9 Eylül 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 7

9 Eylül 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

imar şenliği yapılıyor Çorumda Boğazköyde tabii tüne- Ün kapısında Sangurlaların bay- ramına iştirak edenler . KE ORUM, (Milliyet) — Gazi Tür esinin ülkü ve değeri çok vilâ- merkezleri içinde Çorumun da kkak ki, büyük yeri ve payı Gün geçmiyor ki, kuruluşunda Büzel yaratılmış i #erjik bir cumhuriyet © eserinin dahlandığını, faydalı ve iyi ba- varlıklar arasına karıştığı. Börüp, işitmemiş olayım. Çorum adlı ülkenin, yükseliş ve nış ellekindö tüiimlerin çek Yil yaptıkları savaşlar Bayi Yâpısı,, ön safa gelmektedir. lan kötü idarenin eski ve kötü yol . dar patikaları birer birer si- aşan yi n Kendisine Ve kum kümeleri ile öre öre, başka Miliyetlerin olanca gıptasını üzeri- n toplıyan Ço:sm, bütün güçlükle “Ye bütün © yoklullara rağmen zapiğmen her ay — başka başka a rlerin iha belecanı- ç derinden derine tatmakla bah- dar. ny laca, Mescit özü, İskilip yolları Yenileştirilmesinden © sonra, sağarlu yolu da, büyük emek mas- tayayla başarılmış ve cuma günü alsiz sevinçler, yürekten kopan İyilerle açılış sasi yapmış bu- dır. işinellrinin birer birer hakikat. api olduğunu gören vilâyet sınur- bi, gevreliyen bemşeriler; engin giz gibi dalga dalga kabarıp bay tanat miyeir kalmış i kanayan ova yaralarına ön şifa malz. Gazi Türkiyesi nde vurabilmiş. Y. <* Yer, semi iler ğum, ia #ehitlik âbidesi, Gazi heyke- sağcılar ve önü alınmaz bir imar < cumhuriyetin içimizde iz tığı kudretten doğmuştur. Ve Gaşgihayetlenmez heyecanımızla ak, kpoluna Katılmış mesut ve par. hayr yarına doğru kanatlanıp, Mani iz Bununla e tey eki, bu verimi çok memleket. göral varlıkları asla kâfi semi, köy köy mek- halkevi, memleket ia, yoruz. Biliyor mm ile bulacağız. e“ mektepler i : bu- el a a Me Bİ dn rikalar kuracak, öbür * ağların bu, memleketi kcakdadığını, isi ikisi Derde Ço stem dumanların, per- İğneyi, Çorum ufuklarında saçı Siyar. Şen, tatiz diyarın fı gat, fı imei Ke vin İNE bey, vilâyet hudutları icin- # kat'iyyen imanımız, imanı- de, istekli, iyi işler görürken etrafı- nı çevreliyen saygı ve sevgi balesi önünde büyüklüğünün en renkli ni- şaneleri eriyor. Gazi ülkü ve sevgisinin bu, gönüllü vahsi, yok- luk içinde varlık yaratmanın yal- nız ve münhasıran © “cumhuriyet Türkiyesi,,ne nasip olduğunu bilen. lerden... Arif Hikmet beyin hay- ranları, sevgilileri ne kadarda çok. Sungurların Bayramma gidenler #km akın dönüyor. Çorum sokakla- larında ülkü dolu, sevgi dolu, iste- diğimiz, özlediğimiz sesler yerde perds yükseliyor: Türküz cumhuriyetin göğsümüz tanç siperi Türke durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri, Halkevi Gezinti e-i “ ı Altmış genç Trabzondan Sürmeneye gittiler TRABZON, (Milliyet — Hal kevinden (o 60 kişilik (bir kafile 248-934 cuma günü Sürmeneye bir seyahat yapmışlardır. Bu seya- bale iştirak eden gruplar sabahle- yin saat yediden £ itibaren halke- vinden toplanarak saat 7,30 da üç kin gene Zelikeğierir. Kamyo- r » bayrağile donanmış , öndeki arabada bando güzel marş- lar çalıyordu. Seyahat «büyük bir neşe içerisinde devam ederek saat 9,30 da OSürmeneye varılmıştır. Halk Fırkası ve belediye heyetleri tarafından karşılanan kafile Zar- haya kadar bir gezinti - yaptıktan sonra avdetle yürüme olarak Hü- kümet konağı önündeki meydanda bulunan Gazinin heykeline gidil- miş, ve mızıka refakatinde istiklâl marşı söylenmiştir. Bilâhare. bele- diye bahçesine avdet edilerek isti rahat edilmiştir. Bu sırada içtimai muavenet komitesine men:up dok- torlardan İbrahim bey tarafından evvelce haber verilerek davet edi- len köylü hastaların muayenesine geçilmiştir. Bu muayene geç vakte kadar deva mederek (115 hasta muayene edilmiş ve reçeteleri mec- canen yapılmak üzere alınmış, ve bir kısmına da hazr lardan da- Zıtılmıştır. Bu sırada dil, tarih şu: besine mensup azalar halkla görüş- mekte ve kendi şubelerine ait iza- hat almakta idiler. Saat 15,30 da belediye ve Halk Fırkası önündeki meydanlıkta evvelce (o hazırlanân sahnede temsil komitesine menup gençler güzel bir dekor içerisinde (Himmetin oğlu) piyesini temsile başlamışlardır. Dört yüzü müteca- viz seyirci huzurunda bu eser bü- yük bir muvaffakıyetle temsil e- dilmiştir. Temsil komitesine men- rap ha: kızlarımızın gösterdik. leri kabiliyet bütün seyirciler tara- fından takdirle karşılanimıştır.Per- de arasında Tarih, Dil, : Edebiyat kolundan muallim. Abdullah Bey tarafından Halk Fırkasının yüksek prensipleri ve (e halkevinin gayesi etrafında bir hitabe yapılmış, ve al. kışlanmıştır. Bu * üsamerede beş yüzden fazla köylü bulunmüştur. Müsamerede Kaymakam, Fırka ve belediye heyetleri mâiürin ve hel. denin eşrafı da hazır bulurtmuşları dır. Spor şubesine mensup gençle rimizin teşkil ettiği futbol takımı ile Sürmene gençleri arasında bir maç yapılması takarrür etmişse de vaktin darlığı hasebile icra edile- memiştir. Saat 19'da avdet edilmek üzere tekrar © arabalara binilerek halkın coşkun arasmda ve büyük bir Jaretle 22 de Trab: zona avdet edilmiştir. Bu faydalı gezi in tekerürünü dileriz. ——— <<. Aydından Yunanistana ihracat AYDIN, (Milliyet) — Vilâyeti. mizden Malta ve Yunanistana sığır sevkiyatı devam etmekte ve gittik. çe artmaktadır. Son haftalarda ay- dın hayvan pazarından Malta için 300 - 400 dana ve Yunanistan için de 500 - 700 sığır alınmaktadır. Da- ma kilosu Aydın pazarında ayakta 22,50 sığır kilosu o ayakta 18 - 20 kuruştan satılıyor. v — Çorumda sık sık yeni bir Ormanlarım MİLLİYET PAZAR 9 EYLUL 1934 ızı kül eden yangınların önüne geçmeli Bu çalışkan vilâyetin sınırları içinde en|Bir'aralık Milâsı tehdit eden orman yan- .önde göze çarpan yeni yeni yollardır gını nasıl çıktı ve nasıl söndürüldü? MİLAS, (Milliyet) — Iki telgra- fvnla iki mühim orman yangını ha- ber Vermiş; hattâ bunlardan bi ni mdöğrudan doğruya Milâs ka: basını tehdit ettiğini ve bin müş külâtla söndürülebildiğini yazmı; ima, « Güzel yurdumuzun başına, mastteessüf, bir belâ kesilen bu â- fötler hakkında bu mel la biraz tafsilât verirsem; bu; işin fe- câalini daha iyi anlatabilecektir. Yaz mevsimi gelip te sıcaklâr basmağa başladımı, güzel Anado- lumun.en yeşil ormanları siyah bir duman ve kızıl bir alev içinde kalı- yör.Her ne tarafa o baksanız her yamaçta, her tepede muhakkak bir orman yangınının etrafı harabeye çevirmekte olduğunu görüyorsu- muz, Bu suretle muazzam servetler zeytinlikler, bağlar, bahçeler kül olduğu gibi, yurdun havasına, gü- zelliğine kara bir perde çekiliyor. Diğer taraftan kuraklık tehlike her yıl bir kat daha artacak, mem- leketin zirai vaziyetini tehdide baş- layor. Milâs, dört tarafı dağlarla çevril miş, imünbit bir oranın kenarına ku rülmmüş bir kasabadır. Bu ovada, dünyanın her türlü mahsulü yetişti #irgibi, zeytin ağaçları da ta.. ya- maçlara kadar çepeçevre her yanı kaplamıştır. Etraftaki dağlar he- meh çırılçıplaktır. denilebilir. Ya- na yana o güzel vadiler ve tepeler acınacak bir hale gelmiştir. Yazla ri 40 derece sıcaklar yapan bu yer- , insanı serinleten, koyu çam olmanlarından membalarından a- an kurak pınarlar ve o çam orman- larının serin havasıdır. Bu orman- larsa, yılarca yandıktan sonra, ka- saatlerce uzak mesafelere kaçmışlardır. Bugün Milâsın, ha- yat memba: olan Oo ormanlarda yanmağa başlamıştır. Bu böyle gi- derse, gölgeli vadilerden eser kal- mıyacak, membaların suyu kesile- cek, yangınlar duracak ve yurdun muazzam <c.vetleri duman halinde uçup gidecektir. İlk telgrafımda bildirdiğ Milliyetin 12 ağustos tarihli im ve nüs- hasında çıkan yazımdaki yangın, uzun zaman devam etmiş ve, Tuzo- vası denen yaylâya © çıkan yolda binlerce çam ağacını harap etmiş- tir. Son telgrafunda , bildirdiğim İ yangın ise, kasabanın hemen pek yakmında olmuş ve kaza merkezi muhakkak bir felâketten bin zor. lukla kurtulabilmiştir. Milâsm kar şısındaki Sudurağı dağının eteğin- den başlayan ateş, az bir zaman i- çinde gene (o tarafta bulunan ve yıllarca süren bir mesainin semere- si olan zeytin ve badem dikmelik- lerini kül haline getirdikten sonra, orada bulunan (arı kovanlarını sarmış, bağları yarı yarıya küle çe virdikten sonra durdurulabilmiştir. Bu havalide yalnız tek bir şahsa yüklenen zarasi ve ziyan 300 lirayı geçmektedir. Kasabanm pek yakı- nında olan bu felâket bütün halkı müthiş bir korkuya sevketmiştir. Çarşıda bütün dükkânlar kapatıl. miş ve halk, asker, jandarma yan. gını söndürmeye gitmiş ve felâke- tin önü güçlükle alınmıştır. Bu yangınların ne suretle çıktı- ğı kat'i surette, bittabi kestrilemi- yor. Yalnız bunu ekseriye çoban- ların kasten yaptığı anlaşılmakta. - tır. Hayvanlarına otlak a:ıyan dü. şüncerizler güzel ormanlarımızı yü. rekleri szılamadan, ateşliyorlar. Mi lâs yakınındaki yangına, oradaki kireç ocakları sebep olmuştur. Dün haber aldığıma göre, bir çok yer- lerde gene yangınlar çıkmış, en gü- — yerleri harabeye çevirmeye baş- amıştır. Hükümet teşkilâtının elindeki vesait bünları karşılamağa kat'iyen kâfi gelmemektedir. Maatteessüf memurlarımız da bu felâketin bü- yüklüğünü ivice idrâk etmiş vazi- ye olmadığından; alman tedbir- ler ekseriya pek geç kalmaktadır. Orman yarnçınlarından yurdumu zn selen ve ge'ecek zararlar çok fe- cidir, Cumhuriyet hükümetimizin azimkâr eline sığınıyoruz. kurtuluş günlerinin 12 inci yıldönü- münü derin tezahürat ve coşkun bir heyecanla kutluladılar. Kurtuluş saatinde istirdada ben- zer şekilde ve top sesleri arasında şehre giren ve kurtuluş müjdesini getiren kılıçlı zabit ve askerlerimiz şiddetle alkışlandılar. Camilerde salâtüselâm okunurken bütün Uşak| trikle halkı akın akın bayram mahalline koşuyordu. Askeri merasim ve res- migeçitten sonra halk b:lediye par- kı ve Gazi heykeli önünde toplana- rak 12 yıl evvelki acı ce sonu iyi ile neticelenen hatıraları canlandıran heyecanlı nutukları dinledi. Yüzlerce halkım ve ordunun top , tüfek ve halk bağrışmaları tam kur. tuluş gününü hatırlatıyor ve canlan dırıyordu. Gece muazzam bir fener alayı yapılarak şehir kâmilen elek- süsülendi. Halk muhtelif yerlerde toplanarak eğlendi. Yüz- lerce fişekler sabaha kadar Uşak semalarında yeraldı. Ergani toprağında yatan büyük servet Buradaki bakır belki otuz milyon tondan da fazladır ELAZİIZ, (Milliyet) — Erga - ni bakır madeni yalnız Türkiye - nin değil, hattâ dünyanm en him ve zengin madenlerinden bi- ridir. © Buradaki bakır cevheri yüzde 12 ilâ 18 raddesinde ve kısmen daha ziyade bakırı ihtiva etmekte- dir. Almanyada meşhur Maus- feid bakır cevherlerinin ancak yiiz- de Z ilâ 3 raddesinde bakırı muh- devi bulunduğuna göre, Ergani ma- deninin Avrupada emsaline faiki. yeti ve her noktai nazardan yül sek kıymeti şüphe götürmez bir hakikattir. İktisadi, mali, ve siyasi cepie- lerde pek mühim tahavvüller vü- cuda getireceği şüphesiz bulunan Ergani madeni bakırın milictimi- zi ne derecede alâkadar ettiği mey- danı tedavüle çıkarılmış olan Er - ganı istikrazı tahvilâtını en çük köylerimize varıncaya kadar her Türk ferdinin kemali tehalük le ve seve seve satın almasile sa- bittir, Bütün vatandaşların istihsale başlanmasını dört gözle bekledi- ği Ergani rı madeni istihsale başlanıldıktan sonra umum Tür- kiyenin bakıra olan ihtiyacını te- min etmekle beraber mühüm mik- tarda ihracat yapabilecek ve ile « ride müdafaai milliyetimiz için bizi hariç piyasalara müracaattan vareste kılacaktır. Cumhuriyet hükümetimiz Er- gani madenine verdiği iktisadi kın ket ve ehemmiyet dolayısile, Fev- zipaşa - Diyarıbekir demir yolu - nun ikmali inşaatı için hümmal faaliyetler sarfetmektedir. Birkaç gün evvel Elâzize vüsulünü büyük bir meserret ve şükran ile gördü- ğümüz şimendifer hattı, gelecek 1935 senesi sonlarma doğru ma- dene varacak ve fabrika inşaatını demiryolu inşaatı programma uy. gun bir surette tertip eden bakır şirketi dahi 1936 senesinde istih. salâta başlıyacaktır. Ergani madeninin cografi vaziyeti ve bakırın bulunduğu mevki Ergani madeni Elâziz - Diyarı bekir arasında ve (o Mihrapderesi ağzında ve Dicle nehrinin garbin- de köindir. Madenle Diyarıbek'r arasındaki mesafe 85 ve Elâziz i le maden arasındaki mesafe dahi 75 kilometredir. Bakır madeni ka sabanın takriben 1,5 kilometre ce nubunda ve şehirden 250 metre irtifada nisbeten düz ve fakat sarp bir mevkide, şimalen Mihrapdere- si ve cenuban Yandereye meyyel bir yamaç üzerindedir. Maden sahası Dicle nehrinden 250 ilâ 260 metre irtifada bulun maktadır. Maden bugünkü şek - fine nazaran, dahili bir volkan te- sirile teşekkül ve tehaccür etmiş o lup kalın ve kısmen ince kükürt tabakaları ve çakıl taşları ile ba - kırdan mürekkeptir. Mesahai sat. si 30 bin metre murabbaı rad- desinde tahmin edilmektedir. 1917 - 1918 senelerinde made- İ min bulunduğu yerin muhtelif nok- talarında bir heyeti fenniye tara- fından yapılan 37 sondaj ameli - yatı neticesinde iki milyon ton ba- kır cevherinin mevcudiyeti tesbit edilmiş ve 1925 senesinde yapılan ikinci tarama ameliyatı bu mikta- rın üç milyon tona 'baliğ olduğu- mu göstermiştir. Madende daha büyük sondaj ameliyatı icrası çok külfet ve mas rafa mütevakkıf bulunduğundan madenin hakiki zenginliği hakkım da şimdiden bir fikir edinilmesi

Bu sayıdan diğer sayfalar: