6 Ekim 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 16

6 Ekim 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ni Romatizma HABER — Akşam postası NURKALEM Kurşun Kalem Fabrikasında her nevi kalem imal edilmektedir. Mümasil ecnebi kalemlerine çok faiktir. Fiatları Lumbâago Siyatik ve Soğuk algınlıkla OP Biçki ve Dikiş Dershanesi “&| VEFSO PAPALYARI Kadınlara mahsus kayıtlar başladı. Biçki ve dikiş dersleri, tayyör, tuva- İet, manto, frenk gömleği, pijama, kravat, kadın ve erkek çamaşırı, ya- kalar, organtin, gül ve birkaç çeşit- ler, erkek ceket ve pantalon. Maa, rifçe musaddak diploma verir. Beyoğ- lu Kumbaracı Camei Sokâk Mehmet Ali apartımanı, No. 2 vakfı Mimi r. Necaeddin bona ARR Sabahları 8,30 a kadar ve akşam. larr 17,20 de Lâleli Tayyare Apr. 2 nci daire No. 17. Okuyucuları. muzdan para almaz. Tel: 23953 Dr. Hafız Cemal Dahiliye mütehassısı. İstanbul Divanyolu. No. 104, Tel: 22398 HAYATN MI BU!| İM. Rasim us! im Kitap halinde çıktı, Fian 30 kuruş Tevzi yeri: Ankara cadd. VAKIT Yardu,'VAKIT Kitapevi. 302 rını eder 301 1205 Not iyi Zr yag yy Yalnız Ki CEBİNİZDE BAŞ DÖNMESİ BAYGINTAK Dağdelen VİNiİZDE 1011 değil 99 bile Bir şişe 209 701 SA Yumuşak 701 —B OrtaSert 701 —C Sert 711 —A.B.C. 702 —A.B.C.D. E, Beş renkli 702—A.B. Mavi. 27 —A.B.C.D.E. Beş renkli 1315 1325 1301 s01 Stabilli ” Kurşun kalemler : Süperyör Timsahı .2 Mektepli &opya kalemleri: ecnebi kalemlerinden e 50 ucuzdur. Altı derece sertlikte En iyi cins 15 derece sertlikte Marangoz k&lemi Taşçı kalemi Ulus En iyi cins Üç dereceli kırmızı iyi cins Pasteller 6 Renkli 12 Renkli 12 Renkli iyi cins 24 Renkli iyi cins Kırmızı * Mavi 12 Renkli iyi cins 24 Renkli iyi cins rür,. Diş etlerini Dermetograf üç renkli kalem ASABİ ÖKSÜRÜKLER 3 ÇARPINTI UYKUSUZLUK ve SINiRDEN ileri gelen bütün RAHATSIZLIKLARI # & git iYi EDER Nurkalem Ltd. Şirketi Mühürdar zade HanNo,.1.2, Grafit ve renkli Minlen 231 - 232 Kırmızı ve Mavi tebeşir Çeşitlerimizi her kırtasiyeciden istiyebilirsiniz. Istanbul, Sirkeci makla geçiriyorlardı. Orada mızrak ve balta muharebesinden evvel harbi başlamıştı. Bu sokak tahkim edilmemiş olmak- la beraber, sokak üzerindeki evlerde gece garipbir faaliyet hüküm sürmüş- tü.. Yüzlerce serseri bu evlere dolarak Büridanın ve Argo kralının nezareti al tında büyük hir faaliyetle çalışmışlar» dı, Mabel ve Mirtiy, Marinyi İle konuş- tukları esnada Büridan ile arkadaşları da oturdukları evin büyük odasında toplanmışlardı.: Rike ile Giyom harpte galip çıktıkları takdirde neler yapacak" larını konuşuyorlardı. Lansölo OBi- gorn bir taraftan onları ve diğer te raftan Büridanla Gotyenin konuştuk- Jarmı dinliyordu. Lansölo, Rike ile Götyeye: — Benim, dedi, daha şanlı fikirlerim var. Sarayın soytarısı eski kralın son zamanlarında öldü. Krakmız Lâinin henliz söytarisi yoktur, Eğer kendisini mağlüp edersek gidip soytazılık varife- sini ondan istiyeceğim.. Rike sordu: Ne! Düşman tarafa mı geçtcek- . — Ben rahat ve mes'ud bir yaşayışın zevkini tatmak isterim, Bir çok akıllı adamların betbaht olduğunu gördü - güm için bir deli soytarının mes'ud o- Jacağına hükmediyorum. Bigornun bu sözleri bir maksata is tinat ediyordu. Çünkü bunları söyler - ken bir taraftan da Büridan ve Gotye afasındaki konuşmaya kulak veriyor- du. Onlar da Haşarat Yatağından sağ çıkmağa muvaffak oldukları takdirde yapacakları işlerden bâhsediyorlardı. Büridan Menmartı köyündeki ânne- siyle nişanlısını düşünüyordu: — Eğer, dedi, talihimiz müsaade © der de bu'arı yuvasından çıkarsak ar- tık Parisi terkedeceğim. Artık bizim için burada oturmak çok müşkülleşti . bir dil BÜRİDAN — Kardeşim gibi sevdiğim Bigornu da beraber alacağım.. Siz de bizimle be raber gelmez misiniz, aziz dostum, Götye?, Gotye başını salladı: — Ben kalacağım, çünkü evfelâ kar- deşim Filibin nerede oldüğü mek, yaşıyorsa kurtarmak, tikamnı almak isterim.. Büridan, bu hususta bana yardım edeceğinizi umu- yorum. Beraber vurmağa karar verdi- Zimiz Valuvadan, Marinyiden bahset- miyeceğim... . Büridan onun sözünü kesti: — Valuva mı! O ilelebed kurtulmuş bulunuyor. Gotye devam etti: — Hepimizin kin beslediği o mel'un kraliçeden de bahsetmiyeceğim. Eğer maksat yalnız bunlar olsaydı, size hak. kımız var, ergeç başımıza bir felâket gelmeden! buradan gidelim, derdim, Fakat Büridan, işin içinde kardeşim VAP si. Lansölo Bigorn, sözün burasında baştan aşağı kulak kesildi. Kendi ken dine: — Dikkat! Büridann vereceği ceva- ba göre ya kralın soytarısı olacağım, ve ya olmıyacağım!.. diye mırıldandr. Büridan: — Gotye, dedi, size beraber gelmeği teklif etmekle Filibi kendi haline bırak mak istediğime neden hükmediyorsu. DUZ... Bigorn gene kendi kendine: — İyi! Luvra gideceğim. o Eğer kral dalma ayni iyi balde ise soytarı * lik vazifesi benimdir... diye homurdan. de, Gotye: —'Ya, dedi, demek Filipsiz gitmiye- ceksiniz, öyle mi?, — Buna şüphe mi var?, Bir arkada. şımı tehlikede bırakıp savuştuğumu ne vakit, ve nerede gördünüz?. — Hakkınız var, azizim. u öğren- ölmüşse in- elimden Siz sevi” RADYOLİN DİŞLER), Sağlamlaştırır . 6 BİRİNCİTEŞRİN — 1538 Güzellik ve sıhhat için ilk şart Sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra Kullamnmaktır RADYOLIN DİŞLERİ, Güzelleştirir. OLiN Dişler çehreyi Dişler mideyi RA A ARK EAA DEE RADYOLIN dişleri temizler ve parlatır, mikropları yüzde yüz öldü- besliyerek ( hastalanmalarına mâni olur. Ağız kokusunu keser. Sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra RADYOLİN 7 CAFER Muüshil | Sekeri Tesiri kati içimi kolay en iyi müshil şekeridir Bilümum eczanelerde bulunur. 6 BURİDAN ——————— —— yorsunuz; sevgilinizi de buldunuz. Bu heyecanlar arasında sizin Filiti unut- muş olabileceğinizi sanmıştım. Yanıl mışım. Zavallı kardeşim, bir Margari - tin sebebine dünyayı unuttu. — Adam sende! Bir gün Margariti er siz işe karışırsanız Büridan, o kurtulacaktır. Fakat geç kalmadıkza.. O vaki... . Gotyenin sözü yarıda kaldı, Dışarı - dan bir ses: — Silâh başma! diye bağırdı, Büridan: — Pekâlâ. Sözümüzün alt tarafını akşama tamamlarız. diyerek dışarı çıktı.. 1 Bigorn da sıkı adımlarla onların ar- Rike ile Giyom, zar oyununa dalmış” lardr. Rike : — Şeş beş!.. bağırdı. Giyom düşeş atarak: — Acele etme,. Kaybettin.. Düşman kumandanının metrukâtı benimdir, de di. Onlar da uzun kılıçlarını dışar; fırladılar, Haşarat Yatağından büyük vele yükseliyordu. Üç bölüğe serseriler Sen Suer ve Opiyetr sokak larındaki siperlere yığıl'yorlardı. Da- ha az olan üçüncü kısım Franarşer s© kağına doğru ilerliyordu. Dünyada mevcut her lisandan söylenen küfürler, Babil kulesi hikâyesini andırır bir vel. vele husule getiriyordu. Kapıların © şiklerinde dura nkadınlar yaygara ko- parıyorlar, ihtiyar kadınlar krala bet- dualar gderek saçlarını, başlarını yolu. yorlardı. Bir kısım genç kadınlar ise serseriler kadar hiddet ve vahşetle har- be işirak ediyorlardı. Kralın askerleri Opiyetr ve Sen Suer sokaklarındaki siperlere hücuma k “ Si Ben kazandım. - diye çekerek bir vel, ayrılan Gotyede onu takip etti. Lansö başlamışlardı. Buralardan müthiş çığ- lıklar işidilmeğe başladı. Dar sokakta biribirlerini ite kaka çılgın bir halde mütemadiyen hücum ediyorlardı. Sen Suer sokağında, Valuva tarafından ku- manda edilen askerlerden elli kadarı siperlerin üstüne çıkmağa muvaffak oldular. Serseriler arasında bir ric'at hareke. ti göründü.. Askerler siperin içerisine atlamağa başlamışlardı. Elinde balta ile bir kadın bunların üzerine saldır” dı. Onun peşinden on beş kadar kadın daha gene baltalarla hücum ettiler, Onların arkasmdan da müthiş nâra- Jar atark serseriler, askerlere saldırdr lar. Kralın tirendazları ile serseiler ba- rikatların üstünde göğüs göğüse geldi. ler. Erkek kadın biribirine karıştılar. Tokmaklar, kılıçlar zırh elbiselerle iğferlere çarpıyor, tok ve madeni bir gürültü çıkarıyorlardı, Bu kargaşalık arasında barikat üzerinde cesetlere da- san silâhsız bir adam ayakta duruyor, Barikad üzerine tırmanan askerleri bi- rer birer yakalayarak havaya kaldırı. yor ve kaldırıp kaldırımlara fırlatıyor. du. Bu adam Giyom Bürrask idi. Onun bu halini gören Rike seslen- di: — Hey! Bu kumar değil! Bana hiç bir tane bırakmıyorsun! Giyom yeniden yakaladığı bir askeri kaldırımlara fırlatırlcen : üşeş! diye bağrıyordu.. Rike ise kılıcıyla iş görüyor, bir maymun çevikliğiyle Barikadın ors sından bürâasma sıçrıyordu. Etrafında otuz kadar serseri ve kadın kralın as. kerleriyle boğuşuyordu. Bir aralık hücum (yavaşladı, daha sonra durdu. Barikadın üstünde Gi « yom ile Rikeden başka kimse kalma - mıştı, Sokakta kralın askerleri yaralr ları taşıyarak kaçıyorlardı. On beş ka. dar maktul bırakmışlardı. Askerlere kumanda eden Valim

Bu sayıdan diğer sayfalar: