13 Kasım 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

13 Kasım 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

: Ç B NAKILİ: ZİYA ŞAKİR Her hakkı mahfuzdur — 139 — Abdülhamit; bunları söyledik- ten sonra, Enver Paşayı muba- lağalı bir lisanla methetti. Fakat, ne yalan söyliyeyim: gerek Enver Paşa ve gerek halihazır ricali hakkında' Abdülhamidin söylediği senakârane sözleri, ( Kaydı ihti- yat ) ile telâkki ediyorum. Çün- kü, bu methü senalarda; inceden inceye bir alay kokusu mevcut elduğunun farkına varıyorum.. bun- da, iki sebep buluyorum. Biri, sukutuna sebep bu adamlar ol- duğu İçin; me de olsa Abdülhamit bunlar — hakkında — gizli bir hüsüumet — besliyor. Diğeri de, genç ve tecrübesiz olduklarından idare ve siyasette muvaffak ola- bileceklerini hiç Ümit etmiyor. Böyle olmakla beraber, bunlar hakkında cemilekârane hareket etmesinde gizli bir mâna daha var. Herhalde, söylediği sörlerin kendilerine — bildirileceğini —ümit ederek hakkındaki ( suizan ) ları silmek istiyor. Nitekim, Enver Paşayı birçok methettikten sonra: — Bizim kendisinden istedi- ğgimiz, bize karşı müşkülât gös- | terilmemesinden — ibarettir. Bay- ramda kızlarımı gördüm; memnun | oldum. İnşallah, bir gün müsaade | ederler de, oğullarımı da görü- rüm. Bence emel, bundan iba- rettir. Diyor. 29 Künunuevvel Abdülhamit, bugün yine Kâmil Paşanın aleyhine ateş püskürüyor: — Siz de görüyorsunuz ya; dedi; ahvali hazırayı, hiç beğen- miyorum. Bütün devletler aley- himizde. Adalar meselesini, aley- himizde — halletmek — istiyorlar... Bunlar, hep; Kâmil Paşanın sey- yiatı neticesidir. Londra konfe- 'Yansında meseleyi bilâkaydüşart (Düveli muazzama ) mn reyine bıraktı. Hiç öyle şey olur mu?. Herhalde bir kayıt ve şart koy- mak İâzımdı.. Ah.. Ah.. kimse bilmez; ben o adamdan neler çek- tim. Bir de bakardım, geceyarısı bir (teskerei hususiye) gönderir .. mühim ve endişeli bir mesele | arzeder. Bana rahat bir .uylfuyu haram eylerdi. Besim Bey isminde hususi bir kâtibim vardı. Geceleri (İği mabeynde yalardı. Zavallı, genç (B yaşında veremden vefaf e!li. A!_ı- lâkına, zekâsına, terbiyesine hiç diyecek yoktu. Lâkin, kadınlara karşı büyük bir zâfı yardı. Kaç kereler nasihat ettim: — Kadmlara bu kadar düşld-!lş- lük gösterme.. ben, nicelerini bili- Tim.sonra gençliğine yazık olur. Dedim.. — Fakat bir — türlü, Menedemedim. — Evvelâ, — arka- Sında bir ağrı bissett. Me- ğer (znlükenp) olmuş, sağ ıuafl SU toplamış. Evvelâ ben teşhis e“îm'— Bir gece, ağrıdan şikâyet ed'yord“_ ee aa KA ABPULHAMIDIN , LA LA Abdülhamit,Enver PaşayıFazla Methe- diyor, Ve Kulağına Gitmesini İstî_yordu Bundaki Kastini, Söyle(_i—iği' Bir Sözden Derhal Anlamıştım | » nile Abdülhamidin söz arasinda bahsettiği Osman Nizami Pş. — Soyun da seni bir muzyene edeyim: Dedim. Muayene ettim. (Os- kültasyon, — Perküsyon) — yaptım. Suyu buldum. Hemen, nöbetçi tabibini — çağırttım. Beylerbeyli doktor. Ahmet B. geldi (Ben, böyle buldum.. Bir de sen mu- ayene et) dedim. O da mua- yene — etti. Benim — teşhisime hayrette kalarak: — Taman isabet buyurulmuş. | Dedi. Sonra, bu Besim Bey- | de, bir de kaşıntı - vardı. Bil- hassa geceleri artardı. Bütün doktorlara — baktırdım ; çare bulamadım. — Bu kaşıntı — geb diği zaman soğuk suya batı- rılmış havlularla vücudunu ovar; öylece biraz rahat ederdi. Abdülhamit, bahsi nekadar | dağıttığının farkına vararak: — Sözün birini bırakıp birine giriyoruz... Bir gece henüz yat- mıştım. Kâmil Paşadan bir tes- kere geldi. Mühim bir şeyden bahsediyor, fakat tafsilât vere- miyor, işin en rublu yerini mes- kât bırakıyordu. Hemen kalktım. Besim Beyi çağırttım. — Oğlum! Sana yine iş çıktı. Al bu kâğıdı. Şimdi arabaya bin. Kâmil Paşaya gitl! Bu hususta biraz tafsilât iste, Zira çok me- raktayım. Kabil değil, uyuyamı- SELÂNİN SELÂNİK , hesap küşadı. Tesis tarihi 1tla Sermameyesi Tamamen tediye edilmiş 30,000,000 Frank İdare Merkezi: TÜRKİYE'deki GALATA İSTANBUL, İZMİR, SAMSUN, ADANA, MERSİN YUNANİSTAN'daki Şubeleri: ATİNA, KAVALA, Ü Biümum banka muamelâtı, Kredi mektupları. Her cins nekit üzerine Husust — kasalar — icarı. | yacağım, İ Dedim. Besim Bey güldü: — Efendim; bu adam vallahi yahudidir. Göreceksiniz; — mesele hiç te zannettiğiniz şibi mühim | gıkmıyacak. | Dedi ve gitti. Avdet ettiği “zaman anladım ki hakikaten basit bir şeymiş., — Neden merak buyurdular. Ben meseleyi esasen halletmiş- tim. Malümat kabilinden arzettim. Diye haber göndermiş. Hatta | Besim Bey de kızdı: | — — Görüyorsunuzya, efendim?. Ben size söyledim. Bu adam size endişe vermek.. s'zi rahatsız için — bilillizam yapıyor.. buna eminim. Dedi. Öyle zanr ediyorum ki; Abdül- hamidin Kâmil paşaya olan igbi- | rarı; ölüp gidinceye kadar devam edecek... etmek (Arkası var) | İ yesassceeaererAERecerEDECEACASI I Günün Takvimi I BUGÜN — 13 teşrinisani 931, Cuma, Rumi 31 1347, 2 Recep 1350. teşrinievvel ——— 7 Adile çıkmış - bir GÜNEŞ — Doğuşu 6,45 Batışı 16,54 NAMAZ VAKİTLERİ — Sa- bah 4,58, öğle 11,58, ikindi 14,37, akşam 16,54, yatsı 18,28. Müsamere — — Cümhuriyet Gençler Mahfili tarafından bugün | öğleden sonrâ Beyoğlunda Mah- | filin musiki salonunda bir musiki müsameresi verilecektir. ALKAZAR — — Lili Damita ALEMDAR —— — Hüküm gecesi ARTİSTİK — Bele ASRİ — Premsin metresi EKLER y ELHAMRA — — Ârka Tüvbe ETUVAL — — Eğlence köprüsü FERAH — Könser, varyete GLORYA — Aşk hazretleri KEMAL B. — — Yıldırim Ekspres MAJİK — Şafak keşif kalu MELEK — Müşkül tiraf MİLLİ — Hayalin sonu OPERA — Niçin Sevdim | şik — Coşkun Belde Üsküdar HALE — Bonjur Hâkim Et, DARÜLBEDAYİ — Doktor İhaan İSTANBUL Şubeleri: PİRE ( ŞARK YI Nasıl Yıldızlar Holivuta Bu mektulumun size ( raflı bir darbe - teşkil eminim... Biri, kalbinize.. diğeri de (port - föy)ünüze... Yalnız bir düşünce ile müteselliyim ki, eğer şu dakikada insaf ve vicdan ile düşünen samimi ve makul bir adam iseniz, bu darbelerin acı- sından dolayı beni biç mes'ul etmezsiniz. Ben, filhakika serseri ruhlu bir adamın kanından gel- diğimi itiraf etmekle beraber, dürüst olmayı hiçbir zaman unut- miyan bir kızım. Onun için, biribirimize: — Merhaba... Dediğimiz gündenberi ara- mızda cereyan eden hâdisatın size açık bir hesabını vermek isterim. Onun için beni iyice dünleyiniz. Sizinle ilk defa olarak karşı | karşıya geldiğimiz gün, ben on | buçuk | yedi yaşım tamam iki ay geçirmiş bir âliniz ise, her ne kadar kırk sekizinizde — olduğunuzu — iddia etmenize rağımen herhalde - elli beşlik kadar — vardımız. —Eğer sizin karşınıza evlenmek maksa- kız. olsaydım, dolgunca para cüzdanınızın kar- şısında bu farkı biç pazarı dık- kate almaz ve tam — manasile kıymettar — vücudunuzun — yalnız paca damarlarına sımsıkı yapışan pembe ve esmer bir sülük gibi sizden ayrılmamakla — iktifa ederdiim. Fakat, iş böyle olmadı. Siz, arayan veyahut —aşk ile avlanan bir kızla değil, bayat sahnesine en büyük bir aşk ile atılan bir oyuncu ile kar- şılaştınız. kızdım. Zatı- aşk * Size şurada, beş buçuk aylık | hayatımızın. küçük bir tarih hu- lâsını yapmakla, size hem o ha- yatı bir daha yaşatmak ve hem de (kıssadan hisse) aldırmak istiyorum. İlk defa bizim evmize geldi- ğiniz akşamın üçüncü günü idi. O gün de cuma idi. Sizin dave- tinize icabet ederek köşkünüze gelmiştik. En buhranlı günlerimi yaşamakla beraber, küçük bir hava değişmesi, beni biraz açmış ve kalbime — nmneş'eler — saçmıştı. Sayfiyenize bitişik — bahçenin üst tarafında bir set vardı. Bu sette muntazam iki sıra Üzerine dikilmiş akasya ağaçlarının göl- gesine kurulmuş masanın başında | siz babamla rakı atıştırırken ben de hanımmızla ahbap olmuştum. Ne yalan söyliyeyim, hanımınız,be- | nim Üzerimde iyi bir tesir yap- madı. Onu, biraz fazlaca kurumcu | buldüm. Âdeta, mevkiini hazme- | dememiş gibi bir hali vardı...eğer, | hep böyle kalsaydi ne iyi olurdu. Fakat o, çarçabuk yaldızı. dökü- len bazı eşyalar gibi birdenbire o sahte vakarını bir tarafa atltı. ve, bizimle (Atlet) liğe başladı. Biz.. yani ben, sizin kızlarınız ve sonra, komşunuzun çocukları, bir alay mektep çocuğuna ben- ziyorduk. Hiç, âdetim olmadığı halde ben de çocuklara uymuş- tum. Körebeden başlıyan oyun- larımız, birdirbir, koşmaca, uzun atlamıya kadar dayandı. Bu sahanın — şampiyonu, bittabi bendim... 5 Kaçtım .. Arasına Nasıl Karı;hm?__ı YAZAN: Selma Z. Kızlarınız, çok şen ve sokul- ğandı. Komşunuzun, nazlı - bir kıza benziyen oğlu da pek hoşu- ma gitmişti. Bütün bunların taş- kın neş'eleri, beni de iyice hare- kete getirmişti. Koşuda, hammı- nızı yarı yolda biraktım. Hele | birdirbirde zavallı kadın cağın öyle bir yuvarlayış yuvardım ki... Meğer bu yuvarlanış. onun için ezelden mukaddermiş... O ande, gayriibtiyari gözüm size | kaydı. Hanımcarzınız, bu yuvar- lanıştan mütecssir olarak yerde ıstirap içinde kıvranırken, hem bir koca ve hem de bir doktor sıfatile onun imdadıma koşmamız Tâzımgelirken, içinden hayret ve takdir taşan gözlerinizin anut bir ısrar ile bana dikilmiş olduğunu | gördüm. İşte, bu, sizinle ilk defa gözgöze karşılaşmamız oldu. * Siz içmiş, içmiş, içmiş... Ba- bamla tamamen — kaynaşmıştınız. Annemin, Evimize dönmek husu- isundaki okadar ısrarlarına rağmen bizi bırakmadınız. Gece yatısına alakoydunuz. Ve ertesi gün sa- bahleyin de beni, (ariz ve amik) bir muayeneden geçirdiniz. Ben, bu muayene neticesinde vereceğiniz kararı, daha akşam- dan anlamıştım... Evvelâ rakı ve yemek sofrasında, sık sık gözlerime saplanan nazarlarınız, bana derhal anlatıvermiştiki,-tıpkı bana arız olan gizli maraz gibi - sizde de ruhf bir hastalığın mu- başgöstermiştir. Gramofonda, (dünyayı feda ey- ler idim, sen benim olsan) — plâ- kı çalınırken sizin solgun çehre- niz daha ziyade soluyor... düşük göz kapaklarinız, derin bir ağlama ihtiyacile titriyordu. sora kaddemesi, (Arkası var) Yeni Neşriyat Dar Kapı Meşhur Fransız edip ve mü- tefekkiri “Andrö Gide,in romamı “Dar Kapı,,, Güzel San'atler Akademisi San'at tarihi mualli- mi Bürkan Emin Bey tarafından tercüme edilmiştir. Bu romat, çok hisseden ve düşümebilen bir - ka- dın ruhunda, ilâhi ve beşeri aşkın feci ve kanlı bir mücadelesini hikâye eder. Eserin Fransızcası 79 defa basılmıştır. ve her - dile tercüme edilmiştir. Türkçesi bü- yük bir itina mahsulüdür: Selis, taze ve sade bir dili ve üslubu vardır. 75 kuruş fiatle her yerde satılır. SON POSTA ————H—HH—— Yevmi, Siyasi, Havadis va Halk ga e: l İdare : Alemdar mahallesi Çatalçeşme sokağı Telefan İstanbul - 20203 Posla kutusu: İstanbul - 741 Telgraf: İstanbul SON POSTA IABONE FİATI ya ECNEBİ 7709 &n M00 . 800 1 Sene v?. » M . Gelee — evrak geri - verilms. İlünlardan mas'aliyot alın warı. Adres değiştirlmesi (9 kar ıi v Sen Posta Matbaası Sahiplerik Ali Ekrem, Selin Razıp Neşriyak Müdürü — Selim Rag di z Seeniai Bi /oi a Bi 2 5.0 » BK GKA a adai üi 5 ef B 1 aedar di ;

Bu sayıdan diğer sayfalar: