24 Eylül 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

24 Eylül 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sofya Ziyareti Ve Bulgar Matbuatı Yunan devlet ricalinin memleketi- mizi ziyareti akabinde Başvekil İsmet Paşa ile Harlelye Vekili Tevfik Rüştü Beyin Sofyaya hareketleri, İki mem- leket arasında muallâk durduğu an- Taşılan meselelerin daha iyi meydana çıkmasına — vesile verdi, Bulgarlar, şimdiye kadar içlerinde bir ukde olarak yeretmiş görünen davalarını, siyasi meyil ve kanaatlerine göre izah ettiler. Bunların kısa bir zamanda halledilmesinin iki taraf münasebeti üzerinde iyi tesir yapacağını söyle- diler. Onların bu mülâhazası varit görülmüş olacak ki bu işlerle meşgul olmak üzere muhtelit bir komisyon teşkil edilmesine karar verildi. Ayrıca Türk - Bulgar dostluk muahedesinin beş sene müddetle uzatılmasındaki faydalar göz önüne getirilde Fakat Türk-Yunan devletleri arasında ahiren esası kurulan misaka benzer bir misak yapmayı Bulgarlar lüzumlu görmediler. Bunun böyle olmasında, bilhassa, Bulgar matbuatının neşriyatı ümil oldu. Başvekil İsmet Paşa bir nutukla Türk-Bulgar münasebatı hak- kında Türk Cümburiyetinin görüş ve düşünüşünü izah edinceye kadar bu Mmatbuat ihtiyatkâr davrandı. Memle- ket davasını müdafaada protokol ve tiyasi mücamelenin müsaadesi nisbe- tinde arzami serbest lisan kullanan Bulgar matbuatını biz, azami hassas gördük. Öyle bir hassasiyet ki şuu- Yunu halkın vicdanı yaratıyor. Bu Huurda daima isabet vardır. — Süreyya Leh Matbuatı İtalyaya . Çatıyor Roma, 23 — Ciornale &' İstalin gazetesi, M. Beck'in Paris'e gitmesi münasebetile Leh gazetelerinin İtal- yan siyasetine ve Dörtler misakına Çatmıya başladıklarına dikkat çeke- rek diyor ki: “Leh gazetelerinin — kullandıkları bu dil gülünç ve kızdırıcı bir mahi- Yettedir. Aymi zamanda — İtalya'ya “leyhtar bir siyaset İsnat ettikleri Fransız hükümetinin dürüstlüğüne ve doğruluğuna karşı da bir hakaret teş- kil etmektedir. Dörtler — misakımın Züya Rusya aleyhine müteveccih ol- duğu yolundaki tefsir da İtalyan-Rus anlaşmasının İmzasından ve silahları #zaltıma işi hakkındaki müzakere- lerde bu misakın iyi bir tesir yapa- tağının anlaşılmasından sonra büs- bütün gülünç ve manasız bir hal al- M. Göbç!g’_in Bir Nutku Parlâmentarizm Göm Berlin 21 ( A. A.) — Propa; nazın. M. Göbels bugün ediği bir nutukta demiştir ki: “Bir gün gelecek, bütün Almanya- da siyasi kuvvet sahasında bir tek düşünce hüküm sürecektir. O gün, * Sen nerelisin ? , diye surulacak bir Almandan artık “ben Bavyeralıyın,, , “ben Pruayalıyım,,cevabı alın:nıyacak- tır, fakat 66 milyon Alman “ben Al- manım ,, diyebilecektir. Almanyada parlâmentarizm artık maziye gömülmüştür. Bundan sonra da biçbir vakitte dirilmiyecektir. Biz Almanlar, 19 uncu asra mahsus bu hastalıktan artık kurtulmuş — bulu- nuyoruz. Bir milletin kendi kendini idare etmek istediğine inanmak bir hatadır, Millet fena bir idare altında kalma- dıkça böyle bir dilekte bulunmaz. Herhangi bir millet iyi bir idareya kavuştuğunu anlar anlamaz o idareye bir hükümet ister. Bu; Almanyada iktidar — mevkiinde lanan — İdare böyle bir hükümettir. Bizden sonra gelecek olanlar bizi komünistliği mahvetliğimiz için mu- hakeme mevkiine çekecek değildir. Onlar bizim hakkımızdaki hükümle- rini işsizliğe karşı giriştiğimirz müca. delede elde edeceğimiz neticeye göre vereceklerdir. Biz bugün bu vazifenin üçte ikisini yerine getirmiş bulunuyoruz. İşsizlik meselesini halle muvaffak olursak. hiç kimse bizi yere vuramaz, fakat bu meseleyi halledemiyecek olursak, hükümetimiz yerinde uzun müddet kalamaz. * Biz harp arzusu peşinde koş- muayoruz. Biz sadece işsizliğe karşı mücadeleye — girişmek, — milletimizin çılh'gi sıkıntılarla boğuşmak is ruz. Bu mücadeleyi ve anvaşı ise halde kazanacağız.m Küba'da Karışıklık Devam Ediyor La Havane,23 — Karışıklıklar da- hilde, bilhassa siyas? koatrolun kabil olamadığı, aç halkım bulunduğu mın- takalarda devam etmektedir. Fırka reisleri en iyi kükümet şekli me olacağı hakkında müzakere et- mektedirler. Bazıları selâmeti ancak kuvvetli bir hükümet teşki- linde buluyorlar ve Faşizm prensip- lerinden İlham ahbınmasını tavsiye edi- yorlar. Diğer taraftan Hernandez asile- rile mücadeleye devam ediliyor. Hernandez'in esir edildiği haberi tceyyüt etmemiştir. BiR MACERA aa Yazan: Romancı Siz önsekiz yaşının ne demek olduğunu bilirmisiniz? talebesi demek başında yelleri esen, kanında Voronof hu- lâsası yüzen bir erkek demektir. Tevekkeli eskiler bu yaştaki- lere delikanlı dememişler, o yaş- ta erkekler kanı da delidir, eti de delidir, kemiği de delidir. Onun için bu yaşta erkek evlâdı olan- lar biraz güllâbi olurlar. * Delikanlı oğlunun dumanlı ba- #na göre dümen kıran babalara bayılırım. İnsan ihtiyar da olsa Benç yaştakilerin -hakkını , çok RBörmemeli, Babayım diye kendin- yirmi otuz yıl daha geç ye- toy, tecrübesiz genci haş- 1p azarlıyan babalar çok yan- " 84 hareket ederler. $ İyi baba, yetişmiş oğlunun Aşına göre yaptığı edeplice mas- karalıkları hoş gören babadır.” '3,: Ne yalan söyleyeyim benim bir Oğlum 'olsa ona çapkınlığı kendim “Büyük Hikâye ,, Amma bu arada bende çöp- lenirmişim. Artık okadar da ko- misyon çok görülmesin. Efendim, hepiniz bu on sekiz yaş devrini geçirdiniz, içinizde henüz bu çağda olanlarda vardır. Fakat bugün on sekiz yaşında olanlar bu yaşın me demek oldu- gunu bilmezler. Teşbihte bata olmaz. Kışa doğru bazı meraklılar palaz kaz alır, besiye koyarlar. Onlar ilk karda kesilip afiyetle yenilecek- lerinden habersir tuzlu suda haş- lanmış mısırı bol bel yer. Geniş havuzlarda şakır şakır yıkanır. Bazı kış güneşinde paytak paytak gezinir, manasız manasız ötüşür- ler. Onlardan yoktur. Fakat ilk kar yere düştüğü gün iştihalı bir el uzanır, bir ta- nesini sarı bacaklarından yakalar. bilenmiş kıl gibi bıçağı o upuzun gırtlağına dayar ve kaz cenapla- bahtiyar — mahlük İngiltere kabul edildiklerini gösteriyor. Küçük itilâf Sinaya'da Toplanıyor Bükreş, 23 — Küçük İtilâf Meclisi her sene Üüç to) ı:ıı yapılmasını mecburi tı::ı üz misakı mucibince pazartı ü Sinaya- da surette alelade Bununla beraber bu toplantı. fevka- lâde bir ehemmiyet kesbetmektedir. Filhakika küçük itilâf hükümetlerinin idaresi başında bulunanlar - iktisadi meselelerde geniş mikyasta beynek ! bulunmalarını da mümkün kılacaktır. Silâhları Azaltma Konferansında İtaliyanın Rolü Londra, 23 — İtalyanın Londra elçisi ıl!lhlınııli-ıünw olan belli başlı meseleler hakkında Hariciye Nazını Sir John Simon ile dün uzun uzadıya görüşmüştür. Times gazetesi, silâhları azaltma konferansına ayırdığı bir yazısında diyor kl: * Silâhları azaltma mukavelesi, ordu mevcutlarının ve harp levazımı- nn azaltılması meselelerinde Fransız rı bir iki kanat çırpıntısından sonra son yuttuğu mısırları gür- | sağında hazmedemeden — fırına larda böyledir. | ı girer. ğ On sekiz yaşındaki delikanlı- i Yerler, içerler, — d myanın hep renkli — taraflarmnı — göre göre — pür neş'e — yaşarlar. Onlardan mes'ut insan yoktur. Fakat günün birinde saçlarına ilk kar düşer ve yahut zalim, şirret bir kadın kerpeten gibi pençe- lerini boynuna geçirir. Ondan sonra beyoğlumuz tedir. Hele yaşında bir az kılıbiklik da varsa çek yakasını. Zaten kadınlar da erkekler de iki sımıftır. Bir kısmı doğuşta /kazak, temelde acar, esasta ku- manda vermeye teşnedir. Bir kısını da ezelden kılıbık, gönül- den mazlum, anadan doğma ku- manda alımıya hazırdır. Bunlar | birbirlerini buldularını -saadetle- î rine doyum olmaz. Fakat çok defa aksi olur. I Kazak erkeğe yine Kazak bir | kadın düşer. Artık seyreyleyin siz Allahın emri o evde dirlik, düzenlik olmaz. Kral ve Kraliçesi geçenlerde Leeds şehrini ziyaret ettiler. Ros- mimiz solda, kralın vali tarafından, sağda kraliçenin belediye reisi tarafından ı 3 Artık Maziyve ülmür Dğyr! milel hal suretleri " bulunamâdığını gördüklerinden — merkezi — Avrupayı mali ve iktısadi bir yıkılıştan kurta- rabilecek mevzil bir hareket ve te- şebbüs yollarını bulmıya söcaklardır. Diğer taraktan M Titülesko M. Benca ile Jevtiç'in — Sinaya'da buluşmaları bugünkü — beynelmilel vaziyet hakkında —fikir — taatisinde hükümeti akla rede ıılyır edecektir. İogiliz hükümeti bu konferansta oynıyacağı rolün son derecede ehemmiyetli olacağı düşün- eesindedir. ,, Daily Herald gazetesi de, İngiliz mazırlarının Cenevre konferansının va- racağı neticeye, bilbazsa M. Musoliniye itimatla baktıklarını yazmıştır. Bazan da iki kılıbık, iki mis- kin birleşir, Bunların yaşayışı da tahammül edilmez. Ne kavga ederler, ne hırıltı çıkarırlar. Kav- gasız, hırıltısız evin tadı olur mu ya, Arabacılar — bile iki huysuz hayvam bir boyunduruğa — vur- mazlar. Biri huysuzsa yanına uy- sal, sakin bir eş ararlar. Dünyada zaten her şeyin ayarı vardır. Ekşinin yanında tatlı ister. Sıcağın yanında soğuk ister. İki renk bir arada olmaz. Sarının yanına İâcivert yaraşır. Fakat lâciverdin yanına siyah gitmez. Hayat tezatlarla doludur. Çok zeki adamların oğlu bakar- sınız aptal olur. Çok çirkin ba- baların İazı bakarsınız. ahu gibi güzel olur. Hakikat — daima böyledir. Ne ise Jâkırdı lâkırdıyı açar. on sekiz yaşından bahsederken on sekiz yaşıma ait bir macera aklıma geldi. Müsaade ederseniz anlatayım, — sıkılmazsınız : Efendim. Bu on sekiz yaşında insana mintarafillâh delice bir cesaret geliyor. Tahta saplı aktar sebetiniz. olmadığını, samimiyeti- nize inandırmak için ne İâzımsa yapmıya hazır olduğunuzu söyle- Karilerin Suallerine Cevaplarım Zeki Bahaseddin Boye: Sevdiginiz kadından hayır yok- tur. Bu kadın fena buylar ve iti- yatlar kazanmış. Bunlardan dön- mesi güçtür. Bununla nikâhlı olarak bir dam altında yaşanmaz. Sevğin geçinciye kadar serbest münasebatınıza devam edersiniz. Fakat teklif edilen genç kızla nişanlanıp bu kadını hayatınızdan bütün bülün çıkarmanız, sizin için daha hayırlı olur. * Ankarada A. Ş. Y. M. Ş Beye Kazın ailesi ile temasınız mu- hafaza ediniz. Onlara kızlarının aldandığını, hiç bir kizla müna- yiniz. Kız bir şüpheye kapılmıştır. Şüphesini izale edebilirseniz, ki zamanla bu mümkündür, mesele kalmaz, * Adanada A. N Beye: Mademki geçimsizlik karınızla bir arada yaşamanıza mani ola- cak dereceye gelmiştir. ve ma- demki karınız ayrılmya razıdır. O balde mahkemeye gidip boşa- nınız. Sevgilinize gelince, nihâh dai- resine asılacak köğ:t Üzerine re- zalet çıkarmak doğru değildir.Kıza kandırma daha muvafıktır. Zaten münasebetiniz bu hale geldikten sonra birleşmeniz - zaruret halini almıştır. * Ankarada P. M. Y. Y. Beye: Karınızdan usanmakta - belki haklısınız. Fakat bunu evvelce düşünmek gerekti. Bugün iki ço- cuk sahibi bir anaya yapılacak İtalyanin |muamele ona hürmet ve muhabbet göstermekten ibarettir. Onu köy- de bırakımz, çocuklarınızın. okü- masını temin ediniz. Fakat içkiden kendinizi koruyunuz. HANIMTEYZE çakısı ile yetmiş yıllık çınarları kesip devireceği geliyor. Tevekkeli frenkler(gençler bilse ihtiyarlar yapabilse !) demezler. Gençlerdeki kuvvet ihtiyarlarda olsa hiç kimse dizini vurup: olsaydı ! Demezdi. Ben de bugün on sekiz yaşımı hatırlarken günde elli sekiz kere dizimi döğerim amma.. ne çarel Galiba mektebin son - sınıfın- da idim. Anadolu hisarında otururduk. O zaman kaç göç vardı. Ha- ni şu genç şık hanımların Turan modası çarşaf giydikleri zamandı. Vapurlarda, tramvaylarda ka- dınlar, erkekler, harem, selâmlık halinde ayrı otururlardı. Lâkin ne dersiniz. o zaman kadınları görmek için ah biletçi gelse de kapı açılsa içerisini bir görebilsek diye ciğerci bekliyen kediler gibi sabırsızlarır durur- dukya. Bugün kadmlar, kızlar hemde Üüryan püryan içimizde oturuyorlar da aldırdığımız yokl ( Arkan var ) ükkeilen l nn eai ğğ Tzi İ - — Ah bugünkü aklım o zaman

Bu sayıdan diğer sayfalar: