22 Ekim 1948 Tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 15

22 Ekim 1948 tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BAA - ,îc'ilt'_'1,-_ Sayı 18 . c . SEBİLÜRREŞAD U - SE F rER, , Dnngy vi üşündesi en.-çok sa; arak halkın bu yoldâki ihüjvacını düşünmelerini umuyoruz. Bu yı görecek gün- dehk gazetelerımızm bu yolda haftalık bir sütun &a maları, muhakkak ki ciddi bir uyanıklık eseri olur. Bugünkü dünya Allahı kaybetmiş, sonra da onu aramaga koyulmuştur Hattâ - “görünüşe gö- midi kesmış ve onun ye- Bi bir şey koyınustur Gerçı bu kelımeyı herkes tekrar etmiyor, fakat ümumiyetle göze çarpan - hal, zarürete boyun ğtnekten ibarettir. Bu:zaruret, herkesin gucun— g ustun göründüğü i 3çin herkes de boyun eğ-. ıf, sayıyor, Çok nüfuzlü fikir mek-— teplermın şi gücü, beşer işlerinin cografyaî Sİ- yasi ve ıktısadı kudretlerle hal ve fasloluridu- ğunu anlatm aktır.. H gormekten başka çâre bulamıyor. Bu; zarurete boyun eğmek ıtı.kadım kabuı". ünden kur- : edenler “kendilerini mesuhyet uzun. ımış Hele başı başı gelmesı mukarrerdır : Seyıtgazı kurbunda defnol olunmak içiri adam gönde- . rildi. Gövdesinin Vnakli kabil değildir. Minareden k edi Di deinolundugu mahal olması mümalden bait degıld Mebhasi beşer mesa.ıhne - _evkalade ma- © hüyeti haiz olan bu gâribeyi “ihtiva eden' sahi- - feyi kıfaptan kopârıp Ankarada Müzeler Ümu- mi Müdürü Hâmit Beye verdim. Hâmit Bey-bu- 'na çok öhemmiyet verdi. Şimdi 1019 tarihindeki Malatya sicillâtmi tetkik ettırıyor Bunun için | bu sicillâtin-mahfuz olduğu Adanaya bususi me- mur “göniderdi. Eğer hu garibeyi nakleden- mu- lafririn dediği gibi: Malatya sicillâtmda böyle 'birr kayıt bulunursa mesele çok-ehemmiyet kes: bedecektı.r İskeçeli Hasım Zekz A Yalnız Ingılterenm değil, belki dunyanm en buyuk ve beynelmılel alemde sozu en çoök <dil i/e dü YEL görür gazetelerınden olan Times her erkes de, bir - sürü guç-_' lüklerle karşılaşmakta olduğu için, her ne yap- - sa: boşa gıdecegme inanıyor ve kendım âciz -|. Sübhâne ve Taâlâ hayırlar muyesser_' Z arumt K arbanlar Tımes’m *Haf.tallk anı'Makalesı - tulmuş sayıyorlaı Çünkü mademki heı şey, * güçlerinden üstündür, o halde uğraşmağa ne lü> zum var? Yapılacak bir şey önce şahsi kuvvet- lerin gerekleştirdiği her şeye baş eğmek, sonra — yan gelip elden . geldıgı kadaı hoş bir vakit ge- çnmektır : İnsanlık âlemini bir çalışma sahası değil, fakat'her şeyi kaıarldstıran bir sürü kuvvetle-. rin buluştuğu bir sahn saymak, kendme göre hoşnutsuzluk verici bir telâkkidir. Çunkıı in- sanmi kendini hesaba çekmesine lüzum. bırak- maz, Vicdanın her sesini boğmağa kâfi gehr ye ” insanin 'her durum karşısında vazifesinin e * olduğunu sormağa meydan bıirakmaz. Fakat bu kolayhga kavuşmak için goze almacak feda— kârlık ne kadar” buyuk' Ü zaruretin kubanı ohnak msanhom Çür “bütün şerehnı kaybetmek demektu' bir şahıs. - jaktan çıkaıak bir mef'ul haline gelmektir. Hal uki Allaha' manmak hayatı mukaddes- bir emanet saymak demektir. Bir emanet ki so- nunda insanı hesap vermeğe davet eder, fakat - &lde buluudugu muddetce hayata seref vE de- geı vetir, an.mak mesuliyeti tanunayı yve © Allaha i heı hataya düştükçe o hatayı tamir ve telâfi için çalışmayı gereklestırıı Çünkü hata, tamir: ve telâfi edilirse; AHah tarafından bağışlanır. - - Mesuliyeti bir emanet, bir ilâhi vedia telâk- - | ki eden. kımse onu bir şeref borcu olarak eda tref boıcunu ödemekle msanhgı : Şi yukselttıgmı hıssedeı : iyet yükü altında ezilmek, mümin bir vakit yalrız kalmaz ve. Allah ona daima yardım - eder. Gerçi otun da gücünün ' yetmıyecegı bir- -

Bu sayıdan diğer sayfalar: