9 Nisan 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10

9 Nisan 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 1908—123 Ablası tilredi, hastaya baklı, hasta devam etti: — Anlaman işin süküt ile dinle. © zuman ben wi iki yaşlarında idim. Ancak on iki hatırlayorsun, değil mit Yüz bulmuştum ,, her istediğimi yupardımı. Günü me kadar yüz verildiğini hatırlayor musun” Dinle... Nişanlm lk geldiği gün oyağındu lüştirin «izmeler vardı, Kapını parmaklığının önünde nitan indi. Bavabından dolayı özür diledi. Bubamuza bir hüber getiriyordn. Ben de: hatırlayorsun, değil mi” Süs... Diple! Oyu görünce bitmiştim, çek güzeldi. O komuştuğu müddet, salonun bir köşesinde ayuktu sürdüm, onu seyrettim, Çecıklar tuhaftır ve... Taman- dir. AN, evel, ruyalarıma girdi... Gene geldi, gene geldi, birçok detular geldi, her setlerinde onu geyrederdin, gözlerimle, bütün ruhumla temaşa ederdim. Yaşımu nazaren iri yapılı ilim ve zanolandazundan fazla ein idim. Sik sik geldi. Düşüneeni hep 0 idi, İşmini içimden yavaş yavuz tesbihi çeker gibi tekrarlardım. Birin onun seninle evleneceği tüh ortaya çıkı. Kederimden dondum. Ablacığım, çok fena oldum. Üç seçe uyumdulum, ağladım. Artik her gün oğle sonlar <elivordn. Yemekten sonrü, batırlayor müsani Sip. Ditle 1 Seli önü vok sevdiği pastalar yapıyordun. Ün, iereyağı, sül İle yapıyordun. Nasal yaptığım da bili- yordum. Töz gelse buğün yapabilirim. Onlar birer lokmuda yalar, üstüne de bir bardak sarıp içer; Ve: — Çok lezzetli olmuş! Derdi. Bunu söyleyişi de aklına geliyor mu? Bek Kiskaniyordüm, çok kıskamıyordüm. Evleneseğiniz sin de geliyordu. On beş gün gonru düğündü ! Deli gibi idim, Kendi kendime; Hayır? Onu ablama veremem! Olamaz! Diyordum. — Meri büyüyeyim, beni ” süzel, bu derece beğeneceğim ” bulurum? Diyordum. Fakat bir akşam, mukavelenin imza- Muynsma tim on gün vardı, o akşam onunla şablenur önünde gezindiniz. Hava mehtapin... Osrula çamın altinda, hani o büyük çamın altındu seni kücukludı, sıktı, onun İki kollarmın avasmda idi Bu uzunca sürdü... Bunu da habrlayoraun, değili mi? Bu galiba ifk defi oluyordu, salonu girerken sapsan idin! Ben sizi gözetliyordum. Orada yanıbaşınızda, sık adayların arasında idim, kulurmuştum. Elimden gel “seydi, o dakika ikinizi birden öldürürdüm... Kondi kendime: * — Asia! aslaf,. Evlenmiyccekler! Ablümlü evlen- miyecek! Kimse ile evlenmiyecek! Çünkü o zaman ben çök bedbaht olacağım! Dedim ve birden onu kuru dünyalar kadar büyük bir düşmanlık duydum, All 6 saman ne yaptım, bilir misin? Dinle... Bah» avvam, serseri köpekleri öldürmek için köfteler yapar © ken görmüştüm. Bir şiğe kiriyor, eziyor, huvandat geçirdiği bn onmları köftelerin içine koyuyordu. An- yemizin seğn şişelerinden birini aldım, esdim, cebini “ koydum. Bu parlak bir tozdu. Ertesi ün sen püsla ari yapıyordun. Onları bir'aralık hir biçaklu çizdim, tozları cizginin İçine koyarak, * biçiğin. şabile yirel alan! Ben bu kadar bir adumı nerede SERVETİFÜNUN leri örttün.. Nişanlım bündan üç füne yedi, Ben de bir tave yedim. Geriye kalan ulti thneye kimse el sürmedi, onları havaza atin, İki bavuğumuz üç gün sonra öldü, hatırlayor musun 1 Süs, dinle, dinle! Ben ölmedim, fakat daima hastalık çektim. O öldü? BE yörsün, dinle, ah. ömrüme süren bir işkence olda, her gün öldüm. Kendi kendime urtak ben ablamdan ayrılaranmı, dedim, Öleceğim zaman herşeyi anlatır, belki helal- taşırım | dedim. İşte w zamundanberi hep bu dukilkayi düşündüm. Sana ber şeyi söyleyeceğim bü dakikayı düşündüm. İşte Du dakikn geldi, çattı. Bünü sabüh akşam, gece gündüz n Bunu hir böyleyebilsem der, beklerdim. Bu ne tzu süren bit cez oldu Şimdi köorküyorum! Şimdi ölünce ona tesadül öler, onu görürsem diye korküyoran, Omü sen. gör meden evvel görmek... Düşünüyorsun, vesiretini yok. Halbuki böyle makaddermiş, işte ben gidiyorum, Behi afletmeni dilerim. Bunun igin çok yalvarırım, bünsux nasi gidebilirim?! Ah. Papas Efendi, söyleyi- siz beni affedsim, Yalvarıyorum, bm olmadan ben ölmem ! Susln. Soluyor, tonaklarile yatak çarsalımı yolu yordu. Ablası yüzümü avüuşlarıdın içine gaklarmıştı, kiraldamıyordu. Nişanlım gözünün önüne gelmişli. N6 külur sene, ne bar, ne nermin bir muhabbet içinde yaşayncaklarımı o düşünüyordu, ne gürel bir ni geçireceklerdi | Onu ilitiyarlamış bir mazide,, müvbbeden sönmüş bir mazide görüyordu. Sevgili ölüleri... Nerelerdesiniz$ Ah onun busesi! O'derağuşul... Onun hararetini ru- bunda hülâ saklıyordu.. Ondan #onrz hayatı, bir hiç, tam bir boşluklan,. tam bir hiçlikten ibaret kalmıştı. Papas birden kalktı ve kuvvetli ve mebabetli, titrek bir sesle büğurdı! — Hanım, bemşireniz ölmek üzeredir. O zaman atla, ellerini çözdü, kaldırdı, yaşlarla dolu gözleri göründü. Yaövrusunun üzerine atılarak bütün kuvvetile öptü ve dudaklarından. şu sözler çıktı: -— Beni wlisliyorum, affediyorum, yavrum ! İstanbul 26/3:920 Müteröünü Haydar Rifat Düşünüşler... Hayat, ifade etiği mana keder bir mahml iğgül etmiyen bir avuç foprek külçesinden başka bir şey değildir. Aşk, beşeri asabi çilgınlıklara sevkeden ruhi bir ihastalılfar. Kadın maddi ihtirasların tesirinden kurtulabil- diği gün, aklı selimin kabul ettiği bir MAP GAL

Bu sayıdan diğer sayfalar: