11 Kasım 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

11 Kasım 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memlekette Kooperatif Faaliyeti İzmir istihlâk kooperatifi gün | geçtikçe faaliyetini — artt rmakta- dir. Kooperatif sattığı — eşyanın nevilerini arttırmıştır. rin için melbusat ta temin edik miştir. Kooperatif ayni zamanda ortaklarının kışlık odun ve kö- müörünü de temine çabşıraktadır. Edirne İstihlâk Kooperatifi Edirnede bir memurin istiblâk kooperatifi vücuda getirilkaiş ve mizamnamesi tanzim ohmarak ait olduğu vekâletçe kabul ve tasdik olunmuştur. Erzin İstihlâk Kooperaltifi Erzinde — tüccardan — Ahmet Fevzi, Belediye Reisi Halil Suphi ve Ziraat Bankası memuru Remzi Beylerin teşebbüsile bir istihlâk kooperatifi — teşkiline — muvaffak olunmuştur. Sursa Kooperatifi Bu sene Bursada rziraat mah- sülleri, meyvalar, sebzeler bok- luktan çürümüş ve atılmıştır. Tabiatin güzel ve bolluk yaratan çevresinde bu vaziyete lâkayt kalmak iyi değild. Köylünün şimdiye kadar teşkitât noksanlığı yüzünden itmal edilmesine ve bu | zengin, feyizli sahada 932 senesi bidayetine kadar yalnız taneden ibaret bulunan ziral kredi kooperatifler dar çerçive içinde çalışıyordu. Mümbit, mah- suldar muhitte murabahacıların | elinde kolları bağlı duran Lalk bu asri teşkilâtın faydasından mahrum kalıyordu. Elleri böğ- rönde akmtıya kürek çeker gibi idiler. Bursa Ziraat Bankası Mü- dürü Hakkı M Bey (1470) numaralı l(ııuıı_ıî:ı fı;ıılınnr köylülerin — anlıyabilecekleri — bir dil ile anlatması yüzünden her- mış ve h':.:ındı beş altı ay içinde kooperatiflerin adedi yetmiş beşe ve ortakların sayısı (3500) ze varmıştır. Yakın zamana kadar en ağır şartlarla kredi ihtiyaçlarını temin eden Bursanın çalışkza ve na- muslu çifçi tabakaları küme kü- me bu teşekküle iltihaka başlan- mıştır. . İzmirde Bir Adam Kavgacıları Ayırırken Yaralandı İzmir ( Hususi ) — Şebrimizde, bir cinayet olmnş, bir yoğurtçu ağır sürette yaralanmıştır. Âdil ile fırmcı Hamdi arasında çıkan bir. kavgayı, bastırmak istiye.', yoğurtçu Mahmut, her ikisini de ayırırken, karnından ağır sürette yaralanmış ve hastaneye kaldıyıl- mışlır. Kâtil Hamdidir. Bir Hapishane Kaçkını Yakalandı M. Kemalpaşa, ( Husust ) — Bundan bir ay evvel Bursa ha- pishanesinden kaçan — Vayvoda köylü Ali Osman Havranda ya- kalanmış, kazamıza — getirilmiş, buradan da Bursaya sevkedil- miştir. Konyada Bereketli Yağmurlar Konya ( Husüsi ) — Dün gece ilk defa clarak şebrimize faydalı yağmurlar düşmiye — başlamışlır. n sevinci büyüktür. Hatta | bakkaliye işinden maada memu- dört | Memlekette Zirai Vaziyet Ankara, (Hu- susi) — Salâhi- yettar bir mem- badan — aldığım malâümata göre 932 senesi ba- şından — bugüne kadar Anadolu ve — Trakyama , ekim ve mahsul vaziyetleri şu şe- Bu sene son- bahar ekim işle- ri geçen seneye | nazaran biraz ge- | cikmiştir. Yağ- murların — azlığı dolayısile - çiftçi tohumu kuru top- rağa atmak mecburiyetinde kal- mıştır. Bu hal bilhassa Orta ve Cenubi Anadoluda nazarı dikkati ce'betmektedir. Trakya, Kütahyaya ve Uşak havalisinde şeker pancarı hasadı bitmek üzeredir. Kütahya ve Uşak hasadı da biraz gecikmiştir. Bu seneki kuraklık - zeytin Diyarbekir Yan, ecel Mirzabey ha mım=ı&ülrı’n— kuımndı: çık- mış, Üç saat devam etmiş, bin küsur çeki odun yanmıştır. Ate- şin söndürülmesinde — itfaiyenin ve Belediyenin büyük fedakarlık- | ları görülmüştür. Ateş, külhanda yanan ateşin külhan kapağı ağ- zında bulunan kuru - odunlara sirayeti yüzünden çıkmıştır. Birin- c Umumi Müfettiş İbrahim Tali, Vali Faiz, Polis Müdürü Sait Beyler yangın mahalline gelmiş- ler, ateşin bir an evvel söndü- rülmesi için icap eden emirleri vermişlerdir. Bu yangın şehirdeki itfaiye teşkilâtının kifayetsizliği- ni gösterdiğinden Belediye Reisi Muhiddin B. itfaiye levazımının ikmaline karar vermiştir. Yan- gında yanan odunlardan maada bin gümüş — mecidiye zarar ve ziyan vardır. Adanada | Seyhan Taştı Ve Keresteleri | Sürükledi Adana ( Hııııii — Şehrimi- zin en meşhur kerestecilerinden 'Beybılu Sadettin, bu seneki | | kerestelerini Adanaya nakli için, otuz bin adedini nehire bırakmış, fakat Seyhan, yağan yağmurla- rın tesirile kabarmış, şehir dahi- Kace yapılan seddi yıkmış ve bü- tü > keresteleri derize sürükle- mi ştir. Bunlardan ancak bir İ k rlarılmıştır. kasmı Büyük Bir Yangın | Tehlikesi Atlattı | Diyubeki; (âuı;ıî) — Bura- da bir yangın zuhur etmiş, çarşı büyük bir tehlike geçirmiştir. mahsullerimizi mühim zarara sok- muştur. Mudanya havalisinde bu zarar yürde 40 nisbetindedir. Tü- tün mahşulümüz iyidir. İzmir mn- takasından piyasaya yavaş yavaş ibraç edilmektedir. Bu sene pirinç İatihsalâtı ge- çen seneye nispetle * 25 nok- sandır. Bema mukabil fiatler düş- Bu Seneki Yağmursuzluk Portakal Ve Zeytin Mahsullerimizi Tahrip Etti kündür. Bursa, Akhisar ve hava- lisindeki harman- lar devam etmek- tedir. — Tarsusta çeltik riraati iyi neticeler vermiş- tir. Bilbassa bu- rası çeltik ye- tiştirmekte — bir hu suüsiyat ka- ı.ıııız:ır. Silifke havali- sindeki yer fıstı- ge ile Adana ve Mersindeki şeker kamışı mahsulü çok iyidir, ku- raklık dolayısile Dörtyel ve Rize portakalları tabil coesametinden gok küçük yetişmiştir. Birçok ağaçlar susuzluktan kurumuştur. Mahsul geçen seneye nazaran yüzde elli noksandır. Edirne, Rize ve Bursa gibi yerlerde mevsimin kuraklığı va son ayın sıcaklıği dolayısile erik ağaçları çiçek aç- mıştır. Çânkırı l'iapishanesinde 28 Ve 30 Yaşında İki Mahküm Sünnet Edildi Çankın (Hw susi ) — Burada hapishanede bir sünnet — düğünü yapılmıştır. Biri otuz. biri yirmi sekiz yaşında iki mahküm sünmet * edilmiştir. Ha- pishanedeki ağır * ceza mahkün- larından Sungur- lunun Görgü kö- yünden 320 do- Sünnet edilen mahküâmlar gumlu Mehmet ile Çerkeş köyünden 318 doğumlu Süleyman nası va şimdiye kadar sünnetsiz kalmışlardır. Evvelki gün hapishane arkadaşları bu iki sünnetsize bir sünnet düğünü tertip etmişler ve Müddeiumumiliğin müsaadesi ile arkadaş- larımı hükümet doktoruna sünnet ettirmişlerdir. Düğün pek mutantan olmuş, Mehmetle Süleymana tıpkı çocuk- lara yapıldığı gibi birçok sünmet hediyeleri verilmiş, zinetle süslen- miş, başlık giydirilmiştir. 28 ve 30 yaşındaki bu yeni sünnetliler beş günde iyi olmuşlardır. Nazillide Bir Artist Sevdiği Şoförle Kaçtı Nazilli ( Hususl ) — Aile gi nemasında — temsiller vermekte olan Halil İbrahim ve arkadaş- ları kumpanyasma — mensup Sa- miye hanım patronunun (550) lirasınt alarak şölör İsmail ismin- de sevdiği bir gençle maznun olarak — yakalanmıştır. Zabıta yaptığı — tabarriyat — neticesinde bu kaçan artistle sevgilisini diğer bazı gençlerle eğlenirken yaka- lamiştir. Samiye hanım (560) lirayı aldığını inkâr etmektedir. | Üzüm San Günlerde Fiatler Yükseliyor İzmir (Hususi ) — Son gün- lerde üzüm fiatleri gittikçe yük- selmektedir. Yapılan bir tetkika nararan, mevsim iptidasından şimdiye ka- dar İzmir borsasında, 40,788,472 kilo Üzüm satılmıştır. Geçen se- neki satış miktarı f13,060,623 kilodur.. Diğer taraftan iİncir — satışı geçen sene 13,211,345 kile olduğu halde bu sene ancak - 12,512.808 kilodur.) Gençler İçin Muhite Ve Cemiyete Uymak Herkes bilir ki, yaşamak- içli hüdisata ve cemiyete uymn mecburiyeti vardır. Dünyada saadst en ziyadi herkese uymakla elde edilebilir En ziyade muvaffak olanlar, bulf dukları şartlara kendilerini en İyi uydurabilenlerdir. Devlet adamları içinde & meşbhur olanlar, yalbır en yük ideal sahibi olanlar değil, fak mevcut şartlara en iyi cevap Ve" rebilenlerdir. Bu, ahlâk dediğimiz — şeyit esasını teşkil eder. Bir cemiyetif içinde en ziyade nüfuz ve mevki sahibi olan, etrafında bir hürmel halesi yaratanlar, cemiyete €f iyi uyanlardır. latıfa Kanununun bize öğret' tiği bakikat, en iyilerinin kalbuf östünde kaldığıdır. Kalbur üstür” de kalanlar da, mubite kendileriti uyduranlardır. Fakat her hakikat gibi, bi hakikatin de bir hududu vardı Uymak, ancak doğruya ve hakf kate tetabuk ettiği zaman maf| baldür T Bunun içindir ki, ilim imanda evvel gelir. Her adamın ilk vaf fesi doğruya inanmak — deği doğruyu bulmaktır. İlk yaplacaf şey bir prensipe uymak değ? uyulacak presipin ne olduğu! anlamaktır. Bir şeye — sadaki yemini vermeden evvel, o şe sadakatin doğru olup olmadığı araştırmak İâzımdır. Gemiciler, şimal yıldızına b karak — istikametlerini tayin ve yol alırlar. Eğer şimal yıldı? yerine başka bir yıldızı kendil rine rehber yaparlarsa, tabü y hış yollara düşerler. Bu takdird hesaplarınını — istediğiniz — kadi doğru yapmız ve — istediğiniz $ dar bu hesaplara göre harek' ediniz. Varacağınız netice mut! . Bir kimvagerin, kimya kaid lerine göre bhareket etmesi xa ve faydalıdır. Fakat kulland hamız ve tuz bozuksa, kaidefi nekadar sadık olursa olsun, el edeceği netice yanlış, hatta likeli olabilir. Bir ressam, resim yapabila için resim yapmasını uekad | âyi bilirse bilsin boya kanunl. bilmezse, iyi bir resim yapma! imkân yoktur. ş Bunun gibi bir adam ina! ğında samimi olabilir. F inandığı şey yanlışsa, fena ) itmesi ve aldınması zaruri” sııyıdı. yanlış şeye iman e0 lerle, doğruda tereddüt edenlef yaptığı fenalıklar, aşağı yuk müsavidir. Vaktile din na imsanlar öldürülmüş, kadınlari çocuklara işkence edilmemiş dir ? O vakit bu zulmü yap Aiğanlarında samimi idiler. Fa imandıkları yanlış olduğu * yapltıkları da yanlış oldu. Onun için bir insan inanma” evvel, inanacağı şeyin doğr" masına dikkat etmelidir. b İman, sadakat, — fedakâ kahramanlık, bunların hepsi ve asil şeylerdir. Fakat bu? asaleti, bir hakikat namına oi ğu zaman varittir. Nak | Karamanda Bereketli Yağmi , Karaman ( Hususi ) — b"f yedisinde sürekli yağmurlar “yy İamıştır. Uzun zamandanber! | raklıktan şikâyetçi olan <if'9 çok memnundurlur. Derhal yata başlamışlardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: