15 Temmuz 1929 Tarihli Hayat Dergisi Sayfa 7

15 Temmuz 1929 tarihli Hayat Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ı fikir mok- in ve mana ikleri İkişir- arazi” eeyleri elâkki lerini k ir müşa- rbirine lardan umağa oktur; izah ancak sir yeni Yuna- dun- lunan 1ciz Bİ yazan bunu erdik- nlaşı- ullar- ülme- adise şayan hadise niçin eski Yunanistanda guhur ri iştir? iyatçızilıniyette bulunan mütelekkirler bunu da kolayca izah ederler: Yunanlılar, ilâhla- rını tercih ettikleri kavmoldukla- rından, ilâhlar ilmin beşeri ol- ması kulretini de onlara balışet- işler, diyerek zalımetten' kur- tulurlar. Lâkin herkes o zihniyette olmadığından, Yunan mucizesini izaha teşebbüs edenler de vardır. Bunlardan Hipokrat, t Yunanistanda tababetin şeciyesini değiş- tirdiğini, daha doğrusu tıp ilmi- nin Yunanistanda başladığını söylerken bunun sebebini bir kelime ile demokrasiye atfeder, ve bunu gayet tabii olarak, baş- kaca telsire lüzum görme n söyler, izah etmek mutadı olduğu halde, süyük hakimin, her şeyi burada kısa geçmesi, şüphesiz, fikrini herkesçe müm: laşılacak kadar dendir.Zaten Hipokrat demokra- siyi, ilimden de yüksek tut- tuğu ve demokrat olmiyanlara yaşamak hakkı bile vermediği için, kendinidavet eden bir şark hükümdarını tedaviden “ biraz da huşunetle-istinkâf eylemiş idi. Bir demokrasinin maarif na- rı, daha sonra reisi ve çok defa başvekili, binaberin demok- raside tam mütehassıs demek olan M. Poincarre (Puankare) de de- mokrasinin lüzumuna fakat başlı başina yegâne, kâfi pir sebep olarak demokrat bir millet ara- sında her ferdin yalnız şahsi me ziyetile her mevkie vasıl olabile- ceğini yazdığı vakit, Hipokratın sözünü de tefsir etmişdemektir. Bu fikir daha 7 yade ispata muhtaç ise, gene eski Vunan ta rihinde-biri müspst diğeri men- fi-iki kuvvetli misal daha göste- wlebilir: müspet misal Atina, öteki Isp: doğru en evvel ve en Arada muvakkat tekâmül eden kısım idi. ada zuhur eden Atina Ni alk inin Fu- hundaki ir olamamışlardı. Om. için: dir ki eski Atina den daha çabuk, daha ziyade 'dailim her yer” inkişaf etmişti. Perikles devri denilen kısa müddet içerisinde ise, zamanımızın büyük demak- ri müstesna, tarilin hiçbir devrinde görülmemiş bir dere- cede parlak ve «cihanın mektebi? vasfına lâyık olmuştu. Ispartaya gelince, eski Yuna- nın bu derebeylik memleketi demokrat olamadığı için oraya ilim girmemiş ve Isparta ilim tarihinde bir iz birakmamıştır. Atina ve Isparta tarihleri bize iki şey dalın gösterir: Atinara ilmi n en ziyade Periklesdevrin'- fı, demokrasi içerisinde de zaman ayırmak lüzümuna delâlet eder. © devirde Atina ruhen gene demokrat idi; Perikles altına almış, mezivetini demokrasiyi inzibat bütün cümlhrivete tanıttırarak memle- kete hakim olmuştu. Binaberin, ilim noktasından demokre en iyi zamani (umumun rizası ile bir Kişinin hâkim olduğu zaman) demektir. Zaten bugünkü demokrasilerde dahi hep böyle değil midir? Isparta misali ise derebeylik usulünün, yani kendini nesebin- den dolayı imtiyazlı tutan bir ekalliyetin hâkim olmasi uslü- nün ilim için en fenaolduğuna delildir; nitekim Avrupa'nın HAYAT. 7. derebeylik devrinde de öyle olmuştu. Voltaire X olter) in dediği olamasa bile, aşçısına yahut.. gözdesine intisap kabjl olur, Hal- buki hükümdar müteaddit olun- ca, onlardan her biri geçerken vermeğe insanın beli dayanamaz. İlim için de böyledir; âlimle- rin bir hükümdar önündeiğildik- leri görülmüştür, bazan bizzat iğilip selâm ilme hizmet etmiş hükümdarlar da geçmiştir. Lâkin ilmin dere- beylik ile imtizaç ettiğine delil olacak misal yoktur. . * Demokrasi usulünde ilmin inkişaf ettiğini söylemek tabiidir ki, ilmidemokrasi çıkarmış de- mek değildir. Bundan, her hangi bir memlekette demokrasi olun- ca, ilim kendi kendine inkişaf eler manası anlaşılmamalıdır. İlim için, şüphesiz, bilhassa çalışmak lâzımdır. Şukadar ki, bir milletin de- mokrat olması, zaten fikir itibari- le, bir yükselme hadisesidir. Demokrasinin lüzumunu, memle- kette yalnız meziyetin faide ver- diğini anlayan millet filimde noksanını ve bahusus çalışmanın lüzumunu da daha iyi takdir eder. G. Ata

Bu sayıdan diğer sayfalar: