18 Ekim 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

18 Ekim 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

silliyet Asrin umdesi “Milliyet” tir. 18 TEŞRİNİEVEL 1930 İDAREMANE — Arkara caddesi li ii Ko: 100 Telgraf adresi: Milliyet, İs-' | tabu, Telefon numaraları: İstanbul 3911, 3912, 3913 ABONE ÜCRETLERİ G Türkiye işin Hariç için 400 kuruş 800 kuruş yhiğı > 750 1400 1400 2100 , Gelen evrak geri verilmez Müddeti geçen nüshalar 10 kuruş Gazete ve matbanya ait işler müdiriyete müracaat edilir. © Gazetemiz ilinların mes'tuliyetini , kabul etmez. R Bugünkü hava Dün en çok hareret 21 enaz 16 derece idi. Bugün rüzgâr poyraz esecek hava bulutlu olacaktır. . Neşriyat hayatı: “İngilterede neşredilen mühim eserler İngilterede neşredilen yeni erlerden bahsetmek isterken Denikin ordusunun bezimeti babı hakkındaki yazılan bir kitabı unutmak mümkün olmı- “yacak.., Ceneral Denikin ismi * unutulmamıştır. Umumi harpten sonra Rus- n bu ceneral nihayet bü- ocadele sahnesini (o terketmek) emleketlere iltica etti. 920 — Fikir, bolşeviklere karşı ileri | yük bir kezimete uğrıyarak mü| cburiyetinde kaldı ve ecnebi! - CUMARTESİ 18 ve buna çalıştıkları unutulma- mıştır, Fakat Denikin bilhassa İngiltereden o müzaheret gör- müş beyaz namını verdiği or dusu için İngiltereden- gelen cephane ve mühimmatı kullan- per i Fakat gitgide ehemmiyet al İmağa başlıyan Denikin mesele İsi Rus ihtilâl adamlarınm naza| İrı dikkatini celbetmekte gecik-| memiştir. Bütün Çarlık Rusya- dan kalma eski zabitlerin, ku- mandanların birer süretle b Jyaz orduya ilhak etmelerine ini olmak için bolşevikler ye- ni kızıl orduya bu eski zabitleri almışlar, kendi kuvvetlerini o suretle tensik ve tanzim etmiş- lerdir. Kızı) ordu ayni zamanda mec buri askerliği de kabul edince Denikin'e karşı gelecek bir kuv vet halini almıştır. .. .. — saye / | Gördüğü iyiliği hiç unutmamış..! | İki dost konuşuyorlardı. Ta-! — Güzel bir çöcük! l nıdıkları bir adamdan bâhsedi-! Çocuk bu paçavralardan çıka| liyordu. Birisi diyordu ki: rip giydirilince güzel bir çocuk — Eğer onda akıl olsaydı o|olacaktı. Kadın hakikaten bun- kadum almazdı... Kadın genç|da yanılmıyordu. değil, ihtiyarlığın yolunu tut-| Zengin kadın çocuğu iyi bak muştur, Fazla olarak zengin de| tı. Çocuğun anasını kurtarmak değil. Böyle bir izdivaçtan neliçin de lâzım gelen iyiliği etti, olur? z Vakat ölüm gelip geldi. Çocu- — Ben onu küçük yaştanbe- | ğun kız kardeşleri de kadın mırım. Sefalet içinde büyüliyiliğini gördüler. Tahsilleri de dü, Annesi hizmetçilik ederdi.|temin edildi. | E adıncağız o kadar zaif-| Fakat bir “gün birdenbire ti ki sık sık hastalanır, iş göre- | genç kadının kaybolduğu anla-| ei Kadına verem olduğü| gıldr. Nereye gitmiş, ne olmuş| aşıldı. Nihayet öldü. İki kı-| (42. Bunu çocuklar bilmiyor 4 ile bir oğlu vardı . Oğlu şulyargı, 2 bahsettiğimiz adamdan başkası) Bilmiyorum arada ne ka-| değildir... dar zaman geçti? Bir günçe- Kaşışmdaki bir şey SÖYlcİcuk te birdenbire kayboldu. mek istiyin : Eken deruni del , Artık bu bir çocuk değil, yeli lim, dedi, söyleyeceğini sonra | öğmiş bir delikanlıyı. Nereve söyle ... Bir gün bu çocuk, ana| BS. e A elkann sı heniz ölmemişti, kız kardeş! Bir rivayete göre Amerikanın lerini ve anasını yaşatmak için | Yolunu tutmuştu şuna karar verdi: Dilenmek...| Aradan gene uzun bir zaman geçti, Bir gün onu görmiyeyim Gelip geçene: hee ig bn griye | z — Anam hastadır, anam has|mi?.. Fakat hiç o eski çocuk de PAR RE KO Zengin olduğunu her hâli asıl mühim amiller daha ziyade| tâdir-. .. Acıymız!. ei gelişi güzel toplanmış olan bu! Diye yalvarıyordu. Soğuk pi ler ği ei Ordunun kalabalığına rağmen ef |bir kiş günüydü. Çocuk zaten| dilenen çocuk ile karşımdaki İradı arasında tam bir zaptu| çıplak denecek bir haldeydi. So|bu genç, dinç ve zengin adamla Yâpt binnmamasığır. İğuktan titreyip duruyordu. Fa| hiç bir münasebet kalmamıştı. Rusyanin muhtelif havalisi-| kat kimse para vermiyordu. . | Mamafi beni gördüğüne mem. 5e mensup olan bu efrat zafer) , Ne yapacağını bilmez bir hallin Gan dedi, ben ap p ide, çocuk oradan gidiyor, mer) — a - jelde edildikten sonra kendi), ee imamla Bahat de | epi zamandanberi Amerikaday- dm, Büyük işlere girdim, mu- memleketlerine ne verileceğini) pamet, dileniyordu. Takat, İ düşünerek müttehit - bir ruh ile natını bilmiyordu! . İ- Bir kaç gün böyle geçti. vatfak oldum. iş gün böyle geçti Çer Kendisini tebrik ettim Onun ri Cenerallerden Aleksiyef ile Kornilof ölünce beyaz ordunun kumandası büsbütün Denikin'e| kalmış oluyor. 919 Mayısında ceneral Moskovaya doğru bir harekete teşebbüs ediyor. Em- ti altındaki kuvvet 50,000 ki: lik bir ordudur. Kafkasyalı ve Kazaklardan mürekkep bir or- du ki Rusyanın cenup havali İden geçerken daha büyümüş, İ160,000 kişi olmuştur! Denikin cepheyi büyütmü İtür. Hezimeti esbabından biri | 918 senelerinde bolşeviklere| i devam eden mücadele çok meraklı sahneleri ihtiva eder. | ;Denikin bu maceranın hikâye- | sini Dizme yazmıştır, Ahiren bu sabık Rus cenera- Jinin eseri İngilizceye nakledi- rek Londrada neğrolunmuş- © tur. Komünist ihtilâline karşı Çarlığı iade etmek için geçen Denikin topla- kuvvetlerden teşkil ettiği orduya beyaz ordu namını ver- | mişti. Bunu nasıl teşkil etmiş- E ti2... 918 Şubatında Don kazak | yarı erarisinde 4,000 kişilik bir tüvvet vücude getiriyor. Buna kadınlar da-dahil oluyor. Bu ordunun üç kumandanı vardı: Aleksiyef, Köornilof ve | bizzat Denikin... Bu kumaı- danlar eski Çarlık ordüsünun ceneralleridir. Diğer zabitler de| ederek mağlüp olan yalnız De- Çar ordusunun eski zabitlerin-İnikin değildir. Kolçak var,| © den ibaretti. Başlangıçta mü-İVrangel var... Bunlar da he-| n bir kuvvet teşkil etmiyen| zimetten başka bir netice elde beyaz ordu, o sıralarda bir çok|edememişlerdi. Denikin'in kar- işlerle meşgul olan bolşevikle-| şısına bolşeviklerin muvaftakı- yin meşguliyetinden bilistifade| yetinde amil olan nee | Don kazakları ve cenubi Kaf-| eserde bunun da cevabını İ kasya havalisinde gitgide ken-|rüyoruz: Bolşevikler bir taraf- di nüfuzu altına almış oluyor-İtan kızıl orduyu tensik ederken diğer taraftan da memleketin idaresi için bir programa malik bulunuyorlardı. Halbuki düş- manları bu iki şeyden mahrum| bulunuyorlardı. Denikin'in İngilizceyi dır. Denikin bir taraftan beyaz orduyu galip getirmeğe çalışır- ken diğer taraftan da köylüyü tatmin etmek mecburiyetinde kalmıştır. Halbuki ne o, ne o olabilmiştir. Onun için bir kere kuvveti dağılmaktan hiç birsey menedememiştir. Şiddetli ve kat'i hareket 920 senesinin ilk ayında baş göster miştir, Kızıl ordu beyaz ordu- yu hezimete uğratmıstır. Denikin'in dediğine göre 918 — 920 senelerinde Rus hal-! kı şu veya bu taraftan değil İster beyaz, ister kızıl ordu ol- sun, kuvvet hangi tarafta ise ona tabi olunuyordu. Bolşeviklere karşı mücadele gi Denikin hariçte kime İstinat 2... Komünist Rusya yerine eski Çarlığı iade etmek- te hariçteki devletlerin ne ka- ar büyük menfaatleri olduğu terci Bu|* İhareket etmek — kabiliyetinden| ci mahrüm bulunuyorlardı. Rus) <U elleri soğuktan donmuş bir arti biriz sair öl bü köylüsünün bir çok derdi var. halde evine dönerek başı ucunda ağlıyordu. Fakat bir gün gene böyle ömitsizlikle dilenirken oradan geçen bir otomobil durdu. Ka- pi açıldı. Kürklere sarılı bir ka dm: — Gel, dedi, seni ğimi, Kadın gençti, güzeldi, Nefi- # kürkünün arasma, soğuktan donmuş bu çocuğu alıp ısıtmak tan iğrenmemişti. Çocuk az çok ısınmıştı, Kendine bu iyiliği eden gü- zel kadına minnetle bakıyordu. Kadın da ona bakıyordu. Fa, kat genç kadın bir müddet son) ra kendi kendine gö; anasının nim ise hep eskisi gibi kalmış olmam aranizda bir fark vöcu- da getirmemişti. Buna : — Yakında evleniyorum, de- di, her halde bu merasimde es- ki dostlarımın bulunmasını iste ei rim, götürece-|. Sonra izah etti. Kimi alacağı nı söyledi. — Bana vaktile iyilik eden kadından daha güzel hiç bir ka dın göremiyorum. Belki aramız da büyük bir yaş farkı var. Fa kat o bugün duldur, ve eski ser vetikalmamıştır. Ben bekârım ve zenginim. Çok muvafık buldüm. Kendi İsini gene tebrik ettim. Dostum ladın ya. Şimdi söyliyeceğini İsöyliyebilirsin... — Ne söyliyeyim?.. Minnet İtarlıktan ibaret bir izdivaç... Va İzife olarak yapılan izdivaçların getireceği saadetin devamlr ola cağından ötedenberi şüphe e- denlerdenim!.. me edilen eserinin ismi şudur: The Whit Army Avusturalya İngilterede neşredilen mü-! him bir eserde Avusturalya) profesörlerinden Mr. Hancack vücude tarafından getiriler aran bim bir Kömürciyan B. Asarından şayanı dikkat bir tarihe, mü-| Amel hesabi ticari 10 him safhaları ihtiya eden bir tel Ameli usulü defteri 4 kısın o 150 | kâmül devrine maliktir, Onun| Ameli ve tatbiki kambiyo “ | için bugünden güne ilerliyen| Amerikan ösulü: Yeym. 0 Kebir 75 175 180 | ı Yeni muhasebe wsvlü Ticari malömar ve bankacılık memleketin de kendine göre meseleleri, dertleri vardır. İşte bu eser buna tahsis edilmişti larmı ıslattı. Hürrem Hakkının yüreği titriyordu; en can ala- cak noktaya geldiklerini hisse- diyordu. Fazilet Hanım, gözlerini zerek devam etti: vıf, hasta yerinden mi yakalıya cak sokacaktı?. Buna ( zu- de denmez, şaka da den- mezdi. Bu, insanların basta ve sakat uzviyetlerini | istihza — Belma Hanım değil mi?) Kaşlarını oynata oynata et- rafmı süzüyordu: — Öyle değilmi efendim? " Münakaşası yazdanberi “sürü- “yor. © Nevres Vacit, elile tasdik et — Evet... N nuz? Genç kadın, yutkundu, elleri- Bi oğusturdu, bir müddet durak tadı. Hürrem Hakkı, Fazilet Ha- namını kırpışan 5 özlerinin zehir Nasıl buluyorsu- vesilesi yapan galiz ruhlu, ka- — Belma Hanımın, Matma - iba, bayağı mütereddilere yara|zel Jülya ile müşabehetini duy- Bilmecemiz 94567891011 ha nt 456789 dilmecemizin halledilmiş şeki 1011 Bugünkü bilmecemiz Soldan sağa ve yukardan aşağı 1 Tren arabaları dizide (5) Et satan (5) 2— Meyan (3). yapmak (3) yük selmek (3) 3 — Uzak nidası (2) Kiraya ver- mek (5) Başına bir (3) gelirse gü-! | müşlenir (2) 4 — Gizi $ — İstirham (4) Kalbur (4) 6 — Nota (2) Tatlı değil (3) SU- lâle (2). 7 — Siyah (4). gelir (4) 8 — Ben (3) Sopa (3) . 9 — Nota (2) merbutiyet (5) Bey'nan vilâyet konağı birinci kat |keşif mucibince 26155 lira gir 2) 10 — Bir erkek ismi (3) Bir göz rengi (3) İstikbal (3). 11— Yün değil (5). Rutibetli (5)- ikmaline talip çıkmış bulunma- MAJİK SİNEMASI 19 teşrinicvvel pazar akşamı sant 930'de WAN MOSJOUKİNE LİL DA- GOVER ve BETTİ AMANN tarafından temsil edilen HACI MURAT ilmi ile AÇILIYOR Sinema en son istem “WESTE RN , elektrik makinesile mü cehhezdir. SERGE JAROFF ide resinde 60 kişiden mürekkep Kazaklar heyeti muğanniyesi, İs. B. Darülbedayi temsilleri i il ih CİN Komedi 3 perde 1 Tabi Yazan İn P. Armstrong e A. Muhur Bn akşam umuma biletlerde ten. gilâr vardır Buak u sinem, İKomikDumbullu real ef zayi olmaz ) Vedeil 3 pi lene iğnelene bakıyordu. genç kadın, gülümsüyordu: — Çok fark var, üstat. — Lütfen izah eder misini?. — Romandaki kalıraman kı- zın çehresi boyu posu, katiyyen! hemmiyetli değildir. Belma hanıma benzemiyor, hat- Fazileti muştum. Matmazel (o Jülyayi şır bir terbiyesizlikti. I Hanım, bu derece nezaketsiz mi idi?, Nevres Vacit, gayriihtiyari Bu kısa süküt anı, odanın ha- gözlüğünü düzeltmişti ; vasmı, sinsi bir ağ gibi örmüş, — Yao san'atkâr, benim gibi uyuşturmuştu. Jhiç görmezse ?. Hürrem Hakkı, kardeşine — Fazilet Hanım, pot kırdığı--| baktı; Nevres Vacit, bütün his'nin farkına varmıştı, hemen | lerini bir noktada toplamak is-' paralndı: tiyormuş gibi gözlerini yum-! — Oh!. Pardon Beyefendi. muş, elile ağzını tutmuş, kulak! Onu demek istemedim. . kabartmıştı. | — Sizi dinliyorum. Fazilet Hanımın her perde- — San'atkârın görüşü, tahli- si zehir damlıyan sesi, çok kı İli ile kariinki tabii bir olamaz. $a süren, fakat bir asır gibi uza| (O— Siz ne gibi ayrılık görür. yan bu ağır sükütü yırttı: yorstinüz?. — Bir san'atkârın gözü ile — Vallahi üstat, bulduğum bir kariin bözü elbette bir de- İayrılığı, sizin yüksek müsama- ÇA Mahmut Yesari ak İİ görmedim, . yalnız fotografile- İrile bu müşabeheti tasdik et- - mek mecburiyetinde kaldım,Fa kat romandaki kahraman kızın tipi, ne Belma Hanıma, ne de Matmazel Jülyaya benzemiyor. Nevres Vacit, koltuğun ke- narlarına tutunarak (ağır ağır doğrulmuştu: — Ne itibarla benzemiyor?, | Hanım, Nevres Va tâ hatırlanmıyor bile .. . Nevres Vacidin sıtma nöbe di geçiriyormış gibi sırtı ürperi, kaş.. Büsbütün, tamamile ay-)zizlik, diye ükmettik. yordu.Heyecanını güç zaptetti-'rr,. Başka bir çehrenin kopya- gi, yüzündeki çizgilerin buru- İsı diyebileceğim! . Şup gerilmesinden anlaşılıyor- İdu, | Hürrem Hakkı da burnun- |basreştı ki, Hürrem Hakkı,bun Mizah. Edebiyat a Sar at l | mana (3) Valide(3)| Slide 44040499455 İTTIHADI MİLLİ Na MA Türk sigorta şirketi Harik ve hayat üzerine sigorta muamelesi 'cra eylerir. Sigortalar halk için müsalt şeraiti havidir. Merkezi idaresi: Galatada Unyon Hanında Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. 4422909)» Telefon: Boyoğlu—2003 Salon: Ve Yemekli Salonların Tenvirine Odalarının Müteaddit LİMA İT neşrettiği “bilvasıta ziya mun- tazam ve konfor- tabldir Metro han Tünel Elekirik evi, Beyazıt İstanbul - iskelesi No 10 Üsküdar, Diyarıhekir vilâyeti daimi encimeninder: Emaneten yaptırılmakta bulu bütçelerinden verilmek yerdi i ı kuruşluk inşaatı 20 gin müd detle münakasaya vazedilerek 26 Teşrinievvel 930 tarihine mü sadif Pazar günü saat 14 te pa- sına binaen mevcut malzeme a-İzarlıkla ihalesi icra kılmacağın- meydanı, Beyoğlu Caferağa Muvakkithane caddesi Kadıköy - Şirketihayriye bakiyci inşaatile zemin gatı ne- vakisi ve bilümum teferruatının ynen ve maliyet fiyatile devir ve İpe keşifname ve şartnameyi emaneten İl olünan mikdarı |görmek Jaha ziyade tafsilât keşif bedeli üzerinden tenzil e- İalmak i ist enlerin daimi encü” dilmek ve bedeli ihalenin nısfı menine müracaat eylemeleri i bu ve bu ve diğer | misir sir gelecek senellâr sene İlân olunur. Deniz razı Satin alma komisyonundan 25,000 kilo kuru fasulye: ? Teşrinisani 980 Pazar günü 10 de 11050 kilo kuru üzüm 2 Teşrinisani 930 Pazar günü 14 de Deniz Levazım ambar: ihtiyacı için yukarıda yazılı Kuru Fasulye ve Kuru Üzümün ? Teşrinisani 930 tarihine müsadif Pazar günü kapalı zarf usulile ihale «diledeğinden şartnemesini görmek yenlerin her gün ve vermek isteyenlerin ihale günü ve Satırda Ja Deniz harp O mektebi tin Alma komisyonunu mür Teni zineiri salıyor Tahlisiye umum müdürlüğünden: Anadolu kavağında tahlisiye deposunda mevcut bir kaç 80 ku ar ister nizam kapusu üstündeki dan mürekkep tahminen teşrinievvel 930 pazartesi günü saat 14 de kavağında thlisiye dep ncağından' taliplerin Anadolu Kavağında tahli İstanbul P.T.T. B. Mü- dürlüğünden: inlevvel 030 tarihinden itibaren / çin yüz kurup alın: ye d heyetine müracaat etıneleri ilân olun — Selma, diyin... — Evet! Selmayı orta ve trk naz olarak tasavvur ediyorsu- nuz, — Öyle değil mi Kâmil? Hürrem Hakkı, araya girdi: | — Evet üstat. Bende — Boy meselesi, o kadar e- |okudum, çok hayret ettim. Genç kadın, kesik kesik gü” Fazilet Hanım, ısrar ediyor-|lüyordu: Fazilet Hanım, kocasına öf dü: du: — Hattâ, bunu sizin Beli. — Fakat renk, saçlar, göz, ! Hnıma karşı yaptığınız bir a Kâmil Beyde başını salladi” — Evet, üstat!. Genç kadın, son ocümlesinil Oo Nevres Vacidin ai söylerken kelimelere o şekilde |tu, ağır ağır verine çöktü — Galiba, siz saka ediyor” dan solumağa başlamıştı, Aca- daki kastı, gizli mânayı, kendi! pyz!. *a bu, doğru mu idi — Fakat pardon beyefendi, |rinin görmediğini. bildiği için,! kariin görüşü, tahlili ayrı oldu yet güneşini karartmak mı is) gunu evvelce tasrih etmiştim. İtiyordu?. Nevres Vacit, sinirli sinirli | başını silkti: Fazilet Hanım, parmaklarını açıp kapayarak anlatmağa baş- - İladı: — Belma Hanraım boyu o Halbuki kah- Nevres Vacit, tamamladısı” ğildir, hanıza sığınarak söyliyece- tanın uzunuduz. Hürrem Hakkı, - kanatacak gim. nüz Beima ile benim gördüğüm! raman kız. . Erge ii Fazi- |; . Fazilet Hanım. dilile dudak- Belmo-arasinda.nc fark var?...| Fazilet kendine halle uğrastı, in gözle- | Vacit te irkilmişti: tahlili ile bir kalbine şüphe sokmak,muvaffa sı mı?. | Nevres| Kiki Beyefendi. — Olamaz, imkânı yok. Nevres Vacit, elini gözleri götürmüştü ; içine bir şüphe $£, mişti. Acaba Ferhundeye, Belmaya da Ferhunde & ğ — Başka bir çehrenin kopya — Evet, tamamile bir baş- - İkasını hatırlatıyor. Gi elâ kimi? ma, () nikel elini alamdan | Ye mi bakıyordu?. Fakat Bİ geçirdi, donuk donuk baktı; İmanın yüzündeki o değ e. — Ferhunde Hanımı! larr, mat rengini, civa gibi Nevres Vacit, yerinden sıçra lerini unutmuş değildi kit #9. is Be e 2s ki; ad Bitmedi ”

Bu sayıdan diğer sayfalar: