25 Ağustos 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

25 Ağustos 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— SON POSTA Ağustos 25 Elözizde Musiki Zevki Elâziz (Hususi) — Bu muhitte yerleşen musiki zevki — muhtelif sebeplerle çok ileri gitmiştir. Elâziz Halko- vinin faaliyete başladığı — ta- rihten — itiba« ren İstanbul- dan getirilen orkestra şefi Ferruh — Bey, muntazam ve Musikt şeji programlı ça- Ferruh Bey lışmasile, gençleri mütemadiyen etrafına — toplamaktadır. Ferruh Bey ayni zamanda konservatuvar heyetile Anadoluda muhtelif tetkikler yapmış, halkiyata pek meraklı ve halen bile Elâziz mu- hitinde halkıyata ait araştırma- harile faaliyetini ileri götüren genç- lerdendir. Elaziz Halkevi orkestrası, sa- lon orkestrası olduğu kadar halk türkülerini terennümde ve Elâzizin Kâtip, Üçayak ve bilhassa Har- putağıı denmekle maruüf irla- malarını ( irlama — Maya ) ihmal etmemekte çok uyanıktır. Zeybek derecesinde lâtif bir hava olan Üçayak, Elâzizin yerli ve millf dans havalarından en birincisi ve güzelidir. Bunları orkestra ile tekâmüle doğru gö- türmek fikri üzerinde çok asil bir azimle devam edilmektedir. Diğer taraftan Uçayak oyununa yakın ve diğer bütün milli oyun- ları tasnif ve ilimleştirmek - faali- yeti hergün biraz daha arlıyor, bundan başka halka, alafranga musikinin ihtizazlarındaki incelik- ler da verilmektedir. Bilhassa milli musikimize çok yakın olan Rus ve — Kafkas — musikisi halkın — alâkasını — pek — fazla myandırmaktadır. Elâzizde musiki kolonisinin Halkevinde gözüken teşekkülünden başka halk arasına dal budak salmış uzuvları da vardır. Tren yolunun Elâzize erişmesi dolayısile işletmiye açmak mera- siminde bulunan vekillerimiz ve mebuslarımız, ve cıvar vilâyeller- den gelen misafir heyetleri Halke- vinin mesaisi ve bilhassa oörkestra gefi Ferruh Beyin kudretli yayına refakat eden — gençlerin — gös- terdiği sanat muvaflakiyeti kar- şısında takdirlerini - gizlememiş- lerdir. Bu faaliyet böyle — devam ederse Elâziz. musiki faaliyet ve hevesinin bir iki sene zarfında Eski Yunanlılarda olduğu gibi çok ileri gideceğine şüphe etme- melidir. Aiyon Belediyesinin Faaliyeti Afyon ( Husust ) — Belediye İstasyon, Cümhuriyet meydamnı, Mecidiye, Uzunçarşı, Yukarıpazar caddelerinden maada hükümet konağı ile ilkmektep arasındaki caddeyi de parke ile döşetmeye karar vermiş ve işe başlatmıştır. Kızılburun mevkünde de asri mezarlık — inşa — ettirilmektedir. Saha duvarla çevrilmiştir. Beledi- ye bir de su deposu yaptıracaktır. Bitliste Nüfus Artıyor Bitlis, (Hususi) — Burada do- ğgum fazlalaşmıştır. Şehirde bir doğum evine ihtiyaç hissedilmek- tedir. İLLEMEADE RARERLERİ | Nevşehir Birçok TabiiServet- Nevşehir (Ho- — - susi) — İç Ana ! doluda (18,900) nüfuslü ve tabil servetlere malik bir kasaba olan Nevşebir, — tuzu, şapı ve kükürdü ile şöhret buk muştur. Novşehir taz madeni dev- letin başhen va- ridat membala- rından iz saat civarındaki kükürt — madeni de bütün Türkiyenin kükürt ihti- yacını — karşılıyacak kadar -a gindir. Nevşehir şap istihsalinde Şe » denizi kadar verimli bir kası badır. Ancak şap fenni bir şekilde, asri vesaitle istihsal edilmemekte, ihtiyacı olan derici, kürkçü, ağıl sahibi ve saire gibi şapa ihtiyacı Meis Adasında Bir Rum Kurnazlıkla Radosa Teb 'it Edildi Kaş, (Hususi) — Meis adasın- dan İtalyanlar tarafında uzaklaş- tırılmak — istenilen Vastlâki isimli adamın halkın himayesi dolayısile birtürlü teb'idi mümkün olamı- yordu. Ada polis komiseri Vasilaki ile ahbap — olmuş, bi'gll onu gezmek bahanesile bir İtalyan vapuruna götürmüş ve orada: — İtalya hükümetince mev- kufsunuz, doğru Rardosa gide- ceksiniz diyerek vapurda bırak- mıştır. Vasilaki Radosa götürül- müş ve orada zabıtaya teslim edilmiştir. Antalyada Beş Kaçakçı İkişer Sene Hapis Yatacak Ve 20 Bin Lira Ödiyecek Antalya, (Hususi) — Kaş ve havalisinde uzun zamanlardanberi kaçakçılık yaparak şimdiyekadar birkaç defa ihtisas mahkemesine sevkedilen Bezirgânlı Ali çavş, ve arkadaşları Rüştü, İdriz, Salih ve Hüseyin bu defa da bir milyon adet sigara küğıdı kaçakçılığın- düü derdest edilerek — Ihtisas mahkemesine sevkedilmiş ve lcra kılıman müuhakeme — neticesinde ikişer sene hapis ve birer sene sürgün cezalarına ve iki milyon kuruş para — cezasına mahküm edilmişlerdir. Sıncırgida Ölümle Neticelenen Bir Kaza Sındırgı - (Hususi) — Pürsüler kökünden — ÂAli oğlu Mehmet, Yusuf Çami köyünden Çakal oğlu İbri satmak için taban- casını gösterirken tabanca ateş almış, çıkan kurşun İbrahime isabet etmiş ve öldürmüştür. Bandırmada Sesli Sinama Bandırma, (Hususi) — İdman yurdu tarafından inşa edilen Yaz- hk sinemada halka sesli filim gös- terilmesine başlanılmıştır. Halk sinemaya çok rağbet göstermiştir. Nevşehire umumi bir bakış olan san'at ve meslek sahipleri tarafından mahalline gidip çuval- lara doldurulmak — suretile alın- makta, binaenaleyh madenden bun- Can başka madidi menfaat temin edilmektedir. Nevşehirin tabil ser- vetleri yalnız bunlara inbisar et- memekte, demir, kömür, bher svi taş gibi maden damarları <a bulunmakta, fakat bunlar da D SK ŞĞ PRTR Malatya, (Hususi ) — Umumi harpten 20 sene evvel temeli atı- lan fakat araya harp girince inşası yarım kalan idadi mekte- binin inşaatının ikmali tekarrür etmiştir. İlk başlanışında temelleri atılıp bırakılan, ikinci başlanışın da da çatısı kapatılan ve yine Malatyada Halkevi Çok Faydalı Bir Bilgi Kaynağı Oluyor Malatya, (Hususi) — Şehrimiz Halkevi devamlı bir çalışma pro- gramile faaliyetine devam etmek- tedir. Halka ve eve gelenlere gösterilen alâka mmuhitte çok iyi tselr bırakmakta ve evin müda- vimleri de artmaktadır. Şehre gelen köylüler Halkevine uğra- madan ve Halkevinde biraz ga- zete ve mecmua okumadan köy- lerine dönmemektedirler. Her yıl mekteplerinde ikmale kalan mek- tep talebelerinin ikmal dersleri- nin müzakere ve Ööğretilmesi yo- kunda yapılan fanliyet bu sene de tekrar edilmiştir. İkmale kalan Tise talebesinden Fransızça ders- lerini Öğrenmek için İnhisarlar idaresinden Muhiddin Bey seçik miş ve her akşam talebenin ders ve müzakere kurslarına devamları da temin edilmiştir. Antalyada Orman İşleri Antalya ( Hususi ) — Vilâyet orman işlerinde müfettişlerce ye- pdlan tahkikat neticesinde bir müfettiş ve hir mühendisin vazi- fesine nihayet verilmiştir. ... ' lere Malik Bir Kasabamızdır işletilememekte- dir. Nevşehirin sa- nayi — sahasında pek Ffazla inki- şafı mümkündür. Fakat bundan da- ha evvel içtimai teşkilâta lüzum ve hattâ zaruret hissedilmektedir. Halkın — tenviri, gençliğin — faal ve hareketli bir bale getirilmesi için Halkavinin büyük yardımları olacaktır. Fakat henliz Nevşehirde Halk- kevi kurulmamıştır. Her yerde olduğu gibi burada da gençler bir Halkevi tesisini arzu etmekte ve bu hususta temenniyatta bu- lunmaktadırlar. — Gençlerin — bu arzularının bu sene İs'af edileceği de Ümit edilmektedir. Malatyada Bir Mektep Yapılıyor YERKEDİ İRK T AĞA ü Malatyada bir türlü inşaatı bitirilemiyen mektep terkedilen bu talihsiz binanın İnşa- atının ikmali yeni Vali İbrahim Etem Böaye müyesser olacaktır. İnşaat yeni ders senesine kadar bitirilecek ve Malatya yeni bir irfan mücssesesine daha kavuşmuş olacaktır. Yeni mektepte bu sene tedrisata başlanacaktır. Taşköprü'de Gençler Kaynağı Teşkil Edildi Taşköprü, (Hususi) — Kasaba- mızda tesisine uğraşılan «Genç- ler kaynağı, nın açılması müsandesi dün gelmiş ve kaynak açılarak yeni idare heyetl intihabı yapıl- mıştır, idare heyefi seçimi hayli münakaşalı ve dedikodulu olmuş- tur. Bazı gençlere aidatlarımı ver- medikleri bahanesile söz söyle- tilmemiştir. Kaynak yeni teşek- kül etmekte olduğu için böyle bir bahane muhitte iyi bir tesir bırakmamış, yeni teşekkül etmek- te olan bir cemiyete da aidat verilmemesi — mevzubaha - edile- miyeceği söylenmiştir. Gençler içki kullananların kulübe dahil olmamaları için nizamnemeye bir madde — konulmasını - istemişler- se de bu arzu da bu maddenin bilâhare dahili nizamnameye ko- nulabileceği mütalâasile mevzuu müzakere olmamıştır. Toplantıda ancak 38 kişi bulunmuştur. Hal- buki bu toplantıya bütün Taş- köprü gençlerinin iştiraki ne ka- dar arzu ediliyordu. | İ aa /Sahte Şaheserler Meselesi Nurullah Ata “Eski eserler biraz da devam- larını, üzerlerine vurulan muhallet damgasına, adeta bir anane ka- bilinden medyun olup...,, Bu satırları Halit Ziya Beyin bir yazısından alıyorum. Hayır, karışıklığına işaret edecek deği- lim. İddia hoşuma gitti; pek yeni değil, sahte ölmez eserler meselesi, zannederim M. Lson Daudet'nin Montesgicu'nün «Lett- res persammessi hakkındaki bir sözünden beri Fransız muharrir- lerini de haylı alâkadar ediyor. Halit Ziya B. iddiasını onlardan almış ta demiyeceğim; hiçbir yerde buna dair birşey görmediği halde düşünmüş oldauğunu kabul etmek daha iİşime geliyor. Bir- takım fikirlerin, meselelerin sanki havada uçuştuklarını, biribiri ile hiç münasebeti olmıyan kimselerin zihnini İşgal ettiği söylenir; ma- ziden kalma bazı eserlerin büyük bir değeri olmadığı halde güzel bulunmasının ancak bir. görmek işi olduğunu ileri sürmek te hiç şüphesiz o «salgın» fikirlerdendir. Doğru mu?... Buna hiç tered- düt etmeden cevap vereceğim: Elbette doğru. İnsanların çoğu ka- faca pek tembeldir, bir kere hakkıanda hüküm verilmiş şeyi bir daha tetkik etmekten kaçınırlar, O hükmü kabul ederler, hatta benimserler, Böylece — birtakım hitapların — harikulâde — eserler olduğunu söylerler, hattâ anları okürken sıkılmış - olsalar, hattâ hiç okumamış olanlar bile.. “Şah- eserler ,, © hayran olmak bir meziyet değil midir? Onlar da ötedenberi kabul edilmiş eserlere hayran olduklarını ilân ile koltuklarını kabartırlar. Evet, bize yüksek fikrin, ince hassasiyetin; emsalsiz şahsiyetin örnekleri diye sayılan eski eserler arasında — elbette ki büsbütün değersizleri vardır. Olmasa bile Halit /Ziya Beyin yanısında bir aksini gördüğümüz cereyan yine haklıdır, çünkü bu- günün insanlarını kıymetlerin ye- niden tetkikine davet ediyor. Yaşıyan veya ölmüş bir muharrir çok büyük bir şair, bir dahi sayılmasında — hiç bir mahzur yoktur; o büsbütün manasız sözler söylemişse bile biz yine ona hayran olmakta devam edebiliriz. Zaten güzellik, manalı söz, edebi kıyınet ne oldukları vuzuhla bili- nen şeyler midir? Bir eserde o meriyetleri bulmak nihayet itibari bir hüküm vermek demektir. Bu hususta yamlmak ile yanılmamak hep bir neticeye varır. Fakat —kendi — tecrübemizle hüküm verelim, yani yamisak ta, yanılmasak ta bu kendimizi gös- tersin; babalarımız öyle buyurmuş diye kabul etmeyelim. «Sahte Şşah - eserler»... Okun- mıyan, okunmadan beğenilen her eser sahtedir. Sahtelik eserde değil, onu ezbere kabul ediveren karidedir. Dostoyeveki, Eugene Sve'nün berbat romanlarını okur, bayılırmış; hiç bir diyeceğimit yok, Fakat ondan öğrenip te © romanları sevmeye — kali olur mu? O olmiyacağı — gibl Dostoyevski'yi okumadan beğen” mek te olmaz. Hem E. Sve'yü okuyup — seven, — Döostoyevaki'ye okumadan hayran olandan dabi üstündür.

Bu sayıdan diğer sayfalar: