25 Ağustos 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

25 Ağustos 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ua Te KS Ağustos aT TELGĞRAF HABERLERİİX Âsilere mensup 21 tayyare | Madridi * -I.Spanya hükümetile İngiltere arasında çıkan hâdise îîğatıldı. Silâh ambargosunun tatbikına başlanıyor 24 (Husust) — İspanyada en mühim hâdise Madri - silere ait tayyarelerle bombardı - edilmesidir. Bombardımana 21 R mbardıman tayyaresi iştirak Ve şehirdeki tayyare karargüh - miliş barakalarını bormbalar at- lükümet tayyareleri, hücuma etmemiştir. Hattâ hükümet Bün bu bombardımandan bah - iş, ancak akaşama doğru hâdi- h tebliğ etmiş ve bombardımannın ' A.iıe:lxnr wermediğini bildirmiştir. i—“ İrun ve Sen Sebastiyene kar- Üz, tayyare hücumları — yapmışlar - ' _ı.:.';'kümeı Oviedodaki âsilerin fena * Stte olduklarını iddia etmekte- ”f | b FFŞ n !f BE l.w.lq_'flyedcn hareket eden hükümet qd;.'llm Badajoza doğru ilerlemek- Re ğu bildirilmektedir. Hlen 'yenilmiştir. ALLU sabah '%h'hlınmıştır. N _Bl)'ar Çeşmeden ayrılmadan _qu Motörle Çeşmenin karşısı - Y ıllkyım Sakız adasına geçmiştir. N İktısat Vekilimizi Türk - aa" dostluğuna yakışır bir suürette g, uşlardır. Vekil adada kısa bir * *t kaldıktan sonra Çeşmeye dön- da İzmire gelmiştir. İt Va N__ı Vekili İzmirde tetkiklerde bu- Ca Or. Arkadaşımız güreşçilerimi- a ekmek parası derdi ile kıvran- ' '_'.dlhıkın 4 n Rünü, Kara Ali kolunun sakat- Küreşti, maçtan sonra, sakat ! # mi diye bağınıp itiraz eden- —N:?:*n tam bir anarşi içinde oldu- Mücasis ve sahipleri olan A- Uşaklığil ile Selim Ragıp E- devretmiş — bulunmaktadırlar. Birişecekleri yeni iş- €ephesinde yapılan Son Postanın hüviyetini ve ini aslâ değiştirmiyeceği- za bildirmeyi de bir tarafından Toledoya gönde » İtilâlinin çıkardığı ikinci - beynelmilel Mt:::!l hükümetin askeri bir kolu | hâdise de savuşturulmuş sayılabilir. tisat Vekili Sakız adasına da uğradı , Bayar İzmirde tetkikatta bulunduktan sonra şehrimize hareket etti, bugün geliyor it, 24 (Hususi muhabirimiz -|da bir kaç aya sığdırılan şayanı hay - g: Bir kaç gün Çeşmede istira -| ret tertibatı gören vekil belediye reisi- olan İktısat Vekili Celâl Ba-|mizi tebrik etmiştir. şehrimize gelmiş, hara - Üzüm kurumunu da ziyaret eden S fuarı gezmiştir. Fuar sahasın- İriyle İstanbula hareket etmiştir. “Poleayonel güreşçileri başı boş | -s:_dwma. Abidin Daver son| y Na? RBüreşlerin bütün gürültülerin- |mek için sakat kölla da güreşip büsbütün | bir şeyin anlaşıldığını, bunun da | sakatlanmayı bile göze y T DA SON POSTA Yakın Şarkta Türk Dili T ürk Dili Yakın ve Orta Şarkta en kuvvetli izi bırakan — dildir. Orta dili en kuvvetli, yerli dildir. Biz burada 'daha fazla Yakın ve Orta Şark memleket- lerinde Türk dilinin bıraktığı izlerle meş- gul olacağız. Bu memleketlerde her şeyden önce göze çarpan nokta, Türkçe kelimelerin ko- n ine derin hululüdür. nun durdurulması üzerine Cebelütta - nu"şüıîlçh:ıy:ıkın Sömala Ti Mi rıktan imdada yetişen Kadrington zırh- | Suriye ve Filistinde, Irak ve Arabistanda, hısi İspanyol zırhlısını önlemiş, ve İn-| uzak, yakın daha başka memleketlerde, giliz zırhlısı kumandanı İspanyol Zirh-|yalnız resmi lisan değildi, büyük ve güzi- lısina geçerek izahat istemiştir. de bir kitlenin de aile diliydi. Otuz Eırt İspanyol kumandanı özür dilemiş ve | sene evveline kadar M-ırd: az çok Türk- hâdise kapanmıştız. çe konuşmayan bir 'Ğk münevver yoktu. İ İlar Alm bu hâdise- | Atlarını saydığımız. diğer memleketler de gLA S BEL A ON S SAf çok ayni vaziyetteydi. Bugün de bu yi örnek sayması İlâzım geldiğini söy -| Dicketlerde Türkçe konuşanlar — ihmal İlyodar: edilmiyecek bir sayı teşkil ederler. Fransızlar vaziyeti henüz çok nazik Fakat Türkçe yalnız münevverlerin Fas'ta başlıca arazi sahipleri olan görmekle be'rıber Almanyanın İspan- |öğrendiği bir dil olarak kalmamış, Türkçe yaya karşı silâh ambargosunu tatbik malları ü lkın konuşma diline yayılmış tehlikeye maruz bu- kelimeler halkın konuşma diline y l'ueııııı Lejyon Eı::.jq zabitleri |etmesi umumiyetle iyi tesir bırakmış-| ve halk bu kelimeleri benimsemiştir. |tır , Türkçenin bu memleketlerdeki — halk memleketi tereketmeğe hazırlan- || —« — O n r-| “iline ve halk dilinden edebiyat diline hu- maktadırlar. | ”ğ e(bîk eı’ııiğîrııı'] b“fı':,e k işti lulü yeni değildir. Bunun en eski zamanlar- ğ â omai inin Ve || BoYU BEL A AMAYT —| dan beri vukubulduğu elimizde bulunan c4- Abdülkerim'in tahliyesi için bir bn:(lamen;.n dl?âdıseımm ayrıca halli| ; Arap lügatlarının naklettiği yüzlerce enmektedir. Türkçe kelimeden anlaşılmaktadır. Alman tayyaresi meselesinin de hâ- Yenilerin ecakilerden farkı, — konuşma keme havalesi İspanya tarafından tek-| diline giren sözleri lügatlara kaydetmeme- lif olunmuştur. Bu bakıma göre ade-| leridir. Si mi müdahale anlaşmasınmı imza etmek Daha doğrusu yeniler, yeni bir ılbı_ıl işi bir hayli kolaylaşmış sayılmak -|YAPmak salâhiyet ve ehliyetini kendilerin- Çünkü İngiliz vapuru - Gibolzerjo-İtadır. bombardıman etti Fasta Yerliler Âsilere karşı Isyan ettiler Paris, 24 (A. A.) — Ocuvre ga- zetesinin Tanca'dan öğrendiğine göre ihtilâl, İıpıııyol Fas'ına sirayet etmiştir. Orada yerliler, Franko ordusuna girmekten im- tina etmektedirler. çok istidalar verilmiştir. Beyndlmilel hâdiseler savuşturuluyor Londra, 24 (Hususi) — İspanya ih- de göremedikleri için lisana sonradan gi- ren Türkçe kelimeler tesbit edilamemiş ve Türkçenin bu dil üzerinde bıraktığı iz ken- dini bir kül halinde gösterememiştir. Bugün bütün bu memleketlerde gezip dolaşanlar, Türkçenin burada — konuşulan lehçeler üzerindeki tesirini derhal — hisse. derler. Fakat Türkçenin tesiri yalnız ke- lime olarak hissolunmaz, bundan — başka tarih, istilâh, soyadı ve mücssese — olarak yaşadığı da göze çarpar, —— Doktor Şaht Parise gidiyor — Almanlar, bu ziyaretin siyasi büyük ehemmiyeti olduğunu söylüyorlar Berlin, 24 (A.A.) — B. Sehacht'in Fransa bankası müdürü Labeyrienin nt Bavenlabi ziyaretini — iade etmek üzere bu haf- Dü mazadekelerde murian. Tülsr: bi ta içinde Parise yapacağı — seyahate Himeleri tesbit ve takip etmek, Türkün bu olmaktan kurtaran, ona Üyet veren en mühim Gmüil de, mesnedi- Vekil üzüm piyasasının sevindirici in- Şarkın ötesindeki memleketlerde ise Türk| n SYA MÜRAMTM N TTEREKTELANR SD Dahili harp aleyhinde üyanan şuur spanyada — birbirlerile — boğuşa yurddaşların — birbirlerine kart; gösterdikleri —merhametsizlik bütü dünyada en derin istikrah hisleril karşılanmış bulunuyor. Fakat tarihi kaydettiği dahili harplerin hepsinde d aynı merhametsizlik, aymı akuran vahşet göze çarpar. Kardeşin kardeşle mücadelesi, mü cadelelerin en yamanı ve en korkun cudur. İspanyada kopan dahilf muhareb ile bu çirkin itiyad bir tereddi safhas daha geçirmiş oluyor. Çünkü mücadel erkeklere münhasır kalmamış ve erkek lerle beraber kadınlar da işe karışmış lardır. İspanyada bu hâdiselerin bir hayli es ki an'anesi vardır. O kadarki 300 sen: önce söylenen bir söz İspanyollarır birbirlerine karşı kinlerinin şiddetin göstermeğe yetişir. O zaman yine bi dahili harp dolayısile «Allah — veredi İspanyollar birbirlerini büsbütün mah vetmeden anlaşsalar!» denilmişti. Şiddet ve taassup İspanyolların ru hunda yerleşmiştir. Bu yüzden İspanyolların her kav | gasında bu şiddet ve taassup hüküm sürmüş bulunuyor , Bu sefer ki dahili harp ise, bir de . ğil, bir kaç cepheli olduğu için, kat ka şiddetli olmuştur. Bugünkü muharebe birbirinin zıdd olan hükümet şekilleri vücuda getir . mek isteyen siyasi fırkaların muhare : besidir. Sonra, yersiz ve topraksız çift çilerin arazi sahiplerine ve - kiliseyı karşı açtıkları muharebedir. Sonra ser maye ile sây arasında kopan muhare Türkçenin bıraktığı izi, gelip - geçici |dir. Ve nihayet dint mahiyotte olan devamlı haya-|bir muharebedir. Din harpleri tarihin kaydettiği en kanlı harpler arasındadır. Fakat bu - gün İspanyada devam eden din harbi, nasyonal sosyalist mahafili, yalnız e-| , .mleketlerdeki medeni ve tarihi tesisatı- | katoliklik ile protestanlık — arasında kişafını ve piyasa cetvellerini tetkik et-|konomi değil, ayni zamanda siyasetİnın anahtarı sayılabilir ve bu itibarla - da | değildir. miştir. Celâl Bayar, Türkofisin ihracat|bakımından da büyük bir hâdise na-| tetkike değer. mahsulleri hakkında verdiği — raporu |zariyle bakmaktadır. Tütkğe Bllikeleriü” büğkz iöllere yüğilür tetkik etmiştir. Doktor Sehacht, Parise ıîdecelı olan ken u;o;'ııd;ii tehavvüllerin — tetkiki — ise, Vekil bu tetkiklerden sonra müs -| — İlk nasyonalist nazırdır. mübhem kalan bir çok meseleleri aydın- tahkem mevki kumandanını ve liman-| — Bir Alman nazırı tarafından Parise '1.tmağa yardım edeceği için aynıca bir de- da bulunan Yavuza giderek amiral| yapılan en son seyahat 1931 senesin- | şeri hâizdir. Şükrüyü ziyaret etmiştir, de Brüningin beraberinde hariciye na- z A Ka İktısat Vekili akşam Ankara vapu-|zırı Curtius olşluiu halde yapmış ol - li I?Jı:î;:; :ıl::ıliın'ı:::::dm.î; döğu Seyibaltir. herhalde yakın olduğuna İnanıyorüz. İngiltîîî__-_Mısır T llt Yeni muahede yarın İnebolu davası Londrada imzalanıyor Gemi süvarisi Mehmet Londra, 24 ususi) — Te aa M iblek Ali kefalete rabten tahliye edildi Paşa ile arkadaşları merasimle karşlandılar. Londrada bulunan İzmir, 24 (Hususi Muhabirimi- den) — İnebolu davasına bugün de Mısırlılar ve Mısır talebesi Nah- devam edilmiştir. Bu günkü celsede ler, bu koca pehlivanın hava ile değil, an- cak güreşten aldığı para ile yaşadığını u- nutmuş görünüyorlardı. Zavallının geçin- aldırmadığı — ne malüm? » Diyor. Ve Deli ormandan hergün bin- lerce göçmen geldiğni, bunların içinde gür- büz pehlivanlar yetişeceğini söylüyor — ve bu işle Halkevlerinin meşgul olmasını te- menni ettikten sonra: #Bu Türk delikanlılarını başı boş bırak- mak yazıktır. diyor. Mezarlarında rahat ettirilmeyen şairler M. Turhan Tan, şairlerimizin öldükten sonra bile eza çektiklerini anlatırken, Fuzu- K'nin, Nesimi'nin, Ruhi'nin, İshak Çelebi- nin sınır dışlarında kaldıklarını, Nedimin Karacaahmette kaybolduğunu, İsmail Sa- | fa ile İzzet Mollanın Sıvasta birer köşeye | atıldıklarını yazıyor ve başka şairlerimi- | zin de mezarlarında rabal ettirilmedikleri- ni söyliyerek yazısının sonunda: «Bana bu fıkrayı yazdırtan hâdise, halk şairlerinin en değerlilerinden Kuddusinin Bordaki meozarına saygısızlık gösterilmek istenilmesidir. Ömrünü, halkın — elemlerini ve emellerini terennüme hasreden, — milli kitaphaneye koca bir divan bırakan Kud- dusinin bu zamanda mezarında — tahatsiz edilmesini, ne yalan söyliyeyim, yakışıksız huldum.» diyor. has Paşa şerefine tazahür yap- tılar. Nahhas Paşa bir nutuk sö: iyueâtk yüksek ümitlerinden % karno w&. iınııl::;kur. bazı şahitler dinlendikten sonra mü- T e aA e dafaa vekilleri gemi süvarisi Meh- Fransada hava manevraları | met Alinin tahliye edilmesini is- Paris, 24 (ALA.) — Bugün Metz -| tediler. Heyeti hâkime 5000 lira- Tours hattında büyük hava manevra-| lık kefalete rabten Mehmet Alinin ları yapılmıştır, tahliyesine karar verdi. rı kuvvetli bir şuur uyanmıştır. Çünkü İspanyada protestanlıktan eser yok gibidir. Mücadele katoliklik ile bu dinin düşmanları olan anarşiat: ler, sosyalistler ve komünistler arasın. dadır. İspanyada birbirine muhalif - olan unsurların anlaşmasına imkân yok - tur. Çünkü bunların hepsi de birbiris ne kin güderler. Ve her biri diğerine karşı: Dinim, kinimdir! der. Onun için muharebe başlar başla - maz, iki taraftan her biri rehineler al- mağa ve bunları intikam için kullan « mağa başladı ve bir tarafın 10 adamı öldürmesi mukabilinde 1(M kişi öldü- rülmesi bir şeref vecibesi sayıldı. Fakat yukarıda dediğimiz gibi bü - tün dahili harplerde aşağı yukarı, ayni şiddet ve ayni vahşeti görmek müm - kündür. Fakat eskiden bugünkü — muhabere ve muvasale vesaiti bulunmadığı için dahili harb bu derece istikrah ile kar şılanamıyordu. Bugün ise İspanya bütün milletler için en canlı ibret levhası olmuş - ve her millette dahili harp felâketine kar- R.D. İki ahbap çavuşlar l

Bu sayıdan diğer sayfalar: