8 Mayıs 1941 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 12

8 Mayıs 1941 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ROMEN EDESİYATINDAN : £ DERTLERİNDEN Bile er ve sirkte eltüdeh. düşüyor. | — Mak Io gösni « wb şam ne kağar güzeldi! İstamekdişin Yüksek sale Jüy- İediği bu ağslerin şakak kalanağa çınlıyatak anggp füjlerisi ürpert- yordu... Rirelna talak bir vaşar itdrdk: Aonha gıldlığor araya t diye adruyoru O: in edenin yaltız- liğından..lekrek dığı dırkıyor. #öün yize kedeğli höllerini te- kundı, övdekiler bunu, mektep me- rah ve gok okumaya ntleitiler. Annesine iki mekiag Y. ? Ye pdçşaman kın yürüme kiş olen, gerkesin derin ve deli Pipi anladığına hillumediyordu. pt“ — Böyle huşmesns durduğun ze e hik. ora oğlum Badu, bilen ne aleme ed diyordiz Gheorghe Ü) yeraki, şebesim e " ihtotghecmrlak hiç israr etmi- &onüşmnak- tom akendığln ekti. Lina Made'nen aşikyyi tosmiş bunu tabit likler A >» Mmapdddt., j “OT Çeviren: ön YAMAÇ) . Artık, her akşam erked ajrılı- yerler, Gheorghe ve Radu bir şey söylemeden odalarına kapanıyor- lardı. , Herbiri birer kitap alarak) yata- ğına uzanıyor, Gheorghe bütün titizliğiyle oçalışmıya koyuluyor. Radu ise Margareta'nın sevimli ve yum'aşak elinin değdiği avucunu halâ gıcak hissediyor, kızın gözle- rini ve bebessümünü düşünerek beyatının sihir ve ruya ile doldu- ğunm düşünüyordu. Margareta'nın söylediklerinin naul kendini takip. ektiğini ve kendipe doğru dalgü hâlinde gelip onu elevier içine Bi- diğmı bütün o uykusuz beyaz ö#- etlerinde düşünmüştü. Böyle sabah- lağığı bir çok delslar vakiydi. Daimu şen, neş'eli ve gürültücü olan Margareta'da birden sâkin, seşalz ve düşünceli bir bâl aldı. Bütün gün dalgın dalgın dolaşı- yordu. Akşamları, kardeşiyle bera- ber yatmağa gidiyor, sessizce 80- yanıp yüzünü duvara doğru çeyi- riyordü. Gözlerini kapıyor, böylese Ra- du'nun hayâlini daha iyi sydınle- tabiliyordu. Çünki o bam yaşının bütün ateş ve deliliğiyle bu çocnğu seviyör ve onun o kadar ve hain haydli ilk ruyalarının, onü çuduk- tak ruyaından uyandıran ilk he- yecanların okşayışı didi, 'Binlercö hayâl onu küçünük dondutayor ve derin tefekküründen binbir düşün- cdleri fışkıztıyordu. Şakaklarını kız- go, bütün vüsndunu tatlı, heyecan- lar sarsıyor ve tutuşmuş kalbi göğ-

Bu sayıdan diğer sayfalar: