25 Nisan 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 8

25 Nisan 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KONYA İSYANI. Çelebi Efendi ne dedi, Konya nasıl yaptı? düştü, Delibaş neler Anhara, K. Evvel, 1920 Her hâdisenin ehemmiyeti; vu- kubulduğu zamana, o zamanda ya- şayan hâleti ruhiyeye, şeraite göre küçük bir hareketin tesiri umuldu- ğundan çok ziyade büyük oluyor. Bununla beraber (o Konya isyanı, ehemmiyetsiz bir hareket değildir. Nitekim dahilde ve hariçte yaptı. ğı fena tesirler büyük oldu: Düş- manlara ümit verdi. kilere cesaret verdi, cephede ve cephe gerisinde çalışan millicilere elem verdi. Bugün artık tarihe in- tikal etmiş sayılan Konya isyanı- nın mahiyeti şudur: N Delibaş isminde bir şaki; başma beş yüz kadar asker firarisi topla- mış. . İlkönce Konya havalisinde nan bir kaç asker ve jandarma ile müdafaa etmek istemişler.. Fa- kat Delibaş hücumuna dayana- mamışlar. - Nihayet vilâyet mer- kezini de işgal | etmiş.. Bununla kalmamış, gün geçtikçe isyan dai- resi genişlemiş. . ... İsyan haberi, memleketin her ta» rafına yayıldı. Maneviyat sarsıldı. Büyük Millet Meclisi Hükümeti i- çin bir irade ve idare imtihanı a- çılmıştı. Mustafa Kemal Paşa ve hükümet, bu isyancılara müsame- ha edecekler mi? Müsameha eder- lerse bu gibi İsyan hareketlerinin başka yerlere sirayetine sebep ol- mazlar mı? Hocaların taassuplarına, mana- İi ve manasız Omü: Ex büyük davaya zarar & vermediği müddetçe — o kadar müsait dav- ranan Mustafa Kemal, bu mesele- de celâdetini takındı. Tertip ve sevkettiği askeri kuvvetlerle bu is- yanı kökünden söndürdü. Esasen şok temiz bir halkı olan Konya Vi- İâyetimiz, şimdi tam bir sükün i- çinde yaşıyor. Aldatanlaria alda- nanlar; başlarını hakikat kayası- na çarptılar. Mesele, asayi bakımından, pandı demektir. Fakat Arp meclis muhitinde ağızlarda dola- şan rivayetlerin arkası gelmiyor: Bazı meb'uslar ve bu O meyanda Konya meb'usu, meclisin ikinci re- isi Abdülhalim Çelebi Efendinin isyan hareketinde alâkası varmış. Divanıharp tarafından © sorguya çekilmiş.. İyi ifade verememiş... Tevkif edilecek, Erzuruma sürgün gönderilecekmiş. . Fakat divanı. harbin bir meb'us efendi hakkın. da böyle bir karar vermesine Ka. nunu Esasi müsait mi? Bugün bir meb'usun başına gelecek bir kaza, yarın başka bir meb'us için de mu kadder değil mi? o Her halde en son hükmü meclis vermelidir. İşte Abdülhalim Çelebi Efendi de An- karaya gelmiş.. Vaziyeti, mace- rayı kendisinden dinlemek en doğ- ru bir şey olacak. . ... Çelebi Efendi, Konya isyanının nasıl anlatıyor: — “Vaha gecesi | fakirhanede yatıyordum. Kumandan Avni Be- İstanbul ve Trakya Şeker Fabrikaları İstanbulda. | Abdülhalim Çelebi Efendi. . yin (Avni Paşa merhum) beni gör- mek istediğini söylediler. Kuman- dan beyin yanına gittim. Dedi ki: — “Vali Bey sizi istiyor. Delibaş memleketi yahacakmış... Birlikte tedbir alacağız!,, Rebbena hakkı için o güne kadar Delibaşın ismini bile işitmemiştim. Çünkü siyaset- le meşgul olmadım! Umuru hükü. metle alâkadar değildim. Vali Be- ye gittik. “Alâeddin tepesine çı- kıp müdafaa edeceğiz!,, dedi.Be- raberce Alâeddin tepesine çıktık. Tepeye çıkar çıkmaz da kurşun yağmıya başladı. Orada eşraftan daha bazı zevat vardı. Müftü E- fendi oradaydı. Sonra Şeyh Sünusi Hazretleri de geldiler. o Neticede Şeyh Sünusi ile datnizin âsilere nasihat vermemiz tensip (edildi. Kayıklı kahveye gittik. Oraya bir trapez koymuşlardı. Üstüne çık- tam: Ağalar! ne istiyorsunuz, mak- sadınız nedir? diye sordum. As- ker toplamak bahanesile jandarma ların yaptıkları fenalıklardan şihâ- yet ettiler. Sonra ilâve ettiler: — Biz, padişahımızı isteriz! Bu söz anlamaz, cahillere dedim hi: — Siz padişah ismini şimdi işiti- | yorsanuz. Halbuki ben yedi yüz se nedir, onu tanırım. Hürmetim var- dır. Gayemiz deonu . esaretten kurtarmaktır.! Bu sözüm üzerine içlerinden bi- ri atıldı: — “Üzerimize gelen ordu, Yu- nan ordusu değilmiş... Halife or- dusu imiş! Siz şimdi hükümet ka- Pisını açtırınız. Yakacağız!,, Bu sözlerine cevap verdim: — “Vallahi, Billâhi sizi iğfal e- diyorlar. İşte Şeyh Sünasi Hazret- leri de buradadır. Bu hükümet, milletin malıdır. Bir milyon liraya Konserve Belediye bir çok kon- serveyi imha etti ANKARA, 24 (Milliyet) — Bele diye şehirde satılan konserveler hak- kında ciddi tetkikat yapmaktadır. Son zamanlarda muhtelif dükkânlardan aldığı şüpheli dört bin beş yüz yirmi beş kutu konserveyi muayene ettirmiş ve bunlardan bin üç yüz kırk bir tane si bozuk görüldüğünden imha edilmiş tir. Bunlar balık, yemek (ve sebze gibi muhtelif yiyecek konserveleridir. Be lediyenin tetkikatı hitam bulmak üze redir. Bundan sonra konservelerin ko layca kontrolü için üzerlerine imal ta ihlerinin yazılması mecburi tutula- e ide ği Bozuk yiyecek satanlar ANKARA, 24 (Milliyet) — Anka- ra belediye kimyahanesinde mart ayı zarfında iki yüz kırk altı mevaddı gı- daiye tahlili yapılmış — ve bu mikdarn üçte biri bozuk görülerek satanlar hakkında takibatta bulunulmuştur. Bunlar un, su, ekmek, sade yağı, zey- tinyağı, sirke ve kahve gibi muhtelif maddelerdir. Emlâk Bankası ANKARA, 24 (Milliyet) — Emlâk ve Eytam bankası, Bankalar caddesin deki İnhisarlar Başmüdürlük binası. ni. bir bina yaptırmağa baş- ladı. Bu bina bankanm umumi mer. kezi olacaktır. Emlâk ve Eytam ban- kası, evvelce yazdığımız veçhile ge çen sene yaptırmağa başladığı büyük binayı Cümburiyet Merkez bankasma satmıştır. ANKARA, 23 (Milliyet) — Son hafta zarfında Ankara evlenme me- murluğunca; Ankaralı Sebile Hanım- la Köstenceli reneber Hacı Ali Efen- dinin, Edirneli Rabia Hanımla berber İstanbullu Hüseyin Avni Efendinin Kızılca Hamamlı Meliha Hanı kinist Ankaralı Seyit Ahmet Efendi. | nin, Çankırılı Zehra Hanımla aşçı An | karalı Hakkı Efendinin, Bursah Be. | hice Hanımla Bilecikli beton armeci , Erzurumlu Şefika | ir Leopolt Efendinin, h Şaziye Hanımla Çinkog- tanlı Sabri Beyin, İstanbul. “ <Hilekârlık Kantarlara hile ka- rıştırıyorlarmış! ANKARA, 24 (Milliyet) — Çarşı ve pazarlarda ve bilhassa seyyar semt pazarlarda kantarcıların bazan sa- tıcı, bazan alıcı aleyhine hile yeptıkla rını nazarı dikkate alan Belediye bu- ralar o Belediye Okantarcıları tayin et- miş ve bu husus için bir teşkilât yap- mıştır. Eski kantarcıların filhakika hi- lekârlik yaptıkları tesbit edilmiştir. Be- lediye kantarcıları, henüz yeni ölçü- ler kanununun tatbikma başlanmadı- ğınden arzuya göre bem yeni, hem de &aki ölçülerle tartı yapacaklardır. Yeni bir cadde açılıyor ANKARA, 24 (Milliyet) — Yeni açılan İstasyon - Hamamönü caddesi- nin tesviyei otürabi münakasaya konmuştur. Bunu müleskıp inşasına başlanacaktır. Bu yolun inşa masrafı Nafia vekâletince temin edilecektir. Ekmek deamçaları ANKARA, 24 (Milliyet) — Bele- diyemiz, firmlarn ekmeklere yapıştır dığı etiketlerin kaldırılması hakkında ki kararını tatbika başlamıştır. Her fırın yaptırdığı kara demir önlarla Belediyenin kendisine ver- at hı Müallim Atiye Hanımla İstanbullu muallim Hikmet Beyin #ikâkları kı- yalmaştır. Ankarada Edirne - Ankarag öcü maçı intibalarından... varmış ki, vatan bunların yüzü sa- ya hürmetine kurtulabilecek: Zey- nelabidin, Efendi, Hoca Sabri E- fendi, Damat Ferit Paşa. Şimdi Vali teslim olsun. O, benim hayatı- mı kurtardığı için ben de onu öl- dürtmiyeceğim. Fakat hilkâmeti yakacağım!” Valiye vaziyeti anlatmak için beni bırakması delibaşıye söyle- dim. Karanlıkta oraya kadar etirdiler. Vaziyet değişmişti. Var esir etmişler. Şimdi yeni bir Vali intihap ediyorlar. İlk yalliği eski mebus Mehmet Emin Efen. ye teklif ettiler. «Ben . müftü efendi daha âlimdir, oyap- sml» diyerek reddetti. Müftü ©- fendi de: (ben ihtiyarın. Zepe mam) dedi. Bunun Hastafa Remzi Efendi) dediler. Müftü efendi bir dua okudu.. hâ- disenin alt tarafı. yanl...” lebi Ef, nin bu meselede mec- Çel. Tise verdiği izahat, iyi kendisinin bu işte bir kabahati ol. madığına karar verilmişti. MİLLİCİ Kim dar ki barası Hükümet Merkezinin ana caddesinden bir manzaradır. Akasyalar beldesinde “Anafartalar Bulvarı,, meydana getirilmelidir! Ankaranın methalini, amudu fıka. risini teşkil eden caddenin zevksiz manzarasına nihayet verilmelidir! ANKARA © (Tayyare ile) — Hey- kel meydanı, © Anafaı Adliye Sarayma kadar olan saha şeh- rin en işlek caddesidir. Ne yazık ki, Ankaranın plânsız zamanında bir çok tadillere uğradığı halde; buralara he- nüz bir çekidüzen verilemedi. Burası Ankaranın en güzel bir bul- varı olabilirdi. Ve hâlâ böyle bir bul- var olmıya namzet yegâne yer bura- sıdır... Heykelden mn kısmın iki tarafı, zevksiz- ümunesini teşkil edebile- An ve dükâncıklarla kaplan» Bunların arasmda dükkân ve arile biraz göze gülen mağa- mahduttur. Ankara, bunca fedakârlıkla (asri bir şebir olmak yolunda mücadelesin- | İ larında sarfedilen emeklerden doğan de devam ederken; şehrin ilk nazar- da göze çarpan bu kirli manzarasını yoketmek şüphesiz en hayırlı bir iş o- İacaktırr. Buranın aldırımları muntazam, cad- de geniş ve asfalt olmalıdır. Bu da ayni caddeden Yemi — üün tüze Bu gece Dünyanın on böyük tenoru Jean Kipura'nn fevkalâde bir surette temsil ettiği şaheser BİR GENCİN ŞARKISI neşe sevk ve harikulide bir s05- İllâveten: Dünya haberleri bir de şort. Adliye Sarayma | 2 — En pahalı arsaları o kaplıyan kötü binalar ve yerine mo- dern mağazâ ve binalar yeralmalıdır 3 — Mağazalar geceleri zarif satla tenvir edilmelidir. (Elektrik keti bu maksatla ucuz tarife tatbik et- mek suretile şehrin - güzelleşmesine yardım etmelidir. Yoksa Ankara ma- öazaları reklâm için, kilovat başına 30 kuruş ödeyemez!). 4 — Mağazalar vitrinlerini düzelt- için müteh fikirlerin- t mer- kezinde hülâ mevki tutan elli sene ev- velki vitrincilik usulüne nihayet veril- melidir. Buraları şehrin methalidir. Amadu fıkarisidir. Buraların vereceği fena intibalar yanında, şehrin diğer kısını- ümran ve intizam kaybolap gidiyor. . ince zevkine emin bulunduğumuz, Belediye Reisimiz Nevzat Beyden, — belediye fakir de olsa — onun ener- jisine güvenerek Ankara ve Ankara- lılar bunu istiyor! bir hazin manzara! Ankara SİNEMALARI Kulü Türk Anonim Şirketinden: Alpullu Şeker Fabrikasının İstanbul depolarından kristal toz şekeri atideki fiatla her isteyene bin kilodan eksik olmamak üzere satılır. Kristal Toz, Kilosu 36,5 Kuruş Taşradan vuku bulacak siparişler yüzde yirmisi peşin ve mütebakisi hamule senedi mukabilinde ödenmek üzere derhal önderilir. Depodan itibaren bilcümle masarif ve mes'uliyet müşteriye aittir. Müşteri isterse sigorta ettirilir. | Adres: stanbul, Bahçekapı, 4üncü Vakıf han 4üncü kat, Telgraf adresi: İstanbul Şeker Telefon:24470.79 1499

Bu sayıdan diğer sayfalar: