4 Eylül 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

4 Eylül 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 Sayfa Telepatiye inanırmısınız ? Bir çocuk annesinin okuduklarını görmeden dinlemeden tekrarlamış Londralı bir doktor Rigada bir çocuk üzerinde yaptığı tecrübeleri, aldığı hayret uyandırcı neticeleri anlatıyor Telepatiye inanır mısınız? Bu suali bir ecnebi gazetecisi ruhi- yatçılarından birine sormuş, o da ga- zeteciye demiş ki: — Gazeteci her şeyi bilir amma, an- laşılıyor ki, bu işi bilmiyor. Ruhi mesa- il üzerindeki bilgileriniz biraz zay asrımızda ve zamanımızda teleps mevzuu etrafında artık «lelepatiy j nanır mısınız?» diye sual sorulmaz. Bu hâdise vardır ve üzerinde âlimler li fikir yormaktadırlar, Dimağdan elek- trik mevcelerine müşabih mevcelerin intişar ettiği bir zamanlar nazariye o- larak ileriye sürülmüştü, Fakat bugün kat'iyete yakın bir tarzda telepati hâ- disşesinin mevcudiyeti kabul edilmiş- tir. Bakınız size vâükı bir hikâyeyi an- latayım da dinleyin: «Riga'da Ilgas Grifs isminde dokuz yaşında bir çocukta gayritabil haller gö- rülmüş, meselâ bir gün, annesine bir mektup gelmiş, annesi mektubu yanda- ki odada okurken, Ilgas Grifs de ken- di odasında yüksek sesle ayni mektu - bu kelime bekelime okumağa başla- Bunu takip eden bazı hâdiselerde de, çocuğun, annesinin gözünün gör- düğü şeyleri, kendisi görmediği halde, hayalinden tekrar etmekte olduğu an- laşılmıştır. Bu hâdiseleri işiten doktor Prafis Londradan kalkmış, Riga'ya kadar git- miş, çocukla görüşmüş, kendisile bir çok tecrübeler yapmış, o tecrübeleri de neşretmiş. Profesör bu yazılarında şöyle söylüyor: «Riga'da bir çok profesörler ile bir- likte çocuk üzerinde ciddi ve çetin tec- rübeler yaptık. Fenni bir şekilde ayrıl- mış, sesin intikaline ihtimal olmıyan bir odada çocuk ile birlikte oturduk. Her hangi bir düzenbazlığa kurban olup da aldatılmamak için odayı elek- trik cereyanından da mahrum ettik , Ben annesini dışarda gördüm. Ken- disine muhtelif lisanlarda üç kitap ver- dim. Sayfalarını tesbit ettim. Kadın da tecrid edilmiş odaya girdi. Ben de ço » cukla odaya girdim. Kitapları son da- (CÖNÜL İŞLERİ! kikaya kadar kimseye göstermemiş - tim, Anayı evlâdından tecrid ettikten sonra kitabı kadına verdim. O kitabı öbür tarafta ve başka bir profesörün nezareti altında okurken, bizim yav - ru da ayni şeyleri okumağa başladı. Çocuk Fransızca hiç bilmediği hal - de, pürüzsüz bir lisanla Fransızca söy- lemeğe başladı. Almancayı da ayni sühuletle konuştu . Kendisine: — Nasıl oluyor da bilmediğin bir li- sanla konuşabiliyorsun diye sordum. — Ben bilmem dedi, kalbimden ağ- zıma doğru bazı heceler geliyor, onları söylüyorum. İş olup bitiyor. Biz tecrübeleri daha ziyade tâmik etmek istedik, kadını o, evden çıkar - dık, başka bir mahalleye götürdük. Bu sefer kadının da anlamadığı li - sanlarda yazılar okuttuk, kronomet - reler tuttuk... Evet, çocuk yine annesi- nin okumağa başladığı anda ayni şey- leri tekrarlamağa başlıyordu. Anneye çocuğun tanımadığı kimselerin fotoğ- raflarını gösterdik. O anda çocuk an - nesinin 'gördüğü resimleri de tarife başladı. Ayni tecrübeleri annenin yerine başkalarını da ikame ederek yaptık, çocuk, okunan ve söylenen kelimeleri ekseriyetle buluyor, fakat annesinin o- kuduğu zamandaki gibi sarih ve silis okuyamıyordu.» Gazeteci bu hikâyeyi sonra taaccüp etmiş : — Bu nasıl oluyor, diye sormuş? Muhatabı gülmüş: — Biz de onu arıyoruz. Bu hâdise- leri tesbitle uğraşıyoruz. Diye cevap vermiş. Şimdi çocuk ilmi heyetin müşahe - desi altına alınmışmış. dinledikten Bir kadın pencereden düştü, öldü Beyazıtda oturan Elteri kadın evi - nin üçüncü katından sokağa düşmüş, hurdahaş olmuş, ölmüştür. 'Bir Kadın Okuyuçcumuz Soruyor.. Üç senelik evliyim. Şimdiye kadar hiç çocuğum olmadı. . Fakat buna mukabil saadetimden bir şey eksik değildir. Son günlerde bu saadeti - mi bulandıran bir hâdiseye muttali oldum. İki sene evvel kocamın -en iyi arkadaşlarından biri evimize gi- dip gelmeğe başladı. Bu sık sık zi - yaretler devam etti, durdu. Kocam ona karşı en ik samimiyetini gösteriyordu. Bittabi ben de koca - mın arkadaşı olduğu için bu adama güler yüz gösterdim, ikram ettim, bir kız kardeş muamelesi gösterdim. Fakat geçenlerde ikimiz bir odada yalnız kaldığımız zaman onun bü - yük bir hüzünle, dalgın dalgın yüzü- me baktığını, her hareketimle meş- gul olduğunu gördüm. IHiç bir şey söylediği, terbiyesinder. bir şey kay- bettiği yok. Bana karşı büyük bir hürmet gösteriyor. Fakat ben başka tarafa baktığım, yahut bir şeyle meş- gul olduğum zaman gözlerinin ayni hüzünle daldığını görüyorum. Nihayet düşüne düşüne verdiğim karar şu: Bu adam beni seviyor.. Fa- kat sevgisini göstermek — istemiyor. Sevdiği bir arkadaşına ihanet etmek onu üzmüyor değil, fakat bu sevgi- &i yüzünden de ayağını bir türlü bu- radan çekemiyor. Bu, tehlikeli bir gevgi.. Bunu anlıyorunı. Size sorpı - yorum, Teyzeciğim, ne yapayım?.. Nasıl hareket edeyim?.. Her gün geçtikçe tehlike biraz daha artıyor. M.S.T. Kımım, müşkül bir vaziyette kal - dığınız muhakkak.. Fakat bu müş - külâtı sükütla karşılamak ta doğru değil.. Bittabi tehlike her gün bir kat daha artar. Bu adamın soğuk - kanlılığı ve hürmeti zail olunca, ko - canızın da nazarı dikkatini celbet - mesi muhtemeldir. O zamah bu teh- likeli süküt içine bir de kocanızım şüphesi karışır. O zaman suçlu mev- kiüine yalnız o adam değil, siz de ge- çersiniz. En iyi hareketiniz şu olma- hdır: Bir müddet için bir seyahate çıkı- nız, Yahut bu adamım eve geldiği günler gayet ince buluslarla evden mzaklaşınız. O varken ,yokluğunuz daimi olmalıdır. Başağrılarınızı dai- ma silâh addederek çekingen duru - nuz. Amma, bütün bunları yapar - ken nezaketten uzaklaşmayınız ve bilhassa anne olmağa çalışınız. Çün- kü böyle bir adamın, bir anneye karşı daha hürmetkâr ve düşünceli hareket edeceği muhakkaktır. TEYZE Kepek saçın Düşmanıdır Saçın güzel olabilmesi için evvelâ sıhhatli olması lâzımdır. Sıhhatsiz bir saç renksiz ve cansız durur... Dökülür... Bazan saç dökülmesi irsi olur. O va - kit pek çaresi bulunmaz... Fakat ba - zan da üzüntüden, sıkıntıdan, kansız - hktan, başın fazla yağlı ve yahut fazla kuru olmasından da dökülür... Bazı doktorlar diyor ki açık başla gezmek modası da saçların katili ol - muştur. Baş fazla güneşe ve bavaya maruz kalımca”tabil yağları kuruyor. Saçlar beslenemiyor ve dökülüyor.. Buna mukabil, fazla dar, şıkı şap - kalar da kanin cereyanına müsait ol - madıkları için gene muzırdırlar. Başı - tızın uzun zaman güneşte kalacağı va- kitler muhakkak şapka giyiniz. Şapka- nin iç tarafı da yüzü gibi temiz olmalı, &rada petrolla, yahut benzinle temiz - lenmelidir. Sonra saçları kepekten korumak lâ- zımdır. Bunun için de haftada bir de- fa şampuvan kulblanmalıdır. Yıkar - ken mayi halinde sabun kullanmalısı - nız... Suyu tekrar köpürtünüz. Başınızı içine sokunuz, Sabunlu su ile iyice yı- kayınız. Sonra tekrar çalkalayınız. Bu son çalkalama biraz uzundur: Evvelâ sıcak su ile çalkalayınız. Sonra soğuk su, daha sonra da ılık su dökünüz. Eğer başınız yağlı değil de bilâkis çök kuru ise yıkamadan evvel sıcak zeytinyağ sürünüz ve mâyi sabun ye- rine çok yağlı bir sabun kullanınız. En son çalkalama suyuna da yarım çay kaşığı âmonyak, yahut bir çay kaşığı boraks katınız. Bugün ne yemek Yapsam? Patlcanlar ufak ufak kesilip, az suda başlanacak. Bir tavanın içerisinde de so- ğanla kıyma kavrulacak. Patlıcanların da suyu süzülüp bu kıymanın içine katıla - cak ve patlıcanlar iyice hamur gibi olup ezilinciye kadar — pişirilecek. Soğuyunca içerisine bir iki yumurta da kınlacak. Hazır yufka alıp, bayağı her hangi bir börek tepsiye döşenir gibi yufkaların a - ralarına yağ ve yumurta serpilerek döşe - necek, En orta yufkanım üstüne — kıymalı İpatlcan yayılacak, Üzerine de diğer yuf- Resimlerini koyduğumuz şapkalar ayrı ayrı üplerde mevsimin en güzel en şık şapkalarıdır. Geniş kenarlısı da- ha fazla uzun boylular, diğeri ise hem uzun, hem de kısa boylular için ola - bilir. Geniş kenarlı şapka gögren kordelâ- dan yuvarlak yuvarlak şapka biçimin- de dikilerek yapılmıştır. Üzerinin süs- leri hasırdır. Rengi lâciverttir. Kenarsız şapka hem fötrden, hem de Ev Kadını: Bu suallerin cevabın! verebilir | — Çorapların rengini atmaması kalar serilip fırma gönderilecek. Bunda İSİN ne yapmalı?.. kıymanın biraz yağlıca olması lâzımdır. Bu da gayet lezzetli bir yaz böreğidir. Biıl deneyiniz. Çocuk bakımı: Çocuğunuzun Saç tuvaleti Bizde çocuk berberi yoktur, , 2 — Diş fırçalarını temiz tutmak için ine yapmalı? 3 — Trnak firçalarını nasıl temiz - |lemeli? * | — Çorapları yıkadıktan sonra çal- kalayacağınız suya bir parça tuz atar- sanız, rengini atmasına mâni olur.. 2 — Diş fırçasını evvelâ bir güzel sabunlayınız. Bol su ile çalkalayınız. Eğer|En son defa da tuzlu su ile çalkalayı - | anne de biraz zevksizse alelâcayip ço-|nız. Fırçanın kıllarınm dikliğini temin cuk sahiplerine tesadüf edersiniz.. U - zun saçlılardan başlayın, tü alâgarsona varıncıya kadar her çeşidi vardır. Halbuki çocukların kıyafeileri ka -| dar saçlarına da itina etmek lâzımdır. |daha çok sabun tortusu olacağı etmek için de kuru ve temiz bir bez kumaşa sürtünüz. 3 — Tirnak fırçaları da ayni şekilde temizlenecek.. Yalmz bunun dibinde için Hiç olmazsa haftada bir defa başları -|biraz daha dikkat etmeli ve bu tortu- nı yıkamalı. Her gün saçları fırçalan -|ları tamamen çıkarmalıdır. malıdır, Esasen çocukta en çok itina e- ba eetf li dilecek şey sıhhat olduğu için burada ldn evvelâ saçın sıhhati gözönünde tu- tulacaktır. Gerek diş, gerek saç, elhise ve tıy - nak fırçaları sıhhate düşman olan pis - likleri temizlemek içindir. Onun için ev- velâ kendilerinin gayet temiz olması icap eder. Zira temiz olmazlarsa bu va- zifeyi göremezler. Onun için berber, ve yahut mani - kürcüye gittiğiniz zaman — tarakların, fırçaların temiz olmasına dikkat edin. Ve hattâ kullanmadan evve! bir defa gözünüzün önünde dezenfekte - ettirin veya yıkattırın. Zira iyi #>mizlenme - mişlerse bir çok hastalıklara sebep ola- bilirler. nun sevimli yüzünün sevimliliğini art- tıracak biçimlerde saçını süslemelidir. Çocuk saç modası umumiyetle büyük- lerinkini takip eder, Çocuk | saçı kısa, fakat gayet itinahı kesilmelidir. Bü - yüklerin saç kesiminin bozukluğunu ondüleler kapatabilir. Fakat çocuğun saçının kesilmesi hemen göze batar. Sonra çocukların saçlarına alelâca -| Resimlerini koyduğumuz başlar - size yip şekiller vermekte mana yoktur, O-|bu hususta rehberlik edebilir, Mevsimin en güzel en şık, şapkaları Geniş kenarlısı dab fazla uzun boylulafı| | diğeri hemuzun,hef? de kısa boylular içindir. 1 "hğ Büti Bi 4 fasa ; Bila 4 ,B kumaştan yapılabilir. Mevsim için X| keal tıracağınız pardesü ve yahut tay: hıd nüzden artan kumaştan bu şap Bbi - hele akşam mekteplerine gitmişt | hiy; niz - kendiniz mükemmelen yapab”') Çirm, siniz. Buradaki şapkanın kumaşı tazi fötrdür. Süsü sağ taraftan sol # tori rafa kadar tepeden uzanan kordedij kı | dan ibarettir. Her iki şapkayı da zeV'P da karilerimize bilhassa tavsiye & K riz. Beç u | h Pa kr misiniz ? r YA Giyim Modası Bu senenin modasında da bir ”ç nedir olduğu gibi ağır, haşmeılıw yoktur. Şık bir kadının heyeti p miyesi gayet hafif, hava gibi, uçüt cekmiş gibi bir tesir yapması Büzgü ve volan çok miktarda vermez.. bisenin muhtelif yerlerine dıklı?! ve yahut hasır örgüler de öyl Yakalar mubteliftir. Ufağı d& dır, büyüğü de.. Kullamları KW da muhteliftir. Glâseden tutunuz Ügif ar.. Hepsi mevcut... FA' vi lsın, ne kıd_âf *c» İ veya küçük olursa olsun hepw"_' h kim olan açık renktir... Koyu F” j lk:ı modası yoklür, CTEETmİREEÇTET A ÇESET ., EKREYE . EVER A R

Bu sayıdan diğer sayfalar: