14 Aralık 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

14 Aralık 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Madenler ve Hararet Çok defa kendi kendinize sormuşsunuzdur, şu termomet- re denilen basit âlet —— ii or da sıcağı, s0) ili İllaki kcal iü ela asılı duran termometreyi çivi- sinden çıkaralım ve sobanm ya irelim. Biraz sonra içinde bulunan civa miktarının çoğaldığını görürüz Halbuki hiç kimse tübe yeni- den civa ilâve etmediği içim vehleten esrarlı bir hâdise kar- şısmda gibi kalırız. Halbuki termometreyi alıp tekrar pen- ceredeki çivisine asarsak, civa mikdarı yavaş yavaş azalır, Na sl azalıyor? Cam borunun için den bir tarafa akmayor ki, böy le azalsın. Şu hâdiselere bakarak, civa i a mikdarının azalıp çoğalmadığı ni, ayni vezinde kaldığımı ka- bul etmek lüzum gelir. Ancak Petice olarak şöyle bir müşahe deye varıyoruz ki, ayni mikdar daki civa sıcağın veya soğuğun tesiri altında daha fazla veya daha az yer işgal ediyor. Bu hal, yalnız civaya münrasır de- #ildir. Meselâ kendinize bir balon aldınız. değil mi? Bu ba- lonu birkaç saat dışarıda soğu ğa terkediniz. Balon bir müd- det sonra vakti geçmiş bir ar- mut gibi buruşacaktır. Fakat balonu dışarıdan alıp sıcak oda Ya koyunuz, Tekrar eski güzel ve dolgun halini alır. Bu tecrü beden d- şu anlaşılır ki, balo- hun içindeki gaz de tıpkı civa gibi sıcağın ve soğuğun tesiri altında kalmaktadır. Demek ki <isimlerin. sıcağın tesirile ha- imleri artıyor, soğuğun tesiri- le dö hacimleri küçülüyor. Bu hâdiseyi bu suretle kabul ettik ten sonra, neden böyle olduğu- nu izaha çalışalım. Fakat bura- da artık tecrübe ve müşahede sizin elinizde değildir. Çünkü hâdiseyi anlamak için ecsamm İçine göz atamazsınız. Biliyor- Munuz ki cisimler, son derece ü nihayetsiz cisimlerden Mürekkeptir. Bunlara molekül diyorlar. Bu moleküllerin mu, öteki kuvvet koptu Xi Mi gören enerji “hararet” tir. İlarereti temyik derseniz, ci lerdeki azene bozulur. “lo kıza doğru yürürler. Tah. iş Delikli boru Bu küçük hileli bir oyundur ki, intikam almak istediğiniz arkadaşlara karşı tatbik edile- bilir. Onun için yirmi senti- | metre uzunluğunda o mukavva bir boru yapınız. Ayrıca bir şi- şe mantarından bir yuvarlak kesiniz. o Fakat bu yuvarlağın kutru mukavvanın borunun kut ru kadar olsun, Bu mantarı bo runun merkezine yerleştiriniz. O suretle ki boru iki kısma ay- rılmış olacaktır. Borunun diğer bir ucumu da delikli bir kapak- la kapatmız, Bu kapağın ortası na da tenekeden bir tüp geçiri miz, Fakat bu kapoğı bepaime- dan evvel de içine bir mikdar un koymağı unutmayınız. İnti- kam almak istediğiniz arkadaşı — Üfür , bak ne güzel öte cek. Yalnız üfürürken gözleri- ni kapa.. Eğer alır da teneke tüpten ü ii akn fürürse, içindeki un- lar deliklerden fırlayarak çocu ğun yüzünü palyaço suratı gibi bembeyaz eder, bırakır, Bu hile li oyundan maksat ancak gül- mek olmalıdır. Yoksa kızdırıp ta kavga çıkarmak değil, Mendil oyunu Bu oyunu kız erkek bir çok gocuklar bir arada oynarlarsa, daha eğlenceli olur. beril Gözle 8 toplanırlar, Yalnız kalan kızla rm her biri de birer mendil a- lırlar, Mendilleri bir ucundan tutarak, köşede duran Mi lardan birer kaval ye intihap e- derler, Ondan sonra erkeler intihap ettiğini tahmin ederek, Bu oyun çok eğlenceli bir şey dir, Yapması da o kadar zor de ildir. Büyücek murabba şekil- de bir mukavvaya biribiri içine ve merkezleri bir üç daire çizer siniz, (Şekil A) ve bu üç daire- yi de on altı müsavi kısımlara 2 | ayırırsımız. Evvelâ kurşun ka- lemle çiziniz, Sonra üzerinden | mürekkep geçersiniz, Yalnız A şeklindeki noktalı çizgileri çiz- meğe lüzum yoktur, Dairelerin ortasmdaki yıldızı da çizmeyi- niz, Bu yıldız müteharriktir ve ayrı bir mukavvadan kesilecek- tir. Bu yıldız sağa sola dönebil mesi için, mukavvanm ortası- Da bir küçük çivi ile raptedile- cektir, Sağda B şekli bu yıldı Zin nasıl yapılacağım gösteri- yor. Evvelâ mukavvanın orta- sındaki daireye müsavi ayrı bir daire çizersiniz. Ortaya gene B şeklinde noktalı olarak gös- terildiği gibi ikinci bir küçük daire daha çizer ve birinci da- ireyi gene noktalı hatlarla gös- terildiği gibi, hatlar çizersiniz. Bundan maksat asıl yıldızı çi- zecek umumi hatları o bulmak içindir ki B şeklinde yıldızı teş kil edecek hatlar, noktalı ola- rak gösterilmiştir. Yıldız da bu şekilde hazırlandıktan sonra, simdi A şekline geçelim. Üç ta | ne taş lâzımdır. Bu taşlar da yuvarlak mukavvadandır. Fa- kat renkli olarak boyanacaktır. Birincisi mevi, ikincisi, sarı, ü- çüncüsü kırmızı... Yıldızm be- yaz kısımları da boyanacaktır. 4 numara mavi, 5 numara ye- İşil, 6 numara sarı, 7 numara kır (mızı boyanacaktır. o Yıldızlara bu numaraları o yazmak lâzm değildir. Sadece renkleri tarif etmek için modele numara kon muştur. Aslında numaraya ihti yaç yoktur. Matlâp olan renk- lerdir, Şimdi bütün levazım bu yuna gelelim. Üç oyuncu lâzim | dır. Her oyuncunu bir taşı var 1- | dır. Taşlar merkezden en uzak minde aldanmayan erkeğe kız mendili verir , Aldananlara da mendil verilmez ve kendisi yumrulda tekrar “köşesine ko- vulur. Ondan sonra kavalyesiz kalan kızlarla kavalyesini bu- lar kızlar ve kavalyeleri, bu za valrarm etrafmda el ele halka yaparak bir dans tuttururlar ve damsız kalmış kavalyelerle - lay ederler. min de hacmi artar, Yani inbi. sat eder, Bilâkis harareti soğu- tursanız, moleküller Uyaklaşır- lar ve cismin hacmi küçülür. Takallüs eder, Cismin bu suret le büyüyüp küçülmesinin ba- zan da mahzurları oluyor. Ma- deni inşaatta bu nokta nazarı itibara alınmak lâzım geldiği i- İçin meselâ demiryorllarında i | raylar arasında veyahut demir İ köprülerde çubuklar arasında hesaplı bir mesafe bırakmak lâzm gelmektedir. Eğer bu nokta nazarı dikkate alınmaz. sa, güneşin altında kızan ray bükülür ve tren yoldan çıkar. Köprü de pekâlâ yıkılabilir. de rakkasların uzunluğu saatin hareketini tanzim eder. Fazla sıcaktan rakkas uzarsa, saatin de muntazam hareketi zail o- lur, Bu sebepten rakkasların i- malinde inbisat kabiliyetleri muhtelif iki çeşit maden kulla nılarak mahzurun önüne geçil. mektedir. Madenlerin bu a sından muhtelif şekillerde isti- fade edilmektedir. Meselâ bazı yangın muhbirleri bu neviden- | dir. Yangın çıkıp ta maden ha raretten kızdı mı, uzar, uzayın ca madenin ucu elektrik cereya nı temin eder ve bu cereyan da muayyen yere konmuş zili işle | tir. Zil çalımcas yangın çıktığı alınır, suretle hazırlandıktan sonra o- | | Bu kayıktakiler tehlikenin farkina hanelerden herhangi birine ko- Bur, Zar atılır. Zarı atan taşmı müştereken intihap edilecek bir istikamet dahilinde, kaç gelmiş se o kadar hane ileriye alır. E- ğer bu taşm geldiği hanede baş 'ka bir taş varsa, o taş zarda atı lan mikdara göre o kadar hane geriye gider. Gene ayni oyun- Cu zarı atar, Fakat bu sefer, zar da ne gelmişse yıldızı - saat yelkovanınm — istikametinde - o kadar hane mikdarmda çevi rir, Yalnız yıldız oyunun bida yetinde herhangi dört hanenin üzerine konulmuş bulunmalıdır | Eğer oyuncu yıldızı çevirdik. | ten sonra. yıldızm uçlarından | bir tanesi, kendi taşınım bulun- | duğu istikamete düşerse, yıldı | zın renginin ifade ettiği sayıyı kendi hesabma yazar. Renkle rin ifade ettiği sayılar da bun- | lardır: Mavi 1, yeşil 2. sarı 3, | kırmızı 4, oyun sıra ile bu şe- | kilde oynanır. Eğer oyuncular- dan birinin taşı iki tağ arasında mahpus kalırsa, ona oyun sıra- sr verilmez. Yani zör atmak bakkı yoktur. Müteğiıp oyun- cu zar atar, Evveldet oyun için bir sayı mikdarı tajin edilir. Kim evvel bu sayıya yetişirse, oyunu o kazanır.. Bu, yepyeni ve çok eğlenceli bir oyundur. Yağmurlu havalarda evinizde güzel vakitler geçirmiş olursu- muz, Hayvan isimleri 1 — Oyunu kazandık. Bizim, tim sahadan çekte. 2 — Polis kaçak altınları ya: | kaladı. 3 — Bir daha sana kefil ol. mıyacağım. 4 — Kaç yıl andım seni, (Her cümlede bir hayvan ismi varmadan © geziyorlar amma, bir timsah yaklaşmalarını Bekliyor. Acaba timsah nerde? . Kış geldi Artık ortalık kış manzarası nı aldı. Ağaçlar yapraklarını döktüler. Gök yüzünün tatlı meviliği kalmadı. yağmur. fırtı na, sis... Her şey yakınlarda ya ğacak karı hatırlatıyor. Kapı- lar sıkı sıkı kapalı, pencereler kapalı., Soba borularından, o- caklardan buram buram du- man tütüyor. Köşkün sahipleri de artık evlerinden çıkmayor- lar, İki kızları ucağın kenarma sokulmuşlar, bu sıcak aile hava sı içinde ellerindeki işle meş- gul oluyorlar. Kızlardan biri: — İşte kış geldi, dedi, her ev de ocaklar; sobalar yanıyor.. Öteki cevap verdi: — Her evde yanıyor mu zannedersin? Aman hemşireci- ğim, şu elimizdeki fanilaları be men örüp bitirelim de, götüre- e fakir aileye götürüp ve Kızlar, annelerinin de yardı- mı ile ellerindeki işi bitirmeğe koyuldular, Akşam üstü babaları geldi: — İşte kış geldi, dedi, yanan ocağın kenarında hep beraber oturup dinlenmek ne iyi şey... Kızlardan büyüğü: - Evet baba dedi, fakat şu fakir Ahmet Ağaya odunda göndersek ne iyi ederiz, değil | mi? #kâlâ yavrum, yarın da odun göndeririz. Fakat kızlar İ şu pencereleri iyi kapatın da gü i zelce ısınalım, Küçük kız hemen pencereye gitti. Orada birdenbire durakla .. Çünkü soğuktan titreyen bir küçük kuş, pencerenin kena rma konmuş duruyordu. San- iş — İşte kış geldi, sakın beni bırakmayın, Ormanımı kaybet tm, artık yiyecek bulamıyo. | #inde oturan kahveci garsonların- rum, diyor gibiydi. Kuş çocuğu gördü. Uçtu. Fa kat çok uzağa değil. Konduğu yerden çocuğun beyaz bir şeyi ufaladığını gördü. Acaba yene cek. güzel bir şey mi diye dü- şündü. Kuşa cesaret geldi. Tekrar pencereye yaklaştı, Orada hiç aklıma gelmeyen mükellef bir | yemek buldu. O sırada babası sordu: — Yavrum pencereyi neden ! kapatmıyorsun? — Şimdi babacığım, kuşca- yemeğini - yesin, kapataca- ğım, — Gene birini daha mı besli- yorsun? — Evet.. “İşte kış geldi” di- yen zavallı bir kuşcağız... O zaman babası: — Evet çocuklı dedi, kış geldi fakat kış fakir ve yoksul- ların ıztırap mevsimidir. Onla- ra bu iztırabı mümkün olduğu kadar az hissettirmeğe çalışa- İma, Kızlar bu sözlerden sonra tekrar tığlara yapıştılar. He- men ellerindeki örgüyü bir an evvel bitirmeğe çalıştılar... Çünkü kış geldi. Sıcak köşe lerinde oturanlar, soğuktan ız- tırap çekenleri düşünmeli. On- ların yardımına koşmalı.. ayni renkte bere, 2 — Mantonun altina giyilecek kolsuz yelek. Açık mavi| © gö i cerseyden, fermât için çift düğmeli, 3 — Açık mavi yünden eşarp, ucları | Yurdundan: lâcivert, kırmızı, beyaz triko, 4 — Triko pulover, ve kasa karmızı, | umumi kongresi 6 kânunusani 933 lâcivert ve beyazlı çorap (5), 6 — Lâcivert külot, 7 — Koyu kırmızı triko | perşembe günü saat 19 da yurdun | bere, 8 — Lüâcivert ve beyaz cizgili 9 — Beyaz verni kayıştan kemer, 10 — Koyu kırmızı ince yünden, lâçi. | dehilindeki merkezinde inikat ©- vert bordürlü yelek. kırmızı yünden örülmüş eldiven, il viğl Maruf Alman muharrirlerin den Emile Ludwig ahiren Ver sailles muahedesi hakkında bir azmıştır. Ludwig bu şa- t piyesinde Versail- nferansını terzil etmekte ve murahhaslara söylediği söz lerle muahedeyi vücude getiren konferansla inceden inceye &- lay etmektedir. Piyesin şimdi Londrada hususi surette prova ları yapılmaktadır. Ancak he nüz halka gösterilmediği tem Piyes anı Lo M Kırkağaçta tütün ri iki üç hafta içinde tütünleri kâ- milen satm almışlardır. İki üç gü- ne kadar tütünler teslim almacak- bır. Son zamanda tütün — fiatleri düşmüştür. 50 - 60 kuruşa kadar tütün satılmıştır. » Şarkışlada türkçe ezan Şarkışladan ; yazılıyor: — Bir hofiadanberi burada türkçe ezan | okunmaktadır. Halk türkçe ezanı derhal benimsemiş ve çabucak öğ- | | | iğ | renmiştir. Bir şantözü vurdular ADANA — Alidede mahalle. dan Bahri, Şark tiyatrosunda ça- lışmakta olan şantöz Şefkat Ha- nımın, tiyatroya gelirken önüne çıkarak bıçakla ehemmiyetli su- | rette yaraladığından yakalanmış ve Adliyeye teslim edilmiştir. Bahri, istintak hâkimliği tara- fından dinlendikten sonra tevkif edilmiş ve Şefkat Hanım da teda- vi altma alınmıştır. Akrabalarından birini öldürdüler ADANA — İcadiye mahalle- sinde oturan Tal Maksat is minde iki kişi, ayni mahallede 0- turan akrabalarından Kasım oğ- lu Salihi bir kavga neticesinde ba- #ina sopa ve demirle varmak su- retiyle öldürdüklerinden yakalan- maşlardır. Cuniburiyel Müddeiumumi mu- avini Halit Beyin huzurunda dün hükü i Hümit Bey tara- öldüğü anlaşılmış ve gömülmesine izin verilmistir. Elektrikli tel Hayraboludan yazılıyor: — Te kirdağ caddesindeki 128 numara» elektrik direğine sarılı dikenli nia nasılsa cereyan hattına te- etmiş, ozan vakti direğin ya- nından geçmekte olan 18 yaşımda Hamdi isminde bir çocuk ta bu dikenli maniaya dokununca cere- yana kapılmıştır. Hamdinin cere- yana kapıldığını gören annesi oğ- İunu geri çekmek istemiş, cereyan ona da tesir etmiştir, Bu iki kaza xede, ahalinin tedbirleri ile cere- yandan kurtarılmılar ise de evle rine ümitsiz bir halde götürülmüş lerdir. Vaziyetleri çek fenadır. Suriye Başvekili seyahat ediyor lâzım Bey iki gün evvel Suriyede bir tetkik seyahatine çıkmıştır. Bu seyahati esnasında o Humus, Hama, Halep ve müstakil İsken- 'derun sancağına On gün kadar devam edecek olan bu seyahatte Reisivüzeraya hususi daire ve Adliye müdürleri de re- Kongre Terbiyei Bedeniye Yurdumuz senelik apartımamı azanın teşrif leri rica olunur. Yukarıkı resim bir prova ©8- pasında alınmıştır. Soldan sa- ğa doğru Clemancesu, Lloyd Georges. Balfour — (ayakta), Wilson, Padereveki, ** Mareşal Foch, Roosvelt Ne yapacak? NEVYORK, 13. A. A. — Demek rat liderlerinden mirala; tün dünyada yer tutması için de gay, sarfedecetkir. Howse, râ Bugünkü program 18-16,45 Stüdyo 18,45-19 Mühlis Ti Be G5 19-20 Orkestra; 202030 İnci ve Nuran Hanımlar. 20-3021,30 Orkestra, Ajanı, bor- sa haberleri, VARŞOVA 1411 m. 19.05: Kafe-Konser. 20: Muh- telif, 21.05: Koro konseri. 22.10: Piyano konseri o (Nievindomeki), List). 23.10: Taganni. 24.05: Ka- Fe-Konser. Sesli filmlerden parçalar. 22.20: Gazete haberleri. 22.35: Metropol kahvehanesinden: Rou- ssel, Haydn, Blumer ve Chretien”- in eserlerinden konser. VİYANA 514 m. 18.05: Gramofon konseri. 19.15 müsahabe, a fif mesiki, PRAĞ 488 m. ROMA 441 m. 21.50: “LA VİTA BREME” i- 'nın eserlerinden ope- ZÜRİH 459 m, 18.05: Gramofon. 20.50: Ha- Hi musiki. 21.20: Temsil. 22.05: Konserin devamı. 22.35: Haber. ler. Müteakıben: Radyo orkestra amın gece konseri. BÜKREŞ 394 m. 13.05; Gramofon. 14.051 Ke- za. 18.05: Orkestra. 19.30: Ke- za, 20.45: Gramofon. 21.08: So- lo — Flüt, 21.50 : Piyano — selo su. 22.20: Piyano — Keman 80 le. BRESLAU 325 m. 17.05: Gramofon. 19.15: Naş li tazanmi, 19.45: Konser. 20.35 Hamburg'tan senfonik caz. Hafif musiki ve caz. 23.481 Dan- miğ'den: Hafif musiki,

Bu sayıdan diğer sayfalar: