16 Nisan 1942 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 13

16 Nisan 1942 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

. — 257 inei rayyadan deşom — Bir sürü kalabalık kelimesi, ne- dense galabalık oluyor ve muharrir vagonların koridorunda yürüyeceği yerde “yörüyor” Arkadaşların niyetini bilmem,;zfa- kat bu tefrika bittikten sonra, neşir müddetince yapılan mürettip hatala- rını, ben kendi şahsıma, toptan neş- retmek istiyorum. Ancak bu işin “Perişan Hisler” den fazla" veya hiç almazsa o kadar yer işgal edeceğin- den pek korkuyorum. İşin içine bi- razda fontezi kotacak olursak tas- hihlerin tashihini neşrede ede Ser- vetilünunun yüzüncü yıldönümüne varacağımızı - ömrümüz olursa - tak- dir ediyorum. Şimdilik Allah hepimize sabır, sizlere ise selâmet versin. Esiriniz: Ziya YAMAÇ © — 25öncı sahifeden devam — ESKİ ve harap olmuş bir sokak- tan geçerken hayalimiu ekranında bazı sahneler canlandı. Gölgeleri gölgeliklerde gizli bu- lunan insanların simaları bana kendilerini gösterdiler, O insanların gölgelerini vakti- le bir el eahiplerinden Koparıp al- mıştı. O insanlar gölgerini dünyaya hediye ederek gonâüzluğa gömtül- Ve igte ben şimdi karşımdaki erik ağacının geniş gölgeliğinde o insanların kıpırdayan gölgelerini farkediyorum. Evet... Bizim gölgelerimizde günün birinde istiklâlini ilân e- derek ayaklarımızın ters istikame- tinde uzaklaşıp, bir ağacın gölge- sinde diğer gölgelere kavuşmıya gidecek, ... Biz insanlar, bir gölge biie değiliz. Oktay AKBAL Yeni Neşriyat : RADİESTEZi (Radiesthesie) Bu kitabın nezariyat kısmı pek meraklı olduğu gibi tatbikat kısmı da pek istifadelidir: Keselâ hasta- lıkların teşhisi, ilâçlarının tayini, su aramak, maden veya define âra- mak, hattâ doğacak bir yavrunun erkek veya dişi olduğunu bildirir. İkbal, Mondiyal ve Ahineh Halid Kitap- evlerinde bulunur. Noktürn Merdivende bir ayak sesi duyunca Bilirim, çarpacak yüreğin hızla.. Ah, sevgilim, bekledin bir ömür boyunca Saçına takdığın beyaz gül soldu.. " Onikiyi çalar şehrin saati Fenerler söner 1ssız sokaklarda. Sen uzaklardasın, çok uzaklarda.. Ben, sokaklardayım sokaklarda |. Şarkımız kimbilir hangi dudaklarda ? Gel, gör ki elimde mi dönmemek? Bağlıyım zincirine ölünceyedek .. Bastı uykularımı yıldızsız geceler.. Ah, seni yalnız rüyada bulurdum Rüyalar da artık görülmez oldu.. Şinasi ÖZDEN Sessizlik Sessizlik donuklaştı gerilmiş dudaklarda, Ve gözlerden nedamet yaşları döküldüler; Duyuldu mavi bir ses dunlaşan rüzgârda... Sükâta ermek vakti artık geldi Allahım, Sana bakir hislerle kendimi vermek için Berrak gözyaşlarımda temizlendi günahım.. Necdet TUNCAY Kar ve yar Pul pul pullandı yağan ak saçlı kar Katmer katmer kırıttı kulübenin damında Ve bir türkü gezindi teneke dıvarlarında «<Ayşemi el aldı Ekinimi yel aldı AÂyşemden geçemem İçimde yara kaldı. > Esti bahar meltemi dizi dizi kavaklara Kulübeden götürdüler aklından hasta diye Ve gitmem dedikçe ittiler kulübeden sokaklara Söndü bir ah sesi kulübenin damında. <Âyşemi el aldı Ekinimi yel aldı Anaayşem. Aaayşem....» Mansur DUMAN . 263 --Servetifümun — 2382

Bu sayıdan diğer sayfalar: