8 Ocak 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

8 Ocak 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Savfa Memleket Manzarası < amsunun Tarihi Samsun, (Hususi) — Samsun çok eski bir kasaba değidir. Samsun çok yakın denilebilecek bir mazide bataklık ve sazlıkmış. Samsun, Daoişmend Türklerinden Amasyada oturan Ahmed Hama damadı Sulu Han tarafından tesis | olunmuş ve Selçak Türklerinin in- | kırazından sonra bir müddet yerli Beyler tarafından idare edilmiş, ve oadan sonra Yıldırım Beyazıd tarahadan zabtolunarak Osmanlı imparatorluğu Ülkesine ilhak edik | mişlir. Meşhur Ankara mühare- besi neticesince Samsun gene yerli Türkmea beyler'niz ellerine geç- miş ve bundan socra Çelebi Mehmed zamanında Amasyadaki maruf «Yörgöç» paşa tarafından zaptolunarak — tekrar — Osmanlı imperatorluğu memleketleri ara- sua konulmuştar. Eski zamanlar- da Amisos ismile Atina muhacir- leri tarafından kürulun Samsunun iki kilometre şimali garbisinde bulunan bugünkü «Kara Samsun, Ta hiç alâkası yoktur. Samsunun Ka'e mahallesi etrafındaki sür barabeleri Amasyayı zaptettikden #onra ordularını Karadeniz sahil- leriâe sevk, Çarşamba ve Terme havi ü zaptederek asıl bugün- kü Samsunu kurmuş olan Da- nişmed Türkler.ne aiddir. Memlekette Kış | Birçok Yerlere Kar Yağıyor Merzifon, (Hususi) — Kış İle- rilediği — halde — kar yağmamış olması ekincileri endişeye düşür- müştü, Herkes yakıcı soğukların mahsulü kavurmasından korku- yordu. Iki gündenberi kar yağ- mıya — başlamış, çiftçi de — çok #evinm.ştir. Amasyada Amasya, ( Husust ) — Burada 1935 yılı şiddetli ve devamlı bir kar yağışile girdi. Ihtiyarlar bu yılın bereketli yıllardan olacağını stöylemektedirler. Kar devamlıdır. Her taraf bembeyaz — olmuştur. Odun ve kömür fiatları birden- bire yükselmiştir. Malatyada Nalatya, (Hususi) — Kış art- makta, kar yağışı devam etmek- tedir. Kazalarla münakalât kesil- mişlir. Odun, kömür fiatları art- B uşlır. Sıvasin Sıwas ( Hukusi ) — Her tarafta kar yağıyor, şehbir bembeyazdır. Eskişehirde Eskişehir, (Hesusi) — Soğul- lar ve kar devar etmektedir. Meeneesanenananae sassanı FTT O BÜTÜN ÜLKEYİ DOLAŞAMAZSINIZ FAKAT $ R. İLâN BÜTÜN ÜLKEYİ HERGÜN DOLAŞIR sta | | — Mürefte(Husu- si) — Kasabanın başlıca geçinme vasıla arından bi- ri bağcılıktır. Bağcılık bu ha valide — bilhassa son seneler zar- | Endi sok terak- ki etmiştir. Bir iki sene - sonra boş bir arazi parçasına rastla- mak kabil ola- muyacaktır. Çok evvel - Marmara denizinin milyonlarca kilo züm İstihsal eden sahilerinden beri olan Müreftede bir aralık Uzüm istihsali azalmıştı. Fakat şimdi yavaş yavaş artmaktadır. Üzüm istihsalatı eski halini alacak ve bu üzümlerden milyonlarca - kilo şarab imal edilecektir. Mürefte- nin Üzümlerinden yalnız şarab yapıldığı için şarabcılık ta bağer lığın tarakkısı nisbetinde artmak- tadır. Bu seneki şarab imalâtı iki milyon kiloya yakındır. Şarab | satışları da geçen seneye nisbe- ten daha ziyade artmış ve fiat- lerde amilin lehine bir yükseliş Merzifonda Bir Kaçakçılık Vak'ası Merzifon, (Hususi) — Burada çok garip bir kaçakçılık hâdisesi oldu. 31 kilo tülün tutuldu., müşhacı köyünün kesili köyün- dendir. İiadesine mazaran; bir sabahleyin köyünün yakınında bir kaçakçıya tesadüf etmiş ve Üze- rine palasını çekerek saldırmış. Bu pala, 54 santimdir. Kaçakçı da korkarak hayvanını yükü ile terkedip kaçmış. Bunun üzerine Cemal hayvanı — alarak Mmhisar idaresine tesim etmek maksadile gelirken,” yolda, inhisar memur- larına yakalanmış, fakat asıl hâ. dise şu şekilde tereyan etmiştir ; Merzifondan vazileten ayrılan iki muhafaza memuru Kelleci yo- kuşunda anzsızın kaçakçı Cemal ile karşılaşıyorlar ve Cemalin va- ziyetlerinden şüpbelenerek | mak istiyorlar. Ce Çemal — bu vaziyet — karşı- sında >derhal atını çevirib kaç- mıya başlıyor. Fakat pek fazla iler'eyemiyor. Zira allındaki at | yaşlıdır. Çok yeçmeden daha iyi hayvanlara sahib bulunan muha- faza memurları arkasından yetişk yorlar, bu sırada Cemalin altın- daki atın üzengisi de kopmuş bu'unuyor ve kendiliğinden eğlen- mek mecburiyetinde kalıyor. Ve hemen palasını çekerek memurlara hücuma kalkıyor. Hayli boğuşma- dan soura, elinden palasını ve yüklü hayvanı da alarak - ellerini bağlayıb inhisar idaresine getir- yorlar. Şimdi kaçakçı Adliyeye tesim edilmiş; hayvanı da bele- diye vacıtasile satılmıştır. Kaçakçılık yapan Cemal Gü- | SON POSTA Mürefta bağcılık ve şarabolığına yardımı dokunabilecek olan Tekirdağı şarab fabrikası görü'müştür. | ' Marmara denizinin bir incisi | olan Mürefte Türkiyenin en fazla | şarab yapan bir memleketi olması hosebile pek yakında Türkiyenin ! “Bordo,, su olacaktır, İyi cins üzüm yetiştirmek merakı bağcının başlıca gayesini teşkil ettiği için Üzümlerin nefaseti her , sene artmakta ve çok nefiz Üzüm- ler yetiştirilmektedir. | Bu üzümlerden gayet nefis şaraplar da yapılmaktadır. Şara- bın cinsi ve nefaseti şarabcıların ihlimamlı ve kısımen teknik çalış- ması nelicesinde — nazarıdikkatl celbedecek derecede artmış ve DİYarıb;k_ir Emrazı Zühreviyâîag;anesî Diyarıbekir, (Hasusi) — Emr razı zühreviye ve fuhuşla müca- dele komisyonu - faaliyetlerini git- tikçe genişlendirmektedir. Gizli randevu evleri hemen he- men kalkmıştır. Gizli fuhuş ya- pan kadınlar yakalandıkça emrazı zühreviye hastanesine götürül- mekte ve tedavi altına alınmak- tadır. Bu arada valdesi tarafın- dan fuhuşla teşvik edilen bir ka- din yakalanmış ve kendisinde zührevi hastalık olduğu anlaşılmış ve tedavi altına alınmış, bu kadın yirmi bir yaşını Ikmal etmediği İçin kızını fubşa teşvik ettiğinden dolayı valdesi mahkemeye veril- Miştir. Ellerine geçirmiş oldukları artist vesikasile kahve ve gazino- larda çalışan kadınlar hakkında da komisyon yakından alâkadar olmakta, bunları da sık sık mua- yeneye göndermekte ve hastalığı tahakkuk edenleri derhal hasta- nede — tahtıtedaviye almaktadır. Bunlar tedavi bitmedikçe harice çıkarılmamaktadır. Komlsyon fuhş yoluna yeni atılmış genç kadın- lara da zaman zaman yaptığı mücssir ve ilkma edici naslbatlerile Müreftede Bağcılık Ve Şa- l rabcılıkta Büyük inkişaf Var kstanbul piyasa- sında Mürelte şa- rabları oldukça ehemmiyetli bir alıcı temin etmiş- tir. Umumiyetle Türk yurddaşlar tarafından yapı- lan - şarabcılığın gerek miktar ve gerek — nefaset itibarile her bu- suşta terakkisini görmek her Türk vatandaşın göğ- sünü kabarltacak derecede sevi- nilecek bir keyfiyettir. Çünkü — evvelce umumiyetle Hırıstiyanlara ve gayrımüslimlere münhasır bir san'at olan şarab- çılığın Türk yurddaşlar - tarafın- dan benimsenmesi ve halihazırda Türk yurddaşlara intikal etmiş bir san'at halini alması iktisadi alanda iftiharlarla kaydedilecek mühim bir meseledir. Müskirat İnbisar Idaresinin de iş Gzerinde bağcıyı ve şarab- çışı himaye —etmesi istihsal usullerinla ağretilmesi buna aid fenni vasıtaların temini hususun- da tavassutunu esirgememesi de çok faydalı olacaktır. Diyanbekir emrazı sühreviye hastanesinin laboratuvarı ve başdoktor Bay Rifat birçoklarını bu fena yoldan çevir- miş ve ev bark sahibi olmalarına sebeb olmuştur. Bİr çokları da müesseselerde namuskârane bir tarzda çalışmağa başlamışlardır. Umum! yerde çalı- şan kadınlar haftada ikl defa muayede — edilmektedir. Emrazı zühreviye hastahanesi baş hekimi doktor bay Rıfat bu işler üzerin- de çok titiz davranmaktadır. Hastahanede on altı kadar ka- dın tedavi altındadır. Hastahane tertemiz karyola ve çarşaflar kar gibi bem beyazdır. Zühreti hasta- lıkların — yaptığı — tahribah ve neticelerini — gösteren ( Mulaj ) lar yatanlara gösterilerek ken- dileri itibaha davet ve başlarına gelecek büyük felâketler kendi- lerine uzun boylu anladılmakta- dır. Hastane — İdareci Husuüsiye parasile Idare edilmekte olduğun- dan ilâç ve tedavi parasızdır. Gümüşhacıköyde Kaza Gümüşhacıköy, ( Husust ) — Muzaffer isminde bir çocuk Ke- malpaşa mektebi divarında oynar- ken başıboş bir at tarafından çiğnenmiş, eğır surette yaralan- mıştır. | gdır. Mağarada Hititlere nit e& 1Ş Ikinci kântu f Bir Okuyucum Cevabım Bundan evvelki yazımda kan fazlalığından bahstmiş © şişman bir insanı bek'iyebileti olan tehlikelere İşaret etmişdil Bir okuyucum, bana, bir mekti? göndermiş. Memleketin bazı kısıtfff larında şişmanlığa verilen eh miyelten bahsediyor. Etli ve yaj olmiyan, daha doğrusu toml dediğimiz tipde bulunmiyan kı oralarda koca bulamadıklarını $if manlığın bir nevi mukavemet V kuvvetlilik delili sayılmakta old ğunu söylüyor. Bu okuyucum haklıdır. Nitekli ben, ona tekaddüm ederek tehlikeli ve doğru olmıyan k ate İşaret etmiş, bu sakim d şünceden vazgeçilmesini bildirmi idim. İnce yapılı bir insanla k: vücudüu —bir adamın yürü; oturuş, geziş balleri bir midif Hele bu şşmanlık fazla ilerl bu gibi kimseler ayakkabl. bile giyemez'er. Eğilemezler. B hassa mahrem ihtiyaçlarını gi rirken bile büyük zahmetler Ç kerler. Böyle bir insanı, bir ici olarak, ameliyat yapmak ihtiyi belirse ne olur, bilir misiniz ? Evvelâ bir mikdar zayıflatm dâzımgelir. Sonra, ihtimal, kı de kloroform almıya tahamı edemiyeceği için ameliyat ba! madan yapılamıyacak cinsten İ ğın tehdidine maruz bırakır. 5 naenaleyh — her ne — şekil olursa olursa olsun şişmanlığ zararlı olduğunu peşinen kabf edib ona göre bir refim tak etmek gerektir. — * Lice'de Iki Garib Mağara Lice, (Husust) — Burada riklin mağaraları denilen mağı lar vardır. Bu mağralar bakkıl birçok rivayetler vardır. Mağı lar Licenin şimalinde ve 4 mesafede Gençle Lice arasın! lere tesadüf edilmektedir. Birhi her iki mağaranın kapısında gayet san'atkârane İşlendiği kabartma resimler görülmekte Birisindeki resim bir adam y başıdaki mağarayı şahadet mağile işaret ediyor. Güya b gösterdiği mağarada bir d! yarmış ta bu mağralardan dalma tefrik bilmek için bu heykel o variyı apılmış. a ıuYılıınlınlı meraklılar —& fından bir alay tertib edi içerisine doğru gitmek altı saat gidildiği halde bulunamamıştır. ve günlerce dilse — bulunamıyacağı da yetenler tarafındap — söyleni ı“hı'b.tııı nekadar kalabalık sa olsun bir saat kadar içe ildi mi herkesi umumi bir k alarak daha fazla ilerlem: vazgeçilmektedir. Adapazarında Yeni Fır (dare Heyeti Adapazarı (Hususi) — K Fırka kongresi bitmiş, yem | heyetine y Galib Doği Belediye Resi Ahmed Âl Yanık, Eczacı Asım Arca, Yi Özkaya, Mehmed Sipahi, d ve kütüphane okuyuculara mıştır. aamn Ka s n LA İs-rx

Bu sayıdan diğer sayfalar: