12 Aralık 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

12 Aralık 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MİLLİYET CUMARTESİ 12 KANUNUEVVEL 1931 Gümrüklerde kânunuevvel listesine el'an başlanamadı Kimyagerler senelik kongrelerini aktettiler Sazı müesseselerde ecnebi kim- yager istihdam edilmesi acı şikâyetleri mucip oldu Kimyagerler cemiyeti dün | kaç kişinin cemiyet menfaati- t 14 te Halk evinde senelik Poöngrelerini aktettiler. Kongre N darülfünun üiderris muavinlerinden İlha- İrdah sonra şu kararları verdi- I — Dünya ile münasebet- fabrikalardan ecnebi kimya | #r yerine teşviki sanayi kanu- n maddei (o mahsusasına den Türk kimyagerleri- İmmasınr temin için teşeb tta bulunulacaktır. — Ankarada yeni bir şu- açılmasına şimdilik ih görülmediğinden Arka Kimyagerler ocemiy. up âzadan bir veya bir ümrüklerde Muameleler A lim z ânunuevvel listesine henüz başlanmadı ” Evvelki akşama kadar güm İtüklere (400) kadar beyanna- verilmiştir. Teşrinisani be- Yannameleri el'an bitmemiştir. Dun için de kânunuevvel lis İelerinden mal irhacına henüz lanmamıştır, vaziyet üzerine bir kı- Mm tacirler teftiş hey'eti reisi lil Beye müracaat ederek şi- yette bulunmuşlardır. Diğer taraftan ambarda bulunan mal- lar çıkmadan denizde bekliyen ıllarn © çıkakarılmasına da de edilmemektedir. Bundan başka ecnebi tica- fet odaları da tesadüf © edilen |. üşküller hakkında ticaret o- ından bazı temennilerde bu uşlardır. dan | | Binbaşı Faik Bey | beraat etti ANKARA, 11 — Geçenler Üc Kangal kazasında bir cina- İlyet Ka olman, kazan © Askerlik Yubesi reisi binbaşı Ferit Bey | | kimi öldürmüştü. Burada a- | Bır cezada cereyan eden muha neticesinde Ferit Beyin pa cinayeti nefsini o müdafaa tile işlediği sabit olmuş ve aat kararı almıştır. İbendikiz yeni bir | Mektep Pendikte 80 bin liraya yeni | | bir ilk mektep yapılmasına ka- | far verilmiş ve ihale edilmiştir. | Ayrıca Paşaköy, Samandıra, Ve Başıbüyük köylerinde bu se be birer köy mektebi yapılacak | ——.— Yakacık yolu Kartal - Yakacık yolunun le yol üzerindeki tehlike ir virajın kaldırılarak yo- İun başka bir yerden geçirilme $i, bir kısmının da yeniden as- falt olarak yapılması (4400) li Taya bir müteahhide ihale edil Miş ve tamirata başlanmıştır. gil Batan motör | Sirketi Hayriyenin işgüzar | motörünü, Seyrisefainin Sana vapuru, Galata rıhtımı önünde bir müsademe neticesinde ba- turmıştı. Alemdar (o tahlisiyesi | batan motörü denizden çıkar. Mağa çalışmaktadır. Tayyareci kız Konyaya indi KONYA, 10 — Alman tay Fen fakültesi | hap olunacak hey'eti | terkedilmiştir. i Bey açtı. Uzun münakaşa. | İ Bey, kâtipl Yareci matmazel Elli Eihborn dün akşam şehrimize gelmiş, tayyare cemiyeti erkânı ve bir çok halk tarafından karşılan. Mmıştar. las Yıldız oteline mi- afir edilmiştir. o Havalar çok isli olduğundan şimdili batini tehir etmiştir. ne çalışması için murahhas ola- rak intihap edilmesi yeni inti- idareye Bu kararlardan sonra hey'eti idare intihabina geçilmiş, yeni heyeti idare riyasetine Darül- fünun kimyayi hey'eti ve sa- nayi müderrisi Cevat Mazhar | «e müskirat idare- si. fen mi Ekrem Bey, Vez nedarlığa gümrük kimyagerle- rinden Sabahattin Bey intihap olunmuştur. Kimyagerlerden Zihni, Ra- sit binbaşı Mehmet Ali, İhsan Beyler hey'eti idare âzalığına intihap edilmişlerdir. Yalova Yolları Kara mürsel yolu ikmal edilmek üzredir Yalovada yol inşaatı büyük Mi Yalova Se ikide amade j da bitecektir. Yalova kaplıca asfalt caddenin de inşasına de- vam edilmektedir. Bu cadde nihayet İ mayısta umuma açı- lacaktır, Maamafih kış (o hafif geçerek, yağmur, kar yağmaz- sa İnşaat daha evvel bitecek- tir, Hükümet: binasmın yıktırı- larak daha arkaya yeni bir hü kümet konağı ve iskele başına bir meydan yapılmasma (dair | de tasavvurlar vardır. Yalova belediyesinin bütçe- si çok dar olduğundan bu inşa at için idarei hususiye bütçesin den tahsisat ayrılacaktır. Jan- darma kumandanlığı için sahil bina yapılması muvafık yor. İskeleden itibaren bir rıhtım inşası da düşünül mektedir. Bir vapurda kaçakçılık Radostan limanımıza gelen mühim mikdarda (kaçak eşya yakalanmış ve O mürettnebatı tevkif edilmiştir. Vapur Salıpazarı açıkların- da demirlemiş, muhafaza teşki lâtı vapurun vaziyetini şüpheli görmüş ve tarassut altına al mıştır, Gece yarısından sonra Kabataş iskelesine çıkan müret tebattan birisinin üstü arandı. ğı zaman ipekli atkılar zuhur etmiş, bunun üzerine vapurda da taharriyat yapılmış ve mü- him mikdarda kaçak eşya bü- unmuştur. Kaptan da dahil olmak üze- re mürettebattan bazıları polis tarafından isticvap edilmekte- dirler. —es— Arabacılar defteri . Arabacıların da, hamallar gi bi belediye tarafından idaresi- ne karar verildiği yazılmıştı. Belidye, bunların o mazbut bir dosyasını tanzim etmek için seyrüsefer merkezi vasitasile a rabacılarm kaydma başlanmış- tır. Kayıt muamelesi bittikten sonra arabacılar hakkında yapı lacak muamele tayin edilecek- tir, Bursada bir böcekhane yandı Bursada evvelki gece yanan Böcekhanenin üst katında otu- ran amele, yangın alt kattan zuhur ettiğinden (kendilerini pencerelerden aşağıya atmışlar dır. Böcekhanede Ameriya sev kedilmek üzere sigortalı 15 bin okka koza da yanmıştır. arasındaki | Ekonomi Transit halı Ticareti İngilizler merkezin tekrar İstanbula geçmesinden korkuyor İngiliz gazetelerinin yazdı- ğma göre, transit hal ticare- tinin İngiltereden tekrar İstan bula geçeceğinden İngilizler te lâş etmektedirler. Transit ha- İr ticareti harbi umumiden &v- vel İstanbulda idi. Fakat har- bi umumi seneleri içinde Lon- draya geçti ve harpten sonra da Londra © beynelmilel halı transit merkezi oldu. Şimdi İn | gilterede yeni gümrük tarifele | rinin tatbikine © başlandıktan sonra transit ticaretinin tekrar İstanbula intikal © etmesinden korkulmaktı dinde teşebbüsatta bulunmuş lardır. Çikolata ihracatı Çikolata fabrikaları Mısır, f gümrük idaresinin şeker den şikâyet etmişlerdir. İhracat ofisi çikolata fabri- kalarının bu şikâyetile alâka- dar olmuştur. Ofis çikolataih- racatını o arttırmak için bazı tedbirler ittihaz edecektir. Bu münasebetle © çikolata | fabrikatörleri, gelecek hafta ih | racat ofisinde bir içtimaa d vet edileceklerdir. ( İçtimada farbikatörlerin caktır, (Bulgaristanda yüncülük Bulgar hükümeti yüncülü- ğe ve yün istihsaline son gün- j lerde fazla ehemmiyet verme- ğe başlamıştır. Bulgar hükü- meti, Macaristandan damızlık olarak 100 koç 200 merinos ko yunu getirtmi: caret odası Bulgaristanın ko- yüncülüğü- tetkik ettirmek Fransa bankasının altın karşılık bilâncosu PARİS, 11 (A.A.) —Le ir. Bunun için a- | lâkadarlar ticaret nezareti nez- | sar resminin geri vermediğin- | fikirleri alma- | Şehrimiz ti- | Poliste Pangaltıda | Bir ev yandı | —iiein | Evde kimse yoktu, kapısı kilitli idi İ Dün sabah Pangaltıda fı- rın karşısında boş bir evden yangın çıkmış ve ev kâmilen yanmıştır. Ev boş ve kapısı kilitli duğu içim itfaiye içeriye mekte müşkilât çekmiş, yet kapıyı kirip eve girmişti Ev yandıktan sorra etrafa ine meydan verilmeden İ mıştır. Ateşin evin altında bu- lunan berber dükkünindan çık- tığı tabmin edilmektedir. Za- bıta tahkikat yapıyor. Tedbirsiz' ana | Kasımpaşada oturan Emine Hanım üç yaşindaki çocuğu ev İde yalnız bırakarak sokağa çık mış, çocuk odada yatarken ba- İ müştür. İ — Takke yarmağa başlayınca gocuk-hemen ateşten çıkarıp | yatağın üzerine atmıştır. Takkenin ateşinden yatak tutuşarak yangın çıkmışsada etraftan görmüşler ve derhal it faiye yetişerek söndürmüştür. Cerh Nazmi isminde biri son dere ce sarhoş bir halde “Çemberli- taşta Saferin kahvesine gide rek Safer ile o müşterilerden Remzi isminde birisini biçakla ağır surette yaralamıştır, Naz- mi yakalanmıştır. Beşiktaşta o Abdürrehman ve kardeşi Asım Beyler bir ras meselesinden kavga etmiş- ler, neticede Ahdürrahman ve Asım Beyler evin camları kı- | rılmak suretile kollarından ya- ralanmışlardır. > Asım Efendi Beyoğlu hastanesine © yatırıl- mıştır, 5 Dayak Taksimde Şişli | sokağında 24 numaralı hanede © Rahime Hanımı hanede sakin Ni- yazi Efendi ile Hatice Hanım dövmüşlerdir. Matin gazetesine göre, Fran- sa bankasının son © plânçosu, yüzde 60 derecesini geçen ve 68 milyar franga baliğ olan ye ni bir altın karşılık nisbeti gös termektedir, ———— Kunduracılara Konferans Dün halk evinde kunduracılar dertlerini döktüler Dün halk evinde Şirketler komiseri Remzi Saka Bey tara- fından kooperatifin faidesi hak kında kunduracılara bir konfe- rans verildi ve kooperatifin fa- ideleri anlatıldı. Remzi Saka Bey ezcümle dedi ki: “İstanbulda muhtelif san'at kârlar ve iş adamları teşkilâta mühtaçtırlar. Bu teşkilâtsızlık muhtelif ticari © teşekküllerin kendi bildiklerine göre çalışma larmı intac ediyor. İstanbul- da 15 bin ayakkabıcı var. Bu muazzam kütlenin iktisadi va- ziyetlerini kuvvetli esaslara tinat eltirmek lâzımdır. Kunduracılar kurtarmak i- çin mevcut teşkilâtı ıslah et- mek lâzımdır. Bu teşkilât koo- peratif teşkilâtıdır. Koopera- tifçilik ihtikârın önüne geçen en rağ âmildir. dünyanın her ta İle da ihtikâ la mücadele e- den bir kuvvettir.,, Konferans bittikten sonra söylenen mevzu o kunduracılar arasında münakaşayı mucip ol du. Ustalardan ziyade asıl işçi- ler kendi aralarında bir koope Bir sandal devrildi Dün İneboludan gelen Ci- de vapuru yolcularından Yu- | suf Efendi eşyasını 1489 nu- maralı sandala © yüklemiş ve Galata rıhtummın 100 metre kadar açıklarında havanm mu- halefeti yüzünden sandal dev- inde bulunan san- kire Ömer deni: | de kaytnrılmmikizer. Otomobil Kazası Şoför Abdullahın idaresin- deki otamobil İstiklâl (o cadde- sinde Andon ve Yorgi oğlu An don isimlerinde iki kişiye çar- parak ağır surette Yaralamı tır, Mecruhlar bastaneye rülmüşler, şoför Abdullah ya- kalanmıştır. Palto hırsızı Tahtakalede Belediye kan- tar kulübesine (meçhul bir şındaki takkesi mangala düş- | Miras yüzünden kavga! içi uzadı — Ajanslar bugünlerde soğuk | soğuk haberler veriyorlar: dan aşağı (21) e düştü! — Kar, Ilgaz taraflarında | bütün yolları kapattı, . — Rusya'da dondurucu ku ru bir ayaz var.. — Fransa'nın şimal kısmın da fırtına mühim tahribat yap tı. ! Bunları gazetede okuyan kömürcü, oduncu esnafı odu- nun çekisini altı yüz elliye, kö mürün okkasını sekize çıkar. İ maş çok mu? İ Ömrünün kışma girmiş alt mışlık bir ihtiyar geçen gün, bir mecliste ( İstanbulun eski i kışlarından bahsederken: — Allah bilir ama, bu sene, bahara erken kavuşacağız! di- | yordu. — Nereden anladınız? Diye sorduk. Dedi ki: — Kış erken o başladıda ondan.. Erken başlayınca, er- ken biter, Başımızda ekşiyip kalmaz. Geçen sene, ne idi 0.. bızmı alama irez dalları üstünde kar gördük.. İhtiyarın kehaneti çıkacak mı çıkmıyacak mı? Orası ayrı mesele. Fakat, her şey, mevsi minde / gerek.. Şu bir iki ay le, kış varsın ne kadar ma rifeti varsa, göstersi; geldiği zaman, bahara gi mizi anlamalıyı Kış geceleri İstanbul sokak larmda bir takım satıcılar pey da olur başta, kocaman testisi ile arnavut bozacı geçer: — Booozaaa.. Arkasından mısır buğdaycı nm sesi duyulur: — Kıtır kıtır... day... Ve nihayet, el ayak çekil- dikten sonra, kafesli pencere- lerin önünde, yanık bir ses, a- cem aşiran makamından baş- lar: Mısır buğ- İsaeaeeanesaasasenee sese Bir imam karısını sonra her şey ANKARA, Ji (Telefonla) Dün sabah Bent deresinde İnkilâp mahallesinde feci bir cinayet olmuş- tur, Mahallenin imamı 60 lik ihtiyar Hüseyin hoca refilkası Revane Ha- başma meşe | ye vurmak hırsız girerek palto ve saire çal mıştır. Kaza raporu henüz gelmedi Başvekil Paşanın geçirdiği otomobil kazasına ait kat'i por Ankaradan gelm; için hâdiseye sebep olan şoför Mit hat ve Cemal Efendiler henüz mevkuf bulunmaktadırlar, Ra- porun bugünlerde gönderilme sine intizar edilmektedir. tir.h. m — Ölen bir papazın bıraktıkları Geçenlerde Sen Benuva pa- pazlarmın en yaşlısı Fransuva Jozef ölmüştü. Bu adamın bi- lâvaris öldüğü ve 2 milyon li- ra kadar tutacağı tahmin edi- len emlâkinin hükümete kalma ratif yapmak lüzumunu ileri ie ve Meli Hi sı icap edeceği hakkında Vilâ- yete bir ihbar vâki olmuş, tah- > kikata başlanmıştır. i ına bakılırsa, Son Şirlnled oeecii; kilin a7 güm belleği do Perşembe günü seni kuza doğru imam efendi karısının ayni şekilde muamelesine maruz ka- lmca, fena halde hiddetlenerek eline gçirdiği odunla kadının kafatma vur- muş, kadın derhal yere düşmüş ve öl müştür. Bu vaziyet karşısında şaşıran Hü. etmek Diğer taraftan ayni mahallede 0- turan ve evli man kızına da uğ- annesinin iki saat evvel per. rafından çiğnenmiş olduğu. ihtimal, ni söyliyerek telâş eseri ayni zamanda damadının dükkünna da uğrıyarak bu merak ve telâşından bahsetmiştir. Tabiatile dün akşama kadar ken- disini ne gören ve çocukların evde bekleyişi de imamın teessürünü arttırmıştır. Gece karanlığı basınca, imam ma- belleğe sükümetin ede avdetini Mi miş ve sabaha karşı ahırda sedi, bir mk — Sivasta, sühunet, sifir- | Cesedi gece Bend deresine attı, fakat aradan bir gün geçtikten — Neee çiiiçek.. nece be- i ceyaz, keten helvam. Bu keten helvacılar, neden İse, hep güzel sesli insanlar İ dir. İçlerinde, zemin ve zama na, önünden geçtikleri evin iç- İ timai vaziyetine uygun düşe. cek beyitler, kasideler düzer, tatlı tatlı okurlar.. Ne zaman var ki, bizim ci- vardan geçmiyorlardı. Dün ak şam bir aralık kulak verdim. Sokakta yanık yanık bir şar- kı; Efendi, efendi.. Benim helvamı cihan beğeadi, kullandığım yağa, Halebin gü lü dendi.. tel tel helvamdan bir tutam al! | Bu çiçek helvaya (sen şaş da; kal.. Mübarek ne şekerdir, ne bal.. Ah ne beyaz keten helvam.. Zavallı adam, boş yere ne-| fes tüketiyormuş meğersem... Söyledi, söyledi, söyledi.. Hiç | bir yerden davet vâki olmayın ca bütün mahalleye şöyle bir yuf borusu çaldı: Ölüm uykusuna mı yattınız? Topunuz birden mi battınız? Keten helvacıyı başınızdan at- tunız, | Hay ne çiçek keten helvaml.. Felek dostumuz. üzerine almasın, O tanıdıklardan “Bur- han,, minde bir zat ge- çen gün, yana yakıla adından şikâyet eti — Azizim, ben ismimi de- Ziştireceğim.. l — Hayır ola.? Neden icap etti bu? — Anlatayım da bana hak ver. Şu buhran vergisi çıktı — Ne diyorlar? — Ne e) Buhra- Geceler, yıl kadar 30 senelik öldürdü uzadı, meydana çıktı.. Bent deresinin yanına getirerek de- veye atmıştır, Cesedin ağırlığı yüzünden evin kapısında ve yolda cesedi yere koy- mak zararetini hisseden imam bu suretle cürmünü meydana koyan &- ser ve delilleri kendi elile hazırlamış ve dereye kadar yolun üzerinde muh telif yerlerde cesetten ukun kanlar kurmuzı izler bırakmıştı. Bu sabah köp İ rünün yanında ve suyun içinde yüz İ üstü yatan bir cesedi gören mahalle çocukları bir taraftan mahalleliyi ve polisi haberdar etmişlerdir. Bu sırada hocanın damadı da ce- sedi görmeğe giderek kayın valide- sini tanımıştır. Damat yanına bir alarak eve gitmiş ve kayın pe- derini aşağıya çağırmıştır. Ihtiyar hoca, telâşla aşağı inmiş, kan izlerini temizlemeği unuttuğun- dan gerek damadının gerekse polisin derhal nazarı dikkatini celbetmiştir. Hüseyin Efendi, karakola gitmeğe dâvet olunmuş ve karakolda evvelâ cinayetini inkâr etmiş ve bilâhare vak'ayı olduğu gibi anlatmıştır. Ka- Gl tevkif edilmiş ve tevkifhaneye götürülmüştür. Ankarada yangın ANKARA, 11 (Telefonla) — Dün gece Hacı Musa mahallesinde keres- teci Aptullah Efendi ve Ziraat Ban- kası memurlarından Tarık Hilmi Be- yin kiraladığı evden yangın çıkmız, ilsiye yetişerek ex karmen yandık. tan 4 Bahara vaktindekavuşacakmıyız: Kış erken geldi, erken gidecek diyenler var... Soğuk soğuk haberler — Mısır buğday ve keten helvası — Burhan vergisi de ne? — Geceler, yıl kadar On iki saat deliksiz uyku — Eski sevdalılar ve yenileri... diye bir lâf vardır. ? İ şında pinekliyenler fın bir manası olabilir. Fakat, Beyoğlunun eğlen- ce yerlerinde sab, a alışkın olanlar uzun bulmuyorlar. kadaş anlatıyordu: Tepebaşında bir yüzlük devirdikten © sonra, kendimi barda bulmuşum, dans falan da ettim ama, kiminle ettim. Bardan ne vakit çıktım. Hiç bilmiyorum, Gözümü açtığım zaman baktım ki, yatağımda- Oh. Hele şükür.. Orta- lik daha karanlık. € geç kalmamışım diye seviniyordum, O sırada odaya biri girdi. Sordum: — Saat kaç? — Yediye on var!,. Meğer, sabahın yedisi “de- gil, akşamın yedisi imiş. Ta- aat deliksiz bir İ uyku çekmişim.. Vekit, ne de çabuk geçiyor canım...., Nerede o eski devirlerin gö- züne uykuyu haram eden, âşık mizaçlı gençleri?.. Herkesi vurmuş Pupa yelken gidiyor. Dün bir ar engine. Sebiyeldiyi müneccimle muvakkıt be bilir, Müpteldyı gama s0? kim geceler kaç süse? Diyen şair, başını kaldırsın da zamane âşıklarını görsün. Eski sevdalılar, birine tutu lunca yemekten içmekten kesi lir, mum gibi eriyerek az za- fener) e döner lermiş. Şimdikiler, yiyip içip gülüp oynuyorlar. Aşk rüya olmaktan çıktı, hakikat oldu. Âşık, sevgilisi- nin hayalini bulutlar arasın. düş da aramaktansa, kendisini ya ahane bir sinemada, ya bir de bulmağı tercih diya Hakları da yok de; lâm ya, sür'at asrmdayız. Şi- mendiferde görüşüp, otemobil- de sözleşiyor ve tayyarede se- vişiyoruz.. (M.S) easaararaz. .... Mehterhane Taburu Askeri SEM böyle bir tabur yapılması düşünülüyor Askeri müzesine merbut ol mak üzere bir Mehterane tabu, Bu tabur piyade, çu ile diğer bazı kısımları ihti- va edecek, piyadeler kalkan ve saire ile mücehhez olacak, mü- zede mevcut eski topları ve eski sipahilerin elbise ve techi- zatlarını taşıyacak, ayrıca Meh ter takımımız da olacaktır. Buraya kaydedilecek efra- dın esnan dahilinde bulunanlar dan intihabı ve asker gibi mu- amele görmeleri de tasavvur edilmektedir. Askeri müzedeki © eşyanın tasnif ve yeniden tertibi için Almanyadan celbi düşünülen, mütehassısın — getirilmesinden mali vaziyet dolayısile şimdi- lik sarfı nazar edilmiştir. İki esrarkeş Adliyeye verildi Şehrin muhtelif semtlerinde yangın yerlerini esrarhane ya- parak gizli esrar içenler hal kında yapılan tahkikat esnasın “| da Unkapanı polis mevki ke- restecilerde yangın yerinde E. to ve Haydars isimlerinde iki kişiyi yakalamıştı. Bunlar hak kmdaki müstantiklik tahkika. ği

Bu sayıdan diğer sayfalar: