1 Şubat 1949 Tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 8

1 Şubat 1949 tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

S ga ssa!LDRREŞAn C ONK İK Sayı: SÜ ((Kur anı.kermı ve, tecvıd I—Iafızlık bı]gılerı - Tefsir ve"Kur'an ilmi - Hadis, usulü hadis ve tarihi .- Fıkıh ve usülü fıkıh - Tevhid. ve ke- İâm 1lmı. - Kelârn tarihi - Dinler tarihi - Ahlâk ve fezaili Islamıye - “Tarih xe bikmeti teşri-- -Mantık - Mebadii" fe]sefe - psikoloji - Mantık -- | Pedagmı - Sarf ve nahiv - Belâğat - Lügat - Aruz ve kafiye ilmi - Hitabet - Ingı]ızce » İ Bizim ihtiyaçlarırnız bakımından bu muf- : ledata bazı ilâveler yapmak ve lıse mezunları- - ın alınması kabul edilirse bazı dersleri eksilt- mek kabildir. Meselâ: Arapça ve faröçayı sarf - “Nahi: v - Belâgat - Lügat - Aruz ve kavafi diye - ayirmıyarak başlangıcmdan edebiyatina kadar bir 'kül _şeklinde “bulundurmak. münasibdir. Türkçenin “edebiyatına ve edebi metinlerine dair malümatı genişletmek zaruridir. İslâm ta- rihini; "Türklerin karıştığı fasıllar tafsil olun- mak şartile 'okutmak' icab etmekle ber aber ay- yıca Ve yine Türklere taallük eden | ısımlara e- hemmıye" verilmek üzere bir umuumi medeni ık'"tar'aflarım gösterir bir ihdası zaruridir: 'Vakıa kelâm tarihinde 'mezheblerin mevzuları;ve ihtilâflı tarafları hak- İzında malümat vardır, ama daha ziyade tarihi bakımdandır Dinler. tarihine - gelince, bunün * programmda gunumuzde mevcud dinler ve mez - hebler- il&'fikri ve “içtimâl cer eyanlara daır ge- ü rekli bılgileıe çok yeı ayr idmalıdir. ı ün b a ilâve olarak, ayrı aytı her fenden bahseden bir fen bilgisi şeklinde degıl âncak 'en son icad' ve ihtiralar üzerinde. tarihi ve fenni malümat ve müsbet dur. Adının ehemmiyeti yoktur. Görülüyor, ki; faküilteden evvel bu tarzda c bir yüksek şeriyat: okulu tesis eylemek günün kaçinıimaz. ihtiyaçlarındandır. Halkı aydınla- - tacak, gönülleri dinin yuksek]ıklerıne baglaya— Tak sapıklıktan koruyacak ve sapmı uzak- laştıı acak gu.z ablâkı yerleştırecek vaızlerı- calar: ancak böyle hir müessese ye- tıstılebılecek, 1stıkba1de dini makam ve * hiz-. metlerı | gu.ulasmıs zatlara tevdiden “memleket ve_»nullet elbette çok faydş görecek- Ctir., «Dinb in, ileride dahi, güzelden ve gerçekten c © başka luç bir şeye âlet edilmemesini istiyorsak bu İşte ne kadar çabuk davransak Zararlı çık- mayiz. Rıııf Oga,n ilmi görüş sagla— - yacak bir dersin- bulundurulması da luzumlu- : Ü DİNİ MENSÜRE : ' atar, _Hep boyle sabah - olur, akşam olur; gün- / şimşek çÇakar, - yağar, buzlar tutar. -Sular sine sıne daglarm ü bagrıya gecer “hazinelerde tuplanır -denir, otlar, ormanlar yeşerir. V,Dereier,'tepeler İ valar Boyle böyle devırleı Boner zamanlar » tu'mış'? Bır yapan, bir. yaratan var mıdır? Yok- . cukla_r; o 'canım güller, bülbüller, yasemenler; <bir çeşit çiçekler; bütün. bu ince ince Şeyler “ALLAHTAN BAŞKA'BU DÜNYAYA KİM-DÜZEN VEREBİLİR ? t Sabah oluî güneş doğar, ortalık âydınla- nır, Herkes işine gücüne gider. Kuritlar, ku,ş- lâar bile rızkını aramağa: başlar,: Akşam olur, gün batar, ortalıga karanlık basar. Kurt .kuş doğar, yıldızlar çıkar, rüzgâr eser. zaman böyle kalır. Sonra seher başlar, şa.fak ler Vgeçe'r. her gün dünya bir başka kılığa gi- Gun olur, bulutlar yıgılır bardaklardan boşamrcasma yağmurlar yağar. Gök gurler, yıldınmlar duşer Kış. gehr kar Havalar duzelır, baharlaı- açmağa, ortalık ısınmaya başlar. Ekınler biter, ağaçlar çiçek- < dornlanıp _yeşillenif. .Kuşlar- ötüşür, kelebekler uçuşur, rüzgârlar eser“ırmaklar akar, değir- menler döner, hayvanlar yavrular ekinler top: lamr armanl vrulur. . Aylar, günler yazlar, kışlar bırbıruu ko— geçer. İ Bütün bu şeyler nasıl olmuş, nasıl. kurul- muş? Buhları böyle kim yapm1ş7 Kim . yakış- sa hep bunlar kendı kendine mi q].muştur" “ Bu koca dunya, o yerler; gokler, O sabah- 'lar Aakşamlar; o seherler, şaîaklar, mehtaplar; o güzelim şeyler hep rastgele olur mu? Ö tür- lü türlü, acayip hayvanlar o-akıl, fikir' salııbı sevimli sevimli ıneanlar o nur c_lamlası gıbı ço- “sünbüller; o rengine, kökusuna dojyulmaz bin hep kendi kendine olur rastgele meydana gelir. mi? Bunu akıl, fikir kahul eder miz Elbette bunlarm bir yapanı, bir yara(:am olaca.k' mu? Hiç körü körüne, İşte, bu dünyayı böyle yapıp yaratdn, ona boyleue düzen eren, Allah Taâlâdır. Bunu bız hem aklımızla buluru: , hem de Peygamber Efendimizin guzelce bildirmesiyle inanıp iman _ederız Ali Vahit

Bu sayıdan diğer sayfalar: