11 Ağustos 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

11 Ağustos 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Sayıta İKLYAKA ODESA'DA Polis Ahaliye Ateş Btti Bükreş, 4 — Odesa lima- mından gelip Köstenceye uğrı- yan bir İtalyan — vapurunun tayfaları bazı dikkate lâyık haberler vermişlerdir. İtalyan bahriyelilerinin riva- yetlerine göre 26 temmuz günü Odesa'da bazı kanlı vak'alar olmuş, amele ile polis kuvvet- leri çarpışmışlardır. Hadisenin sebebi şudur: Odesa'da çalışan bir kısım amele grev yapmış. İşi bırak- tıktan sonra da Odesa sokak- larında nümayiş yapmıya baş- lamış : Bu “nümayişlerin bir kısmı Rus siyasi polis dairesi- nin önünde tertip edilmiş. Rus | polisi ameleye — dağılmasını söylemiş. Amele itaat etme- yince kavga ve gürültüler baş- lamış. Bir zaman sonra amele, po- lis ve asker kuvvetlerini taşa tutunca ahali — üzerine ateş açılması emredilmiş. Bittabi nümayişçiler bu ateş karşısında — kaçışmıya - başla- mışlarsa da arkadan yetişen mitralyoz kuvvetleri epey tah- ribat yapmış. İtalyan — tayfaların — verdiği malümata göre ahaliden (200) kişi ölmüştür. İntizam ancak bir gün son- ra teessüs edebilmiştir. Garip Bir Muayene İngiliz kıralının gelini ve ikinci oğlu dük Diyork'un karısı yakında üçüncü çocuğu- nu dünyaya getirecektir. Doktorlar hadiseyi salı günü | için tesbit etmişlerdir. Bu münasebetle Dabiliye nazırı M. Klin, saraya davet edilmiştir. Bunun sebebi şudur: Prenses zade bir gün gelir de kıral olursa herhangi bir yanlışlığa mahal — kalmamak üzere çocuk muayene edilir. Bu muayeneyi de dahiliye na- zırı yapar. Tesbit etmek isterler ki “ço- cuk, doğduktan sonra değişti- rildi,, iddiası ileri sürülmesin. İngilizler, çok muhafazakâr bir kavim olduğu için, bu âdeti senelerdenberi, böylece muha- faza edegelmişlerdir. Üç Misil Mahsul Adanâ, 8 (Hunmisi) — Bu se- neki mahsule ait hesaplar ya- pıldı ve geçen seneye nisbetle (3) misil fazla olduğu anlaşıldı. Bir Ahlâksız Tutuldu İzmir — Burada genç ka- dınları baştan çıkaran Ayşe isminde bir ihtiyar acuze ya- | kalanmıştır. Yorulmaksızın Para Kazanmak İstemez misiniz? Evinize veya işinize giderken, sokak- ta gezerken veya birisile görüşürken her hangi bir vaka karşısında kalabi- lirsiniz... Havadis nedir. biliyorsamız © — vakayı derhal görebilirsiniz. Bir yangın, bir katil, bir kaza birer havadistir. Ras- geldiğiniz vakalardan ertesi günü ga- setelerde görmek istediğiz birl olunca derhal telefonumzu açınız ve havadisi gazetemize haber veriniz, lsln ve ad- resinizi de bırakınız. Verdiğiniz hava- disin ehemmiyetine göre — gazetemiz müküfatımı vermeyi vazife bilir. Telefon mumaramın İstanbul * 203 , ŞEHREMİNİ SANIZ NELER YAPARSINIZ? | Söylenenlerde—[ Bizde Ekmek Nasıl Yapılıyor ? | Eksiklik Vardır' ÇARE BULMAK LÂZIMDIR iş NE..—— ? Şehir işleri hakkında sabık ve lâhik şehreminleri Beyle- rin beyanatım yazdınız. Şimdi de şehremini olmak istiyenle- rin fikirlerini okuyoruz. Fakat bu zevat, ekseriya, pek dar çerçeve içinde kalıyorlar. Filân sokağa kaldınm — yaptırırım, filân sokağa lâmba asarm, filân meydanı temizletirim, gi- bi hususi ve tabii şeyler. Şehremini olabilecek zevat- tan daha vâsi ve esaslı fikir- ler meydana konulmak bek- lenir. Haydar Beyin beyanatı gibi evvelâ lâzım gelen para nasıl bulunmalı, bunun - için nasıl çalışmalı, ne yapmalı? | Bunu anlatmalıdırlar. Yeni belediye kanunu, ya- pılacak işleri kâmilan sayıyor. İstanbul gibi vasi ve ğınık bir şehirde bu vazifeleri yapacak belediyenin - şimdiki varidatı kâfi gelmiyeceği pek ağikârdır. Zaten — belediyenin bugün gösterdiği muvaffakiyetler bun- dan doğuyor. Şu halde varidatı arttırmak Duglas Fairbanks Tehlike Geçirdi Tabancalı Haydutlar Evine Girdiler Los Anjeles'ten son gelen haberlere — göre, — Ağustosun ikinci gecesi maruf artist Duglas Fairbanks bir kasta uğramıştır. Vak'a şöyle olmuştur: Gece yarısı, herkesin uyu- duğuna —kanaat getiren üç haydut, ellerinde tabancalar olduğu halde Duglas Fair- banks'ın evine taarruz etmiş- lerdir. Fakat Douglas elektrik düğ- mesini çevirip te odayı aydınlık içinde — bırakınca — haydutlar şaşırıvermişlerdir. Meğer, haydutlar, girdikleri | evin Duglas'a ait olduğunu öğrenince müteessir olmuşlar, fakat fikirlerinden vaz geçmi- yerek demişler ki: — Sizi rahatsız ettiğimize mütcessir olduk. Fakat beş paramız olmadığı için bize biraz yardım ediniz! Bundan sonrasını Duglas'ın kendisi anlatıyor: “—Bu talep üzerine haydut- lara “30,, dolar verdim. Mem- nun göründüler ve çıkıp git- tiler. Bu gidişten memnun - oldum. Çünkü yandaki odada ka- rım Mari Pikfort yatıyordu. Be- raberinde de (100) bin dolarlık mücevher mevcuttu. ben de çok HOLİVUT'UN için zaten mevcut ve kanunen muayyen menbalara müracaat olunmak zarureti vardır. Acaba | bu menbalar Terkos çeşmeleri gibi kâh akar, kâh akmaz halde: mi? Menbalardan âzami varidat ne alınabilir; almak için me yaps malı? İşin hallolunacak' yeri asıl buradadır. İşte, şehremini olmak - ikti-i darını kendilerinde gören ze- vattan asıl bunu beklerim. Acaba şehir bütçesi bu şartlar altında nasıl (10) mil- yona baliğ olur. İşte bu muammayı hallede- bilirsek belediyelerimizden — iş bekleriz. Yapılmazsa kanunu açarız, bu iş senin vazifendir der -feryat İnsaf edelim: ÂAz para, az iş. edebiliriz. Çok para çok iş. Sütlüce, Şahin' bucağında Toğan | Nefis Vaziyğti Şöyle Hulâsa Etmeli ELDEKİ PARAYA GÖRE İŞ YAPILIYOR! Şehremini Olsaydım, Şehrin Su Meselesini Hallederdim.. Muayenehanesi — Divanye- kanda Doktor Nuari Fehmi is- minde bir kariimiz bize te- lefonla şu şikâyette bulundu. Bir aydır. Divanyolu semti- ne su gelmiyor. Kaç defa Terkos — şirketine — müracaat ettim, Her müracaatımda: şimdi memurumuzu göndereceğiz. Diyerek bizi baştan savdılar. Divanyolu İstanbulun göbe- ğinde en işlek bir Burası bir ay susuz kalırsa halkın çektiği sıkıntıyı tasav- vur edebilirsiniz. Bir doktor muayenehanesi susuz durabi- |lir mi? Halk sü ihtiyacını te- | min için Ççeşmelere, sakalara | müracaata meebur kalıyor Medeni bir şehrin en işlek semti susuz kalırsa"ve — şehre- | maneti buna bir çare aramaz- sa medeni bir şehirde yaşadı- ğımızı iddia edebilir. miyiz? İsterdim ki Şehremini olacak kimsenin — herşeyden kulağı delik olsun. semttir. evvel EN SARIŞIN KADINI | AydınE—Ş ehir Filmi Bitiyor... Bu Kud;tli,îarlo'nun Bir Eseridir... Şarli Çaplen'in, “ Aydınlık şehir,, ismile çevirdiği filim, bu yetiştirilmek hazırlanıyor. Şarlo, bu sonbahara için filmi vaktinde yetiştirebilmek için de elinden geleni Hatta filmin vardır ki, bunlar, üşenilmeden defalarca tekrar edilmektedir. Filimde, şöyle bir de parça yapmaktadır. birçok parçaları vardır: Bir kadın, gözlerinden ra- hatsızdır. Ameliyat için mühim bir paraya ihtiyaç vardır. Şarli Bu parayı tedarik et- mek için elinden gelen herşeyi yapmış, —fakat bulamamıştır, Neticede, mühim bir boksörle maç yapıp bu parayı kazan- mıya karar vermiştir. Filmin bu parçasında Şar- H'nin komiklik kudreti, bütün yüksekliği ile kendini göster- mektedir. Fakat filim sesli değildir. Yalnız iki şarkıyı ihtiva et- mektedir. San'atkâr, bütün fotograflar üzerinde muştur. dikkatini durdur- — «sAğüstos! 11 oj UZAK YERLERDE: EFGANIN HALİ Son Kıyamli Kimler Yaptı? Efgan ahvaline dair gele telgraflar, son zamanlarda y& ni bazı kıyamlardan bahsedi” yor. “Gühistan — havalisinde gene başkaldıranlar varmış. Bu - haberlerin — meyi çıktığı şu günlerde, Kâbildet bazı mühim malümat aldık. Bu malümat çok şayall dikkattir. Son vukuat hakk ndı bakır mız ne deniyor: Efgan vukuatı şimdiye kt” dar harice yanlış aksetmiştir. Bugün Efgan tahtında otu” ram Nadir han, zannedildiği gibi, mutlak olarak Efgan mil” letinin menfaatine hizmet et :;ı:'ıdeğîldir. Amanullah han& isyan eden Sucu oğlU (Baha Saki), hakikatte Nsi' hanın elinde bir alet olmuştur. Baha Saki Kâbili işgal ettiği zaman halk bu adamın aley” hine kıyam etmiştir. Bu sırada Nadir han, Ams” nullah hanın yardımına koşu” yormüş — gibi hareket — etmiş: bu süretle kalkın kıyamınâ mani olmuştur. Nadir hanın maksadını bir” kaç Efgan milliyetperveri am” lamıştı. Derhal harekete geçer rek Baha Saki'yi, Kâbildeki sarayında abluka ettiler. Hadise, Nadir hana tehlikeyi anlatmıştı. Kardeşi Şah Veli'yi hemen Kâbile gönderdi. B jeneral de, ne yapı a kik bin Tişi aramldan Bahl saki'yi kaçırmanın yolunu but muştur. Bu hadise, — halkı? şiddetle infialini mucip olmuş: nümayişler — yapılmıştır. Vaziyet Nadir hanı korkut- tu. Saki'yi tekrar geri çağırttı. O da gelip Nadif hana teslim oldu. Efgan âdeti mucibince Bahâ Saki, cezasımı görmek üzer€ ahalinin eline teslim edilmek lâzımdı. Nadir han böyle yap” madı, Saraya kapadı. Bir esif imiş gibi muamele gördü. Fakat galeyan yatışmamıştı. Yirmi gün sonra tekrar nüma” yişler başladı. Halk Baha Saki'nin cezâ” landırılmasımı istiyordu. Nadir han, — vaziyetinde? korktu. Baha Saki'yi yanınt davet etti. Baha Saki hiçbir şeydef şüphe etmiyordu. Güle, eğlen? gelirken yolda mitralyözlerl? yerlere serildiler. Cesetleri d ertesi gün halka verildi, Nadir han, bununla da kaf madı. Bir taraftan kendisin? Amanullah hanın yardımcı! Ünvanını verirken öbür tar: tan Baha Sakiyi tahta çıkaraf Şeyh —Mehmet Sadıkı Misif sefir ve Amanullah hana - s0f darbeyi indirmek - için Hit distandan - gelen şeyh — Şif yı adliye nazırı yaptı. =Mn âılıiliye ıruıîtn hoct Babu Devlet şurasına, poli müdürü Seyyit hehmet hi istihbarat işlerinin başına 37 Gene Sucu oğlunun memu” larından Naibülhükümeye rükleri — teslim — etti. i nazırı Ataülâkkı, Abdulkayyt” gibi hainleri hususi müşat” yaptı. Sucu oğluna en çok yırd'.. dokunanlardan Ahmet Ali Caf kaimmakam Azizullah'ı Naibür hüküme ve Abdürrahim'i işl bıraktı. g Bütün bu baller, halkta V' mi bir nefret uyındlnnl!";' Bon | karaket iştaili aksülâmelinden başka bi değildir

Bu sayıdan diğer sayfalar: