25 Kasım 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

25 Kasım 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

diye bir tarz yok Ortaya atılan iddialar dünya güreşçiliğinde hâkim olan usuldür. Yazan : Seyfi Cenap Bir müddetten beri bir gazetede gü- Teş hakkında bir makale serisi neşre- dilmektedir. Bu yazılarda, güreşte Fin- lândiya sistemi diye bir tarz olmadığı, Macarların şimallilerden daha yüksek Büreşçi oldukları yazılmaktadır. Bu bir iddiadır; doğru olup olmadığını a- Taştıralım: Modern güreşin başlangıcını Paris- te Foliberjer Tiyatrasunda tertip edi- lep müsabakalarda aramak lâzımdır. Yarım asra yakın bir zaman evvel Fransada başlıyan Güreş hareketi git gide büyük bir alâkâ uyandırmıya baş- lamış, Parise dünyanım dört bucağın- dan gelen meşhur güreşçiler toplanmış- tı. Pek iptidai bir nizamname ile idare edilen bu güreşler bugün seyrine ta- hammül edemiyeceğimiz kadar basit Müsabakalardı. Bu güreşlerin en şaya- Vaktile şehrimize gelen Fin Güreşte Finlandiya sistemi anlıştır. Şimal güreşi, Şimal güreş metodu, bugün Bu usul masajı, jimnastiği, oyun tarzı ve taktiği ile büyük bir varlıktır. n dikkat eiheti maçlara iştirak eden dev cüsseli, harikulâde kuvvetli insan tiplerinin bir araya toplanması idi. Foliberjerde yapılan — güreşlerdeki Mahdut oyunları aşağı yukarı tesbit edebiliriz: Kafakol, kol çekme (Bras Roule), Kol kapma, yerde ve ayakta ters künde, tek ve çift kapanlar, bizim Büreşçilerin tatbik ettikleri göğüs çarp lazları, Arpin oyunu. Bu basit oyunlar- dan bugürikü parlak tekniğe geçişte â- Mmil olan kimlerdir? Bu terakki nasıl elde edilmiştir. Bu noktaları meydana Çıkarmak bize hakikatı gösterebilir. Güreş sırf dev cüsseli adamların yap tığı bir oyun olmaktan çıkarak iyi id- Mman elmiş çevik sporcuların moeşgul ol bir spor haline gelince güreşin tekniği değişivermiş, güreş bütün dün- Yyada ehemmiyeti gitgide artan ve çok sevilen bir spor şubesi olmak istidadı- Ni göstermiye başlamıştır. Meydana çı- kan modern güreş eski alafranga ile o derece fark göstermişti ki, yeni tarza 'Onu bu hale getiren milletin ismi izafe edilmiştir. Bugün Şimal memleketle- de (gittiğim Rusya, Estonya ve Finlan- diyada) beynelmilel adı Greko Romen olan güreşe (Fransk - Finsk), yani bi- ,zim alafranga dediğimiz güreşe (Fran- &z . Fin) güreşi ismi verilmektedir. 1925 senesinde Stokholmde basılmış ve eç lisanı üzerine yazılmış olan bir Büreş kitabında ayni isim kullanılır, Kitabın kabında (Den Moderna Brot- tningkonsten - Lârebok 1 - Fransk - Finsk Och Fribrottning) yazılıdır. Ter &7 - Fin ve serbest güreş bilgi kitabı). Finlandiyalıların güreşe sarfettikle- Ti himmet neticesinde —gürş tarzında Pek büyük bir değişiklik meydana gel- Miştir. Eski güreş usulünde hasmı yenmek için onu ezerek veya belinden kavraya- Tâk müvazenesini bozmaktan başka bir şekil bilinmezdi. Modern güreşin oyunları ise vücu- dün azami çevikliğine, bilhassa belin Çok müteharrik olmasına istinat eder. Hasmın sikletini kendi vücudüne isti- hat ettirerek, veya merkezi sikletini getirerek hasmı havada çe- vinmek, köprüler, burgu gibi güreşin Esasını teşkil eden oyunlar hep Şimal'i Ve hüsüsile Finlandiyalı güreşçilerin ;hlabtr caiz ise . icat ettikleri oyunlar- ir. Bugün şu veya bu isim verilmekte o- güreş oyunlarının — asılların- da bu oyunları kombine eden Sporcuların — isimlerini buluruz. farz — salto ve süples — dedi Oyunlara Linden ismi verilmiştir. Zira bu oyunu Linden ismindeki güreşçi icat Etmiştir. Tek ve çift kapanların ismi tek ve çift Nelsondur. Friman kafako- lu, Soorela kol kapması... Güreş tekniğinde en büyük devrimi Yapan güreş mühendisi ismi verilen cümesi: (Modern güreş sanatı - Fran- | Pinlandiyalı (Frimam) dır. Bu zat gü- reşe bel ve kalçalarla oyun almak pren sibini koyarak modern güreşin kurucu- su olmuştur. Bugün minderde gördü- ğgümüz oyunların mühim bir kısmını kombine eden (Frimam) a Almanlar (Bekannter Erfinder Ven Ringkamp- fgriffen) demektedirler. Bu ismin yanı- na (Kunstringer) ismi verile Yrjö Saarla'yıda ilâve etmek - lâzım gelir. Finlandiyalıların bu sahada faal bir şekilde çalışmaları, etcaflarındaki mil- letleri de fazla alâkadar ederek Finlan diya, İsveç ve Estonyadan mürekkep bir şimal grupu dünya güreş âleminin yenilmez bir kuvveti olarak meydana çılkkmıştır. Güreşi”yalnız oyundan ibaret farzet- mek bu sporu çok basitleştirmek olur. Bir güreş müsabakasında yalmız oyun görmek, işin sathinı görmek demektir. Güreşi teknik, taktik, idman sistemi gibi muhtelif unsurlardan mürekkep bir msele olarak ele almak lâzım gelir. Bugün Finlandiya Güreş tarzını benim semiş olan şimalliler dünyanın en par- lak güreş takımlarmmı yetiştirmektedir- ler, 1923 senesinden beri İsveçte çalı- şan Finlandiyalı antrenör Robert Ok- sa, kendi memleketinde tatbik edilen usüller sayesinde kuvvetli İsveç güreş çilerini, Finlandiyalıları yenecex bir hale getirmiştir. Dünya güreş âlemin- de vaktile ismi söylenmiş olan bu Fin- landiyalı antrenörün son aylarda has- talanması İsveçte derin bir teessür u- yandırmıştır. Şimal güreşçilerinin mücadele tarz- ları, onların yetiştiritme” sistemlerinin bir neticesidir. Şimalli güreşçiler yu- muşak, canlı ve yay gibi elaâstiki ada- le yapan Finlandiya masajı ile, vücu- da, minder üzerinde hayran kaldığı- mız çevikliği veren hususi jimnastikle ve Finlandiya hamamları sayesinde gü reşteki üstünlüklerini muhafaza et- mektedirler. (Olimpia - Zeitemg) gazetesi dünya müsabakalarına yenilmez takımlarım çıkaran Şimallilerden ezcümle şöyle bahsetmektedirler. B Olimpiyat güreş müsabakalarının ne tayici gözden geçirilecek olursa Olim- piyat galiplerinin Mstesinde, bilhassa Finlandiya ve İsveçlilerden mürekkep olmak üzere 25 Şimalliye mukabii di- ğer milletlerden ancak 7 kişinin ismi- ni görebiliriz. Biz buna hayret etmiyo- rüz ve bunu (1 inci Berlin ollmpiyat- larında aynen görüyoruz. Şimalli gü- yeşçiler, bugün hasımlarını pek bariz bir şekilde yenmişlerdir. Fakat burada biz Almanlara düşen bir memnuniyet cibeti vardır. O da bütün milletlere na- zaran Şimallilere daha iyi dayanabi!- miş olmamızdır. Görülüyor ki bugün güreşte üçüncü derecede bir varlık sayılan Almanya bile dünya güreşçiliğinde hors serte di- ye bir mevki verilmiş olan Şimal gru. mudur? landiyalı güreşçiler bir arada punu yenmek iddiasından pek uzak /bulunmakta ve bu grupa karşı az çok mukavemet etmiş olmakla tefahür et- mektedir. Berlinden dönen Fransız Federasyo- gu Genel Sekreteri Roger Supervielle gazeteye verdiği beyanatta ezcümle di- yor ki: «Amerikada olduğu gibi Almanyada da Şimallilerin üstünlüğüne şahit ol- duk. Zannımca bu sütundaki Finlandi- ya hamam'arile elde edilmektedir. Gü- reşte birincilik peşinde koşmak için normâl siklet snıfından bir sınıf aşa- ğıda güreşmek lâziımdır. Binaenaleyh zayıflamak icap ediyor. Bü zayıflama- nın da en iyi şekli Finlandiya hamam- Jarı ve Karaağaç dalları ile yapılan an- anavi kamçılamak ile elde edilmekte- dir. Bundan maada hamamlarda kilo- sunu düşen güreşçiler vücutlarındaki toksinleri atmış olduklarından teneffü sü cildi artmakta ve daha devamiı bir ceht sarfına imkân hâsıl olmaktadır. Fakat mesele yalnız hamamlarla bit mez. Antrenörler, çalışma metodları, minder üzerinde hasım değiştirerek sa- atlerce çalışmak gibi usuller de vardır. Olimpiyatlarda metot farklarını gö- rebilmeye muvaflak olan bu Fransız idarecisi de Fin ve Şimal metodunun üstünlüğüne işaret ederek bizim yap - tığımız gibi bu metotları inkâr etmek değil, mamleketine muvaffak olmak için hangi yoldan gidilmesi lâzım gel- diğini göstermektedir. En yüksek güreş tekniğini temsil e- den şimal grupu ve bunların içinde Fin landiya çok eski bir idman, teknik ve taktik an'anesine maliktir. Nası! ki bir çok millerlerde iyi futbol oynanması- na rağmen İngiltere bu sahada en kuv vetli teknisyenleri yetiştiren bir millet olarak sayılıyarsa, Finlandiyalılar da güreş şöhretlerini güreşte muhafaza et mektedirler. O derecede ki sporla iler- lemiş olan bütün memleketler antre- nörlerini Finlandiya güreşçileri arasın. dan seçmektedirler. Güreşte tecrübesi az olanlar için gö- rülmesi zor fakat müsabakanın bütün ruhunu teşkil öden en esaslı bilgi tak- liktir. (Güreş Tâbiyesi). İşte şimal gü- reşçileri, ayrt bir bilgi haline soktuk- lari, bu metot sayesinde her zaman ga- |lip gelmektedirler. Güreşte kazanmak teknikten ziyade taktik iledir. Bu a şimal metodudur. Bu metot mihder üzerinde kendini gösterir. Bu bilgiye vâkıf olmıyan milletler şimalli hasımlarının karşısında daima mağlüp olmaya mahküm kalmışlardır. Bazı mülletlerden fevkalâde bir ka- biliyet çıkararak binkaç sene kendi bay rağını beynelmilel güreş sahalarında temsil etmekte ise de muvaffakıyeti ge niş bir bilgi ve tecrübe an'anesine isti- Inaı etmediği için bu parlak güreşçi ya- şını” geçindikten sonra o milletin ismi Zirat bahisler: liraat sorgularına cevaplarımız Glediçya çiti masıl yapılır? - Kabıksız kabak çekirdeği olur mu? - Tütün yerine keten ekilemez mi? - Tütün kökenlerini tarlaya gömmek doğru mudur? - Zeytin ağaçlarına gübreyi nasıl vermeli? Glediçya çiti nasıl yapılır ? buksuz olan ve bu len yenmesi peli Ayvalıkta H. Başkurt soruyor: Köy- l_ıof,_n giden uhak_ ç(:şid. de çekirdeksir 'lünün her türlü ziraat sahasını, hattâ |-ÜZüm gibi:hususi bir nevidir. evinin çevresini korumakta başvurdu- ğeğ havalisinde Wkçî ğu tedbirlerin en ehemmiyetlisi muh- |: “__"'"k _tn’:_'_“m“““n tedarik telif tarzlardaki çitlerdir. Bunların ber | Y SUnCEr. a "e yıl onarilması, bazan yenilenmesi lü- Tütün yerine k_de"_*k"“_"î' mi? zumu da anu bir hayli emek ve masraf' — Bursada Hamdi Tekine: Tütün kalk- harcamaya mecbur-eder. Halbuki çit- | miş bir tarlaya keîğîı_ çk—md:te hıç bir lerin hem aşılmaz ve bozulmaz bir hal-| mahzur yoktur. Bilâkis bereketli bir | de kufulmasını, hem de mağrafsız ve | Pahsul alınır. Şu kadar var ki keten, emeksiz meydana - getirilmesini ileri sonba_h:ıı'ds ilk adarlarla beraber ek.la memleketler çoktan öğrenmiş bulunu- mek ister. Geçe kalan kel?nler_ soğuğa yorlar. Bu usulde; birtakımı dikenli - dny:mam:ysuk!anndan iyi nelı.ı:e vers , İZaçlar, Sınır üzerine sık sık dikilerek mezler. Halbhuki tütün kökenlerinin talt yındı;ı ve tepelerinden budanırlar. ladan geç kalkması bu işe imkân bıral ! ö aai maz. Onun için bence bu tarlaya ya : Budandıkça sıklaşan fidanlar, dikenle- | » / 0 / ekmelisiniz, yahut ta yazlık ke ; Tini biribirine Mmı:*du umu;l'n ten ekmeğe bırakmalısınız. | yaşılmaz ve geçilmez bir duvar meyda- ün Ağkenlerini tarlı e ina getirirler. İşte Glediçya ağacı bu EUda ilükea süüddur ? gömnicü, İmaksatla kullanılan en iyi ağaçlardan | »a L L l e Ka e lerini yan /biridir. Bazılarının yabani keçi boynu- ürip tirlaya gö k hiç te dağnı deş zu dedikleri Glediçya ağacının bıçak gi | » yi Bunlar toprakla uzun zaman Çü ybi h’“"“n dikenleri ve pek arsız bir | yiyemedikleri gibi tütüne ârız olan bit Jabiati vandır. Bahçenizin etrafına aÇa- | takım hastalık ve böcülerin de yaşa« cağınız bir hendeğin toprağını i'l'yf' masına sebep olurlar. Bunları toplayığ , yrek buraya iki sıra üzerine ve Çaprast- | | mak, gerçekten çok daha doğru bit Jama ellişer santim aralık ile çekirdek lerini ekmek ilk iştir. Onda: çe yi z Jderini ilk iştir. Ondan sonra genç Ü Tnsd fidanların büyümesine ilk sene zarfın- Zöytin W"'_,u"" e ga biraz itina etmek kâfidir. Her sene etmeniz yandan ve tepelerinden bir kısım bu- danarak muntazam büyümelerine ne- gzaret edilir. Az zamanda çitiniz mey- dana gelir. Son zamanlarda tesbih ya- pılan çekirdeklerine bu yüzden tohum- cularda rastlanmaz oldu. Maamafih si- ze bir mikdar gönderilmesini salıcısına söyledim. Kabuksuz kabak çekirdeği olur mu? Okuyucularımızdan 'Bay Necdet ka- buksuz kabak çekirdeği görmüş «bunu öyle hazırlarlar mt? Yoksa kendisin- den mi kabuksuzdur?» diyör. Evet ken dişinden kabuksuzdur. Çekirdeği ka-İ güreş âleminden silinivermektedir. Halbuki Şimal memleketlerinde tat- bik edilen ve büyük bir bilgi olarak meydana çıkmış bulunan idman ve vü metotları sayesinde di- tesadüf olarak sivrilen kabiliyetler şimalde muntazam ve € - cudü hazıri ğer milletleri min bir surette yetiştirilmektedir. Maksat yüksek kabiliyetli fakat, me- todu olmıyan bir adam peşinde koş- mak değil, senelerden beri üstünlüğünü ispat etmiş bir sistemi, arkasında bu kadar senelik tecrübesi ve mazisi olan bir metodu kavrayabilmektir. Şimal güreşi, şimal güreş metodu bu gün dünya güreşçiliğinde hâkim olan usuldür. Bu usul masajı, jimnastiği, o- yun tarzı ve taktiği ile büyük bir var- lıktır. Öyle bir varlıktır ki kendi üstün- | #ükim lüğünü bütün dünyaya fillen ispat et- ,bir hücurm esnasında Çankayalı Nevzat miş ve etmektedir. Ankarada heyecanlı maçlar yapıldı Çankaya, Gençler Birliği, Altın- ordu galip geldiler. Sürgün avı tertip edildi Ankara, 23 (Hususi) — Bu hafta An- kara spor hayatı çok canlı idi. Bir ta- gaftan at koşuları, diğer taraftan fut- bol maçları yapıldı. Günün en mühim karşılaşması Çankaya ile Muhafızgücü Arasında yapıldı. Hemen hemen ayni kuvvette olan bu iki takım milli küme- gde yer alabilmek için bütün gayretleri- Ankaralılara hakikaten müstesna bir spor zevki verdiler, Maç, hakem Refiğin idaresinde mümtaz bir seyirci kitlesi önünde sonuna kadar he- ni sarfettiler. yecanlı cereyan etti. İlk dakikalarda Çankayalılar biraz tutuk. Hücumları sağlı sollu Güç mu- bacimleri yapıyor. Bu gayret nihayet |5nci dakikada tesi | rini gösterdi. Çankaya kalecisinin hatâ| Mehmet Sabaner, köyde bu yüzden bir münakaşa çıktığını söylüyor, bazı« ları ağacın dibine vermeli, bazıları et- rafına vermeli diyorlarmış? Gübrenim herhalde verilmesi lüzumunun unutui« madığına sevindim. Bunu vermek tar. zına gelince derim ki; ağacın tamami- le dibine verilen gübre ona lüzumsua birtakım piçler verdirmeğe sebep oldu. Bu gibi istenilen faştdayı da temin et mez. Ağacın asıl kökleri gövdenin et rafında olduğuna göre gübreyi dibin. den öteye gömmek, hattâ dallarının öy- lumunca olan sahaya saçıp — bellemelt çok daha doğru ve faydahdır. Çiftçi —a Ti bir çıkışı, Muhafızgücünün ilk gölü Bu gol Çankayalılara büyük bir gay- tet verdi. Güç müdafaası bocalıyor. Üstüste hücum eden Çankayalılar, ni« hayet beraberlik sayısını yaptılar. Fakat beraberlikten sonra hücumla». rının arkasını kesmiyorlar. İşte ikinci göllerini de attılar. Ve ilk devre 2 - , Çankayanın üstünlüğüyle nihayetlen « di. İkinci devrede oyun fevkalâde seri başladı. Çankaya soldan, Muhafızgüciü gağdan hücum ediyorlar. , Güç akınları daha müessir, Gene sağ dan büyük bir süratle başlayan Güç a- kınlarından biri beraberlik sayısını gı« kardı. Vaziyet 2 - 2. Oyunun bundan sonrası Çankayanım Hüâkimiyeti altına girdi. Ve mükemmel takımına galibiyeti veren gölü güzel pbir kafa vuruşile yaptı. Bü suretle Çan kaya haklı ve temiz biş galibiyet kazan mış oldu. g Gençlerbirliği - Kırıkkale maçı Büyük maçtan evvel yapılan Gençler birliği - Kırıkkale maçını, Gençlerbirli ği 8 - O gibi büyük bir farkla kazan- di. Altınordu - Demirspor f Bu maçta Altınordunun üstünlüğü baştan sona kadar devam etti. Ve Al> tınordulular 5 - 2 galip geldiler. Selim Texcan Ankarada sürgün avı — - Muhafizgücü dün bir sürgün avı ter- tip etti. Bu av eğlencesine 90 kadar atlı iştirak elti. Saat 10 da Akköprü civarın. da toplanmış utlılara Muhafızgücü Ka- yautanı İlyas Tekçe hayvana binişin in. tizamı ve faydaları hakkında kısa bit gmüsahabe yaptı. İlk hareket dört nalla başladı. Av sa. hasının şimaline kadar dört nal devam etti. Orada köpekler avı çıkardılar, Fa- kat avın yakalanması pek kısa sürdü- ğü için idmana devam edilerek koşu orman çiftiiğine kadar dört nal üzeri- ne devam etti, Biniciler orada istira- hat ettiler. Bu suretle Muhafızgücü ilk binicilik hareketile mevsimi açmış ols “ dü

Bu sayıdan diğer sayfalar: