11 Ocak 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

11 Ocak 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| İErEk al | Zoo! — Gezgin yazıları — i öz Ermeni vatandaşların biri- yarenlik ederken söyledik- o!) değildir. Bu, Londradahki ot bahçesine verilen isimdir. üklüğümdenberi hayvanları se- İMayvanların da beni seodikle. i ME olduklarını söylemek isteme- öylemeye hacet yok! anları sevdiğimin başlıca se- lukları düşmanlıkları açık lr, Şinsilikleri yoktur. ra hayvanat bahçesi şehrin or- la Regent Parh denilen parkın İpeniş bir yerdedir. hası aşağı yukarı yirmi hek - rabba: bir yerdir. Ve doğrusu le ihi günde görülemiyecek iyüktür, Mevsim kış olmasına MR bir takım hayvanların dışarı İNrda dolaştıkları, #akat sıcak hayvanlarının kapalı dairelerin uklrını gördi hayvanat bah. aslan, kaplan i hi EV Neden böyledir bilmiyorum. hayvanat bahçesinde en çok 5 olanlar aslanlar, kaplanlar . Maymunlardır. Papağanlar, ön enin ortasında yapma bir ka tepe inden bana bakar gibi gö- İağ keçilerine öşina bir göz at- sonra saldır suldur, bahçeye Derince bir çukurun içinde ayılara selâm verip sol tarafta evi) denilen yere girdim. bu hayvan yuvalarının Gyı ve ibi hış hayvanlarından başkası- metgöh)ları iki kısımdır. Bi- diğeri dışarı. Ayılar, kart » dışarıdadırlar. Yalnız bulem - parmaklıklı yerin dibindeki gedört köşe bir del'h inleri- b) “mm yanında herkes gibi garip bir kan sıcaklığı duy - lerinde en tehlikelileri, en kü- fi olduğu yazılardan Beyaz, sarı, siyah, başı şaplak, şıplak, sakallı, sakalsız bir sü- b ve şebek içinde bir tane & beyazı varda hi, bir elile göz- tüyor, öteki elini de parmak. uzatıp Amerikan fıstığı istiyor- uma gitti, Hiç olmazsa ister andığını gösteriyordu. Halbuki terken yüzümüzü örtmek şöyle gözümüzü dört açarız. Bymun evinde en büyük zekâ go- idi. İnsana en çok benziyen aralarında oynu- üyer ve biribirlerini alkışiıyor- İaymunda el çırparak alkışlama- n merak şaşılacak bir şeydir. keyenlar Kp amadan oturmatkadırlar. Ba - görmek için aramanız lâzım - D kadar uf. uncu ve siyah renkli ufok su nkelelerinden (kaymak) denilen a kadar bütün ayaklı (sü - iler ve sulucana kadar incele - bileğin kalınlığındaki (Bua)- adar hep yılanlar orada idi. Lâ- iz aramızda yılan deyip geçiyo- öyle renkli, öyle süslüleri var ki, olduğunu adamın unutacağı ge- lar e acıklı bir tesir bi- Çevik, sıcak vadinin ve uzun ot ın ortaksız hâkimi, Londranın ve nemli havası arasında demir ei m 'al 1 e e ibi bir hale akil Ye dileği seyirle anl yüksek bakıyordu. eker e kartlar data hi yeiiler ölameplar, ölüneniyei- kaybetmişlerdi. lar dairesinde dört tanesi bir geldikleri zaman bir kibrit ku- adar ancak yer tutan hap kadar kuşlardan tutun da kartala ka- tün kanatlılar orada idi. Ne ka- ÖKONOMI Türle- Yunan Ticaret anlaşmâsı Tuzlu balık ihracatına ait maddelerde zorluk var mı Türk - Yunan ticaret anlaşmasına bağlı talimatnamenin tuzlu balık ihra - calına ait maddelerinde, tacirlerin şikâ- yelini uyandıracak güçlükler bulundu- ğu iddiası, Türkofis merkezi o tarafın. dam etraflı şekilde tetkik Vardan neticeye göre, micmlekeki . mizden yapılacak tuzlu balık ihracatı i- çin takas tetkik heyetine verilecek be- yannamede, mukabilinde yüzde 50 nis- betinde ithal edilecek malın miktar, cins malâmatın ilâvesi me- ikâyetine yer verecek rini sarahaten bilmedikleri (o takdirde, ihracat kıymetinin yüzde 50 si nisbetin- de kimyevi gübre, fehmi nebati ve pa- muk ipliği ithal edeceklerini yazabil - meleri yolundaki kaynt, güçlük vaziyeti tamamile ortadan kaldırmaktadır. Yalniz, yapılacak mukabil | ithali yünlü ve pamuklu meğsucat ise bunun vasati kıymetine göre takribi miktarın hesap ederek takas tetkik heyetine bil dirmeleri ve böylece mevcut kontenjan © miktarı kendi emirlerine ayırmaları ihracatçıların pienlrime daha uy - gün Çünkü ni akide, tacirin bu çe- şit malları getirttiği zaman tahsisatın bittiği ve malın ithaline imkân bulun - madığı cevabile | karşılaşması ihtimali vardır. Türkofisin alakadarlara yaptığı son tebligata göre, talimatnamede inevcut olan bu hüküm, tüccara müşkülât değil, bilâkis kolaylık gösterecek mahiyette- P'â'çların ş Ayeli Bundan bir müdde. evvel, şehrimiz- deki plükçilar plak ithalâtnm tahdit edilmesi isteğile ticaret odasma müra- cant etmişlerdi. O zaman, bu istek üzerinde tetkika- ta girişen oda, plâkçıların | kruman haklı bulmeş ve bir rapor ha- | zrlamağa başlamış Fakat, aradan z geştiği halde teşebbüse girişilmemiştir. Plâkçılar bu halden şikâyet etmektedirler. Japonyanin mânsucat ihrecatı. | Japonya 1934 te iki milyar beş yüz milyon metre pamuk kumaş ihraç et - miştir ki; 1933 senesine nisbetle yüzde yirmi fazladır. Japonyanın suni ipek imalât da bir evvelki seneye nisbetle yüzde elli art » miş ve beş yüz milyon kiloya çıkmış - tır. FOLISTE | Eli usturalı adam Beyoğlunda Demirhane caddesinde çırak Menmet sarhoş olduğu halde ay. ni mahallede Hüseyin ismindeki birinin kahvesine giderek elinde ustura olduğu halde kahvecinin üzerine hücum etmiş, Hüseyin Mehmedin elinden usturayı al. mak isterken © parmaklarından hafifçe yeralan. 'asak sigaralar — Polis kaçakçı- bk YE şehir dahilinde yasak siga- va satan 30 kişiyi yakalamıştır. * Bir adam derede boğuldu — Şile köylülerinden Ahmet Tabakos deresine düşerek boğulmuştur. * Küçük hırsızlar — Fatihte Dük görzade mahallesinde oturan doktor Ge rafettinin evinin O kaptsmı açık M yaşlarında Sünbül ve 8 LR Şa kir bundan istifade ederek kadınlara a- it kostüm, iskarpin, ve bir çift erkek lâs- &iği çalmışlarıa da — “Cibalide e tüccarı Haliim 5 Birasımı çalarak araşma sakla - yan 14 yaşmda Fehmi ismindeki çocuk yanım çıkmış ise de, de. ame si esp km er rülmüştür. * Ayakları başlandı — Aksarayda aşçı Alinin dükkânda Mak. dar, Hukuk fakü:tesinde yeni bir doçent hukuku doçenti Bay Hüseyin Nail i4- tifa etmiş ve hukuki tetkikatta bulun İde MİLLİYET CUMA 5 HABERLERİ HIR ram 110 çocuğa yeni elbise g rafından 250 çocuk ayrtca & İs tedir. Rauf Yekta Dün gömüldü Ailesinin kütüphanesini konservatuvara bırakacağı söyleniyor Vefat ettiğini yazdığımız şark mu- sikisi üstadı Bay Rauf Yektann cena- zesi dün Beylerbeyindeki evinden kal dırılarak Beylerbeyi mezarlığına gö- mülmüştür. ! taşları, musikişinaslar, başta konserve tuvar müdürü Bay Yusuf Ziya bulun duğu halde konservatuvar hocaları ve | merhumun — talebesi © bulunmuştur. Cenazeye konservatuvar namma bir çe- lenk konulmuştur. Bay Rauf Yekta, şark musikisinin üs- tatlarındandı. Bütün hayatını şark mu- silsisini ilmi bir şekilde tetkike hasret miş, ve musikiye ait bir çok eserler yaz. İ müşter. Hattâ konservatuvar Oo müdürü Bay Yusuf Ziyanın teklifi üzerine şark musikisi nazariyatı ve sit bir İ eser yazmağa karar vermişti. Bay Rauf Yekta vaktile talebesine şark musikisinin tarih ve nazariyatma nit bazı malümat vermiş ve bunları not halinde forma forma bastirrmişiz. Bay Rauf Yekta şark musikisi bahsinde Av- rupada da tanınmış bir şahsiyet oldu - ğundan Fransada basılan musiki ansik- lopedisinin şark musikisi bahsini yaz - ması kendisinden rica edilmiş, üstat ta bu bahsi vukuf ve ihatasile yazmıştı. Ustat, bundan dört sene evvel Mı- sırda toplanan Arap musikisi kongresi. ne de davet edilmişti. Rauf Yekta bu köngreyo iştirâk etmiş ve bir şark mu- sıkısı akaosmisi teşkili teklir etmişti. Bu kongrede hazır bulunan © tanmmış musilcişinaslardan Baron & Derlenger Ranf Yektanm bu teklifine cevap ola- rak demişti kit — Böyle bir akademi teşkil edece - ğin, sizi de reis yapacağız. Fakat acaba buraya kaydedecek aza bulabilecek mi- yizi?,, Avropahı musikişinasm bu sözü Ra- uf Yektanın o beynelmilel bir şöhrete malik olduğumu gösterir. Rauf Yekta müdekkik bir adamdı, 10 — 15 senedenberi ekmek bile kitaba £ vermiş ve bu sayede mü- Kg de ll Cenazede merhumun bir çok meslek. | Balıkesir çocuk esirgeme kurumu faaliyetle galişminktadar. Bu bay. ilmiştir. Yine bu yıl içinde kurum ta- irilemi de yardımlar yapılmıştır. Bir haç gün sonra kurum tarafından 150 ğa her gün sıcak yemek verilecektir, Resmimiz bu bayramda giy- dirilen çocukları . göstermektedir. Fotoğrafın ortasında Gündoğan, solunda da kurum başkanı doktor Kâmil Ünal görülmek. | Trakyaya yerleş- | tirilen göçmenler —— —— ——— — — pe bir çok bisanlardan kitaplar vardar. İKİNCİKANUN, 1935 ai gi 11300 çocuğa da muhtelif şekil vali Salim Yeni yapılacak köyler örnek köyü olacak Trakyaya yerleştirilmiş olan göç- menler için ilkbaharda yeni evler yapıl- masma başlanacaktır. Hükümet, bu işe çok değim vermektedir. | Yapriacak evlerin © kerestelerinden bir takımı Mersime (getirilmiştir. Bir aya kadar da oradan vapurla Tekirda- ğrma gönderilecektir. Yeni göçmen köyleri örnek köyü o- larak yapılacaktır. Trakyayz yerleştirilen © göçmenler pek çabuk ürünlerini alacak ve satacak | hale girebileceklerdir. Bu yıl kendilerine tohum © dağıtık. | maktadır. Bir takım göçmenler gelirler ken hayvanlarını da getirdiklerinden | bundan ötürü pek sıkıntıları yoktur. Ziraal işleri Şehrimizde bulunan ziraat vekâleti müşleşarı ziraat mücssesclerini de ge- zeceletir. a Sie İki İngiliz kruvazörü Boğazdan geçti şir İngiliz donanmasma mensup Lon- don kruvazörü ile o tipte diğer bir kruvazör, dün sabah enat 10 da Tu - na limanlarma gitmek üzere, limanı - mızdan Karaden ze geçmişlerdir. Merhum, kütüphanesini konservatu- up par İİ Hamlık - fodulluk istemez Yeni kurultayın ilk işleri arasında aylak günleri ayırt edecek yeni bir ya- fı »ö; iyor, ve katolik kiliselerinin o kalakları sa ğer eden çanları ne diye yedi mahal- İeyi ayağa kaldırır. Müslümanlar © ruç tutacak diye devlet ne diye top «- e a ee tolik bayram edecek diye müs- kama, ne ii salaklar kr kilise MarKemeLEKVE Dosyaları Geriye kalan işler pek ağır gidiyor İstanbul adliyesi yandıktan sonra yanan dosyaların yenilenmesi, kimsenin hakkın kaybolmaması için yenileme büroları tesis edilmiş ve bunlarm ka - bul müddeti bir kaç öy wzatılmışir. Bürolar şimdi ellerindeki işleri bi- tirmekie meşguldürler. Bunlardan yal Bız birinci büroya 5000 iş gelmiş ve bunlardan 1700 den fazlasının işi biti- rilerek “çıkarılmıştır. Fakat geri kalan işler pek ağır gitmekledir. Bunların en çoğu hazine işleridir. Müruru zamanı kesmek için ;yapılmaş olan bu müracaatlar lâyrkile takip © * edilmediği, bir çoğunda dava buku diği için hazine işleri bir türlü bürodan gıkamamaktadır. Bu işlerin de çıkması için hazine vekillerinin daha esaslı çalışmalarmın i- cap ettiği söylenmektedir. İki bürodan birisinin e kaldırılacağı ve ünde kakış olan işlerin diğer bü- roya verileceği de söylenmektedir. Fa- kat benüz bu hususta verilmiş kavi bir karar ve emir yoktur . Memur bu unama'ı Küçükpazarda kuru kahvecilik eden Demiroğlu Ali ruhsatsız gazete sattığı için takibata uğramıştır. Demiroğlu Ali kuru kahve, tütün, çikolata ve başka şeyler satmakta, bu meyanda dükkânmda gazete de bulun- durmaktadır. Bir gün dükküna bir memur gel miyi — Senin gazete satmak için ruhsat- namen var mı? diye sormuş, o da: bu inhisar maddesi de- ildir ki ruhsatname alalım, cevabını vermiştir. Fakat memur matbuat kanımu mu. .cibince ruhsatsız gazete satmak mem. nu olduğunu söyliyerek Aliyi mahke- meye vermiştir. 'Dün üçüncü cezada bu davaya ba- kılmış, fakat şahit olarak dinlenecek olan, ve gazete satân tötüncüden ruh - satname arayan bu memurun buluna madığı © anlaşılmıştır. Muhakeme bu memurun aranıp bulunması için başka güne bırakılmıştır. Ergincilerin muhakemesi Eroin kaçakçılarının o muhakemesi geçen celsede Fethiyoden gelecek ev - rakın gelebilmesi için 19 kânunusaniye © Fakat evrakın gelmesi üzerine mu- suçlular dün duruşmaya çağırılmaşlar. dar, Fakat Dora duruşmaya gelmemiş- tir. Dünkü celsede polis komiseri Hik- veet ve İbrahim dimlenmişlerdir. Hik - metin göre madam Frosso ile Dora ve Vüllinin es eskiden de kaçakçı: bik işleri ile alikmder oldukları enlaşıl- maktadır Bunlar şimdi Yunanistana kaçmış o- lan Baklacı oğlu Yorgiye hizmet et - mişler, fakat müsbet bir şey elde edile mediği için yakalanamamışlardır. Komiser Ibrahim de evvelce de yaz iken z tir. Maarif vekilinin ziyaretleri Dün sabah Ankaradan şehrimize gelan Maarif bakanı Bay Abidin dün öğleden sonra Ziraat bankasma ge - lerek müdür Bay Ahsenle bir müddet görüşmüştür. Yo-e İstanbulda yeni bir hastalık türe- miş: Poker hastalığı ve yahut daha alafranga tabirile Pokeromani! Nereye gitseniz, konuşmanın ü- cunda dolayısile bir po.cer lâkır nastalığı dısı olmamasının . hemen hemen imnânı yok gibidir. — Dün akşam yine bir kare yap tık. Kaç kere geç vakte kadar oyna- mayalım diye niyet ediyor.ız; yıne olmuyor hi olmazsa saat üçü bulu. yoruz. — Aman efendim ne şans var- dı.. Benim elimde Kare d'as var. O Floş royal çıkarıyor... — Yine yirmi beş lira kadar i- çeri gittik.. Ama bu kazanç onun yanında kalır me dersiniz? Benden adıgını munakras yük ne “hanımfefendi,, lerde verecek - tir, Hele Kadıköyüne işliyen son vapurlarda meselâ 9,10, 10 buçuk ve 11,45 vapurlarında işideceğiniz muhaverelerin hemen yüzde sek- seni bu merkezdedir, .w : sureti mahsusada her gün evini bırakıp çıkan kadınlar © vardır. Bunların işi gücü şu alışam bura- da bu akşam burada toplanmak bi hnre yapıp mütemadiyen oyun oy- namaktır. Maksat vahit geçirmek te değil. dir, para kazanmak ta değildir.fa savvur edin ki günde beş,on, on beş ve hattâ icabında daha fazla kay- beden hazanan kimseler için po - kerden para kazanmak mevzmu bahs bile olamaz. İşin en ihtiraslı tarafı kazanmanın v&iğ. hiye can, kaybetmenin doğurduğu 1z- tıraptır, Oyun iptilâsıdır. Midesi bozuk hasta bir ayyaşın meyhane havasına karşı daydağu hasret, oyuncunun, yeşil çuhalı masaya karşı duyduğu hasretin ay. rnıdır. Onun için vaziyet ne olursa olsun, ister kazansın, ister kaybet- sin o, muhakkak oynayacaktır. O- #nan zevki oynamaktır. Fakat bu arada ne olursa paramın başına 0- lur. Ve muhakkk bir şey kaybedi- lir, O da para olmasa bile zaman- dır ve sıhhattir. Nasıl oldu da bu poker hastalı- ğı bizi böyle sardı anlamıyorum. Maksat şıklık ve zerdfetse, poker bilen adam veya kadın “asri,, te- lâkki ediliyorsa bunsn sar ve hih- meti nedir? Ne yazık ki böyle poker müple- Miları arasında “Avrupada mon - den hayat!,, böyledir diyenlerin bulunduğu da görülüyor. Bu zaval- İlar belki ömürlerinde hiç Avru - paya gitmemiş olanlar, gitseler bi- İe burada yalnız Cocmopolite muz- den tanıyanlardır.avrapanuı ön den hayat,ında pokere gelinceye kadar örnek alınacak daha neleri vardır? Eğer bir Aorumah pokerde sarfedilen zamanı ve ve rayı görse hayrete. « Çünkü o muayyen bir bütçe üç har reket etmeğe ve intizam altında yaşamağa alışmıştır. Evet onun da power oynadığı, vâkidir. Fakat bunu bütçesinin mü saadesi dahilinde ve bir aile eğ - lencesi olarak, hoşça vakit geçir * mek için oynar. Çılgın ihtiraslı o- yunculara ise birer istisna o'wak pe yerde tesadüf etmek mümkün. key (İş Bankaamdan alnan cetveldir) 10 İkincikânun 935 AKŞAM FİYATLARI doya ll vg sea yk Se mukabil mesuliyetimiz büyüktür. Mümtaz FAİK ae ri TAHVILAT İstikrasm dibi Ribtm num zman # Az. mümessil s2 kanlığı baytar müdür 1 ZA $ An takili 1,1 4886 | düğü bulaşık hastalıklar mütehassıs Lar Bay Naki Cevat dün Yunanistana ha» aa yapt | yeke etmiştir. a be Mçzm Neme e eğme z0 | * Tayyare kurumu İstanbul merke iç 95 $ Terkos 1875 | ine bağlı olan derneklerden 2 numa- Türkiye Camhe. Çimente Sai zape | mahı dersek 900 Tira getirerek merke- la — a fe m verime si de bu gün - e gün - in Şire çim. am Sİ, herdem mü tebeerlde be ÇEK FİYATLARI lunacakları üm't edilmektedir. Frame F.A $ Pre asan * Tayyare kurumu istanbul mer - Londra 61850 $ Belgrat 40542 | kez bay “lar kolu heyeti idaresi dün 'Nüyork 780038, İ Berlin xa) | mutat toplantısını yapmış, belimi, zas $v Sinem | nahiye ve Briç © 43470 | cek bayanlari kof uhaklarımda sürü veni ER İS inin ve sağlar başka- TSetğ) “| ma Bay Süleyman Sırrı Karadenizde w Kura | seyahat yaparak oradaki kimsesiz — | azeri getirecektir. Bay Sü- bi eri Yayman Suri bir pansiyon açikani işi X Hane 18 | teşebbüste bulunmak üzere Ankara - 3m 24 | ya da gidecektir. 20 Ler " * Etibba odası 929 senesindenberi 20 Olmer idat vermiyen Diş hekim e * Üllem © “azg | bardan, 120 kişiyi leraye vi sy Make Wo - | ek 1 yapılmakta hitlerle temas edenler ve yahut Av; rapayı Holivutta yapılan filmler. di A

Bu sayıdan diğer sayfalar: