19 Ağustos 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

19 Ağustos 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MEMLEKET SAYFASI İ HAFTADA BİR DEFA :Ğ'AıiİPSYEizİ BALA BİR KARKAVAL ŞEHRİ GİBİ Urla mektubu: Urla için bu yazıları - okuyunca hayret edilir. Cumhuriyet — Türkiyesinin merkezi bir şehri, güzel İzmi- rin bir mahallesi olan Urla'da bugünkü vaziyet çok gariptir. Halk tam bir karnaval mevsimini yaşatir balde giyin- mektedir. Giritli, Boşnak ve Arnavut mübadillerin hususi kıyafetlerinden tutunuz da eski tulumbacı kıyafetlerine kadar bepsi vardır. Şapka giymiyen, sarık saranlar var dersem şa- şarsınız ya... — Türk ocağı muhteşem bir binada, Odaları bir ban- kanın büroları gibi masalarla doludur. Taşıdığı isme yarar bir iş gördüğü yoktur. Zaten çok zaman kapalıdır. — Açık | olduğu zaman da bir sır yu- mağıdır. İdare edecek heyeti bile hep bir taraftadır. Ş Halk — hastalıktan — kıvra- nır, çeker. Onları ikaz için ne belediye de, ne ocakta bir hareket yoktur. Belediye — çok — anlaşılmaz | bir baldedir. 30 - 40 bin liralık bütçeler yapar; fakat çöpçü- lerin 4-5 aylığı verilemez. Umran ve iktısat namına birşey yapılmadığı gibi yap- mıya niyette yoktur. Şehrin büyük kısmı istirdatta yanmıştı. Sonra yangın yerleri çöplük olmuştur. Üzüm fabrikaları ecnebiler elindedir. Bunlarda da hiçbir kontrol yoktur. Şehir ve halk sıhhi, iktısadi Hicari her türlü hayattan mah- rumdur. AY Gaziayintap'ta Maraş Muhteliti Ayintap Muhtelitile Oynıyamadı . Maraş14(Hususi) —Gaziayin- tap Türk ocağı spor kulübü bugün hakiki muhtelit maçını yapacaktı ve böyle kararlaştı- | rılmıştı. Evvelce yapılan maçlar | ekzersiz mahiyetinde idi. Maç saati vürut ettiği vakit Maraş muhteliti sahaya çıkmış ve yarim saat Ayintap takımıni beklemiştir. Maalesef sahüya Gaziayintap takımı gelmemiş ve oynamıya- cağını bildirmiştir. Bunun üze- rine sahada hakem Maraş takımını toplamış ve Ayintap takımını - mağlüp — addederek sahaya çıkmıyan Ayintap şere- fine üç defa (Şa) bağırılmıştır. Gaziayintaplıların bu — son | hakiki oyuna iştirak etmeme- keri ekzersislerde temin ettik- leri — galibiyeti — kaybetmeleri düşüncesidir. Fakat — Maraş balkı ve sporcuları bu vaziyet- ten çok müteessirdirler. Mustafa Bartın Deresi |Cebelibereket (Os- maniye )Vilâyetinin merkezi.. .» , Niğde'de Gençlik Nefes Almıyor- muş Diyorlar Niğde, 15 ( Hususi ) Tabiatin bu Türk memleketi sahipsiz bir ev gibi bakımsız- hk yüzünden günden güne sönüp gitmektedir. Belediye riyasetine intihap olunan her zat, maaştan ve kendi men- faatinden başka hiçbir şey düşünmemiştir. Her taraf pislik içindedir. Sokaklarında lâmba yoktur. Köylerde bile bekçi teşki- lâtı varken Niğde belediyesi buna da lüzum görmemiştir. Bu memleketin ikinci bir der- di de kumardır. En büyük hükümet memurundan on ku- ruş kazanan bir hamalına kadar hepsi bu hastalıkla malül. Kumar, bir frengi mikrobu gibi bu memleketi kasıp ka- vurmaktadır. Niğdenin — ileri gelen birkaç zengini hep ken- dilerini ve kendi menfaatleri- ni düşünerek memleketle alâ- kadar olmuyorlar. Bir taraftan da gençliğe göz açtırmıyorlar. Niğdede genç- liğe ait bir faaliyet, gençliğe ait bir cemiyet göremezsiniz. Bu ağalar tabiatin bahşettiği suyu bile kendilerine hasretmiş- lerdir.. Bu yüzden binlerce fakir vatandaşın bağ ve bah- çelerinin — kurumasına sebep olmuşlardır. Bu ağalara, ne gençlik ve ne de diğer vatandaşlar ses çıkarabilir. Ses — çıkardıkları gün bunlar tarafından ölüme ve açlığa mahküm edilirler. 4. Refik Bitlis'te kar (6) metreyi tecavüz eder.. Van ve Erzurum tamamen, Diyarı- ' bekir Yolu kismen üç ay kapanır.. Eskişehirde Maarifiri Vaziyeti Çok Fenadır... Eskişehirden yazılıyor: Ma- arif hayatile az çok alâkadar bir vatandaş sıfatile Eskişehi- rin bütün ilk mekteplerini gez- dim. Teessürle kaydetmeliyim ki müşahade ve resmi kayıt- lara istinaden tesbit edebildi- ğim şu noktalar, bu işin tama- men aleyhinde temerküz et- mektedir. t — İçinde, (32,000) nüfus yaşıyan Eskişehirin, ilk tahsil çağında — bulunan — takriben (4,000) ni mütecaviz çocuğuna mukabil ancak - (2500 - 2800) çocuğunu okutabilen, beşi tam devreli olmak üzere on tane ilk mektebi vardır. Bu hesapla takriben (1200-1500) Türk yavrusu henüz ilk tahsilden mahrum bir halde — bulun- maktadır. 2 — Yalmız iki mektep müstesna olmak üzere bütün ilk mektepler; mektep değil, birer oturma odaları, köhne ve harap binalardan ibarettir. Bu mektepler bahçeden de mahrum bir haldedirler. ı Velhasıl, (En mühim terbi- yevi, sıhhi şartlardan bile mah- rum..) etiketini - Turan mek- tebi müstesna — olmak Üzere- hemen her mektebe yapıştı- rabilirsiniz. Turan mektebine gelince: Bu, yalnız - ilkmektep | olmak üzre inşa edilmiş — şeh- rin yegâne bir binasıdır. Sınıf bahçe, hulâsa terbiyevi ve sıh- hi teşkilât itibarile ancak bir mektep binasıdır. Fakat, lise veya orta mek- tep olmıya hiçbir suretle el- | verişli değildir. Büyhsını şimdi orta mektep yapmtâk istiyorlar bu takdirde ,bakınız: - * Eski orta —mektep binası şehrin alt — kısmında. — Tu- ran mektebine devam eden çocukların — evlerine (1,5 - 2) kilometre - mesafededir. Şeh- rin yukanrı kısmındaki ilk mek- teplerin kadroları zaten taş- kın bir halde olduğu için Turan, mektebinin 8 ile 14 yaş arasında bulunan talebesi hergün, sabah, öğle ve akşam sekiz- kilometrelik bir mesafe katetmek - mecburiyetinde ka- lacaktır. Kışın çamurlu ve — ayazlı günlerinde, yazın — tahammül- suz sıcaklarında sekiz yahut on iki yaşlarında bulunan bir çocnğn, mektebe gidip gele- bilmek için, hergün sekiz kilometrelik — bir — mesafeyi katetmek mecburiyetini, zan- mederim hiçbir. terbiye ve sıhhat mefhum kabul etmez. İşte memleket maarifinin ih- tiyaçlarından ve dertlerinden bir yaprak.. T Maarif Vekâleti, yurdun bu köşesinde mevcut bir ihtiyacı - lise ihtiyacını - tat- min arzusunu duyuyorsa evvelâ ilk ve mecburi ihtiyacı tatmin etmedi; İise için de ayn bir yuva tesis ederek bu ihti- yacın da önüne geçmelidir. Eskişehir — Odunpazarı birlaci sokâk No, 12 Talebe velisi F. Niyazi Gazrayıntap 'ara — ve maranguzane çarşısı.. Tecerli müdürü Sakıp B. | Bir Nahiye Müdürü- nün Yaptıkları * Şimdi bulunduğum nahiye- ye tam bir sene evvel geldim. Hükümet dairesinde yazı takı- mı, masa, iskemle — velhasıl hiçbir şey yoktu. Yangın yeri- ne müşabih ve kahve ocağı ıtlakına seza bu mahalde ne yapabileceğimi şaşırdım. Köy- lünün yardımile her türlü ihti- yaç temin olunarak bir dairei resmiye haline ifrağ edebil- dim. Nahiyeye bir telefon — tesis ettirebildim. Almanyadan bir seyyar eczane getirttim. Ye- gâne vukuatı hayvan hırsızlı- ğına münhasır bu muhitte bi- aman takibat neticesi vekayii 96 on beşe indirdim. Burada hayvan — hirsızlığı yapamıyan delikanlılara — kız vermemek mutattır. Millet —mekteplerine" kadıri ve erkeklerin devamını temin ettim, Son derece — mutaassıp bir muhitte okur yazarların a- dedini teksire muvaffak oldum. Şimdi gayem nabiyede bir kü- tüpane, bir fotografane ve bir radyo tesis etmek ve bir dak- tilo makinesi mübayaa eyle- mektir. Bu sene — maalesef devam —ede gelen kuraklık çalışkan köylüyü pek fakir bir bale getirmiştir. Bu- iti- barla; emelimin — teminine halen imkân — yoktur. İlk fırsatta arzeylediğim ihtiyaçla- n temine hasrı mesa edece- ğim.,, AT YARIŞLARI 'VE HEYEĞANLİ BİR SANNE Bursa, 16 ( Hususi) — Geniş, düz, bir saha' zijı:rok âcyler ifham eder. Atır — » Bursanım yegâne sı sahasidır. ö v İdman şenlikleri, — maçlar, koşular hep orada yapılır. Bugün de koşu var. Halk — akın sakın. geliyor. - Sahada muntazam tribünler — yapılmış, — berkes yorlaşiyor. Hakem yerinde al bayraklar — rüzgârın tesirile uçuşuyor, d Saat 15. Herkeste bir fasıltı — ve hareket başladı. -Biniciler tartılıyor, eğerlerini, gemlerilllg hazırlıyorlar. Atlar bir, iki sahaya çıka- rlıyor, herkeste heyecan başs — hyor. Bahsi müşterek biletleri da gılıyor. Seyisler atları tuttular. Co- keyler bir kuş hafifliği ile at- ların üstüne sıçradılar. Ve at- larmı sürdüler. Koşunun baş- hyacağı noktaya doğru gidir — yorlar. Kırmızı, nefti, sarı, al, yeşil, | renkler uçuşuyor. Atlar sıçrir yor. Şahlanıyor. İlerde “birer hayal — birer gölge olarak beliriyorlar. Se- yirciler bütün dikkatlerile ora- ya bakıyorlar. Ha koşu " baş- hyor. Herkeste heyecan faz- lalaşıyor. Atlar; yayından fırlıyan birer ak gibi ileri atılıyor. j Renkler dalgalanıyor. Kuy" ruklar, nefesler keskin uğuk tular yapıyor. Yaşa al. Ha gayret. Atlar seyircilerin önün” den geçiyor. Herkeste bir heyecan, sinirler gerilmiş birat sonraki vaziyeti bekliyor. j Atlar yavaşlıyor, — herkâsin asabiyeti son derecede.. ; Bazıları kazanıyor alkışlanı” yor- diğerleri susuyor. Atı, kazanan “cokey,, ift gözü sevinçle parlıyor, mağri” rane atından iniyor ve seyir” ciler arasına karışıyor. Atlar çekiliyor. Kazanan? herkes takdirle bakıyor. Ömer Cemal BARTINDA Dere Nihayet Temizleniyor Zonguldak, (Hususi) — 5e nelerdenberi düşünülen deresinin tathiri keyfiyeti nihi” yet ihale edilmiştir. Yakında ameliyata başli” nacaktır, derenin açılması sene sürecektir. Karşılık olmak üzre derey? giren çıkan - kayıkların rinden ufak bir resim alınmaf kabul edilmiştir. A Bu derenin — temizlenm ğ şehrin bem sıhhati, hem iktısadi hayatı — noktasın€” faydalı olacaktır. igt i Ahmet Nat

Bu sayıdan diğer sayfalar: