8 Nisan 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

8 Nisan 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

FLEa a aai T aA T A T FOU M eaT AAT j | | a aZ ae aA A L E İ uııwmw.aı.ın%—umm&u aa ei _l_ c ÇOM: MASONI-AB Hiramın Ölüşünün Manası Nedir? Hiramın Rümuzu Manası Nedir? Hiramı Öldürenlerin Kullandıkları Aletlesr Neye £ Üstatlar, — Hiram — bulmak | için üç koldan üçer refik gön- derdiler. Bunlardan biri şark, biri garp, biri de cenup istika- metine gitti. Bu dokuz birader müayyen bir saatte şimalde birleşmek üzere sözleştiler. Bütün aramalar boşa çıktı. Mülâkat mahallinde buluştuk- ları zaman hiçbiri bir iz bula- mamıştı. Yalnız orada yorgun ve bitap bir halde bulunan biraderlerden biri, yanındaki bir akasya dalına dayanmıştı. Bu dal oraya yeni dikilmişti. Da- yanır dayanmaz dal hemen düşüverdi, Altından bir perger ve bir gönye çıktı. Derhal üstatlara haber ver» diler. Üstatlar geldiler. Mala- larile toprağı kazdılar ve ora- da Hiramın gömülmüş cesedi- ni buldular. Yüzü bir önlükle örtülü idi. Örtüyü kaldırdı- lar, Dokuz refik hep bir ağız- da (Makbenak) diye bağırdılar. İşte Üstatlığa ait merasim ve esrar rümuzlarının çoğu bu efsanevi hikâyeden doğmuştur. Pek müuhterem üstat bu efsaneyi anlattıktan sonra, bu hikâyenin ihtiva ettiği rümuz- ları anlatır. — Hiramın masalı belki bir efsanedir. Fakat bizim için birçok rümuzu havidir. Hiram — mabetten çıkmak için garp kapısına gidiyor. Ta- bit bu kapıdan — çıkamazdı. Çünkü güneş kâinattan veya tabiat mabedinden çekilemez. Hiramın, refiklerin bücu- mundan kurtulmıya - çalışması, güneşin ayın sonlarındaki va- ziyetine alâmettir. Güneş ay sonunda ufka garptan iner. Guruptan sonra güneş tek- rar doğacak mı? İlk insanların en büyük şüphesi budur. Hira- Jnın cesedini aramaları, insanların güneşi aradıklarının rümuzu- dur, Bunun içindir. ki, bu es- rarı takdis eden müptediler siyah giyinmekte ve mabedi siyahlarla örtmekte haklıdırlar. Üç Refikin katil için kul- landıkları aletlerin manası da şudur: Hiram, — güneştir. Güneş, hakkı olanlara hayat verir. Refiklerin bucrei vasatiyeye girmelerinin ifade ettiği mana eşe hakları kalmadığıdır. n::ıı artık bunlara hayat Veremer. Birinci refik Hirama 24 san- #im boyunda bir cetvelle vur- mak istemişti. Buradaki 24 vakamı 24 saate İşarettir. İkinci refik bir demir gönye ikullanmıştı. Bu, son mevsim demektir. Zodyak — dairesinin merkezi Hiramın kalbine alâ- mettir. Üçüncl refik matrakla vur- muştu. Bu da sene demektir. Bu izahatı aldıktan sonra Ma- sonluğun çok eski bir menşei oldugunı şüphe edemezsiniz. Remizdir ? * Bu tefsirlere göre Hazreti Süleyman — mabedinin mimarnı olan Hiram güneş, dul bırak- tığı kadın toprak (Mahfil) ve oğlu Mason demektir. Onun için Masonlara dul kadının ev- lâtları sıfatını da verirler. (Arkası var) Resminizi Bize Gönderiniz, * * * Size Tabiatinizi Söyliyelim... Bize bir resim gönderirseniz, Tabi- atinizi size söyliyebilirin. Pakat gözr derilecek resim tabil porda çıkarılmak Tlzımdir ki mütehassısımız, mütalcasın- da hataya düşmesin. aşağıya yazıyorur: * Safer Efendi: Teki hatırşinastır. Birşeyi - tetkik etmek ve neti- cesine varmak ister, anlama- dan, menfeat- W lerini — hesap W etmeden her- B şeye girişmez ve — karışmaz. Tecessüsü se- ver, gizli ve esrarengiz şeylere karşı zafı vardır. İşlerini usul haricine çıkmaksızın intizam üzere neticelendirir. yavaş ko- nuşur. 4 İzmirde Hasan Basri Ef.: (Fotoğrafı neşredilmiyecektir) Ehli dil ve babayanidir. Tu- haf konuşur, sözleri batmaz, herkese — takılır, muhatabina uygun ve neş'eli bir ihtiyar hissini telkin eder, muhitini sıkmaz. Nefsinden başkalarını da ihmal etmez. Öğüt ver- mekten hikâyelerini dinlettir- mekten, hazzeder, Şakaya ve muzipliğe metanet ve muhab- beti vardır. Herkesle çabuk ahbap olur ve kendini sevdirir. * Muammer Sait Ba: Gan ve — kederleri kendine male- ? dinmek — iste- mez, — işlerini acele ile görür. Betaetten tem- bellikten haz- zetmez. Taliine ve hayata karşı bedbin ve nev- Ö mit — değildir Arkadaşlarile şakalı ve alaylı bir tarzda görüşür, maahaza hatırşinastır. Zerafeti ve şıklığı sever, kadınlar Üzerinde mücs- sir olmak ister. Ankarada A. Mahir bey Zeki ve asabi- dir. İşlerini dik- kat ve ciddi- yetle görmek da riayet eder, Derbederlikten hazzetmez. (Fotoğrafının ı::—ı istemiyor) Göztepede Lâtif bey: Zeki, neş'eli ve sevimlidir. Sokulur, ve kendini sevdirmesini bilir. sporu, seyahat ve tenezzühl sever, yalnızlıktan hazzetmez, hep bir arada yemek, eğlen- mek ve gülmek İster. Nefsinden başkalarını da düşünür, iyilik ve menfeatlerinden mahrum etmez. Kararları mütehavvildir. Ankarada l'bHı'lıııl Bey 1 Çalışkan!, nve dürüsttür. Şa- kaya, alaya ta- hammül — ede- mez, — çabuk alınır ve asa- bileşir hırçınlı- ğını davet ede- cek hareketle- re karşı mü- samahası — za- yıftır. — Sözlerini — esirgemez, hürriyetini sever ve işlerine müdahale edilmemesini ister. I Taşviklere uysallık gösterir. Ankarada 'k O. S. Bey: Sakin ve çe- kingendir. Her yere sokulmaz, çetin ve cer- bezeli — işlere girişmez, atak- hk ve atılgan- bk göstermez, tır. muamele- sinde müşkülpesent değilc. Kararlarında tereddüt göstel. Artistin Ölümü Hanriyet, Yarım Kalmış Havagazi Musluğunun Kuvbanı Olmuş.. Geçen gün Beyoğlunda sağ apartımanımın — birinci — katını tutan genç ve güzel artist (Hanriyet) mutfakta ölü olarak bulundu. Bu hâdise polis ve Adliye- nin muhtelif teşekküllerini ayrı ayrı ve ehemmiyetle işgal etti. Cesedi ilk defa muayene eden zabıta doktoru Hamdi Bey Hanriyetin bacakları arasında gördüğü kanlı pamuğa baka- rak ölümün çocuk düşürmek- ten ileri geldiğini tesbit etti. Tabibi adli Enver Bey de kadının havagazile zehirlene- rek — öldüğünü bildirdi. Bu ihtilâf Üüzerine ceset morga kaldırıldı. Yapılan fethi meyt ameliyesi Enver Beyin raporu- |nu teyit etti. Çünkü bu gibi zehirlenme — bâdiselerinde vü- cutta görülenkırmızılık Madam Hanriyetin arkasını tamamen kaplamıştı. Ceset gömülmüş ve fakat alınan kan tıbbı adlide bıfzedilmiştir. Artist Hanriyet bu apartı- manın — birinci katını yeni tutmuş ve döşemiye buş- lamıştı. Havagazi almak için de kumkanyaya müracaat et- mişti. Kumpanya adamlarını göndererek tesisatınmı kısmen yaptırmış ve fakat tamamla- mamıştı. Öğrendiğimize göre Hanri- yetin vefatından bir gün son- ra apartımana bir havagazi memuru —müracaat — etmiştir. Kendisine ne istediği soruldu- zaman Madan Hanriyetin ha- vagazi — tesisatını — yapmıştık, noksan iki musluk vardı on- ları takmıya geldim demiş. Artistin zehirlenerek öldüğü söylendiği zaman memur sır- rolmuştur. Mesele bu nokta- dan da tahkik edilecektir. Berberler Meselesi Henüz Halledilemedi Vali ile çıkan bir ihtilâftan dolayı berberler cemiyeti idare heyeti istifa etmişti. Buna mukabil — vilâyet ve tcaret müdürlüğü istifanın kabul edil- mediğini şifahen bildirmişler- dir. Fakat idare heyeti, tahrirt bir cevap verilmedikçe istifada ısrar edeceğini söylemektedir. Bununla beraber bal şekli bulunacağı Ümit edilmektedir. MELEK SİNEMALARINDA birden BÜYÜK GALA şimdiye ı..a.ı sinemada görülen filimlerin en EL Sinemalar TELGRAFNAME Parla 6 - 4 - 19$1, snat 1830 SON POSTA gazetesine İstanbul Charlle Chaplin'la * CİTY LİCHTS , ( Şehir İşikleri) mamındaki — Bon filmi, memleketinizde — Comal Ahmet ve Şürekâsimi * Opera Filim , müsasezesine terk ve tevdi edildiğini arzederiz- Solln. Les Artistas Asaocles ÖNÜMÜZDEKİ PERŞEMBE AKŞAMI ASRİ SİNEMADA Büyük san'atkâr WİLHELM DİETERLE ile sehhar * ııım.ı. Perdo aralarında: MÜHTEŞEM VARYETE NUMAR Hudadat dız LA JAN'A min en güzel temsilleri olan KIBAR APA: ıdıh&ıııl“ı wıyıı eden ıçık sahneler, kadınlar Şakir Hanım: MİLLETLER ŞARKISI filminde Ankara İstasyon büfe Kiraya Veriliyor Devlet Demiryolları Umu idaresinden: Ankara İstasyon büfesi 1 may 931 tarihinden itibaren iki sef müddetle ve açık arttırma usuli kiraya verilecektir. Şartnamesi Ankarada idare ve’ nesile Haydarpaşa ve Kayseri İi letme müfettişlikleri veznelerin birer lira fiatla satılmaktadır. T! olanların ihale günü olan 27 ni 931 pazartesi günü saat 15 te Af karada Umumi idarede müzay ve münakasa komisyonunda h bulunmaları ilân olunur. 8 Nisan Çarşamba akşamı ve ELHAMRA muazzam — ve olarak on feykalâdesi — olan GANGE tarafından görülüp dinlenmiş DUNYANIN SONU Meşhur Fransız ı..ru.ı...- CAMİLLE dünyanın bütün lisanları ve ezcümle Ti işideceksiniz. Yerlerinizi Fiatlarda zammiyat olmıyacaktır. bu mua:dım fillı Filmi takdim — edeceklerdir. FLAMMARİDI evvelden ON v Hi sakiaia güü Tünedü “le TÜRÇE ve RUMCA tedarik İmiş onuşulduğu” ediniz '-— Tarihi Tefrika No. 81 ——— Yazan: A, OLUÇ ALİ REİS Kılıç Ali Paşanın Hatmaları disine arzettik. Neden sonra be- Bim emrim geldi. Padişah benl kaptanı deryalığa — nasbetmişti. Ben hayretler içinde kalmıştım. , Bayri Ihtiyarlı —Acayip şey, dedim. Bu ka- dar dalkavuk — durürken - benlim gibi dik başla ve sert yüzlü bir adamı Kaptan paşa yapmak !.. Fakat ba hayretim çok eüe —— ee medi. Müezzin oğlunun iki yüz seksen parça gemi ile mağlüp oluşu, Padişabın etrafını — saran, sarayın. İçini ve dışını dolduran dalkavuklarda cesaret bırakma- mişti. — Bunların biçbirisi, tek gemisi kalmıyan bir. donanmaya kaptan —olmak — istememişlerdi. Bir taraftan da gayretkeşlerden birisi, her nasılaa Padişaha benim gösterdiğim fedakârlıktan bahset- miş ve bunun üzerin de Hünkâr beni — Kaptanlığa — nasbetmişti. Forman okunduğu zaman, kahre- manlıklarla dolu koca bir maziyi hatırladım. Artık Türklerin kaptan Paşası olmuştum — hal, Küçücük — bir Kalabriya asılzadesi iken - kırılan izzeti nefsim bende büyük bir gayret ve metanet uyandırmış ve urun bir sergüzeşte atılmrma sebep olmuştu. © zaman seve seve Türk olmuştum. Şimdi de bir Türk kadar Türktüm. Türk- Kük beni, kendi hüviyeti içinde teshir. etmişti. Padişahın fermanında bir ka> —a —a yıt daha vardı. Bu kayda göre benim ismim değiştiriliyor ve bana (Oluç) İsmi yerine Kılıç lemi konuluyordu. Bundan sonra bana (Kılıç Ali) denilecekti. Artık Kaptan Paşalık postuna oturmuştum. Şimdi bütün gayre- timi göztermem JAzımdı. Sadra- zam Sokollu Mehmet Paşanın buzuruna çıktım. Sadrazam da benim fikrimde idi. Büyük bir donanma — vücuda — getirilmesini Aarsu ediyordu. Bu karar - verilir verilmez de işe başlandı. Hakl- katen bir çırpıda yüzlerce F İnşasına koyulduk. —g di Sadrazam — Sokollu Pş. çok yaman bir vezirı nın, gücünün yetmeciği bir işi yoktu. Herşeyi bir halledip bitiriveriyordu. çok seviyordu. Padişahın zevkinden başka birşey memesine rağmen bu kocl | milleti çok yükseltmişti. Kâfir diyarından bu n haberlerden hayil gae

Bu sayıdan diğer sayfalar: