24 Temmuz 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

24 Temmuz 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

24 Temmuz “TİMURLENK. BZi Muharriri : 4 4 Hintliyi Nasıl Öldürmeli, Ateşe Mi Atmalıydı Etlerini Didik Didik Mi Etmeliydi? Binaecnaleyh hükmünü vermişti, | herifi mutlaka bertaraf edecekti, lâkin şekil meselesinde müle.rd- dit idi. Onu alelâde bir eınıılF öldürtmek istemiyordu. Zira yüz bin kişilik bir ordunun önünde silâhe:z ve hatta elbisesiz bir fakiri ök dürtmek çirkin bir zebunküşlüktü. Hele asker, onun kayıptan haber- ler verdiğini bildiği için ansızın ve alenen öldürülmesi suitesir de kâsıl edebilirdi. ; olmasa ve böyle bir düşünceye mahal de bulanmasa adi bir ölüm, seri bir ölüm, en aziz iki vücudun ölümünü küstah bir cüretle müjdeliyen böyle bir adam için çok hafif bir ceza teşkil edecekti, Timur, bir orduyu devirmek için plân tertip eder gibi uzun ve derin derin düşündü. Sihirbaz Hintliyi bertaraf etmek için en münasip bir şekil bulmıya savaştı. Yüzünden sıkıldığı, öüzüldüğü, sinirlendiği anlaşılıyordu. İlk na- zarda basit, çok basit görünen bu iş, dakika geçtikçe Cihangi- rin gözünde büyüyordu, içinden çıkılmaz bir bhal alıyordu. 4 Bir aralık, hocaları, müşavir- leri, kumandanları çağırmayı, ön- larla müzakere de bulunup sert sözlü ve pervasız Hintliyi korku- tacak bir ölüm şekli aramayı tasarladı Sonra, şahsıza ait bir € başkalarını karıştırmayı mü- :mp görmiyerek yine kendi dü i ldı. .“.E;ırâ:n :ı;:lelaiıı etrafında saz sçalıp şarkı haykırırken . 0, lıfl— ki birkaç saat bu düşünce ile uğraştı ve nihayet aradığını bul- du. Şimdi kaşları açılmış, dudak- larına tebessüm gelmiş ve sinir- leri 'yıbııııııh. ıl(eııclid kendine li neşeli söyleniyordu: BOO'_ E':feı. h:kilnyten enfes! Aksak cihangirin uzun uzun düşündükten sonra bulabildiği, | enfes — kelimesile metbe lâyik | görüp neşelen diği tedbiri acaba ne idi?... Kendisine iki çocuğu- | nun öleceğini haber veren, en kor| kunç dakikalarda soğuk kanlılığını kaybetmiyerek, sahibinin bir kılı- ni titretmiyerek pervasız mülâ- hazalar haykırmaktan — çekin- miyen, muhalif bir — ordunun dağları alt üst eden muzaffer si- Bu Bandırmada vagondan mavnaya karpuz aktarılıyor Bandırma, ( Hususi ) — Şehrimiz ve havalisinde karpuz buhranı vardır. Geçen seneki —hi rıhtım boylarının kalabalığı maalesef göze . bir vagon içerisinde getirilen karpuzları mo- çarpımıyor. Rıhtımda | meye icbar ettikten sonra deliyi | Sene Karpuz Az Olacak SON POSTA Ha'aacılı'l; A lemi)ıilğ Mi ü;ı; Bir. Teşebbüş , ©XW #YDONŞ *0 Karı, Koca İkiîl"a;;arecî Bir—Ay Yere -İnmeden Havada Kalacaklar Misis Brüs, Bu Tecrübeyi Üç Motörlü Bir Tayyare İle Yapacak, Yemeğini Bile Hava Yolile Temin Bu ay sone — — larında, havacılık — — Ş lâhları karşısında tek başına ve hava yol ile Hindin hakkını müdafaa etmek- seyahat — noktai ten korkmıyan bu garip ruklu "".""d*'n şaya- adamı ne şekilde öldürtecekti?. | M fhkhl ve mü- ğ hihim — tecrübe Atlara mı çiğnetecekti, ateşemi attıracaktı, — maf: m birer birer kırdırup, cımbıza vurdurup kıycıaya imi çevirecekti? Hayır. Timarun onu yok et- mek için bulduğu yol büsbütün başka idi ve hakikaten ibdai bir şeydi. Birçok Hintliler gibi bu | adam da malüm olan ölüm şe- killerine karşı kayıtsızdı. Ne a- teşten korkuyordu, ne kılınçtan perva ediyordu. Timur, bu esası göz Ününde tuttuğu için kimsenin tasavvur edemeyeceği bir ölüm vasıtası bulmuştu. Bu öyle bir vasıtaydı ki tatbik edildiği takdirde bizzat Hintliyi de muhakkak ve muhakkak haş- ve dehşet içinde bıraka- yet caktı. Timur, dudaklarında hep o kelime, “Enfes ,, kelimesi belire belire bir müddet daha düşün- dükten sonra bir bizmetçi çağırdı, emir verdi: — Kara oğlanı getirin ! Çıplak Hintli, ruhu hür ve fakat cesedi esir, bir kükümdar vakarile cihangirin huzuruna gel- di: Gözlüründer “yözeiki “siyak”'ki- vılcım, yüzünde yine tunç bir sekinet, kollarını kavuşturdu, si- tem ve hakaret bekledi. Timur, uzun bir lâhza ölüm mahkümunu süzdü, lâkin bir ke- lime söylemedi, sessiz sessiz ya- naştı, onun kara ve kuru boy- nundan tuttu, ayni| sessizlikle yü- rüttü, yürüttü, Molla Umurun çadırına kadar götürdü, — içeri soktu. Mecnun — Molla, ipler ve kö- pükler içinde idi, mütemadiyen kan ve mezar sayıklıyordu, Ti- mur çıplak Hintliyi dizüslü ge- | gösterdi: t — Sen, dedi, bunun aklını oynattın. Kendisile hesaplaşma- ul'iiulii. ömrünün ilk hayretini göstererek sordu: — Nasıl hesaplaşacağız? Sar- sılan akılları düzeltmek elimden gelmez ki. ( Arkası var ) törlerle naklediyorlar. Karpuzcuların - ifadesine göre, bu sene diğer senelere nisbeten karpuz daha azdir. Bu yüzden limanda birçok motör * ve kayıkların boş ve işsiz olarak yattığını görüyoruz. — B. K. | leri havada yapılacaktır. Bu- nun - ehemmiye- tini anlatmış ol- mak - için, şunu kaydedelim ki, tecrübeyi yapa- cak — olan bir İngiliz kadın tay- yarecisidir ve bir ay, hiç yere in- meden havada kalacaktır. Tay- yarecinin ismi Misis Brüstür. Temmuz sonlarında, kocasile İngiliz hava limanlarından birin- den yükselecek ve bir ay, yere inmiyecektir. Misis Brüs, hava- clık tarihinde mühim bir inkılâp yapacak olan hazırlıkları ve la- savvuru hakkında şunları anlalıyor: “— Yapmayı tasavvur ettiği- | miz tecrübede kullanılacak - olan büyük tayyarenin inşaatı bitmiş- tir. Bu tecrübeyi yapmak için, iki mi, yoksa üç kişiyle mi hava- lanmak lâzam geldiğini henüz tesbit etmedik. Bu tecrübeye kocamın da benimle bcrıbfr işli- rak etmesi mukarrerdir. Üçüncü i ı i =cıı. ığ:'e.bı lht.imı bir telsiz- Böyle muazzam bir hava te- şebbüsünde, en büyük müşkülâ- tın, erzak, benzin gibi madde- tedarik — etmekten çıkacağını herkes bilir. Biz, bu müşkülü de hallettik. Havada uçar- ken bir ikinci tayyare bize lâzım olan maddeleri, yine hava tarikile bize verecektir, Karı koca alkol kullanmadığımız — için — havada, sadece su içeceğiz ve yemekle- rimiz, termos Şişelerile yine ha- vadan ge!iril“ddir. Burada mazarı dikkate alına- cak bir nokta da, içimizden bi- rinin hasta düşmesidir. Tecrübe- mizi yarıda bırakmamak ve yere inmiye mecbur olmamak - için telsiz vasıtasile doktor celbine karar verdik. İstediğimiz doktor | yine bir tayyare ile havalanacak, matlup derece tayyaremize yak- laşacak ve bugün fennin kullan- dığı bassas vasıtalarla hastayı muayene edecektir. Bugün her- kes bilir ki, yeni birtakım alet- lerle, bir bastamın nabzımı, kal- bini uzaktan muayene etmek pek âlâ —mümkündür. Tecrübemizi yapmak için yap- tordığımız tayyare ÜÇ motörlüdür. İstediğimiz zaman, motörlerden bir veya ikisini durduracak, - te- | mizlik yapabilecek ve sonra yine istediğimiz gibi bareket eyliye- | bileceğiz. Elyevm tayyareciliğin karşılaştığı. mühim — müşküller- | den biri tayyarelere — yüklene- bilen benzinin mahdut miktarda olmasıdır. Çünki, lüzu- mundan fazla benzin alınırsa, tayyareyi — havalandırmak müm- kün olmuyor. Halbuki uçan bir tayyareye havada verilen benzin, yerdekine nisbetle üç misli faz- ladır. Demek oluyor ki havada bir ay müddetle kalmak husunda kararımızın - tatbik edilemiyecek hiçbir tarafı yoktur. | kavga Misis Brüs ve her zaman bindiği zarif tenezzüh tayyaresi Bir tayyareden diğer tayya- reye, borular vasıtasile ınılıeZG. benzin, su vermek hususunda is- timal — olunagelen — vasıtaları da ıslah ettik. Şimdiye kadar uçan bir tayyareye benzin veya sair malzeme verecek ikinci bir tay- yare, birinciye muayyen mesafe dahilinde yaklaşır ve irtibat te- min etmek üzere bir ip atardı. Bu ipe matlup sürat verilmek için de ucuna on kiloluk bir kurşun bağlanırdı. Bu usul, teh- likeli idi. Çünkü kurşun parçası plota isabet ederek yaralıyabilir, pe vazeye 'çarpacak mühim ka- zalara sebep olabilirdi. Edecektir tayyare kullana- | cağız, bu tayya- 9 reler, biribirine - 40-50 metre uzun- luğunda ince bir iple bağlı ola- caklardır. Bindiğimiz tay- yare, hafif sey- rile uçan bu tay- yarelerin altına gelecek ve bu ip vasıtasile uza- tılacak olan mal- zeme borularını ve bu borula- rın bağlı bulun- duğu — ipi yakalıyacaklır. Bir nevi, gemilerdeki halat atma gibi bir şey. İlk hamlede eğer teşebbüs muvaffak olmaz ve ip yakalanamazsa bunun bir zararı yoktur. İkinci bir teşebbüs yapıla bilir. Şimdiye kadar yaptığımız iki tecrübede mükemmelen mu- | vaffak olduk. Teşebbüsümüz, her- hangi bir ilân mahiyetinde değil, sadece, — istikbalin — uzun hava yolculuklarına azami — emniyet verici bir fedakârlıktır. ve bütün masraf ta karı, koca, cebimiz« den çıkmaktadır. Neticeyi aldı- ğuniz gün, büyük Okyanus se- Biz, bu usulü — değiştirdik: | ferleri, bugün — haiz oldukları Benzia veya saire özumlu mad- | ehemmiyetten tamamen düşe- deleri almak için bir yerine iki | ceklerdir. ,, e— ea ——— —. —— [ T 'ifıgijî:'nl b Bandırmada — Bir Köylü_ ğopı İle Ka- yınbiraderini Öldürdü Bandırma ( Hususi) — Ka- zamızın — Gökmen köyünde feci bir cinayet işlenmiştir. Süleyman oğlu Yusuf isminde bir genç kayinbiraderi Mehmet ile hay- vanların Himarı — meselesinden etmişlerdir. — Bir aralık Yusuf eline geçirdiği — sopayı Mehmedin boşböğrüne indirmiş, zavallı genç derhal ölmüştür. Yusuf —kaçmıştır. — Jandarmalar kendini takip ediyor. — B. K. Atabeyde Çalışkan Gençler Bir Birlik Vücuda Getirdiler İsparta (Hususi) — İspartanın oldukça kalabalık ve münevvyeranı çok bir kazası olan nahiyemizde şuurlu ve müteşebbis gençler va- kitlerini boş geçirmiyerek ve bir | arada daha iyi tanışarak samimi | münasebetlerini ve ilmi mi -) belerle bilgilerini tezyit ve tabsilde bulunan gençlere yardım etmek maksadile Gençler Birliği namında bir cemiyet vücuda gelirmişler- dir. Ata bey gençlerin senelerden- | beri gönüllerinde laşımakta ol dukları bu temiz arzuya bu sene nail olmuştardır. — Kızıl Mücadelesi Soma ( Hususi )— Bir köyde çıkan kinl hastalığının etrafa sirayetinin önüne geçmek maksa- dile mücadeleye girişilmiştir. Bir Konserva Fabrikası Sermayedar bir grup Konya Ereğlisinde bir konserva fabri- kası açmak için tetkikata başla- mışlardır, Diyarbekirde 5750 Lira Kadar Bir Para İhtilâs Edilmiş | Diyarbekir ü;ııııl) — Ge- çenlerde Vilâyet İdarei Hususi- yesinde bazı memurlar - (5750) | liraya kadar bir ihtilâs etmekle maznun ol mahke- meye verilmişlerdi. Yapılan muha- keme neticesinde Hususi İdare Müdürü Beşir, masraf kâtibi Hüseyin Avni — Efendiler üçer buçuk sene — hapse, * tüccardan Şevket, Naha mütemedi Veysi Efendiler de on birer aya mah- küm edildiler. Balıkesirde | Bir Aile Kavgası Feci Bir Cinayetle Neticelendi Balıkesir civarında Ömer kö- yünde kanlı bir cinayet olmuş- | tur. Ali Ağa isminde biri kıs- kanç'ıktan dolayı karısına çıkışmış bu yüzden bir kavga olmuştur. | Kadın kocasım bıçakla yüzünden | yaralamış, Ai Ağa da ba'ta ile | karısının barsaklarını dökmüştür. Kadının yarası çok ağırdır. İzmirde Bir Mahkümiyet İzmir (Hususi) — Menemende Çıtak köyünde bundan bir müd- det evvel bir aşk yüzünden feci bir cinayet olmuş, Huriye isminde günü, meçhul bir bir kızın nikâ istikametten atılan kurşunlar iki kişinin ölümüne sebep olmuştur. eme neticesinde dan köy bek- ve hüdiseyi ndeki miznun hapse majküm hazırlıyan Şerif da beş sene edilmişlerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: