26 Kasım 1936 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4

26 Kasım 1936 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 İlk Hava Şehidi Kızımız Eribe İçin 29 İlkteşrin sabahı, Ankarada Türkkuşu meydanında paraşüt talimleri yaparken şehid düşen Eribenin ölümü münasebetiyle Başbakan İsmet İnönü, tahassüslerini, Havacılık ve Spor sayıfalarına şu yazılariyle bildirmişlerdir : Küçük Eribe, hava kurbanlarımızın arasına karıştı. Paraştit hevesi, havacılık aşkı, onu küçük yaşında işe başlatmıştı. Onun yaşında, paraşüt sert ve çok erken bir cesaretti. Ailesinin ve kendisinin aşkı, usullerin tereddü- düne galebe çaldı. Eribenin fedakârlığın, kızlarımızda vatan müdafaası ve Türk havasının masuniyeti için iftihar edeceğimiz bir kahramanlık sayıyorum. Hayatının güzel baharını Türk Havası için bağışla- mak arzusu, Türk kızında en yüksek derecesini, güzel Enbe ile göstermiştir. SERVETİFÜNUN No.2101—416 NB iz Başvekil İsmet İriönünün Tahassüsleri Güzel Eribe, babası gibi, babasından üstün bir hava kahramani olmak için bütün bassalara malik idi. Onun şelutliği ile canımız çok yandı, çok şey kaybettik. Teselli- miz, kahramandan şehit vermek, kahraman üretme ve yetiştirmenin en feyizli çaresi olduğuna inanmamızdır. Paraşüt, bir «por, hatta dar zamanda can kurtaran bir tedbir hâlinden çoktan çıkmıştır. Paraşüt, artık mem- leket müdafaasının yeni bir dinamik usulü ve vasıtası hâlinde şekil ve manâ almıya başlamıştır. Türk kızları ve erkekleri, paraşütizmi bir müdafaa vasıtası gibi öğ- renmiye mecbur olmak yolundadırlar. Küçük Eribenin hâtırası, paraşiltizmdeki hevesinden ötürü, bizim için bir kat daha azizdir. Bu satırlar, İnönü ve çocuklarının, Güzel Eribenin kahraman hâtırasına derin saygıları ve gıptalarıdır. 9-11-936 İSMET İNÖNÜ Hafta Yazısı: Bu Sene Nobel Edebiyat Mükâfatını Kazanan EUGENE O'NEILL Eugene O'Neill 1888 de New York'da doğmuş- tur. Babası tanınmış bir aktordu. Eugenei de aktor yapmak istiyordu. Hattâ birkaç kere sahneye çıkardı. Fakat Eugene maceralı hayatı seven bir çocuktu. 18 yaşında, mekteb nizamma uymıyan bir hareketi yüzünden üniversiteden çıkarılınca istediği gibi bir hayata atıldı. 21 yaşında evlendi. Çok geçmedi karısından ayrıldı ve Orta Amerikanın yolunu tultu. Orta Amerika o za- manlar altın memleketi idi, Herkes altın arayacısı kesil- miş, para ve macera peşinde oraya akın etmiye başlamıştı. Eugene altın bulamadıysa da istediğinden çok macera ile karşılaştı : gemilerde tayfa olarak çalıştı. |918 de tekrar evlendi, tekrar boşandı ve üçüncü defa ola- rak evlendi. Evgene O'Neillin, bu omaceraları arasında san'at hayatı da başlamıştı. İlk eseri olan « Thiriy>» (Susuzluk)'u 1914 de yazdı. Bunlar denize, denizcilere, sahilde ya- şıyan adamların hayatıma dair tiyatro piyesleri idi. E- serleri de ilk defa olarak, 1919 da küçük bir amator tiyatrosunda oynanmıya başlandı. Eugene O'Nelli «ilk eserlerile kendisine şöhret temin etmiş» muharrirlerden değildir. Esasen şöhretini şu son on, oniki sene içinde kazanmıştır. Bununla beraber Amerikada herkesin takdir ettiği bir san'atkâr değildir o. Bazı tarafları amerikalıların hoşuna gitmez. Meselâ, 1924 de New York'da oynanan « Ağaçlar Altında Arzu» isimli bir piyesi için bir gazete müthiş tenkid. lerde bulunmuş ve oynanılmasının mennedilmesini iste- mişti. Buna sebeb, piyeste cinayetlerin, intiharların, de- lilerin, meczubların bol olmasıdır, Hakikaten, O'Neil'in eserleri böyle çok acı, si- nirleri tahrik edecek kadar acı sahnelerle doludur. Fa- kat, bu acı sahnelerin reelliği, ve bu reelliğin içinde Amerikan ruhunu göstermesi | itibarile O'Nejil bugün Amerikanın en büyük tiyatro muharriridir. En meşhur eserleri: «Moon-lightat Caraibes (Karaip Adala- nda ayışığı)», «Ânna Christie» ve «Imperor Jones» dur. «The Sirange Tnlerlude (Garib per. de-arast)» ismindeki eseri 9 perdedir. Diğer meşhur eserleri arasında da «İp», <Kılh Koca Maymun», <Lazare'ın Gülüşür, «Milyon Marko>, «Ufkun Ötesinde , «Bütün Çocukların Kanadı Vardır» isimli piyesler vardır. Nobel mükâfatını kazandığını kendisine haber ver- dikleri zaman: « Yarışta kazanmış bir at gibi mes. udum> demiş. At nerde, edebiyat, tiyatro nerde de. gil mi? Fakat, bu san'at muvaffakiyeti gününde aklına at gelmesini tabii gösterecek sebebi gene kendisi ilâve ediyor: «Ben tiyatroya arada sırada giderim, Hattâ kendi eserlerimi bile görmiye gitmediğim olur. Spora bayılırım, Hele boksla bisiklet ve motosiklet sporuna!» Vahdet Gültekin

Bu sayıdan diğer sayfalar: