu mertebesine ulaşıncada "sta- tik,, leşmiş değildir. Dinamizmini, da- ima kuvvetli, dalma daha bilgili, dalma daha istiminde olmasın; temin edecek canlılığı en üst derecede muhafaza et. mektedir. Bu ordu Atatürkün yarattığı dev. letin ordusudur. Değil Genel Kurma yında, değil ikinçi ve üçüncü sınıf ku- mandanlıklarında, veya herhangi bir silâh sınıfının şu veya bü cüz'tamında, en geri menzil noktasındaki herhangi bir mekkâresinin nallarında bile bir dikkatsizlik, bir itinasızlık ve bir çü- rüklük bulmanın imkânı yoktur, Ata. tilek bu ordunun kKumandanığır ve 'Türk ordusunun yüksek kumandanla. sergi buğün saat 17 do merasimle açılacaktır. ŞEHİRDE vE Tren bir çobanı ezdi Çobanla beraber 15 koyun da öldü Dün akşam saat 9 raddelerinde Ba kırköy ile Zeytinburnu arasında feci bir tren kazası olmuş, ve bir çoban ile 15 koyun tren altında kalarak parça parça olmuşlardır. Bu acıklı kazanın tafsilâtı şudur: Küçükçekmeceden 8,30 da kalkan, 51 numaralı ve makinist Halikin idaresinde ki Banliyö treni Bakırköyden o kalktık- tan sonra Yenimakalleye de uğramış ve reket eti : | ahane köprüsü yanına makinist Halik birdenbi- re yol üzerinde bir sürü koyun vebir çoban görmüştür. Bunlar hattı bir ta raltan diğer tarafa geçmek istemektedir- ler. Karşılaşma ani ve mesafe de çok az olduğundan treni durdurmak kabil ola mamış ve çobania koyunlar biranda lo- komaotifin tekerlekleri altına yuvarlanmış Tardır. İş işten geçtikten sonra durdurula bilen trenden inenler, çobanı ve 15 ko- yunu tekerlekler altında parça parça bulmuşlardır. Hâdise derhal jandarma” ya ve müddeiumumiliğe haber verilmiş- tir. Yapılan tahkikatta çobanın, Yeni. mahallede tayyareci Fethibey sokağında oturan Lambo olduğu anlaşılmıştır. Ad- Ni tabibin muayenesinden sonra ceset gö- mülmüştür. Makinist hakkında tahkika- ta başlanmıştır. Pl A Bir çocuk tramvay altında kaldı Dün akşam Yedikulede bir tramvay kazası olmuş bir çocuk muhtelif yerlerin den yaralanmıştır. Haydarda bıçakçı Alâeddin sokağında 3 numarada oturan Orhan Namık Ke- mal caddesinde vatman Süleymanın ida- resindeki tramvaya atlamak istemiş fakat ayağı kayarak yere yuvarlanmıştır. Bu sırada tramvayın altına giren Orhan vü- csdunun birçok yerlerinden ağırca ya ralanmış ve baygın bir halde Cerrahpaşa bastanesine kaldırılmıştır. rındaki an'anesinin dışına çıkmamasile, milli kudret ölçen terazide kendini or- dusunun en terrübesiz nelferiyle bir tutmaktaki devamlı israriyle dünyaya ne mübeccel bir karakter ve asalet nü- munesi vermektedir. Biz Kemalistler bunun sebebini izah edebiliriz. Deriz ki; Atatürk milletinin kanına İnanan adamdır, kemalizmin €- sas akidesi Türk milletine inanmaktır, Ve biliriz ki bizi bu iman kuratrdı, bu iman yükseltti, medeniyete bu imanla hizmet ediyoruz. Başvekil Bayarm dün söylediği söz çok doğrudur: Büyük Türk milleti ordusiyle iftihar MEMLEKETTE Nişanlısını vuran Yahudi gencinin muhakemesi başladı Üç ay evvel 19 yaşındn Korin adında- ki karısını biçakla karımdan vurarak öl düren Moizin müuhakemesine dün ağır- cezada başlanmıştır. Hâdiseyi anlatalım: Moiz ile Korin bir sene kadar evvel medeni nikâhla evlenmişler, fakat para olmadığından din! nikâh yapamamışlar- dir, Moiz karısını çok sevmekte ve ktakan- maktadır, Bir müddet sonra da Korinin evlerinde kiracı olarak oturan Enver is. minde birisiyle görüştüğünü du; ştur, Nihayet bir gün Korinin evine gitmiş, kı- zı bıçakla karnından yaralamak suretile öldürmüştür. Moiz matıkemede hâdiseyi şöyle snlat- muğtır: — Karımın evine gidince kendisine nereden geldiğini. sordum. O, annesiyle Camlıköşke gittiğini söyledi. Ben: — Yalan söylüyorsun, dedim. Sen En- verle oraya gittin. Ve rar ettim, niha- yet karım: — Evet, onunla gittim, onu seviyorurn. Seninle de artk evlenimyeceğim, Git buradan. Dedi, Bu sırada kendimi kaybettim ve cebimdeki biçağı çıkararak karıma uzattım, Karım birdenbire bıçağı elimden kaptı, ve Üzerime atvldr. Birden kendime geldim, iş elddiye binmişti. Ben de hemen ellerine sarıldım. Ait alta, üst Üste boğuşmağa başladı. Bu sırada nasıl oldu bilmem, bıçak karımın karama sap. lantmış. Bundan ötesini bilmiyorum... Moiz, 440 uncu maddeye göre 18 sene hapis cezası İstenerek ağırcezaya sev - kedildnişti. Burdan sonra şahitlerin dinlenmesine geçildi. İlk olarak ölen Korinin annesi Fortüne dinlendi. Dedi ki: “.— Bir sene evvel bunları evlerdir. miştik. Fakat heniz tam olarak evlen- memişler, yani dini nikâh yapmamışlar. dı, Sık sık kavga ediyorlardı. Hâdiseden 15 giln evvel de gene kavga otmişlör ve etmekte, ve ora güvenmekte haklıdır. Şu anda 30 Ağustosun 16 ıncı yel. dönümünde memleketin her tarafında geçit resmi yapan kuvvetlerimizi hay. ran hâyran seyreden ve alkışlayan halk, ordumuzun bu milli güvenci dünya durdukça nakz ve tekzip etmiyeceğine kazşı olan milli inancımızı izhar et- mektedir. Nizameddin NAZİF Tonton amca. nın kurnazlığı Moiz kalkıp babasmın evine gitmişti, Vas ka günü kumla Camlıköşke gitmiştik. Orada Enveri gördük. Bu genç hem bi. sim &vde oturuyor, hem de Moiz'n iyi bir arkadaşı bulunuyordu. Beraber bir müd- det oturduk, sonra biz kalkıp eve geldik, Moiz odada bekliyordu, kızımı yanma gönderdim, ben de bir ara çıktım baktım, Karşı karşıya konuşuyorlardı. Birdenbi. re Moiz bıçağını çekti, Kızım dışarıya kaçtı, fakat arkasından yetişerek karnm- dan vurdu.,, Katil Moiz kayınvaldesinin kabul etti. Arkasından vakada ismi geçen Baver çağırıldı. Şunları söyledi: "— Vak'a günl kahvede Molzle be- raber oturduk, sonra ben dıgarı çıktım. Geri döndüğüm'zaman Molss tekrar ras. Indım. Bana: “karımı bekliyorum,, dedi, Eve geldim yattım. Bu sırada: «— Ah, baba, beni vurdu, yandım. di. ye Korinin #esini işittim. Benim Korin- Te hiçbir wünasebetim yoktur. Yalnız bir evde otururuz. Beraber gezmeğe gitmo- dik. Birkaç defa annesi de olduğu halde sokağa çıkmıştık.,, Bundan sonra muhakeme, diğer şahit- ler için başka güne kaldı. 80 Ağustosun 16 ncı yıldönümünde Atatürk (Baştarafı 1 incide) hodkâm ve kıskanç olmak hırsını veriyor. Zira Atatürkün ber vasfı arsrulusal yep- yeni bir intibahım bir bakımdan mihrakı halini almıştır. 30 ağustosun on aluncı yıldönümünde, mübeşşirimiz dünya mik- yasında bir irşat kaynağı olmuştur. Askerlikte en öndeo. Uzak şarktan Aksayı garba kadar bunun tek münkiri yok. Ekonomide en önde o. 20 yıl önce ölen ve bir daha dirilmiyecek sanılan arsıulu- sal itimadr, siyast, iktisadi ve mali ma- nalarile tekrar dirilten o. İnsanlıkta en önde o. Gırtlağına ka- dar silâhlanmakta garip bir ısrarı olan bu dünya içinde tatlı dil ve karşılıklı say» gıyı devam ettiren, komşu (devletlerin biribirile kardeş ve dünya devletlerinin biribirlerile harbetmeden pürüzsüz dost olabileceklerini elle tutulur ve her fırtı- naya rağmen ayakta durur delillerle izah eden o. Şunlar “bilmem ne —ne, mihveri, bunlar “bilmem ne - ne, mihveri yapıp dünyayı bir başka istikamette döndür mek vehmile uğraşadursunlar oo hakiki dünyayı döndüren kozmozrafik mefrüz sözlerini “... Akay idaresinin vapıT iy bazan, halka hakiki ve seçim iş Bİ atleri ya or. On beş kö Kadıköylü olduğum için, halkı # ti uğruna elden gelen her Kot yi terdiğini bildiğim idarenin imi ei ceğim noktalarda hengi mecburi? reket ettiğine akıl erdi vd A — Sabah postalarından # darpaşada köprüden gelen vap Şılaşır. Ayrıca hangisi daha Sa ranmışsa (yani tamamen babt * orada beş on dakikacık bekler “Sy” le tarifelerde on beş - ilâ * Yi v gösterilen Kadıköy - Köprü zall otuz beş dakikaya çıkar. MA a # sanın acele bir işi olsa da o *© sa felâket.. B — Saat on buçuktan sonraki Vİ de Kadıköy iskelesinde tek FLY ve halk bilet almak için yarım ayakta sıra bekler, C — Saat onla on altı arasınd. ) a kale o (bilhassa yazın kalaba ye g seyrektir. Binaenaleyh vapuri# a D — Gerek Kadıköyünde, “sd nün Kadıköy iskelesinde bilet si vapurun kalkacağına yakm ei günün kalabalık ve scak sal çare halk bir koyun sürüsü asırlar süren dakikaları üstüst Wi fecaatine katlanır ve dünyaYâ “, ne, vapura bineceğtine lânet ok0' ütün bu moktalardaki sikâY bizzat tecrübe edip zevkine temenni ederim.., i Arkadaşrmızm şikâyetini dık, İlâve edecek “bir ŞTİ Muntazam çalışan Akay idi gibi vaziyetlerin süratle önün gi ni muhakkak sayıyoruz. pi Bağdat vapurU di. sandalı parçal8 4 Dün saat 18 de Burgaz #49” kan İsmet kaptan idaresi tırmıştır. Sandal içindeki * hen, Sabelon isminde Üş Bİ ayd flikasile denizden kurtarılmı" Şi, mihveri şahsile maddeleştirmi$ Dünya bütün aks ive münafık gi re rağmen hâlâ doğru ve ği ; yorsa bu sadece bizimkinin di # Bizimki insanlığın mübe! gi hun ilâhı olmuştur. are Yİ 16 yılda gösterdiği mucize si ri ilâve etmesine lüzum YO“ tık muasırlarından inarmıy9” g ... yasi 30 ağustosu bu yıl çok dale r Yü bayramlıyoruz: Seven, affetmesini, ten, diğerkâm olmaktan aha varsa kendinden olanların e an “Tİ ları İçin avuç avuç sarfetmi$ dü o etmekte en ufak bir vr bir gönülün asaletini bay e gi ed Dünyada insanca sevgiy'» gisini ve insanlığın sulha kü vam ettiren manzumede Mi terek cazibe halini alışın! gf TUZ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: