16 Mart 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 16

16 Mart 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

iz ;/ 270 SERVETİFÜNUN No. 2221 —3536 JE debi Roman| BİZİM İÇİMİZDEKİ BİZ! | Yazan; NUSRET SAFA caşKUN | Bir haylı uzayan sabırsız bir intizar devresini müteakib çocukluktan henüz genç kızlık basamağına atlamış, güzel, masum yüzlü, çekingen ve mahcub bir kız korkak adımlarla içeri girdi. Müdürü umumi beyefendi görür görmez hükmünü vermişti. — Fevkalâde.. O gece müdürü umumi beyefendi genç kızla be- raber sabahı etti. Dışarda güzel bir sabah başlarken, genç kız fazileti gurub etmiş olarak, hayatında baş- lıyan ebedi gece ile gözlerini açtı. Ona ömründe görmediği, ismini bile bilmediği içkileri içirmişlerdi. Sonrasını hatırlıyamıyordu. Yalnız yanıbaşında yatan adama baktı Köselesi eskimiş bir tulumba gibi genzinden hırıltılar kaçırarak uyuyordu. Kendini yokladı. Her zamanki kendisi değildi. zi Müdürü umum! beyefendinin (Anasız babasız ç0- cukları kurtarma cemiyeti) nin elinden kurtarılarak(!) kendisine peşkeş çekilen genç kız, karısının da, mü- dürü umumi beyefendinin evde bulunmayışından is- tifade ederek, şofösile gecelediği tarihten itibaren takvimden 180 yaprak koptu. Altı ay gonra.. Bir gün! Müdürti umumi beyefendi mahdumları yirmi yaş- larındaki Hayrı Beyi karşılarında buldular. Delikanlı babasının bile buuca işi (arasinda nü- zarı dikkatine çarpacak kadar zayıflamıştı. Röngi sapsarı, gözleri fersiz, kendisi hâlsizdi. — Baba seninle biraz görüşmek istiyorum | Mukaddimesile başladı söze... Müdürü umumi! beyefendi, sadece kulak kesildi. Bir taraftan mutetları veçhile burunlarını karıştırır- larken diğer taraftan da dikkatle mahdulazını dinli- yorlardı. Mahdum bey sözünü şöyle yürütmüştü : — Yirmi yaşında bir genç için tabii görülecek bir vaziyetle karşı karşıyayım, âşıkım babal.. Müdürü umumi beyefendi güzel bir kahkaha attı. Göbeğini sallıyarak: — Bundan tabii ne olabilir! Buyurdu. Mahdunı bey başını önüne iğmişti: — Burası tabil.. her gencin başına gelecek, gel- mesi zaruri bir skibettir. Fakat bundan sonrası 8iZi üzecek sanıyorum. Çünkü, sevdiğim kız benden ge- bedir. Müdürü umumi beyefendi hiddet göstermediler. Yalnız hayret alâimi olmak üzere gözlerini açtılar: Gebe mi $, — Evet!. Soğuk bir tebessümle oğluna baktı ; — Ne budalalık! Bir anlık antraktı müteakib: — Ne yapacaksın, ne istiyorsun : Diye sual ettiler. Oğlu kat'i konuşmak kararile hareket ediyordu; — İşte sizinle bunun için görüşmek istiyorum. — Buda mı tasa.. aldırmayıveririz. Ben buna razı değilim.. — O halde evlenirsin|.. — Benim de fikrim bu!.. Kimin kızı.. Babası yüksek bir kimse mi. Burada mahdum bey zınk etmişti. Biraz kem küm. etti, Sonra tekrar cesaretlendi ; i — Esas mevzuumuzu burası teşkil ediyor baba! dedi.. Bu kız yüksek ve tanınmış bir âileye mensub değildir, Ne anası, ne babası vardır. Zavallı bir kızdır. — Kendisini nerede tanıdın!,, Delikanlı başını önüne iğmişti : — Münasebetsiz bir yerde.. Müdürü umumi beyefendi yerinden sıçramıştı : — Şu halde kız da münasebetsiz, — Evet!,. — Nasıl oluyor da.. Muhterem bey, babasının sözünü kesti: — Vakıa münasibetsiz bir yerde tanıdım. Henüz düşürülmüş bir kızdır; fakat o çok namusluluk iddi- asında bnlunan yüksek ailelerin kıslarından daha te- mizdir. Vücudü kirlenmiştir. Fakat namusu ruhunda saklıdır. 8ir akşam namussuz bir herif onu Madam Annanın delâletile tuzağa düşürmüş, sarhoş etmiş. Ondan gonra çıkarıldığı ikinci müşteri benim.. Bu kızı deli gibi sevdim. Acımak sevgimi büsbütün kam- çıladı. Bu kızı kurtarmak istedim. Hele şimdi kar- nında benden bir parça taşıdığı için daha çok sevi- yor, onu namuslu bir hayata yüz geri etmek arzu- sunu duyuyorum, Bana muhalifet etmezsiniz sanırım. Cemiyete iyi bir insan kazandıralım. Yoksa, bu kız vesikalı bir orospu olebilir. Artık iradesi kendi ka- fasında değil, bir şehvet tüccarının elindedir. —Devamı var —

Bu sayıdan diğer sayfalar: