7 Mart 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

7 Mart 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© içim cazladı. Hergün Kış olimpiyatlarından Alınacak ders Netse İ€mat: K.. olimpiyatlarına mözahit olarak gi- denler döndüler ve orada gördük- lerini anlattılar. Yarışlara iştirak ötmek ü- zere giden gençlere oradaki vaziyeti gör- dükten sonra bu sevdadan vaz geçmeleri ve yarışlara girmemeleri tavsiye edilmiş. — Fakat Ankaral gençler bu tavsiyeye gülmekle kalmamış: — Görürsünüz, birinci geleceğiz, de - mişler. Gençlerin bu sözleri kendilerine fazla güvendiklerini göztermek itibarile dikka- te şayandır. Nefse âtimat büyük bir kuv- vettir. İnsana ümkânsızları mümkün kı - Jan kudret nelse itimattan doğar. Bu gü- venme şuursuz ve idraksiz olursa zarar ve- yen, biraz da tekniğe, tecrübeye ve mareseye ihtiyaç gösteren işlerde, yalnız nefse itimat ile ortaya çıkmak mahcubi- yetten başka bir netice vermez. Türk genti nefsine güvenmelidir. Fa- kat ayni zamanda tekniğe, tecrübeye ve İl- me hürmeti öğrenmelidir. * Geçen gün kış olimpiyatlarından bahse- den gencin konuşmasına kulak misa - firi oldum: Gülerek bizim muvaffakiyet- sizliğimizden bahsediyorlardı. Biri: — Bizimkiler, dedi, oyun bittikten ve seyirciler dağıldıktan sonra velmiyler. Gülüştüler. Fakat bu gülüşmede mede- ni dünya gençliğinin karşısında Türk gen- Ginin aczine karşı bir istihfaf seziliyordu. — körkörüne kendilerine güvenmeleri, ar- kada kalanların nefislerine karşı duyduk - ları itimadı sarsar diye korktum. Ve genç- lerin konuşmasında bunu — sezdiğim — için Medeni dünya ile karşı karşıya geldiği- miz zamanlar, arkada kalanların daima bu mukayeseyi yapacaklarını hesaba katalım we çıkaracakları acı neticeden korumnmağa çalışalım. Hâdiseler Karşıs ında: Fırtınanın kârları Milli Emlâk Müdürlüğü — ile, belediye geçen fırtınada yıkılan ağaçları satıyorlar- miş, Fırtınanin zararlarını yazmıştık; şim- — di de kârlarını yazmak sırası geldi. * Belediye bütçesinin varidat kısmına bir fasıl İlâve edilmeli: «Fırtımalarda yıkılacak ağaçların ea - tışından hâsıl olacak gelir.» * Ben belediyenin yerinde olsaydım, bü- tün memurları toplar, bir firtına duasına çıkarırdım. * Belediye meefisinde azadan — biri şöyle bir teklifte bulunacak: — Belediye bütçesini düzeltmek imkâ- ni bulunmuştur. Diğerleri soracaklar: — Nasıl? ğ — Avrupaya, sun'i fırtınalar imal eden bir makine ısmarlarız, olur, biter, İmset Ozltl sözler: ——— — Harp en büyük budalalıktır. Harbin Küzumu ve faydası hakkında söylenen en güzel sözler bile bance saçmadır. (1917) Harp neden — kalkacakmış? Dünyada sunun kadar faydah bir şey var madır? Harp bir çok insanların öldürülmesi için iyi bir vasıtadır; dünyada da öldürülmeğe Tâyık milyoolarca insan var. (1934) Bernard Şaw * Fara saklamak, ekonami, bütün fena- lıkların köküdür. Para dünyada en kıymetli şeydir. Para sıhhat, kuvvet, namus, kibarlık ve güzellik ifade eder. Bernard Şaw * Okumuş bir insan okumamıştan daha muzırdır. Amerikada tahsile verilen ehemmiyet, ve vücuda getirilen mektepler medeniyet için en faydalı müesseselerdir. Resimli Makale Atletizmi dünyaya eski Yunanlılar öğrettiler. Eski Yunanlı - lar vücut güzelliğine ve beden terhiyesine ebemmiyet verdikleri için muhtelif atletik hareketlere de çok yer veriyorlardı. Onla- u rın atlet oyunları bugünkü garp medeniyetince de kabul edildi. vir. Bilhassa yalnız cesaret ve sekâ istemi- | V, «eki Yunanlıların -—,ı;:q_ı.nuw.uı.oım- Piyatlarda en ziyade atlet oyunlarıma ehemmiyet verilir. Biz garp medeniyetinden sporu aldık, atletizmi ihmal ettik. ea retmeliyiz. B Atletizm El —a L Futbol, dans gibi, köylerimize kadar yayıldı. Fakat ne milli, ne de beynelmilel atlet oyunları bizi çekmedi. Bu sebeple bu sa- hada çok geri kaldık. Halbuki beden terbiyesi bakımından atletik oyunlar, yoracu #sporlardan daha faydah ve daha mühimdir. Gençliğe spor zevkini verirken atlet olmak zevkini de öğ- SÖZ ARASINDA Sigara ve aşk Hayatı Uzatırmış ! Amerika gazeteleri 11! yaşında ölen kadın daktor Davenportun hayatını uzun |boylu anlatıyorlar. Bu kadın 15 yaşında iken bir Rus pran- Si ile evlenmiş, adamcağız, bit düelloda vurularak ölmüştür. > Bundan sonra bir Fransız kontu ile ev- lenen Davenport 11 çocuk — sahibi olmuş kalan kadın kendisini tababet — tahailine vermiş ve mükemmel bir doktor olmuş - tür. 68 yaşında iken 22 yaşında bir deli - kanlıya âşık olmuy ve onunla evlenerek mes'ut olmuştur. Doktor — hayatının - son günlerinde, uzun yaşamanın — sırtını çöyle ifada etmiştir: ) «Şen olunuz, ispanak, yoğurt yiyin. Si - gara için ve üşık olunuz.» Doktor son nefesine kadar yani yüz on bir yaşında dahi günde üç paket vigara | - * 90 yaşındakl avcı Rusyada Taigoda oturan 90 yaşındaki Kricuchoh seksen senedenberi avcılık et- mektedir. Şimdiye kadar 60 beyaz sincap ve 43 tane ayı vurmuştur. Hilâ ava çıkmakta ve ayıları bıçak ile avlamaktadır. * Fakirin gayesi Hindistanda dolaşan Amerikalı seyyah- lardan biri, meydanın birinde zincirlere bağlanmış bir kızın, dindaşlarının günahi hesabına kendisini kırbaçlattığını görmüş. — Bu ne diğergâmlık, bu ne fedakâr - lık diye hiddetle murıldanmış. Bu sözü işiten fakir başımı kaldırmış: — Diğergâmlik mi? — Ne münasebet demiş.. Bu dünyada kendimi kırbaçlattığı- man sebebi, öbür dünyada — sirlere bunu inde etmek içindir. Siz at halinde arzten- dam ettiğiniz vakıt ben de süvari olaca- ğım. * Uyku dersi Almanlar memlekette bir kaç tane uy- ku istasyonu tesis etmişlerdir. Bu istas - yonlarda uyku uyuyamıyanlar, yatırılmak- tadır. «Hastal» nin omuzları - mkılmakta, kafasına masaj yapılmakta, başacunda uy- ku getirici şeyler okutulmaktadır. HERGÜN BİR FIKRA Şairler arasında Üstat Yahya Kemale izafe edilen şu fıkranan gerçek olup olmadığını tah- kika fırsat bulamamakla beraber ken- kaydediyoruz. İ Üstat, en güzel garellerinden birini tam bir yılda yazdığını söylemişti. Bu, bir mecliste mevzuubahs olurken genç gair taslaklarından biri: — Ne? Dedi; bir yılda mı? Ben bir yılda üç yüz gazel yazarım. Bu lâfh Yahya Kemale yetiştirdiler... Güldü — Eveti Dedi, fakat o üç yüz ge - zelini kâğıt üzerine yazar. Ben ise, tek eserimi ebediyete nakşettim. Benimki- &i onun için uzun sürdü! ——— ——— ———OOA BULMACA 1234567890N! 1 — Romanın düşmanı tariht bir mem- leket, kalçanın üstü. 2 — Hastalığa ya - kalanmamak için yapılan shhi — ameliye, her zaman. 3 — Bir sebze. 4 — Su, ye's, cesur, 5 — Atlar çeker, beyaz. 6 — Vü. cudumuzdaki kırmızı su, kiymelli — serpuş, huzur. 7 — Rabıt edatı, neticelendirme. 8 — Yüzler, lâkin. 9 — Kara tenli insan, Üye. 10 — Başına bir K ilâyesile otury - ruz, atınca takılır. 11 — İstilham edatı, nota, bir erkek ismi, Yukarıdan aşağıya: 1 — Valinin küçüğü, zaman. 2 — Ye - mek, bayn, yardım parası, 3 — Fasta bir isim, Türkiyenin metkezi. 4 — Fena şey. azarlamak. 5 — Zamanı gösterir, demir ııkiyimılıg.â——AhL ? — Adaletin e- mİ kelimesi, şefkat duygusu. B — Onun- la yürürüz, bir kadin ismi. 9 — Padişahı tanımak, kasaplar satar, valide. 10 — Hâç, futbol oyunu, bir N ilâvesile perilerin Taşköprüde Ateş yeyen Bir adam Bize verilen habere göre Taşköprüde Vâhit adlı vaktile gün görmüş, iyi yaşa- miş, sonra kendini kapıp koyvermiş bir a- dam vardır. Bu adam, içtiği sigaranın kül- lerini yere dökmemekie ve yemektedir. Sigarası bittiği zaman da ateşini söndür- meğe lüzum görmeden ağrzına atmakta ve yütmaktadır. Bir gün kendisine: — Ağzın yanmıyor mu, bundan me zevk ahyorsun? Diye sormuşlar, Vâhit şu ce » vabı vermiştir: — Ne süöylesem boş. Tecrübe çekilmedi ya, sizde tecrübe edinizl * Parlâmento to plantıları rekoru Fransada ve bilhassa Amerikada gün- lerce süren parlâmento içtimaları olduğu herkesçe malümdur. Amerikada ölen âyan göğe lâmentosudur. O da geçenlerda 27 saat bir içüma aktetmiştir. İngilterede içüima rekoru 1881 de 32 saat süren bir Arerikada Seattle şehrinin göbeğinde büyük bür inek heykeli yükselmektedir. Bu heykelin sahibi olan hayvan dünya süt ver- me tekorunu kırmıştır. 365 günde 16778 litre süt vermiş, ikinci sene bu miktar 15,897 İitreye inmiştir. Hayvanın vasati o- larak günde 400 litre süt verdiği tespit o- lunmuştur. Bu şâyanı dikkat kabiliyet ineğin yav- rularına da intikal etmiş on sene sonra bun- lardan biri senede 16,303 litre süt vermiş- | ile tir. yoldaşı olur. 11 — Nota, ayakkabı düğ: mesi, bir rüzgürz. 3 Mart Tarihli Bulmacanın Holli: Soldan sağa: 1 — Türkistan. 2 — Usul, atak. 3 — Tüze, re. 4 — Al, us, sal $ — Makine. 6 — Ki, manazır, 7 — Âlem, yık, 8 — Mayna, dama. 9 — Eza, saray. 10 — Ni- yagara, 'Yukardan aşağıya: 1 — Tutankamen. 2 — Usul, azı, 3 — Ruz, yay. 4 — Kle, aman. 5 — Ukalâ, 6 — Sine, saç. 7 — Tak, namdar. 8 — AÂr, saz, ara. 9 — Nara, iyma. 10 — Kel, riaya. İSTER İNAN İSTER İNANMA! Şamdan yazıldığına göre Vadiyuzzaniyede köy ağalarından birine bir çifte atarak ölümüne sababiyet veren bir eşek, köy- Tülerden mürekkep bir heyet önünde muhakeme edilmiş ve cürmü sabit görüldüğünden idamına karar verilmiştir. Karar, köy meydanında derhal tatbik olunmuş ve zavallı eşek iple asılarak idam edilmiştir. | İSTER İNAN İSTER İNANMA! Mart 7 j y ae Te | Sözün Kısası Bayramertesi E, Ekrem-Talu ayramertesinden — dolayı, bendd — | bayrama kargı — ötedenberi — bitl — linfial vardır. Her tatlı rüyanın fer 'dası gibi, bayramertesi de tatsız, iç S” 'kıcı ve melâl verici bir şeydir. Aylarca mesainin hızını birdenbiri üç gün, dört gün durduran bayram tat tilinde ister istemez alıştığınız “V*'u'. lik tezberi üstünüzden gitmez. Bu İdöct günlük fasıladarı. sonra tekizar İ W!ı'ııı döndüğünüz zaman kendi ken* | İdinizi hamlaşmış, acemileşmiş hisse * İdersiniz. Fikir adamı iseniz kalemit | nizi, kitabmızı.. El emekçisi iseniz çet kicinizi, avadanlığınızı ele almak i€' | |temez, onlara karşı istikrah duyarsıniıze Hayatta zaten her zoraki fasıla böy le değil midir? Bir müddet ayrı dur * duktan sonra, hangi şeye karşı ayni tehalükü gösterirsiniz? *| İşte bunun içindir ki ben, bayram * lardan ve bilhassa bayram - tatillerini * den daima tehaği etmiş, daima ürkmal'i hayatınızdan — soğutmamak Halbuki üstüste dört gün rahata alış * tıktan sonra, yeniden iş boyunduruğu. altına girmek - başkalarını bılı'ııd| amma, bana - doğrusu pek ağır, peti acı geliyor.. ; Gönül elbette isterdi ki her gün bay” | ram olsun. Ancak, ataların yalnız M' ğ lere lâyık gördüğü bu mazhariyet, in* sanlığın ezeli mukadderatiyle, ne ya * palım ki, taban tabana zıttır. | İyisi mi, hızımızı bir defa almış git | diyorken, arada bir fren sıkıp da zın * | gadak duruvermesek.. 5 İşte bayram ertesinin bende birak * | tığı elim intıbal. eeeti sütunutf 2 — Nepal neyin adıdır? 3 — Köprüye Rumelifenerinin uzaklt &a kaç mildir? 4 — Şehirlerimiz arasında deniz sev | yesinden en yüksek olanı hangisidir) — * 5 — Amavutlağun nüfusu ne kadardıtİ (Cevapları yarm) * (Bundan evvelki saallerin cevapları)  1 — Sokrat eski Yunan bilginle * rindendir, 1021 tarihinde doğmuf tur, bir doğramacının oğludur. 2 — Buharanın nüfusu bir blld | milyondur. *B 3 — Bir şilin 12 pense ayrılır. | 4 — Mürekkep lekesi asit urufl çıkar. » 5 — İstanbulda saat 12 iken yazıt vilâyetinde 13 tür. ŞAİA ĞUĞ Özlü sözler: aMâna, araştırmak için, göri değell ü yaz gecelerinin yıldızlarını #Mtü içinde bırakan hakir kuşu, eti için öldür ” mekten farklı olmasa gerek. Et zerfi susturulan o sihrengiz sesi telâfiye kâli dir? » Ahmet p. örülmiyecek geyi aydınl | tıp, görülecek şeyi kararttığı zaman ne Kt dar sinire dokunur.» ü Falih RifF Roman'da /— «Anadoluda dağların ve köylerii -:: Güiyet gibi bir yekntsaklığı var. Bir # değişmer, bir şey hareket etinez.» —| Halide Be B | EdiP «Bir kimsaye budala demek .ı-ll”; ilişmediği için kıskanç demekten çok #©, — olduğu halde genc onun kadar h.:i:’ maz. Akıllılık, anlayışlılık bizim elimit ? değildir.» Başkalarına inanan insan, inar dan çok hata eder, aab -

Bu sayıdan diğer sayfalar: