30 Temmuz 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

30 Temmuz 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

l0 Sıyfı ÇANAKKALE Üç Saat Ses Çıkarmaksızın Kayıklarda Beklemişlerdi. Sahılde Ateş Var Mıydı? Sahilde kuvvetli bir ateşle karşılaşıp karşılaşmıyacaklarını da bilmiyorlardı, fakat sahile yak- laştıkça geçen her saniye büyük | bir heyecan içinde fakat hare- ketsiz ve sessiz silâh sesi bek- liyorlardı. Karanlık içinde sandalların biribirine çarpmaksızın yürüme- leri 6 kadar güçtü ki, bazıları yerlerini — bile kaybediyorlardı. Nihayet korkulan oldu ve bu yüzden ihraç ameliyesinin bade- ma gündüz yapılmasına karar yerildi. Gelibolu sahilinden gelen şi- mal akıntısı her vakitten ve tah- min edildiğinden daha kuvvetli idi. Sandallar ihraç noktalarından bir mil şimale sürüklenmişlerdi. Saat dörtte sahil seçilmiye baş- ladığı zaman, sandaldakiler Arı- burnunu gördüler, fakat burasını Kabatepe sandılar. İhraç nokta- sından bir mil cenuba düştük- lerine zahip oldular. Fakat bir mil cenuba gittikten sonra — aldandıklarını — anladılar. Fakat buraya çıkmak bütün as- keri plânı altüst edebilirdi. Fa- kat hatayı tamamen tamir de mümkün değildi. Çünki sanda- lar sahile yaklaşmış bulunuyor- lardı. Fakat hatayı kısmen olsun tamir mümkündü. Derhbal istim- potları — Arıburnuna — çevirdiler ve çıkılacak — noktanın bir mil #imaline kadar geldiler. Saat dört buçukta gün ağa- rıirken, sandaldaki askerler kara- ya çıktılar. Fakat ber sandal nereye yanaştı ise oraya asker çıkardı. Aszkerler kendi hakiki mevzilerini tutamadılar. Bazı bü- yük sandallar karaya bindireme- dikleri için karaya çıkan as- kerler bellerine kadar ıslandılar. Maamafih ilk ihraç kıt'ası fuzla zayiat vermeksizin karaya çıkmış bulundu. Türk — müdafilerinin hayreti dehşetti. Harp gemileri görün- memiş, yahut şüpheyi davet ede- cek bir hareket yapmamışlardı. Sandallar, sahile on beş metre mesafeye gelinciye kadar görül- memişlerdi. Türk kuvvetlerinin yardımcı çağırmak için vakitleri yoktu. İhraç kuvvetlerine muha- lefet edecek yegâne kuvvet, Arı- burnundaki nöbetçi müfrezesi ile, sahile hâkim noktalara yerleşti- rilen bir iki nöbetçiden ibaretti. Binaenaleyh — şimdiki — hâlde Avustralyalılar bire on nisbetinde faik idiler, Yalnız Türkler bu müşkül sahayı gayet iyi biliyor- lardı ve saklanmak — imkânına maliktiler, Fakat aandalların — akıntıya düşmeleri fena neticeler verdi. der nekadar bu müfrezenin başında bulunan kumandanın seri hareketi ile bu hata kısmen tamir edil- mişse de, çıktıkları yerde derhal karşılarına çıkan yalçın kayalar kelime ile tasviri mümkün olm- yan müşkülât ihdas etmişti. Hatta sulh zamanında bile Avustralya ve Yeni Zelânt —müfrezelerinin çıkmıya mecbur kayalara tırmanmak kolay değildi. Böyle bir sahada hücumun insi- camını muhafaza etmek, hiçbir ordunun — yapamıyacağı — şeydi. oldukları yalçın | | İşte Avustral- ya müfrezele rini ilk ateş bu şerait da- hilnde — kar- şıladı. Avustralya müfrezeleri için önlerindeki du- var, hem bil- medikleri hem beklemedikleri bir şeydi. On- lara, sahil bo- yunca kumlu bir saha bula- cakları söylen- mişti. Ateş hima- yesi altında iki yüz metre ka- dar - ilerledik- ten sonra ilk alçak bir te- penin etekle- rine gelecek- lerdi. Çıkılan yerin — yanlış olmasına, ka- yıkların karış- ması ve efra- dın kendi man- galarından gayri yerlere dağılması inzimam ediyor, ve vaziyeti bütün bütün güçleştiriyordu. Fakat her ne babasına olursa olsun dahile doğru ilerle- mek için okadar şiddetli emir verilmişti ki, sahile çıkan bölük- | ler, yerli yerini bulmıya vakit | ve ilk | bulmadan ileri atıldılar tepeyi aştılar. O zamana kadar zaylat zikre değmiyecek kadar azdı. Tepeye | çıkan askerlerin kuvvel manevi- yeleri mükemmeldi. — Çoklarına artık muharebenin yarısı kazanıl- mış gibi geliyordu. Günün diğer — kısımlarında uğrayacakları akıbet hiçbirinin aklına gelmiyordu. Filhakika as- kerin bu kadar kolaylıkla sahile çıkması, onlarda bu işin kolay olduğu kanaatini — teylit etmek suretile fena bir netice verdi. Gün yavaş yavaş ağarıyordu. İşgal edilen tepeden çıktıkları sahanın ne kadar yanlış olduğu daha iyi görünüyordu. Çünki sol ve merkez taburlarının işgal ede- ceği 400 rakımlı tepe bin metre ilerde görünüyordu. Muvaffaki- | yetten emin ve yalnız düşmanla teması düşünen, karışık bir hâlde yürüyen üç tabur efradı, uçurumla sarp kayalık- lardan ilerlediler. Fakat ikide birde efradın kendi kıt'alarına sevki için duruluyordu. Ayni za- matnda bir taraftan sahilden gel- mekte olan efradı beklemek mecburiyeti hasıl oluyordu. Bu sebepleri harekete devam imkânı kalmıyordu. Saat beşten biraz sonra, artık | tekmil bir hale gelmiş olan onuncu taburun iki bölüğü Şarap- | nelboğazına doğru - ilerledi. Do- | kuzuncu fırkanın efradı. hâlâ darmadağındı. Bunlardan küçük bir. müfreze, kendisine verilen vazifeyi — unutarak — ve — sola —— rraa — fakat biribirine | SON POSTA Teııımuı 30 İngiltere Hükü Hz he hediye edi tercümetl, ç gee — Karayı asker ı!ıraı:ındın .uol Türk kıtaatının | bulunduğu meyklleri gösterir harita doğru ilerliyerek Türkleri takibe koyuldu, Fakat Major Salsburs yüz kadar efradı topliyarak Yalnız- çınar tarafına gönderdi. Arıbur- nundan ilerliyen diğer bir müf- reze (Bıçakıırtı) denilen - tepeleri aşarak ayni mevkis gelmişti. Di- gerleri hâlâ şimal sahilinde idi- ler. Mitralyoz ateşi altında yerin- den kımıldıyımıyorlırdı Öleye beriye dağılan, müfre- zelerinden ayrı düşen efrat An- zak koyunda toplanıyorlardı. * Bir müddet sonra deströyer- ler de zırlılıların erkasından An- zak Bsahiline vardılar ve 4,40 ta hamil oldukları askerleri daha ge- niş bir sahada karaya çıkarmıya başladılar. Sağ tarafa yanaşan iki deströyerde dokuzuncu fırkanın iki bölüğile, 12 inci fırkanın bir bölüğü vardı. Ortadaki Üç gemi- de 10 ve 12 inci fırkaların ikişer bölüğünü tam Anzak karşısına getirdiler. Soldaki iki deströyere 11 inci fırkadan iki, 12 inci fir- | kadan bir bölük, bir seyyar has- tahane getirmiş ve Arıburnu şi- | maline yanaşmıştı. (CArkası var ) BAHRİSEFİT — Felemenk Bankası İSTANBUL ŞUBESİ merkezi: AMSTERDAM Mezun sermayesi: 25,000,000 F L. Tediye edilmiş sermayesi: 5,000,000 F L İhtiyat akçesi: 3,250,000 F L. Galatada — Karaköy palasta Telefoni Bey- oğlu 3711-5 İstanbul gubesi: "Merkez — Poztanesi — ittisi Allalemel han » Telefon: Bilâmum — banka muımdilı İdare ENİNİYET KASALARI İCARI Bir Musevi Kızı Hırıstıyan Olursa, Ne Çıkar ? Atinada Gürültülü Ve Dedikodulu Bir İzdivaç Merasimi Yapıldı Atina 25 (Hususi) — Ge- çenlerde burada bir hıristiyan delikanlısi ile bir yahudi kım sevişmişler ve evlenmişlerdi. Bu asırda gayet tabil addedilmesi icap eden bu hâdise, burada türlü dedikodulara, münakaşa- lara ve gürültülere — sebebiyet verdi. Fortune ismindeki genç ya- hüdi kızile Antuvan ismindeki delikanlı iki senedenberi sevişi- yorlardı. Nihayet kanuni şekilde evlenmiye karar vermişlerdi. He ristiyan — dininde bir hıristiya» nın başka dinden birisile evlen- mesi imkânsız olduğundan Muse- vi kız İsanın dinine girmiye mec- bur olmuştur. Genç kızın vaftiz. papazı bir yüzbaşı mütekaidiydi. Bu adam vaktile de başka dinden bir ada- mı hiristiyan etmişli. Hıristiyan akidesince eğer bu adam bir kişiyl daha — hıristiyan yapacak ——zra —— —nramar— Matmazel Fortune . olursa aziz, yani evliya olacaktır. Genç kız hıristiyan olduktan- sonra kendisile konuşan gazete- cilere hayatından çok memnun olduğımu söylemiştir. —- Dunyanın Nüfusu Bir Senede20 Milyon Artmış En Kalabalık Yer .Ağyâdır Ve Dünya Halkının Yarısından Fazlasına Maliktir —1 Cenevre 27 (Husust ) — Ce- | miyeti Akvam istatistik bürosu, bütün devletlerden aldığı cet- vellere istinaden, umum dünyanın nüfusuna ait bir liste neşretmiş- tir. Bu dünyadaki listeye göre, | nüfus miktarı (2,012,800,000) dir. Bu miktar 1931 - 1932 miktarını göstermektedir. Bundan bir sene evvelki cet- vele nazaran yeni cetvel 20 milyonluk bir nüfus fazlalığı kay- detmektedir. Cetvelin müfreda- tına nazaran dünyanın yarı nü- fusundan fazlası Asyadadır. ve miktarı ( 1,103,000,000 ) dur. Avrupanın nüfusu ise ( 506 ) milyondur. Bir sene evvelki senesi miktar 498 milyon kaydediyordu. | Millet itibarile nüfus fazlalaşması Avrupada Rusya, Lehistan, İspan- yada göze çarpmaktadır, Alman- yanın nüfusu değişmemiştir. İtal- yada hafif bir eksilme vardır. Amerikadaki nüfus fazlalığı, Şi- malf Amerika haricinde pek azdır. Buna mukabil Asyada bu te- zayüt, her sene göze çarpacak derecede ilerlemektedir. Bu lis- tenin en şayanı dikkat kısmını Çin teşkil ediyor. Mütemadi harplere rağmen Çinin nüfusu 444 milyondan 453 milyona çık- mıştır. Bunun sebebi, Mongolls- tanda yeni bir tahriri nüfus ya- pılnııııdır. Göz Hekımı Profesör Dr. Esat Paşa İstanbul : Ankara cad Birinci Sınıf Mütehasaıs Dr. Süleyman Şükrü cad. No, 00 Büyük Tayyare PİYANGOSU Yeni Tertip Başlıyor 1. inci Keşide: 11 Ağustos 1932 dedir. Büyük ikramiye: 30.000 Liradır. | Biletlerinizi şimdiden tedarik ediniz

Bu sayıdan diğer sayfalar: