27 Ağustos 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Kalan görüntüleme: 0

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. Daha yüksek sayfa görüntüleme limiti ve diğer özellikler için abone olun!

Aboneler yüksek görüntüleme limiti, sayfa indirme ve diğer özel özelliklerden yararlanır.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Başlarına Hâlâ Belâ Davet Edenler Var Epey zamandanberi — Habesburg hanedanının tekrar Avusturyanın mu- kadderatını İdareye memur edilece- gıint dair şaylalar var. Son Avusturya acar İmperatoru Şarl'ın oğlu Arşl- dük Otto, Avusturya Lejitimistlerinin Ümidini taşıyor ve bu tahta namzet gösteriliyor. — Saltanatın — zararlarını lamütenaht bir surette İdrak eden, büyük harp gibi bir felâketi arim fedakârlıklarla — geçiren — insanların, kendilerini devletin Üstünde telâkki üöderök keyfimayeşa hayat süren ve Allah tarafından dünyayı Idareye me- mur gayan İnsanları hâlâ başlarına belâ diye geçirmekte 1srar —etmelerl- nin manasını anlamak cidden müş- küldür. Hele o insanlar, Hababurglar gibi koyu katolikler olursa. Habsburg hanedanı, İnanınız bana; dünyada mevcut hükümdar alleleri arasında şayanı hayret bir mahiyet arzeder. Şimdiye kadar (2050) den Ffazla ekbör evlâdı sayılabilen bu — nailenin bu mümessillerinden (1486) sı Alman, (124) ü Fransız, (196) sı İtalyan, (49) u İzpanyol, (20) #i İngiliz, (32) si Lehlıi, (47) si Danimarkalı olmakla maruftur. Demek oluyor ki Habsburglar, dün. yaya hükümdar yetiştiren ve bir Ba- bil Kulesinde yaşaryan kesirülnüfus bir 'ailedir. Bu aile katoliktir. Jozefin gibl azasının hususi hayatlarındaki iğrönçliği hatırlıyanlar, din taassubu- nu şehövi rezaletlerle nasıl telife mus vaffak olduğuna hayret ederler. Da- ha doğrusu İnsanlarin safvetine ve ahmaklığına şaşarlar. Geçmiş dersleri bu kadar çabuk unutan insanlara, demek cölzdir ki, Hababurg belâsı da azdır, Neron da. Zavallı bndbaht İnsanlar. — Süreyya İspanyada Dağilma Hareketleri Madrit, 26 (A. Aj ' — Hükümet, muhtariyet hareketi görülen şimalde- ki Başk vilâyetlerinde çok sıkı ted-« birler alıyor. Çünkü Bilbao'da veya diğer bir gşehirde gizli toplantı yapı- lacağı haber alınmış, polis kurvetleri çoğaltılmıştır. Almanyanın ÂAltın Mevcudu Berlin, 26 (A.Â.) — Alman ban- kasının altin mevcudu 68000 mark azalarak 749 milyon marka düşmüş, senebi karşılık dövizi dö üç buçuk milyon artarak 104 milyona çıkmıştır. Amerikada Yeni Vergiler Nevyork, 26 (A.A.) — Borsa sar- rafları ve diğer bazı kimseler, Ame- rikadakl ecnebilerden karzanç vergisi alinması hakkındakl! karardan hükü« istemektedirler. meti — vazgeçirmek * Bunlar, bu karar tatbik edildiği tak- k. dirde bazı ecnebi — memleketlerle giriştikleri işleri kaybedecekleri kana- atindedirler. Gülmeliyim, sevinmeliyim, di- yorum ve sırıitıyorum. Müdürden izin çıkmış, gidenlerin, kalanlâra bıraktığı iç sızısını sanki gider- meyi yararmış gibi, bahçede, o mahut kokulu avlıda dolaşmak bir arada tek bir koğuşa topla- np eğlenmek izni çıkmış ! Akşam oldu. Ben odamdayım Ötekilerin yanına — gitmiyorum | Nesrin. Demir parmaklıklarımın önüne dikiliyorum. Dışarı bakıyorum. Dışarda gördüğüm, artık sade yıkık duvarın taşları, otları, oyuk- İarı değil, Havada bir ışıklanış bir aydınlanış var. Ara sıra ne- reden atıldığını bilmediğim bir hava fişeği, yeşil, kırmızı, ışık damlaları düşürerek yükseliyor, Berpiliyor ve İniyor. Ben de bun- Mebrure Sami ÇÖL GİBİ T A — e vvj(:”<r Sigyaset Âlemi B ulgaristn ın İstiklâl Yıldönümü Safya, 26 (Bulgar ajanmı bildirl- yor) — 1877/1878 Türk - Rus harbinin, Bulgaristanın istiklâline mebde olan tarihi muharebenin, cereyan ettiği Şizikı boğazında istiklâl Aabidesinin dikilmesi münasebetiyle büyük me- rasinı yapılmış, Kıral ile bütün hükü- met azası o zamanki milli elbiselerle bu merasimde hazır bulunmuşlardiır. 50,000 kişilik büyük bir halk küt- lesi huzurunda o zamanki harp sah- nesl canlandırılmış ve buna bütün vatani cemiyetler mensupları iştirak eylemiştir. Borazan vasıtasile eskiden olduğu gibi yoklama yapılmış ve Şipka muharebeszinde ölen Bulgar ve Rus zabitlerinin isimlerile cevap- lar verilmiştir.. Merasimden sonra muazzam bir fener alayı yapılmıştır. Felemenk Te Yahudi Müilteclleri Çıkarıyor Amsterdam, 26 (A. A.) — İkl se- nedenberi burada bulunan ve ekserftel Alman Yahudisi olan 300 ecnebi, memleketi terketmek emrini almış- lardır. Viyanada | Mahkümiyetler Viyanâ, 26 (A. A.) — Linz divanı harbi, Temmuz — hadiselerinde bir jandarmayı öldüren Aasiler grupuna mensup iki milli sosyalisti müebbet hapse mahküm etmiştir. Fransa Komünistleri Ve Japonya Tokyo, 26 (A. A.) — Fransız ko- münistlerinin Japonya — aleyhindeki hareketleri hükümetin nazarı dikka- tini celbetmektedir. Bu — hareketin Moskovadan teşvik gördüğü zanne« diliyor. İngiliz Radyo Sergisi izyeROndra, 26 (ALA.) — Radyo serglsi dün kapanmiştır. 250,000 kişi sergiyl ziyaret etmiş ve 30 milyon İngiliz liralık sipariş yapılmıştır. Yeni Bir Tayyare Rekoru Etamp, 26 (A. A.) — Tayyarecl Arnu ve Braban, suatte 292 kilometre uçmak suretile yüz kilometrelik sürat rekorunu kırmıştır. Almanyadan Bir Tart Berlin, 26 (A.A.) — Meşhur Amae- rikân romancısı Levisin zevcesi ma- dam Levls mlilli sosyalistliğe muhale- Fet ettiğinden Almanyadan çıkarıl- mığştır. Leypzig Panayırı Laypzig, 26 (A. A.) — Bugün açıl- makta olan s&onbahar — panayirinde 4696 kişi mallarını teşhir etmekte- dirler. Bunların 188 | ecnebidir. Pa- nayıra geçen sene 4380 firma iştirak 27-8 Te ı L Ve ğ ları seyrediyorum. İstanbul sokaklarında, cihanın en şerefli — harplerinden — biri olan İstiklâl savaşının ne heyeca- nını, ne acısını, ne de güçlüklerini çekmemiş kim bilir. nice İnsan seviniyor, eğleniyor, ve geziyor. Halbuki ©o yılların, — varlığı küçük amma, içi çok büyük insanı hemşire Nazan, yaralı as- kerlerin ablası, trahomlu, bereli hasta Anadolu çocuklarının asası, hastabakıcı Narzan da taş bir hapishane odasında bu büyük günün sade yeşilli kırmızılı fişeğini görüyor, çok uzaklardan gürültü- sünü, sevincini işitir gibi oluyor. Ne vakittir. ağlamıyan gözle- rimden durmadan yaşlar akıyor Nesrin. Önümden sürü sürü, ya göğsü, ya başı, ya kolu ya yüre- ciği kanlı yaralı mehmetçikler, 934 | | miş kan Rus - Japon ergilıgı gee şan aNU Japon Maliye Nazırı, Muharebe Olması L —A. Ha Akıl Ve Hayale Sığmaz, Diyor Avrupa, (Japonyaya| — Bu malları aldınya güle güle kullan. Fakat sakın muharebe falan edeyim deme ha! Tokyo,26 (A, A.) — Maliye nazırı demiştir ki: “ — Sövyetler veya Amerika ile muharebe etmek, akıl ve hayale ge- lecek bir iş değildir.,, ; Bu sözlerden, deniz ve hava büt- çesine konulan paranın maliye nazırı tarafından kısılmak İstendiği manası çıkarılıyor, Alman Gazetelerinin Mütaleaları Berlin, 26 (A.A,) — Alman gazete- leri Uzak şerktaki vaziyete karşı bü- yük bir alâka gösteriyor, Rus- Japon münasebeti hakkında pek Ümitsiz davranıyorlar. Angrif gazetesi, diplomasi İmkân- ler tükenmeden silâha — sarılmanın muhtemel olmadığını, asker tahşidi- nin göz korkutmak için olduğunu, nihayet bu işte büyük devletlerin he- nüz son söÖzlerini söylememiş olma- larını yaziyor. “Çin şark demiryolları — ihtilâh Moskova ve Tokyo arasında siyasi bir mesele oldu. Fakat Japonların bu hattı satın almak için teklif ettikleri miktar ile Rusların istediği mikdar arasındaki fark o kadar ehemmiyet- sizdir kl ufak bir hüsnüniyetle bir itilâfa varmak kolayca kabildir. Etrâ- fında kavga edilen birkaç milyon yen, harp ilân etmek husuzunda hiç bir hükümet İçin kâfi bir sebep teşkil edemez. Esasen diğer birçok mühim amiller de müsellâh bir ihtilâfı varit kılmamaktadır.,, * Moskova, 26 (A.A.) — Harbinden bildirildiğine göre Mançurl ve Japon | polisleri Çin şark demiryollarında ça- lışan Sovyet memurlarını tevkife de- vam etmektedirler. Mevkuflara işken- ce edilmektedir. Bu cümleden olmak üzere Pogranitichnaya İstasyonunda tevkif edilen Likodzeveski'ye işleme- diği cürümleri itiraf ettirmek İçin po- ları hakkındaki müzakereler durmuş- tur. Bunun sebebi şudur: Birtakım Amerikalılar, Soyet Rus- yada mer't Devletleştirme Kanununu bildikleri halde birçok emlâk #satın kalıların bu hakkını tanımak isteme- mektedir. Mevzubahs emlâkin kıyme- ti 4 milyon do'ardır. Bu paranın bü- k bir kısmı Baküda petrol kuyuları =tın almış olan Standart Oll kum- panyasına gittir. » Yeni Bir Keşif Gand, 26 (A. A.) — Bir mühendis tayyarelerin geceleri hedef bulmaları için yeni bir fener keşfetmiştir. ı;e;;_zabitlar geçiyor.. Burnu kopuk, tek gözü sönük korkunç bir yüz “Öp benil,, dermiş - gibi hâlâ yüzüme bakıyor... Yüzü | gözü dağılmış bir asker hâlâi “Bayrak nerde, bayrak,,diye hay- | kırıyor... Renk renk gözler, boy boy insanlar, hep — dumanlar alevler, kurşun vızıltıları arasında sanki yürüyor, düşüyor, koşuyor, sanki hepsi bana doğru ilerliyor, 1921 senesinin yüzleri gamlı, ağızları aci ile bükülmüş geçici bozgun günlerinin şehitleri.. Sonra da zafer ordusunun mucize ço- cukları, sevinerek gülerek, can- larını veren memnün ve mes'ut yüzlerile önümden geçiyorlar.. Gazetelerde yapılan geçit re- simlerini okuyorum... - Yer yüzünde geçmiş ve gele- cekte en büyük olan “insanın,, önünden Ankarada geçip yürüyen lâcivert pardesülü, kenarı beyaz lâcivert başörtülü beyaz çoraplı iki sıra kadının ortalarında ulu- suna selâm İçin yarı eğilmiş bir bayrağı, “beyaz Üstüne işlen- rengindeki — hlilâlın,, almışlardır. Sovyet Hükümeti, Amerl- Kores pondana Politik gazetesi | lis karakolunda üÜç saat sopa atıl« diyor kit mıştır. Rusların Ameri- | Sar Havzası Ve kaya Borcu Fransa Müzakere Yarıda Kaldı İBurası Almandır, Diyorlar Vaşington, 26 (A.A.) — Rus borç- Kolonya (Almanyada) — Burada kurulan Sar sergisl — münasebetile Sardaki Alman — cephesi relsi M, Pirro demliştir ki: ; “ — Fransa Sar'da 150 bin yerli Fraasız bulunduğunu söylüyor. Halbuki dört defa meb'us intihabı yabıldiğı halde bir tek Fransız. müb'us seçil- memiştir. Bütün dünya Sar'da 150 Fransızın mevcut olmadığını anlamıştır. Bir Hapisanede İsyan Kolejvlil, (Amerika) 26 — Civâr- daki hapishanelerden birinde lsyan çıkmıştır. Asiler, birçok yerleri ateş- lemişler, küçük bir bina yanmıştır. sancağını görüyorum.... Gözlerim yaşlı, demir parmak- lıkların ardından havaya, boşluğa, karşıki yıkık duvara bakarken içimin gözlerile gördüğüm şehit ve yaralılar resmi geçidi de işte benim sade benim için başlıyor, Ötelerde yine renkli ateş kr- vılcımları hava ıîiııeılıleı-l . yükseliyor, yor, ve İniyor... Bu ışık damlacıkları, — sanki, kararan gözlerle seyre o sırf benim için yapılan kahraman ölüler, göğüsleri başları yaralan- mAliıhuıo' i üuı'ân: kten serptiği nur :ışotlırl gibi düşüyor... İstanbul sokaklarında, bütün Türk c.ıollerhıdı fm:çm alayları enceler, gürültülü geçitler ya- =yor. Ben bunların hiçbirini görmüyorum. Elleri kendi akıttığı bir kana bulaşmış, adam öldür- müş bir hapishane kadınıyım am- ma, kimsenin çokluk . hatırlayıp anmadığı bu zavallıyı eski harp günlerinin vefalı evlâtları unut- muyor — İşte... İçimde garip bir hafifleyiş oluyor... Sanki elim kolum kesiliyor, ayaklarım kesi- liyor, ayaklarım yerden kalkıyor, Çaresi Bulunamıyan Dertler Bazan öyle meselelerin karşı- sında kalırım ki, beni saatlerce düşündürür, günlerce işgal edeni de vardır.. Muayyen bir hâdise önünde muayyen bir tavsiyede bulunmak kâfi değildir. Bu tav- siyenin kabili tatbik olup olma- dığına da bakmak Jlâzım. İşte size bir nümune: “Dört sene evvel evlendim. Kocamın küçük bir.. — kazancı vardı. Fakat evlendikten dokuz ay sonra işinden çıktı, bir müd- det sonra da — askere gitti. O sırada bir çocuğum olmuştu. Pa« ramız ve bakacak kimsemiz yoktu çocuğu anneme — bırakarak - işe ttim, çalıştım, cabaladım. Hattâ kazancımın bir kısmını ayırarak askerliği bitti, fakat şimdi, ay- lardanberi — işsizdir.. Ben İse hasta Evlendim evleneli daha evine bir iğne bile almıyan kocam belki birgün olur da iş bulur ümidile darılmak iİstemedim, dört sene sabrettim, fakat şimdi iİşte has- tayım, doktorların tavsiyelerine göre açık havada dinlenmek ıstı- rarındayım. Talak için mahkemeye müracaat etmeyi düşünüyorum. ,; Çocuğunuzu alarak annenizin evine gidiniz ve kocanıza vaziyeti anlattıktan sonra onu mutlaka bir İş bulmak mecburiyeti karşınında bırakınız, yalnız ve ümitsiz kalınca elbette daha çok uğraşacaktır, diyeceğim, diyeceğim amma kabili tatbik mi, kendim de emin değilim. Va K, Hanıma: — . .— — Hayatta esas, — öteden berl vazedilmiş kaide erkeğin dışarıda, kkadının içeride çalışmasıdır, fakat harp —sonunda başlıyan sıkıntı muayyen ahvalde kadının da zev- cile birlikte dışarıda çalışmasını mucip oldu. Siz bunlardan birisi- niz. Zevcinizin maaşı yükselinceye kadar sabredeceksiniz, hattâ bu vaziyette zevk bulacaksınız. Fakat sokakta zevcinizle birlikte, aynl zamanda dönlünce ev İşlerine da- larak onu — yalnız bırakmanızı biraz geç gitmek, ev işlerini onun bulunmadığı —zamanda sür'atle gelip akşam — gidecek yaşlı bir hizmetçi bulmak mümkün d midir? Fikrimde musırrım: karısını bulaşık ve çamaşır yıkar- ken görmemelidir. HANIMTEYZE sanki maddi kabından fırlamış bir ruh oluyorum ve o zaman her yanım buz gibi, hafif hafif, sanki tüyden bile hafif, uçarken duyulabilecek — garip bir hisle yüzümdeki — gözlerimle — değil, başka — isimsiz. bir — şeyimle, beynimin — bhükümleri, — bağrı- mın, hatıramın gözlerile ben bu yüzlerce, sürü sürü şehit ev- lâtlarının benim için yaptıkları geçit — resimlerine — bakıyorum.. ge sarşli DöRle ddi or, deki ::ır:i bereli, kopuk, kırık vücut- ları Hle usulca geçerlerken : — Üzülme abla! Üzülme ana, bak bizler varız... Bizler seni hatırlıyor seviyoruz! Senin çilerin biziz, artık acıların dine- cek, “Çölün,, sonu gelecek! Üzülme! Diyorlar.... di Küçük Nihalden Ninesinet Ağustos 1954 Ânne anne, Benim adım Nihal. Daha bir buçuk yaşındayım. Gözlerim yem- yeti. (Arkası var) U kocama yardım ettim. Nihayet

Bu sayıdan diğer sayfalar: