16 Kasım 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

16 Kasım 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sSON POSTA Sayfa 11 Yeni tayyarelerimiz dün İstanbul üzerinde uçtular Yeşilköyde merasimle isim konan tayyarelerimiz halkın coşkun alkışları arasında havalandılar Karagoz edebıyatçı Karagöz, eski şüirleri roman yazmak yenileştiriyor, tarihi için ne İlâzımdır ? Bir perdelik muhavere Hacivat — (Perdeye gelir) akşı sun'un remzeder hüsnünde rüyet perdesi,» ezeldendir. hakikal perdesişe *Sireti surette mümkündür — temaşa | eylemek,» | «Hâil olmaz didei irfana suret per- desi.» Haceci hükmü Güzel bir uçuş Dün Yeşilköy hava meydanında İs-)lerin pervaneleri harekete başladı. Bu- tanbul halkının Türk Hava Kurumu-İnu müteakıp uçaklar yerde ve rüzgâr na yapmış olduğu teberrülerle alınmış | istikametinde 50 metre kadar gittikten olan 9 tayyarenin ad konma töreni ya-|sonra havalandılar. Halk uçakları pılmıştır. Törene binlerce halk iştirâk 'detle alkışlıyordu. Meydanın diğer bir ir. Şehir Meelisi âzaları, Türk köşesinden yeni tayyarelerin Yesimleri- |Hava Kurumu Başkanı ve üyeleri: mat- ni almak üzere bir tayyare ve beyanna- buat erkânı, ordu mensubini ve esnaf | ne atmak için de diğer bir tayyare ha« — Öğret de Kuruldu perde, Perde perde perde; Yükselttim sesi: Tükettim nefesimi... Hey!.. İnsanların içini Hacivat Mendiller yapmak için sana.. Bunu anlatsana!.. Şey, Tabip doktor, Evlâdını, piçini, Anlarım ben bre, Birdenbire, Bakınca suratına.. İrfan benim adım İrfan, Fan fan fan Dan Anlarım fanilâyı; Hey, Perde perde, Diye sokarım başımı derde, Hacivat — Demek böyle ha! öz — Daha. 8Sen £ Yen 'Wmuı süf hayır. vay dur, dur Hacivat — Uzun boylu ile mi ko - aksın, harlgi?.. öz — Hezeyan ar bugü var. affetmişsin ün edebiyatı, z — Tuhaf k n gafletin- M dacivak, Bek bond gönâr bir Hie'biE ki da dinle, Tanır mısın Abbası? Başında bir itfaliye tası, Var, Arar, Kendini dinletecek kimse, Her ne ise., Dinleyin, diyor, İşte şimdi söylüyor.. Hacivat — Bu nasıl şiir Karagöz. Karagöz — Basbayağı şiir, istersen bu şiirin eski edebiyatçasını da sana Söyliyeyim: ar mı Abbası bilmiyen yoktur;» «O sahabiyi dinleyin ne diyor..» Hacivat — Şimdi anladım. Karagöz — Bu bir şe; Var bak! Bir tane daha sö İnbiğe koydular gülü, İnbiğin bükülü, Tüp lerinden geçüp Küp İçine toplandı kokusu, Tortusu. Bunu duy, Sana oldu boy. Nazı aldılar; Demir tezgâhlı fabrikatar Un ufak, Ettilcr Ufak ulfak ulak, Haciyat — Bunun da eski edebiyat- 1 biliyor musun? Karagöz — Biliyorum ya, hiç bil - mez olur muyum, istersen okuyayım? Hacivat — Oku bakayım: Karagöz — (Okur). Buyu gül taktir elunmuş nazin İş- lenmiş ucu,» «Biri olmuş huy, birisi destimâl ç olmuş sana.. | — Hacivat — Yamanmışsın be Kara - aragöz Yaman ben değilim on- Onlar da kim? Tüttüristler. lay dili düzelesice ayol onlara Tü demezler, — Fütürist derler. Karagöz — Ne ziyanı var. Ha fütürist, ha tüttürist, dumanı doğru tütsün ye - tişir. Hacivat — Ka şimdi bir mcesini yapabilir misin? z — Hay hay söyle bakayım ]lı vat ıLıkln sana lâyık bu derin sütreyi muzlim,» «Lâyık bu tesettiür sana ey mazalim.» Karagöz — Şimdi ayni mısraları bir de ben söyüiyeyim, «Dangalak, Hacivat — Bana mı söylüyorsun? Karagöz — Yok canım, Senin söyle- diğin mısraları Fütüristçeye çeviriyo - rTum: Dangalak, Buraya bak, Sana, Sırtına, banışa, Lâzım böyle bir setre.. Derin sizin kuyudan tam yirmi kere.. Sana hey dangalak, Mezalim sahnesinin kulisinde ka- Takalak.. Hacivat — Mükemmel şey Karagöz. Başka bir şey söyleyim bakayım.. Karagöz — Söyle bakayım: Hacivat «Işkı derdile hoşem el çek ilâcım- dan tabip,» «Kılma derman kim helâkim zehri dermanındadır » Bu Fuzuliden iki mısradır. Karagöz — Böyle mısralar fuzuli Ha- civadım, bak ben sanm ayni mıisraları çevireyim de gör Çek elini, Kırımyayım belini, Haşum ben, Sarhoşum ben, Aşk derdile, Yapma bana hila Çek elini. İlâcımdan Acımadan, Öldürecek misin beni hey; Tramvaydaki kandöktar. Derman istemem; Ferman istemem; Ut istemem, keman istemem. Zehir zembeleği, Ceketi, pantalonu, yeleği, Bunun kendi dermanıdır. ünönündeki Vakıf hanıdır.. Aferin Karagöz yeni na- n.. Nesirde de böyle usta göz — Dur bakalım, o da belli el bir nesir parçası o - m istersen: — Dinliyorum oku! Karagöz — 365 gün süren yıllar, kahpe yürlardan daha vefasız.. Ki mürlüğe girmiş baht, bir kasırga gi Vum diye toz katıyor dumana o.. Ba- şım bir üre pervanesi gibi di yok. Baş Bu baş dönüyor. Dönüyor bu baş, Baş bu dönüyor. Hacivat — Bu nasıl nesir K Karagöz — Eksir gibi mıPemmel bir nesir. Hani Yakıp Kadrinin «Erenlerin ba- ğmdan» isimli kitabı yok mu o kitap- ta? «Yıllar yarlardan, yarlar yıllardan vefasız kara baht bir kasırga gibi, bu || pe başdöndürücü İş..> Diye bir parça var. O parçayı yeni nesirle söyledim. Hacivat — Karagöz, sen tarihi tef - rika yazmak istesen yazabilir misin?. iz — Oğlumun sayesinde öyle m ki okuyanın Pa:m-ığı ağzında kalır. Hacivat — Oğlunun sayesinde mi? Karagöz — Tabil ya, oğlum ilk mek- tebin üçüni anıfında — tarih okuyor, kitabımı arada sırada ben de karı: ştrı - yorum, Hacivat — Oğlunun kitabı tariht ro- man yazmak için kâfi geliyor mu? Karagöz — Çok bile. Oradan bir isim öğrendim mi kâfi, meselâ «ikinci Osman» diye bir padişah adı var, Bu yetişir. Bir macera yazarım, macera - nın kahramamı ikinci Osman olur. İşte nefis bir tarihi roman, Hacivat — Bu da anlaşıldı, «Yıktık perdeyi eyledik viran,» «Varayım sahibine haber vereyim.» Karagöz — Yıkıldı perde, Nerede? Diye sorma ha. Aha, Viranede.. Gene de, YVarayım bre, Vereyim bre, Sahibi olana haber, Birer birer birer birer... Birer birer birer birer... Mizaher kurumları mümessilleri törene davet- K bulunuyorlardı. kurumlar mümessilleri husust bir trenle Yeşil- köye geldiler. Tren Cumhuriyet Halk Pa bayraklarile — süslenmişti. Davetlilerin bir kısmı törene otomo- billerle ve otobüslerle gelmiştir. | Tayyare meydanında yeni alınan 9 tayyare — bir. — hattı müstakim istikametinde dizilmişlerdi. isti Esnaf nin Merasime tam saat 14 de |İmarşile başlandı. Bunu müteakıp T il Hakkı| ev |Hava Kurumu Başkanı İsma kürsüye çıkarak güzel bir ver- di. İsmail Hakkı çok alkışlanan nut- kunda halkın Türk Hava Kurumuna İkarşı olan yardımlarından ehemmiyet- le bahsetti. Bundan sonra kürsüye Şehir Mec- lisi âzasından Cemaleddin Fazıl çıktı. Ve şehir namına bir söylev verdi. Ce- maleddin Fazıl Atatürkün en son nut- İkunda hava kuvvetleri hakkında söy- İlemiş olduğu sözleri naklederek kuv- wetliabir hava ordusuna malik olmamız için asil İstanbul halkımın bu işde bü- yük himmet sarfettiğini ve edccegmı işaret ederek Ulu Öndere şükran ve minnet duygularını söyledi. Bundan sonra Yeş buru namına Yüzbaşı Kemal-kürsüye çıktı. Ve çok alkışlanan, kısa ve ateş-| li bir söylev verdi: iköy tayyare ta- «Bugün buraya sayın İstanbullula min Himmetile saf saf dizilen bu uçak” ların ad konma törenini kutlulamağa geldik. İstanbul bugüne kadar bir tay- İyare değil, bir filo değil, kuvvetli bir hava birliği teşkiline muvaffak olmuş- tur. Bu, İstanbul için, İstanbulun tari- bi için, İstanbullular — için çok büyük bir zaferdir. İstanbullular bununla ne kadar gurur duysalar haklarıdır.» Bundan sonra tayyarelerin kardelâ- ları kesildi. Bu esnada bando Cumhu- tiyet marşını ve diğer marşları çalıyor- du; Yeni tayyarelerle ilk uçuşu yapar cak olan zabit ve pilotlara hediye ola- rak birer Türk seccadesi verilmiştir. 9 tayyarenin isimleri sırasile şun- lardır: İstanbul balıkçıları, Beyoğlu, Fatih, Eminönü, İstanbul kasapları, İstanbul esnafları, Haliç: Eyüp, İstanbul. Halk tayyareleri gezdikten sonra uçuş elbiselerini giymiş olan rakipler tayyarelere bindiler. Bunlar: Yüzbaşı İhsan, Yüzbaşı Hakkı, Yüzbaşı Şeref, Yüzbaşı İhsan, Pilot Hayrı, Pilot Kâ- şif, Pilot Ömer, Teğmen Nejad, Teğ- men Ali Tekin idi. | & 9 tayyare 3 çerlik 3 fila teşkil et- mişti. Filolar Yüzbaşı Şeref ve iki İh: sanın kumandasında idi. Uçuş için bü| tün hazırlıklar bittikten sonra tayyare- |Brend! valandılar. Alrtık herkesin büşı Bavada, tayyâ: elerimizi seyrediyordu. Uçaklar muh- İtelif istikametlerde uçuş yaptılar. Taye |yareler uçuşlarına devam ederken han- garlardan birinde hazırlanan büfeden davetliler izaz edildi Meydanın üzerine serpilen beyan- nameleri halk kapışıyor ve merakla o- kuyordu. Bunların ekserisinde: «Ö- 'lüm kaynağı olan uçağı gene uçak ye- ner» cümleleri vardı Havadaki üç flo yirmi dakikalık bir uçuştan sonra yere indi. Çalınan Cumhuriyet marşile törene nihayet ve« rildi. Manisa, İstanbul ve Ankara ile telefonla görüşecek İzmir, 15 (Hususi) — İzmir, Mas nisa, İstanbul telefonu bir haftaya kas dar işlemeğe açılacaktır. Manisa, An- kara telefonu da aynı gü nişleyecek- ir. Urla cinayeti davası İzmir, 15 (Husust) — Urla Hâkimi İhsan Ziyayı öldürmekten suçlu avu- kat Yasin Fehmi arkadaşlarının emesine ağır cezada devam e- iş, iddia makamı - suçluların ber raetlerini Vılcnımıv Mısır Meclisi, Ingılız muahedesini tasdik etti Kahire ,15 (A-A.) Mab'usani meclisi: 11 reye karşı 202 rey ile yeni İngiltere-Mısır muahedesini tasdik et- ve miştir. Ankarada lik maçları Ankara (Ht her il sahada da lik m; Ankaragücü yapılan maç, 4-1 'Xmıarcg_m hbiyeti ile bitti. Güç! essir bir oyun gn.n' le Altınordu ği ndı-n Çankaya ve gâlib sayıldılar. KISA HABERLER Kral Kostantinin kemikleri — Dün Floransada Krajğ Olga ve Sofyanın ta e da- yapıları berto ile hükümet Tabutun — konulduğu h_unm de bulunacaktır. tren bugüm B âyinde —

Bu sayıdan diğer sayfalar: