30 Mart 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

30 Mart 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 sŞyf- SON POSTA Büyük resimli roman aa GÖ < Vazan: Sermed Muhtar Alus !KI GÖNÜL BİR OLUNCA.. Samanlık Soyran Olur! aat Gelınlık Elbıse Avrupada Dikilmişti.. Bu boyayış ona o derece ya- raşınış, gözlerinin çekikliğini, göz kapaklarının büzüklüğünü o de- rece kaybetmiş ki çinlilik, özbek- Ük uçmuş gitmiş. Ya teninin basıklığı, yanak- larınıa — penbeliği, — dudaklarının lâlliği... Yekta haddi zatinde, şöyle böylesine değil, adamakıllı es- merdir; karalıktan yana babasının burnundan düşmüştür... Bu se- beple ve elbette, herkes gibi yüzüne sürüp — sürüştürecek. Sü- rünce açıklı koyulu, dalgalı, mo- rumsu bir renge gireceği de ta- * bildir. değil mi? Netekim fazla süslenip püslendiği zamanlar der- hal bu şekli aldığına kaç kereler rastlamışımdır. Baktım baktım, ber bir noak- tasını ayrı ayrı süzdüm, ne der- âiniz bir türlü havsalama sığdr ramadım. Ziyade esmer bir tenin bu kadar akçıllanabileceğine, Adeta kumrallar, sarışınlar ayarın- da beyazlaşacağına şaştım gitti. Avrupanın — kim bilir. hangi kremlerini, pudralarımı, gelin su- larını getirtti, kat kat bulandı da bu bale geldl Gelinlikleri baştan aşağı be- yazdı. Son zamanlarda moda ol- duğu veçhile pembe, haval, ley- lâki filân değildi. Bu elbisenin biçi- | mini, Parisin on meşhur, en birinci aktrisi kimse onun fotoğrafından beğenmiş; yine Parisin en baş terzihanelerinden birine diklirtmiş. Beyoğlundaki terzi Efiyeni ta- mam Üç gece köşkte kalmış, vü- cudünün her tarafını ölçüp, er- kek terziler gibi rakamları bir kâğıda yazmış; sonra onlara gö- | re, saman kâğıtlarım — kesip kesip ölçülerin kalıbını çıkar- mış; numara numara istif etmiş. Bunların hepsi Paristeki terziha- neye gönderilmiş fıstan oulara bakılarak kesilmiş, dikilmiş, hw tanbula yollanmış. Şeklini tarif edeyimı Omuz- lardan kurdeleli gecelik gömlek- leri yok mudur, onun gibi fakat ayaklara kadar uzun bir gömlek. Ponjeden, — fulardan, muslinden filân sanmayın. En ağırından bir krep saten; Üstünde, açık eflâtun renginde, aralı aralı, yol yol çiçekler, yapraklar. Bunların hepsi elle işleme: ipek, boncuk, pul Omuzların kuürdele gibi yer lerinde, sağda solda, tıpkı tüy yelpazeler gibl açilmış, sorguç- vari süsler... Frenk'erin yılbaşları yaklaşınca Beyoğlu mağazalarının camekânlarına yalancı çam ağaç- ları komazlar mı, dallarını binbir tefarik ile xiynellemezler mi? Hani — onların” üstünde tombal tombul, pembe pembe, İâteşbih velâ temsil melek tasvirleri olur; bu me eklerin kanatları da vear- dır. İşte elbisenin ömuz baş'arın- daki ye'pazemsi — süsler bunun ayni... Gelinlik fistanın fevkelâde- liğini anladınız. Bu kadarcık'a bitmedi, dahası var. Yaşmak, ferace devrine yeli- genler — bilir; — ye! şmeyenler - de her halde resimerml görmüş- lerdir. Uzatmıya ne hacet, orta Ooyununa gitmediziz mi, zenceleri görmed niz mi ? Oaların — sırtındaki — feraceyi gözünüzün önüne gıllnn: gu şartla ki harmaniye yakasını yok farr- | edin; kavuşturma göğsünü de açın | açın, o radde ensizleştirin ki kok ların dört parmak Gtesinden ileri gitmesin. Öylece içeri — sarksın; insin İnsin; en uzun etekler tar- zında, katmer katmer yayılsın. Feraceye benzettiğim bu Üst elbisenin kumaşı da beyaz kadife- dendi. Yanları, etekleri sarı sırma ile ve kasnakla, biribirine geçme yarım aylar, beyzi, beyzi nakışlar- la işlenmiş; zeminine cennet kuşu resimleri serpiştirilmiş. Kızın maşallahı. var; etlendi, bıllik bılik oldu diyoruz. Kalıp gibi göğsünü, dökme gibi omuz başlarını saklıyacak değil a, elbette gösterecek. Bu sebeple dekoltesi fazla açık, kolları da çıplaktı. Beyazlığın çaresini bulmuş, ne düşünecek, İstediği kadar açar, Kollarına, koltuk altlarına ka- yerlere | dar uzun konçlu beyaz eldivenler giymişti. Gözü çok tok, alayişi sevmex bir. kızdır. vesselâm... Başkası Olsa, tektaş yüzüklerimi, bilezik- lerimi takamıyacağım diye taş çatlasa o eldivenleri giymez. Giyse — bile yüzüklerini, bile- ziklerini Üstüne takar, (moda- ya uymaz, takmak görmemişlik olur! ) dedi ve kesip attı; o paha biçilmez kaç mücevherini bir ta- rafa fırlattı. Görgüme, tecrübeme binaen söylüyorum. Telle duvakta halde bir keramet vardır; bir &f- sun tesiri mevcuttur; en çehre züğürdü, en zavalli” gelinleri bile başkalaştırır. Tel duvak Yektaya da #on derece yaraşmıştı. O incecik tülün altında, peri kızlarından ayırt edi- lemeyecek hale gelmişti. Ya o yanacıklarındaki, çene- sinin kenarındaki yapıştırınaların yakışması. Sağ olsun arada bir cicimliği tutar. — Duvağa — diyeceğim yok fakat katiyen tel takmam; hele yapıştırmanın bir tanesini bile koymaml.. diye tutturmasın mı? başlamasın mı tepinmeye, Güya Avrupadaki gelinlerde tel takmak adeti yok muş. Limon çiçekleri kullanırlarmış. O da on- lara uymak istermiş. Hele yapış- tırma büsbütün rezaletmiş. Zenci- lerin suratına zinet diye yapılan kesikler kadar maskara bir şeymiş. Anneciği, teyzeciği bu fikrin- den caydırmak için helâk oldular. Zişan İsminde, tiyatrocu karılar bozuntusu bir dalkavukları vardır, Bir — taraftan da o yalvarıyor; ellerine eteklerine varıyor, kula- ğına bir şeyler fıalıyor. Hatunlar durmadan beni de dürtüştürüyor- lar; sen de zorla diyorlar. Benim veme İâzım; ağrımı açıp sesimi bile çıkarmadım. Laf dinleyip bir türlü kanmadı. Tam o aralık kaynanası odaya girdi. Oğlunun, kendinin, paşası- ae her | nın başına andlar verdi. Ölümümü- zü görlerden, teneşirimizi öplerden girişti de zar zor gelinini razı etli. Saç tuvaletinin emsalsizliğini söyledim. Bu mükemmel tanzim edilmiş başa, paşa babasının yeni aldığı tacı, mail —bir tarzda oturtmuştu. Taç diyorsam bildiğ lardan — değil. ” Örneğini hiçbir vükelâ kızında görmedim; böylesi sultanlarda, prenslerde bile yoktur. Boydan boya, fındık büyük- lüğünde pırlanta; her bir pırlanta- nın Üstünde sivri sivri perular; tam ortada çeyrek kadar bir zümrüt... ( Arkası var ) Hazırlığı Bu sene deniz hamamlarında göreceğimiz kıyafet, şemsiye şek- Tinde şapka, Telefon: 42769 Çarşambadan itibaren ALKAZAR sinemasında Sinemacılığın bic hârikası İMAKiNELİi ADAM Hayret ve dehşet fiimi iz taç- | | Mart 30 Doyçe Oryent Bank Dresdner Bank Şubesinin 31/12/1934 tarihinde senelik Bilânçosu AKTİF KASA Banknot Altın Ufaklık Çekler ” Ecnebi Paraları ” VADELERi GELMiŞ KUPONLAR DAHiLİ MUHABiR BANKALAR HARiCİ MUHABiR BANKALAR RÖPORLAR HAZiNE BONOLARI SENEDAT CÜZDANI Vadesine 3 ay kalan Vades'ne 3 aydan fazla kalan ” ESHAM VE TAHViLÂT CÜZDANI Borsada kote olanlar L Borsada kote olmayanlar ,, AVANSLAR Esham ve tahvilât mu- kabili avanslar A Borsada kote T.L. 157 elanlar B Borsada kote olmayanlar T. L. 268.007,90 ü S$E — Emtia ve vesaik Üzerine avanslar Senedat üzerine avanslar Sair mütenevi teminat Üzerine avanslar BORÇLU HESABİ CARiLER Açık kredi T u — Kefalet mukabili kredi — ,, Teminatlı e T.L. 433.3/2.80 409,675. — 3.773,82 896,07 19.027,91 T.L 750.834,10 50,002.77 93.296,76 30,02 276.855,90 » 1.555.129,84 495,744,39 338.336,93 555.579,50 928.934,42 204.388,44 KABULLERiMiİZDEN DOLAYI BORÇLULAR SAiR MUHTELİF BORÇLULAR İPOTEK MUKABiLİ AVANSLAR ISTiİKRAZLAR 1 sair banka ve banka müesseseleri nezdinde daimi iştiraklar 2 salr iştirakler : A Hisse B Adi MENKULLER Makineler Kasalar Tesisat Mefruşat GAYRi MENKULLER Banka binaları Diğer gayrimenkuller İLK TESiS MASRAFI BAKIYESi NÂZIM HESAPLAR senetli KEFALET HESABINDAN BORÇLULAR " ZARAR PASİF SERMAYE (Fevkalâde Ihtiyatlar) IHTiYATLAR ” 197,75 657.490,39 126.470,16 48.7T56.— 116.050. — 800.836,87 93.326,78 2,666.067,06 1.688.902,36 168.587,69 3.528.770,41 32.821,25 T.L. 10.073.402,31 (Kanuni ve nizam! ihtiyatlar MUHABiR BANKALAR MERKEZ VE ŞUBELER MEVDUAT CARi HESAPLAR TASARRUF TEVDiATI Vadesiz (1 ay kadar) "” Vadeli (I aydan | seneye kadar) ,, (! seneden fazla) TEDİYE EMİRLERİ SAiİR MUHTELİF ALACAKLILAR UZUN VADELIİ ISTİKRAZLAR TAHSiS EDiLMiŞ KARŞILIKLAR KABULLERiMiZ ITFA TAHSiSATI T.L. 734.174,91 20.344, — 72.737,60 TALEP OLUNMAMIŞ TEMETTÜLER VE KUPONLAR NAZIM HESAPLAR KEFALET HESABI " .. 2.947,34 343.429,42 610. 296.19 3.528.770,41 T. L. 10.973.402,31 ( Devamı 9 uncu yüzde )

Bu sayıdan diğer sayfalar: