13 Kasım 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

13 Kasım 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i i | — yordu. Nihayet Alman milleti Kararını verdi (Başı 1 inci sahifede) siyasetin tas vip. edilip edilmediği hakkında saat 2070 da halkın umumi reyine yapılan müracant ilk neticeleri vermişti Bu müracaat neticesinde verilen 1. milyon 151.60 reyden: 1.068.350 si yani yüzde 93 ü lehte 44.900 ü yani yüzde dördü aleyhte tecelli etmiştir. puslası muteber addedil- Ayni saatte Rayhştag Meclisi için yapılan intihabat ta şu ilk neticeleri vermi;ir: 1.171.351 reyden 1.091.500 ü yani yüzde 93,2 si Milliyetçi Sosyalistlere verilmiştir. 79.851 rey puslas mute- ber sayılmamıştır. Bunların nispeti vüzde 6,8 dir. Mareşal Hindenburg'un ) beyannamesi BERLİN, 12 (A. A.) — Volf Ajan- sından: Umumi intihabatın arifesi olan dün akşam Reisicümhur Mareşal Hinden- burg Alman milletine hitaben bir be- yanname neşrederek, Almanları ken- di siyaseti ve hükümetin siyaseti lehin de rey vermeğe davet etmiştir. Reisi- cümhur bu siyasetin şeref ve sulh si- yaseti olduğunu ehemmiyetle kaydet- mektedir, Bu beyanname, umumi siyasetimizi idare eden Alman Mareşali ile bugün Almanyayı idare edenler arasındaki birliğin sarsılmaz olduğunu göster. mektedir. Mareşal diyor ki: “Dahilde ihya mesaisi ve hariçte de sulh, şeref ve hukuk müsavatı: — İşte in mevcudiyetini istinat ettirmek istediği temeller bunlardır. Şerefimizi muha: tiyoruz. Fakat ayni zamanda hakiki bir sulh ta istiyoruz. Hariçten bize harpçüya- ne niyetler âtfolunuyor. Bunlar birer bühtandır. Almanyada hiç bir fert şiddete müracaat suretile bir tesviye bulunması arzusunda değildir. Benim gibi üç harbin fecayiini tatmış olanlar yeni bir harbi istiyemez. Onlar sulhün muhafazasını Alman milletine ve bü- tün dünyaya karşı en mukaddes va- gife olarak telâkki edebilirler. OAl man Hükümeti Başvekilin / bisanile bütün milletlere temin etmiştir ki: Bi- zim arzumuz samimi bir anlaşma elde etmektir. Başvekil Almanyanm her hangi bir fili silâh bırakımı mukave- lesine iştirak etmek azmini müteaddit defalar göstermiş ve diğer milletler de ayni kararı verirlerse mutlak bir silâh bırakımına amade olduğumuzu beyan etmiştir. Biz sulhü yürekten istiyoruz. Fakat bu sulh şerefli ve hukuk müca- fakat bütün dünyaya galip ve meğlüp, silâhlı ve silâhsız ve hür ve esir milletler gibi bir farkın ida- mesine artık imkân olmadığını ve ke- za bakiki bir anlaşmanın, hakiki bir sulhün ancak hukuk müsavatı dahi- İinde mümkün olabileceğini göster- mek için çekildik. Benimle ve başve- kille beraber hukuk müsavatı ve şeref- li sulh için rey veriniz. Alman Birli ğini yeniden elde ettiğimizi ve bu bir- ği ka tün dünyaya gösteriniz.,, İtalyadaki Almanlar ROMA, 12 (A.A.) — İtalyada bu- Junan Almanlar bu sabah Romada top- anarak hususi trenle Civitavecchiaya gitmişler ve oradan Alman Duisbourg vapuruna bi Italyan kara sula rından ayrılmak için sahilden üç mil uzaklaştıktan sonra umumü Alman inti- habatına iştirak eylemişlerdir. Alman sefiri ile sefaret erkânı da hazır bulun- muşlardır. İlim adamlarının beyannamesi LEİPTZİG, 12 (A.A.) — Volt a- Milliyet'in romahı: 60 Erer bekle haram eni g Hayvan ticareti Muhtelif memleketlerle mukaveleler yapılıyor ANKARA, 12 (A. A.) — Hayvan ticaretimizin inkişafı etrafında alınan tedbirlere ait sorulan bir suale Ziraat Vekâleti erkânından salâhiyettar bir zat şu cevabı vermişi “Hayvan ticaretimizin inkişafına €- sas olacak baytari mukaveleler akde- diyoruz. Bu mukaveleler geniş hayvan ticari hareektlerinde meri kaideler ve kanunları karşılıklı tevhit etmeğe ma- tuftur, Ve (beynelmilel esaslardan mülhemdir, Ruslarla 929 O senesinde imza ettiğimiz baytari mukavele tat- tından her iki memleket büyük il tifadeler etmişlerdir. Irak ve Suriye le parafe edilen mukaveleler de yakın- da tatbik sahasna geçecektir. Yuna- nistan!a da bir mukavele akti için 17- bar edilen mütekabâ arzu ve temenni- lerin yakın zamanda bir mukavele ak- ti suretile neticeleneceğine ümidimiz vardır. “Bulgarlarla 25 ağustos 933 tarihin- de Sofyada parafe edilen baytari mu- kavelename de mütekabilen hayvan ticaretinin inkişafını kolaylaştıraca; gibi her iki memlekete geçen hastalık lardan korunma için de hudut sahasm- da ve 15 kilometre derinliğindeki mın- takada muayyen vazifeli hudut bayta- ri teşkiltı vücuda getirilecektir. Muka- velename her iki memleket için büyük ve faydalı neticeler verecektir. Çiftçi olan ve ayni zamanda hayvan ihraç eden memlek i Sıhhat müsteşarı dün Ankaraya gitti Cenevrede Milletler Cemiyeti sıhhi komisyonuna hükümetimiz namına iş- tirak eden Sıhiye Vekâleti Müsteşarı Hüsamettin Bey şehrimize gelmiş ve Vilâyet Ear Müdürlüğüne giderek lür Ali Rıza Beyle görüşmüştür. Müsteşar Bey, bundan sonra Tokat- lıyan otelinde hir müddet istirahat et- miş ve akşam trenile Ankaraya dön- müştür, Hüsamettin Bey, dün, bir muharri- rimize Cenevre seyahati hakkında şu izahatı vermiştir: — Pariste 23 teşrinievvelde topla- nan beynelmilel hıfzıssıhha kongresi- ne iştirak ettim. Kongrede hıfzıssıhha mokainazarmdan arazi ıslahatı ve şe- hir hıfzıssıhhası mevzuubahis edildi. Bundan sonra Cenevrede Milletler Ce miyetinin hıfzıssıhha komitesi içtima- larında bulundum, Orada dünya buh- ranının sıhbat üzerine olan tesirleri, sıtma, kanser, cüzam ve diğer içtimai ve shri hastalıklar görüşüldü. , “Ben de bu münasebetle memleke- timizdeki sıtma delesi hakkında bir rapor hazırlıyarak komiteye tak: dim ettim.,, “. > : Bütçe vaziyeti (Başı 1 inci sahifede) sun, bazı vergileri de biraz indir- meğe mecburiyet görülüyor. Sayım bunlardan biri: Bütün bu sebepler ve zarüretler; © ye: vergi aramayı icap ettiriyor, Ara- nacak yeni vergiler arasında res- mi ve hususi müesselerin memur- larından küçük bir nispet dahilin- de yeni bir vergi alınması da ibti- mal dahilindedir. Bugüne kadar hiç bir karar ve vaziyet tespit edil- memiştir. Maliye Vekâletinde bu mevzu etrafında tetkikat | yapıl yor. Konacak yeni verginin a: ne olması ve muhiti çok tazyik et- memesi de bilhassa iltizam olunu- yor. Türkiyenin dahili ve harici va- ziyetinin kuvvetli ve hatırı sayılır bir halde olmasının sebep ve amil- leri arasnda bütçesinin mütevazin olması, icabında kendi vesait ve menabiile yaşayabilmesi imkânı- nım ön safta yer tuttuğunu bütün milletin takdir edeceğine Ankara- da umumi kanaat vardır. Maarif Vekili (Başı 1 inci sahifede) titüsü için yeni bir bina | yapılacağı doğru değildir. İnkılâp Enstitüsü de diğerleri gibi üniversite binası içinde kurulacaktır. “Şair ve sanatkârları himaye hak- kında esaslı tedbirler alacağız.,, ceva- bını verdi. ESRARSIZ HAYAT Hollywood'da sinema yıldızlarının romanı Yazan: VİCKİ BAYM Adam topukları üzerine çömeldi ve hep bir fiat üzerine ucuz mal sa- tan büyük mağazaların ikramiye ola- rak ikleri aynalara benzer ufak değirmi bir aynayi karşıma koydu. Ağır ve tiyatrovari bir sesle: — İnsanım fikrini teksif etmesine bu aynanın çok yardımı olur, dedi. Merdivenin üzerinde yalnız iki cümle konuşacaklardı. Sonra Blac- keley çıkıp gidiyordu. Bu sahneyi dört defa ir etmek etti. Donka hiddetten titrediğini hissediyordu; fa kat vücudünün titremesine müsazde iyordu. Hiddet olduğu için de çirkinle, saat yediye doğru isenlohr keyifsiz ber iş yoluna girdi. p — uyuklar gibi bir hal almıştı. O böy olduğu zaman yanında çalışan ak, Terceme: KAMRAN ŞERİF törler de gevşerlerdi. Saat yediyi on geçince ikinci sahneyi çevirmek için bütün hazırlıklar tamam oldu; bu sah ne rokoko dekorlarla süslü bir kapı- ın yanında cereyan ediyordu. On da kika sonra da Blackeley'de bir sinir Kollarını havaya kal dolu bir nutuk dına başlı yajı, kamedyen çeh resinin geniş kıvrımları içinde tertleşi- yordu. Fotoğraf makinesinin arkasındaki zulmetisn çıkan genç Smith ona ko- lonya verdi, Ecisenlohr mantolli siga- rasnı ağzında çekerek bekliyordu. O- Bun en esaslı,prensiplerinden biri ak- törlerinin isteri buhranlarına boyun eğmemekti. Bu esnada Donka hep Oliver'i dü- şünüyordu: MİLLİYET PAZARTESİ 13“ Balkanblara (Başı 1 inci sahifede) pılan toplantıların en verimlisi ve fay- dalısı olduğu iddia edilebilir, Gayeye mevcut bir takım zorlukları ortadan kaldırmakla varabileceğiz. Burada bi rnoktayı hatırlatmak © isti Bükreş konferansında Bulgaristan di ğer beş millet tarafmdan kabul edi. misakı imzalamaktan çekindi; çünkü bu zorluklar ve çetinlik'er henüz ber- taraf edilemedi. Bununla beraber ko- misyonların her türlü çalışmalarına biz Bulgarların iştirak ettiğimizi ve etmek isterim. “Gerçi bütün komisyonlarda hepi- miz bir çok netice ve muvaffakiyetler teminine imkân buldu! i işler sahasmda memiz İğ: Romanya murahhas heyeti rei Pella da şu beyanatta bulunmuştur: “Balkan konferanslarında sarfedi- len ve edilecek gayretlere Romen mu- has heyeti İhalisane ve hudutsuz. bir surette iştirak edecektir. murahhas heyeti, Romanyanm harici işlerini çeviren M. Titulescu'nun şah- sında, Balkan yarımadasında sulh ha- ini hakikatleştirmek isteği gibi kuv- ir azim ve irade bulmuş olmak- ihar eder. Romen murahhas he- yeti, mesaimize karşı gösterdiği alâka- dan dolayı Yunan hükümetine ve bizi gayet samimi surette karşılamasından dolayı da Selânik halkına etmekle dördüncü konferansı smesin- RINISANI 1933 beyanname “Dördüncü Balkan © konferansı iki bakımından — me: yük bir muvaffakıyet kaydine imkân bulmuştur. Balkan memleketleri ara- sında Balkan gümrük birliğine doğ- ru götüren ilk sağlam adım olarak — mevzii bir iktisadi anlaşma metni ha- zırladık ve bunu ittifakla kabul ettik. Bu suretle Balkan © memleketlerinde yetiştirdiğimiz mahsüllerin daha ge- Biş mikyasta mübadelesini kolaylaş- trmak için rüçhan esasma £ dayanan muamelelere imkân yollarını açtık.,, nutku i M. Dra- Yunan mına bizzat | selâmlamak için — çel ği halde — Selâni- ğe gelmeğe imkân £ bulamadığından dolayı duyduğu teessürleri bir | defa daha sizlere bildirmeğe beni memur etti, “M. Çaldaris, dördüncü Balkan kon feransının çalışmalarını iyi bir netice- ye bağlamak suretile (kazandığınız muvaffakıyetten dolayı size hararetli tebriklerini ulaştırmağa da genc beni tavsit etti. “Balkan milletlerinden her birinin milli faaliyet çerçevesine iren her ürlü şubeleri temsil eden yüksek şah- siyetlerin sürekli surette bir arada ça- lışmaları ve dostça temasta bulunma- Jarı düşünce ve duygularımızın Balkan Birli süne bağlanması gibi çok cut vermiştir. Bu suretle Balkan liğinin en esaslı zaruret olarak tanın- Deniz Levazım Satına'ma Komisyonundan: 130 kalem kimya âlât ve edevatı: Aleni münakasası: 4 12-933 pazartesi saat 14 te. Deniz Kimyahanesi ihtiyacı için yukarıda mikdarı yazılı 130 kalem kimya âlât ve edevatı 4 birinci kânun 933 pazarte si günü saat 14 te aleni münakasa ile almacağından talip o Janların yevmi mezkürda şartnamesini görmek isteyenlerin de her gün Kasımpaşada Deniz Levazım Satınalma komisyo nuna müracaatları. (6190); Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı Istanbul Satınalma Komisyonundan: 1 — Gümrük Muhafaza memurları elbiselerine muktazi 28 kalem malzeme pazarlıkla satım almacaktır. 2 — Pazarlık 16-11-933 tarihine raslayan perşembe gü - aat on dörttet Gümrük muhafaza umum kumandanlığı sa tınalma komisyonunda yapılacaktır. 3 — İstekliler yevmi mezkürda yüzde 7,5 muvakkat te * minatlarile komisyona gelsinler, Malzeme nümuneleri komis- ilebi yonda her gün gö Ticaret İşleri Umum Müdürlüğünden : e Sosyalist Sov yet Cümhuriyetleri İttihadı hükümeti arar Türkiye Cümhuriy: (6204) sında münakit ticaret ve seyrisefain muka velenamesi ahkâmına tevfikan tescil edil * de barındıran Yunanistana da teşek- kürlerini bildirmiş olur.,, Eşref Beyin nutku m sonra Türk milli gru- ması, milletlerimizin her türlü içtimai ili hareket ve teşebbüslerinde miş olan Sovyet Sosyalist Cümhuriyetleri İttihadı müessesatından (Soyuzneft Eks port Neft Sendikat) müessesesi bu kere müracaatla Türkiye umumi vekilliğine mü essese namına yapacağı işlerden doğacak davalarda bütün mahkemelerde dava ederi, in Selânik'te doğ- Guğunu İspat etmiş, Selâniği o Yunan .Cümhuriyetinin ikinci hükümet mer- kezi olarak selâmlamıştır. Türk milli grupu umumi kâtibi, mut. kuna şöyle devam etmiştir: Batıl fikir ve itikatları yıkan, yeni bir hür cemiyet kuran, sulh ve müsa- lemeti seven, her türlü anlaşma dü- şüncelerine it ve muktedir bulu» nan büyük kurtarıcımız yaratıcı Mus- tafa Kemal, siyasi ilk ilhamlarını bu- radan almıştır.,, Bu sözlerden sonra hatip konferan- sı sözgelişi ederek demiştir ki: “Memleketlerimize ilişiği olan me sele ve mevzuları açık kalplilikle ko- nuştuk. Son ülkümüze, altı o Balkan memleketi arasında bir birlik vücuda getirme hedefine doğra bir adım daha ilerledik. Mustafa Kemain sözleri büyük bir kıymet ve ehemmiyet alır ve bizim nazarımızda sarsılmaz bir inan şekline bürünür. “Yı altı Balkan memjeketinden her birinin bir- Jik hakkındaki düşüncelerini yapmağa yemin etmiş birek Mücahit olarak dö- nelim.,, çalışmaları — ki en san ve yüksek ye müddetini teşkil etmektedir. — bi zim derin kanaatimize göre bu mem- leketlerin iktisadi vaziyetini pek çok düzeltip iyileştirebilecek bir mahiyet- tedir. Bu kalin diğer sahalarda, bilhas- sa siyaset ve har: sahalarındaki va: yeti de düzelteceği hiç şüphe gö mez, Üniversite hocaları (Başı 1 inci sahifede) maaşlarına zam yapılmıştır. için de verile: lete müracaat edilmiştir. Üniversite arkasında inşa edilen ye- ni teşrihhanenin evvelce yapılan ketif- ten daha fazlaya malolduğu anlaşıl- mıştır. Mühendis mektebi hocaların. dan mürekkep yeni bir keşif komisyo- nu teşkil edilmiştir. Bu komisyon ikin- ci bir keşif yapacak, raporunu vekâle- te gönderecektir. Bu inşaatı ihale e- den eski ıslahat komitesi azasından Avni ve Rüştü Beylerin ve vekâlet mi- marı M. Egi'in malâmatlarına müraca- at edilecektir. Tabibiadli Hikmet Bey Üniversite Tıp Fakültesi doçentliği- pe tayin edilen tabibindli Hikmet Bey yeni vazifesine başlamak üzcre eski vazifesinden istifa edecektir. — Oliver, Oliver, Oliver... beni le... gitme... geliyorum... her şey in bekle. Yüzüncü defa olarak Mamuelâ'nın kolunu tuttu, bileğini büküp saatine baktı. Yelkuvan durmadan koşuyor- du. Daha sekize otuz beş dakika var- dı. Bir arızaya uğramamak şartiyle Stüdyodan saat sekizde çıkılsa vak- tinde istasyonda bulunmak mümkün olabilecekti, — Sana yalnız: Güle güle, diyece ğim... Seni yalnız bir an görmek isti- yorum. Yüzden makiyaji temizleme, elbi- se değiştirme, ire bulvarı bu sa atte ekseriya tıkafı bulunurdu... Bel- ki 6 mcı yoldan geçmek mümkün ola bilecekti... Eisenlohr soğuk kanlılıkla sordu: — Başlıyor muyuz? Blacke&y oniformasını düzeltti, Yalancıktan yaptığı sinir buhranmın biraz faydası olmuş gibiydi. Fakat buhran da tam buhrandı. Blackeley sesli sinemanın istilzam ettiği sarih, şamatasız tekniğe uyabilmek için cid den istırap çekiyordu. Donka ona kar 4 müphem bir meyil ve muhabbet du. caktır. İşte ancak o zamandı tün zorluklar ve çetinlikler a, cize kabilinden olarak ortadan kalka- cak ve bugün bize, elde edilmesi mu- hal örünen şeyler bütün vüs'at “Sizi samimi surette selâmladığım şu dakikada Yunan millet ve o bükü- metinin saygı ve dostluk duygularını mensup olduğunuz milletlere lütfen bildirmenizi rica ediyorum.,, — il Balkan millet ve hükümetlerine hita- ben bir beyanname neşretmiştir. Bu beyannamede bilhassa deniyor ki: Dördüncü konferanstaki mesai iş- tirakimiz milletlerimizin o kurtuluşu, maddi ve manevi sahalarda kalkın- ması gayelerinin ancak birlik ve anlaş- ma yolunun sonunda olduğu hakkında zihnimizde yer bulan Atina ve, Def toplantılarına biraz daha teeyyüt eden İstanbul, Ankara ve Bükreş müzake- Telerinde çalışmanıza haki:i olan ka» naatimizi bir kat daha kuvvetlendir- 'Sonuna yaklaşan bu sene elde edilen ilerlemelere müste, hususiyet veren cihet tesanüt, v sulh zihniyetinin geçmiş zamanlarda olduğundan daha fazla bir” kuvvetle kendini göstermiş olmasıdır. len bazı fikir ayrılıklarının eski itiraz ve muhalefetlerin, eski ni- za ve münakaşaların hafif birer ak» sinden başka bir şey olmadığı hakika- tının bu sefer de anlaşılmasına imkân e götürecek yegâne amilin elbirili çalışmamızdan başka bir şey olmadı- ğma ve olamıyacağına hepimiz inan getirmiş bulunuyoruz. “İşte bunun içindir ki ,altı Balkan memleketinin devlet adamlarına tevec cüh ve hitap ediyoruz, onların Balkan- lar hakkımdaki iyi niyetlerinden yar- dım ve kuvvet alarak biribirlerile te- mas etmelerini, bir çok taraflı muka- koymalarını, Balkanlılar arasmda müşterek mües- seseler, teşekküller & kurmalarını ve bunları kuvvetlendirmelerini kendile- rinden istiyoruz. Biz bu müessese ve teşekküllerin hakikat halini alı projelerde, bu bir çok taraflı mukave- İelerde, ve Balkanlı'ar arasmda müş- terek müesselerde bir takım eksikler bulunacağı şüphesizdir. Bunları dol- durmak ve düzeltmek Balkan Hükü- lerine ait bir iştir. Bu işe girişildi- ğini görmek bizi pek çok | sevindire- cektir. “En z6yade ehemmiyeti olan cihet 6 Balkan milleti arasındaki teşk anlaşma işine — bir çok tarafi muk: veleler akti ve Balkanlılara ait müşte- rek müesseseler ve teşekkülle, da getirmek suretile — devam etmek- nundan kurtulmanın ne kadar güç ol duğunu o da bilirdi. Saat yediyi kırk geçiyor. Donka Eisenlohr'a haykırdı: — Artık durmıyacak mıyız? Yor- unuz. Ben de yoruldum artık... — İmkân yok. Projektörler ışıldamağa başlamış- tı bile. Donka Eisenlohr'u görmiyordu Yalnız sünlini işitti: — Hazır mıyız? Tam bu gerginlik anmda Donka dekordan ayrılıp Eisenlohr'a doğru yürüdü; fotoğraf makinesiyle mikro- fonun arasından, sinirli Piluief'le ve sabıruız muavinleriyle sabırlı elektrik çilerin arasından geçti, kabloların üs tünden atladı, sahnenin korkunç de- yaptığı hareketlerden Kulağına fısıldadı: — Treye gitmem lâzım. e Eisenlohr mütehayyir bir tavırla yuyordu. Tiyatronun mübalâğalı oyu | Yüzüne baktı. Sonra gülümsedi. Mary edilen ve üçüncü şahıs sfatlarile hazır bulunmak ve kendisine verilen vekiletname müddeti 3 birinci kânun 193: tor (Pavloviç) 5 tayin eyledi fiyet kanuni hükümlere uygun görülmüşolmakla ilân olunur. rihinde hitam bulmak üzere Mösyö (Nemof Vil bildirmiş ve lâzmgelen vesikayı vermiştir. Ke, (9778) Edirne Vilâyeti Daimi Encümeninden: Keşan memleket Hastanesinin ihtiyacı olan 51 kalem alâtı tebbiyeye talip çıkmadığından münakasa (müddeti 15-11-933 çarşamba günü saat on beşe talik edilmiştir. Talip lerin o güne kadar teminat mektuplarile Vilâyet Daimi encü- menine müracaatları. (6122) Mevki ve Cinsi 8375 Istanbul Milli Emlâk Müdürlüğünden: Senelik icart Lira Tophanede Karamustafapaşa caddesinde gümrük kar- şısında 197 No. lı dükkân. 264 'Tophanede Topçular caddesinde 343-353 No. dükkân 240 Tophanede Topçular caddesinde 351-361 No. dükkân 300 Beşiktaş Hayrettin iskelesinde kahvehane arsası 305 Yukarıda cins ve mevkileri gösterilen yerler hizalarındaki kiralar üzerinden birer sene müddet ve açık “arttırma usulile 27-11-933 pazartesi günü saat 14 te ayrı ayrı kiraya verilece ğinden eklilerin müracaatları, (6041) Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı Istanbul Satınalma Komisyonundan: 1 — Gümrük Muhafaza D eniz İşletme vasıtaları için dört ton makine, beş yüz kilo valvelin, beş yüz kilo silindir yağı ka- palı zarfla münakasaya konulmuştur. /# 2 — Münakasa şartları kâğıdının tasdikli suretleri Güm - rük Muhafaza Umum kumandanlığı İstanbul Satınalma ko - misyonundan almacaktır. 3 — Münakasa 3-12-933 tarihine raslayan Pazar gü at 14 tedir. sa 4 — Müankasaya girecekler hangi ticarethane ve müesse se sahibi veya vekili olduklarını isbat edecek vesikai makbu- leyi ve biçilen bedelin yüzde yedi buçuğu olan iğreti güvenme lerile teklif mektuplarını ihaleden evvel komisyena verecekler dir. görebilirler. tir, “Dünyanın başka yerlerinde sulh teşkilâbam zâfa uğradığımı, tehditkâr bulutların toplanıp yığılmakta olduğu görülen şu zamanda bizim yaşadı “Çoktan beri bırakmış olduğumuz doğru ve güzel yola gene girmiş bulu- Fleg'in makalesini okuduğu muhak- kaktı. — Allah bütün kadınların belâsı- nı versin. Bunu bana daha evvel ha- ber verseydin olmaz mıydı? Daha vaktin var. Bu sahne de bitsin. Ben seni vaktinde bırakırım. Donka başiyle peki diye İşaret etti, uslu akıllı yerine döndü. Bu se- ferki sahnede bir Empire tarzında bir kanepe, kuyruklu piyanonun ya- nında sütunlu bir lâmba. Eisenlohr Donka'yı çağırdı. — O konuşurken sen vazodaki gü 1â alıp ağır ağır yapraklarını kopara- caksın, sai Her şey hazırdı. Donka rubüsram pll daha iyi düşürmek için kal- çalariyle hafif bir hareket yaptı, son- ra gülü aldı. İcap edecek olursa bu filmde başka güller de yolacaktı. Fa- kat bu gün kalbi ağır ağır çarpıyor- du. Kalbi saniyeleri sayıyordu. Blackeley yaklaştı. Ondan doğru, bir makiyaj ve ter kokusu geliyordu. — Bana cevap ver, dedi. Arzu edilmiyen bu temasta, bu ka Jabalıkta adamın sinirlerini çileden çı “5-Örüzk satmalıma komisyonundadır. İstekliler' orada (6203) nuyoruz. Altı Balkan Oo memleektinin ir surette bir araya gelip küsünün aydınlattığı bu yo'da çok daha hızlı adımlarla yürüyüp iler» lemek bizim için en büyük ve en yük- sek vazifedi “Konferans azası tarafmdan ittifal la kabul edilen karar mucibince gele- cek Balkan konferansı Belgrat'ta top- lanacaktır.., kartan bir şey vardı. Donka elini itti, Şiddetle, acele ile ve alçak bir sesle: — Bana dokunduğunuzu istemiyo rum, dedi. > , Rolünün bu cümlesini haykırarak söylemesi lâzımdı. Fakat Donka bu Glen in yalı andırır bir sesle, son derece olarak söylemişti. Eisenlohr gürültü etmeden yerin- den sıçradı ve alkışlama işareti yaptı. Donka'da, nereden gelirse gelsin ve ne kadar sessiz olursa olsun alkışı duymak hassası vardı. Onun için bu alkışı sırtinde, omuzlarında, parmak» larının ucunda duydu. Sahneyi kavra mıştı. Yumruklarını çenesinin altında tutarak Blackeley'e döndü. — Benim kocam olsanız da bana dokunmağa hakkınız yoktur. Sizden nefret ediyorum, anlıyor musunuz, sizden nefret ediyorum... Sehüsselbur; daki mahpusları gördüm... Açlıktan ölen çocukları, ka; ü üm. in elinizden yalnız bir şey geliyor: Öldürmek... Yalnız bir şey istiyorsu- muz; İktidar mevkii! ü m EE

Bu sayıdan diğer sayfalar: