13 Şubat 1941 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10

13 Şubat 1941 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ROMAN HAKKINDA NOTLAR yamaç | Roman edebiyat heveskârlarının daima bel bağladığı bir edebi nevi olmuştur. Buna sebeb vak'aların düğürülenmesi için arzettiği geniş sahadır, Romanın yazılışı ve üslübu hak- kında, eskidenberi, sayısız müna- kaşalar yapılmıştır. Birçok kimseler edebiyatta muvaffak olmak için, göz övünde tutulması icab eden tek prensibi: çalışmayı, hiçe say- mışlar ve üslüb hakkında keza ay- ni lâkaydiyi göstermişlerdir. İddi- alarını ispat için, Balzao'ı, Dumas Pere'i, Stendhal'i ileri sürmüşler ve hiç te üslübçu olmadıkları halde büyük romancı olabildiklerini 8öy- lemişlerdir. Hakikatte bu birkaç isim istis- nadan başka birşey değildir. Her- kes inanmalı ki eninde sonunda edebiyatta da muvaffakıyet gay- rete, çalışmıya bağlıdır. Çalışmak tekemmülün bütün imkânlarını ha- vidir. Üslüb çalışma sayesinde ge- lişir, ve muhakkak olan bir şey varsa, edebiyatta her şeyin fevkin- de olan üslübtur. Acaba Homere'i hugüne erişti- tiren üslübtan başka bir şey midir? Chateabriand «Bir eseri uuutul- maktan kurtaran, onu ölmez ya- pan üslübtür» demişti. Keza Ana. tole France «Vay şekle hor bakan- ların haline» der. O olmayınca muknrvemet imkânsızdır. Bir fikir, ancak iyi ifade wiilmük şartii» tutunur. Eski birfikre yeni bir ji'kii vermek; işte asıl sah'at İtirinir.» Şu fhalde iyi yazmak; kendi. mize mahsus bir üslüb sahibi ol- mak; orijinal olmak demektir. Her- kes orijinalliğe erişemez. Belki bir asır zarfında hakiki orijinalliğe 1327 — Servetifünun — 2321 iğ ulaşan istidatların adedi üçü veya dördü geçmez. Diğer ınmubarrirler onların istidadını istismarla tutu- nurlar. Yalnız çalışmanın ve oku- manın orijinalliği meydana geti- rTeceğine inananlar yanılırlar. Ori- jinallik her şeyden evvel şahsi du- yuş demektir. İfade yüksekliği du- yuş yüksekliğinin neticesidir. Fakat şahsi kalayım, tesirden uzaklaşayım diyerek, okumaktap imtina etmenin büyük bir hata olduğunu du unutmıyalım. Bilâkis neştiyatı çok yakından takip et- mek gerektir. Her şeyle alâkadar ol- mamız yâlnız tesirden kurtulma- mıza değil, ayhi zamanda çok şey- ler öğreimemize yarar. Demekki orijinal olmaktan iyi bir şey yoktur, Fakat onu zorla aramaktan da büyük hata olamaz. Her şeye rağmen orijinal olmak sev dasından vazgeçmiyenler, garabete düşerler. «Çubisme, Füturisme, Da- daisme» ğibi şekiller bu sebeble meydana gelmiştir. Jules Lematre:; «San'atta bir form icad etmek için ne dehaya ne de büyük bir istidada lüzum vardır» diyor. «Ben edebiyattaki icadların daha fazla vasat zekâla- rın eseri olduğunu iddia edebilirim. Eski şekiller, ekseriya büyük mu. harrirleri tatmine kâfidir.» Bu gi. bileri eğer bir değişiklik yaparlaraa farkına varmadan yaparlar. Bazen orijinal olabilmek için s8- mimi olmamın kâf! geleceği zanne- dilir. Halbuki kusursuz bir sami- miyete rağmen bayağılığa düşmek daima mümkündür. Edebiyatta ve bütün diğer güzel sanatlarda 88- mimilik duyurmak istediğimiz mü- kemmelen duyabilmemizle müm- kündür, Bu duyguyu yaşatacak bir şey varsa, o da, ifadedir. Bugün neşredilen bütün roman- lar yekdiğerino benzemektedirler. Bunların bir tek mevzuu vardır: Aşk; biricik kahramanları: Âşıktır; kadın tipi ise daima; Metreatir. Romanı ancak hisleri tehyiç, bü- tün şekil ve jestlerile aşkı taavir ederek, onu bayağılaştırmak için yazıyorlar. Ancak birkaç muharrir iyi âdetlere ve evliliğin kuğsiyeti- ne hürmet ediyor. Geri kalanlar ise romanı bir cinsi münasebet hi- kâyesi şekline sokuyor. His ve seciye bayağılaştırılıyor: gâye, ide- al: zifaf oluyor. Hakikat halğe bizim mevcudiyetimize hâkim olan romanlarda raatladığımız, roman- cıların kastettiği aşkmıdır? Acaba hayatımızı baştanbaşa kaplıyan o» na hükmeden aşkındır 9 Romanlar yalnız biribine ben- zemekle kalmıyor, her muharrir yeni baştan ayni mevzua sarılıyor. Pek az kimseler yenileşmek, değiş- mek migalini verebiliyor. Meself Flauberğin Madame Bovary'den sonra bir geri modern romap ya- zacağı Zehnedilmişti. Halbuki o antik bir mevzuu ele alarak Sa- lambo'yu yarattı. Sonra tekrar mo- dern çığıra dönerek bütün realist- lere örnek olmağa lâyık olan «le Education gentimentalex'i verdi. ver- di Sonra <Tentation de Saint An- toin» ile bir tarihi erudution mey- dana getirdi. «Trois conts> ile tekrar antikiteye döndü ve «Bouvard et Pecuchet? ile yine zamanının ele aldı, Bu değişme itiyacı bugünkü romancılarda pek rastlanmıyan bir şeydir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: