7 Ocak 1932 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11

7 Ocak 1932 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 1847 —162 SERVETİFÜNÜUN 91 cgi “ Pençesi Bir tevcih için... Bu sütundai gazetelermizdeki bahsedeli çok olmadı. O yazımın çıktığı tarihten sonra bir gazete iki anket daha yaptı. Biri «Kadın ve ilham» mevzulu, biri «Gümüş para çıkarmalı maf» sualine cevap istiyen iki anketi Belki iptilâ mülâha- zamı teyit eden bu iki anketten başka anketler de yapılmıştır, yahut yapılmaktadır. Ben, gözüme ilişen- leri notgdiyorum'! Her ne hal ise, Yapılmasından zevkalınan bir geydeu niçin zevkalındığını, her bahis üzerinde bir anket yapılmasının lüzumlu bir şey olup olmadığını burada münakaşa edecek değilim. Yalnız, bu anket- lerden birisine — fean - kendimin de karıştırıldığını gördüm. Burada bunun bir cihetinden bahsedeceğim. «Kadın ve ilham» anketini yapan Resat Enis B. dostumuz, Halit Fahri B. dostumuzun bu husustaki fikrini tespitten evvel yaptığı bir başlangıçta, şöyle diyor: «Halit Fahri Bi «Kedi pençesi» sütununun muhar- sirile —sade muharrir değil; hikâyeci, naşir, şair, fıkracı... — konuşur buldum...» Basmakalıp bir tevazu ifadesile « Estağfirullah! » demiyeceğim. Dört tevcih için. Ama bu aradaki naşir tevcihi için nasıl bir şey demiyeyimi Hadi, dört tevcihi, o zeminlerde bazı şeyler yazmış olmak itibarile, kabul edeyim. Ya diğerit Bunn da kabul etmem, tam mânâsile fuzuli olacak,... kabullanmek olacak! Eğer bu tevcihe liyakat edinmiş servet sahibi bahtiyarlardan olsaydım, Reşat Enis B. in «Kılcı sürüyorum » isimli hikâye kitabını ben basmış olur- dum. Bamimâ&kia olan « Kanun nammna » romanını da, basılmak üzere hazırlanan < Gonk vurdu » roma- nını ds benden başkalarının oneşretmesine imkân bırakmazdım. Halit Fahri B. in < Balkonda saatler» inin maşir i benden başkası olamazdı. Hattâ A4. Sırrı B. dostumuzun «Rakkase» si de muhak- kak benim olurdut Ne yank, ki böyle olmadı ve... böyle olmıyacak .. . . . gibi görünü- yor! anket iptilâsından . İşittiklerimiz: Sahne mi P.. Tekke mi ?.. Gazetecilerden biri Datülbedayi rejisörünü göre- rek sahnedeki tarzı mesaiyi yakından tetkik arzu- sunda bulunmuş. Pakat rejisör tarafından - gazete- ciler sahneye daima kadınlara kur Şapmak için giriyorlar oiddiasile - reddolunmuş. Bunun üzerine Matbuat Cemiyeti reişi, ikinci reisi Wi umumi k& tibi, mezkür nahoş mülüâkalı neşreden gazetede Aluhsin B, gleyhine beyanatta bulundular ve bu çirkin isnadı nefretle karşıladıklarını biklirdiler, Bizim en ziyade hayret ettiğimiz ciket rejisöle müracaai eden arkadaşın saffetidir. Zavallı çocuk, bilmiyormu ki Tür- kiye'de tekkelerin ilgasındanberi yegâne deşturla girilmesi lâzımgelen yer, Muhsin B.in rejisörlük ettiği Darülbedayi sahnesidir. Erenler her nedense beriçten mürit kabul etmiyor. Mubarek yer! sanki sahne değil, esrar tekkesi!.,. Mektepler müzesi Berlin'deki mektepler sergisinden bir köşe Son günlerde Berlinde büyük bir mektepler gergisi açılmıştır. Bu sergide, talebeler tarafından vücnde getirilen tedrisata ait eşya teşhir olunmaktadır. Bu arada mücessem köreler, heyet âletleri, cetveller, kalemler, haritalar, resimler vardır. Sergi çok rağbet görmüş, vücude getirilen şeyler takdirle karşılanmıştır. aş

Bu sayıdan diğer sayfalar: