3 Mart 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

3 Mart 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

——— . .. . Oruç Reis düşman elinde! ğ NS TK Barbaros, kardeşi düşmana esir düşünce varını yoğunu satarak bir çok para toplamış, onu kurtarmak üzere Boduruma gitmişti. Şövalyeler 1000 altın istediler. Oruç Reis hürriyeti için bu kadar para verilmesini istemedi ve kendi kendisini kurtardı .. 66 O, Son Posta,,ya hayatını anlatıyor Barbaros Hayreddin, meşhur - ku - “Handanlarımız arasında kendi hatıra- finı yazdırmış olan bir kaç kişiden Tidir. Tarihi yapmasını çok iyi bilen, KESİ yazmasını ihmal eden eski Ti Vi şimdi daha ziyade ecnebi kaynak- “itdan öğreniyoruz. Hele denizcilik ta- Hbimiz için bu vaziyet daha ziyade Vardır. baptbaros Hayreddinin denizciliğe “Şlaması ve Türk tarihine dünyanın * büyük amirallarından biri © İtçmesi Oruç Reisin cesaret ç örile başlar. Bunun içindir ae ©S, (Gazevatı Hayreddin Paşa) ni “ altında kendi harplerini yazarken Ş Tüç Reisin harplerine ve maceral: 4 da büyük bir mevki verir. Bu vak'i Yi işte oradan alıyoruz: Mmrı kardeşin en büyüğü olan İzhak, idillide babadan kaldan evden ayrıl- Siyordu. Fakat önun küçüğü olan (O- ğî) Bemiciliğe ve ticarete heves et *"l_. kirk ayak uzunluğunda küçük ::fm edindi; Mısır ve Suriye sahilleri. f";:er yaparak mal götürp getir - şladı. .Sir gün en küçüğü, yani kardeşlerin u düncüsü olan İlyasla birlikte Trab- dde m limanına gitti. O sırada- Rados h;*“')da (Senjan) şövalyeleri -oturu - Yar üdı. Kuvvetli bir donanmaları medi ve Anadolu ile Mısır ve diğer Tî'm!ke!!er arasında gidip gelen & .dgemiı:înı batırryorlar, yahut e- iyorlardı. Rag 88 Reis Midilliye döneceği sırada ki ©S şövalyelerinin yirmi yedi çift h::kl'. büyük bir harp gemileri de o yılarda dolaşıyordu. Olda Oruçla karşılaştılar. 3 ÖÇ Reis düşmanın kendisinden en 16 A misli büyük olduğunu görmüş - t 0? göre göre yoldaşlarını ölüme kuşkliyemezdi. Bunun için biricik Ulüş yolu en yakın Türk kıyıları- g Ünmaktı. Bunu yapmağa h (* Sövalyelerin gemisi hem bü Reşlöm de pek hızli gidiyordü. Oruç y;"ğ gemisine yetişti, rampa etti Rejşat bir harp oldu. Türkler - Oruç dşvü:'vkumzndıgnüı olarak yiğitçe Bepgitüler. Bir çok vurulup öldüler, Sük ların #&rasında Oruç Reisin en kü- Be, ardeşi İlyas a vardı. Oruç Reis Sir edilerek zincire vuruldu. —İ'*ln Reis küçüktenberi Miğilli a - Rir da ve civar- adalarda yaşadığı hi :'ıı dili gibi rumca biliyordu. Ay. n"'amıı güçlü, kuvvetli, hoş ko- leç; Sok bilen bir adamdı. Radosta kapışlin — paylaşılması sırasında — iki w,ş_'"n hissesine düştü — ve ikisinin Hilgrek malı olarak zincirler — içinde Onu iya başlandı. Miy; elekin başına gelen felâket KA Biye Tüyulunca üçüncü kardeş o- Semay ” yani (Barbaros Hayreddin) Onu kurtarmanın çaresini dü - Rados rumlarından olup Mi -| e Hi Oturan birisine: 2ğ) b _r'i" bâ_mı bu işte yardım eder ve #$€n bin âkçe veririm, dosa gil | İlarda ayakları Dedi. Rum razı oldu. yee para alarak Bodrum kasabasına gittiler, Bü- tün mallarını sattığı için oldukça mü- him bir parası olan Hızır orada kaldı. Ona yardım edecek olan Rum da Ra- . Oruç Reis işi olms olarak kale de serbest dolaşıyordu, Giden Rum © çin- nunla g ni anl rel rüştü ve ne yapmak İiste . Oruç Reis karde ini çok takdir etmişt le mühim bir para ile nin onu satın almak iste Bunun atulmasını | öyledi. Ayni zamanda Radosta oturan Rumlardan Santerli oğluna: Beni satırı al, Vereceğin derhal ve fazlasile öderim, dedi. Bu adam ötedenberi Orucu sever ve ik yapmağa çalışırdı. Onun de- diklerini hemen kabul etti. Oruç Rei-| sin sahibi olan kaptanların oturdukla - ere gitti. O sırada Oruç Reis te on- ların önünden geçti. Santerli oğlu, kap. tana baktı: — Gel şu gelip geçen Tür! sat. Pahasile alayım! — Sahiden almak istiyor musun? — Elbet! İsternesem söyler mıyim Oruç Reisi çağırdılar. Fakat kaptan- lardan birisinin açgözlülüğü tuttu, ya- | hut Oruç Reisin milyonlar değerinde | bir adam olacağını belki sezmişti ki tamam bin tane (kızıl altın) istedi. O-| iurdu, olmazdı, derken esir alış vi şinden anlıyan hakemlerle - dan'şarak (250) altın kaymet - biçildi.. Kaptanm birisi razı olduğu halde diğeri razı o). madı. Hattâ bu paranın yarısın: derhal arkadaşa Ödiyerek Oruç Reis mile sahip oldu, Kendi evine getirdi. Ayağına bir demir daha vurdu ve ka Jenin hendeğinde toprak taşımak veya yeri kazmak üzere gönderdi Bütün ümitler suya düşmü vallı Hızır Reis Badrumda mer de kıvranıyordu. Bir kaç gün geçti. Bir gün Oruç Reis diyanlı kaptanla görüşmek is . yledi. Onun yanına götür - düler. Kaptan sordu; — Ne istersin? — Ya sen benden ne dilersin? Aya- ğımdaki demir yetmez miydi ki bana bir demir daha vurup hendek kazma - ğa yollarsın? — Bunlar bir şey değil. Sana daha çok demir vurup, d çok işkence ya- pacağım. Başına geldiği zaman görür. sün! — Bunları yapmakla ne istersin? O- nu söyle! — Sen beni bir şey bilmez mi >anırvf sın? Bir çok para ile gelen kar Bodrumda yatıp durur. Onun çok vermesine sen razı olmuyorsun! parayı bana tama - Za - ak-için- deşin | para 1 sana yanlış söylemişler. a düşmanlık güdenlerin işidir. On 'a inanma ve bırak ta kendi kendi mi satın alayım. — Ne verirsin? — Daha ne istersin? Rumelinin la » Güzel Fransız yıldızı Paris muhabirimize “ Güzel memleketinizi görmeği çok istiyorum. İlk fırsatta eğim , dedi ziyaret edec Paris, Mart (Hu: yatro mub — Paris t anlardanberi mühimmi Danielle Da rieux'nun tiyatro sahnesinle çıkması keyfiyetidir. Danielle ricux, kocası Henri De- coin taraf! yazılmış olan — «Les jeux dangereux» - Tehlikeli ©- yunlar « piyesini ilk defa Brükselde| muvaffakiyetle temsil eyledikten son- ra bu piyes, Parisin en büyük tiyatro- larından biri olan Th&tre de la Made- leinede oynamağa başlanmıştır. Sevimli san'alkâr, sinemada ol duğu kadar tiyatroda da muvaffak olmuş - tur. Tiyatroyu dolduran halk kendisini çılgınca alkışlamıştır. İstirahat zamanından bilistifade gü- zel san'atkâr tarafından kabul olun - dum. Parlak muvaffakiyetini - tebrikten sonra ken nden bahseden 18 birinci kânun 1936 tarihli (Son Posta) yı gös- terdim. Gazeteyi aldı. Yazının tercü- me edilmesini is ettim. lıldıza filimlerinin Türkiyede ka - edi. Arzusunu derhal -| Zandığı parlak muvaffakiyetleri anlat- tım ve memleketimize gelmek arzu - Ga bulunup bulunmadığını sordum. ben dedi ki Türkiyeyi çok severim. Güzel memleketinizi görmeği çok istiyorum. Fakat pek yakında Holivüda gidece - ğim ve beş sene kalacağım. Bundan dolayı bu arzumu hermnen tahakkük et- Üremediğime çok üzülüyorum. Maa - mafih ilk fırsattan istifade ederek Tür- kiyeye geleceğimi size vadediyorum. (Son Posta) namına kendisine - bir kaç sual irat eylememe müsaade iste- dim. Gülerek dedi ki: Maalmemnuniye! 'Türk gazetecis Cey İlk defa bir ile görüşüyorum. Siz! Kaç yaşındasınız? Lütfen söy -| ler misiniz?.. — Ben yaşımı saklamam. 1 mayıs 1917 tarihinde Bordeaux - şehtinde doğdum. Siz hesap edin! — Şimdiye kadar kaç filim çevirdi- .|iz ve en beğendiğiniz filimleriniz han- gileridir? — 19 film çevirdim: En beğendiğim filmlerim: Mayerling ve (Tatlı Belâ) dır. — Amerikaya gitmeden evvel film çevirecek misiniz?, — Evet. İki film çevireceğim. — Bir. Mademoiselle ma möre. ——— — mamını, Anadolunun da yarısını ve - reyim, Tek n elinden kurtulayım — Benimle alay mı ediyorsun? Ru- meli ile Anadoluda senin ne hakkın var ki? ; — Madem ki böyledir. Bodrumda ©- lJan malda ne hakkım ve hissem olg- bilir? Onu hesaba katarak bana bü paha biçmen doğru değildir. Ben sul- ğ ğ ğ Oğluyum. Gemiye koyup pazara gönder, ne kadar paha biçerlerse elbe; öderim. Fazla is- temiye hakkın yoktur, Buna pek kızan kaptan onu yeniden hendek kazmıya gönderdi. Az tama, çok ziyan verir sözünün ne kadar doğru olduğu bir defa daha belli olmakta gecikmedi. İkinci Beya- zıdın oğlu Şehzâde Korkud o sırada Antalya valisiydi. Her yıl kâhyasını Ra | dosa gönderir, esirleri kurtarma; pazarlık yaptırırdı. Bu sefer de gi Kırk kişi üzerinde uyuştul. sirlerin Antalyada ve diğer bir manda teslimi şart kılınmıştı. şövalyeleri üç gemi donattılar ve yola çıktılar. Gemilerden iki tanesi fna, diğeri ise Antalyaya ik: drüm tara- —-a Rados| 1 a Yıldızın bizzat imzalıyarak “Son Posta , ya gönderdiği resim Diğeri: Abus de confiancedir. — En çok beğendiğiniz sinema yıl- dızları kimlerdir? — Üç yıldızı çok, hem pek çok be - ğenirim: Marlene Dietrich, Greta Garbo Bette Davis, — Sinemayı mı, tiyatrdyu mu daha fazla seversiniz?.. Güze) yıldız bu suale çok güldü: Bu sualiniz neye benzer bilir mi- siniz? Hani çocuklara sorarlar: Ananı mı çok seversin? Babanı mı? Çocuk - lar: Her ikisini dedikleri gibi ben de her ikisini diyeceğim. — Sinemaya sık sık gider misiniz? — Fırsat buldukça Kaç senedir & ve iniz? — Oruç Reis Antalya tarafına giden ge -« mide zincirli bulunuyordu. Gemi o da bir burün altında demirledi. Ge - Micilerden bir kısmı sandalla — balığa ktılar ve biraz sonra müthiş bir fır- a çıktı. Gemiden gidenler geriye dönemediler. Dalgalar da gittikçe bü - yüdü. Gece herkes uyuduğu sırada fır- tınanın uğultuları arasında yalnız Oruç Reis uyanık: bulunuyor ve ayağındaki incirlerden birini kesmeğe ça du, Bir Çok uğraştıktan sonra buna mu- vaffak oldu ve ker attı. Yüzmesini pek iyi bildiği kaca dalgalara rağmen karaya çıktı ve he - inen oracıkta yere narak ana va - tanım mukaddes topr Sonra llk Bu bir de en yakın bir Türk köyüne gitt dığı evin kapısını çald onu giydirdi, yed ladı. Oruç R Ya da vererek n n sonra Hızır birlikte koca Cezair ve Tunu: zaptederek Osmanlı şladı. Eski Türk — Genizcilerinden birinin aşağı #ukarı böyle heye - maceraları vardır hak slerle Gevletine ba he cani Turan Can — Üç senedenberi. — Bu sahneye ilk çıkışınız — Evet. Bir buçuk ay kadar Brükselde oynadım. Şimdi Pa 'Temsil ettiğim piyes kocam tarafın - dan yazılmiştır. — Aşk hakkındaki fikriniz? — Aşk mı? O yaşamanın başlıca â milidir. — Ya saadet nedir? — Saadet... Saadet... Geçirmekte olduğum hay: » Saadeti size başka türlü nası) tarif edeyim? — © halde tam manasile mes'utsu nuz? — Evet! Tam manasilet.. — Feminist misiniz? — Evet, fakat bir şartla! O da «kâ - dın, daima kadın olmak» şartile.. Güzel ve çok sevimli y fazla taciz etmek istemedim (Son Posta) namına kendisine te * şekkür ederek ayrıldım. daha Semih T. “Romeo ve Jülyet,, filmine dair bazı rakkamlar Meşhur sinema yıldızı Norma Şcıu_r geçen sene Romeo ve Jülyet adında bü yük bir film çevirmişti. Bir müddet sonra şehrimizde gösterilecek olan bu film hakkında elde eylediğimtiz bazı 'malümatı okuyuücularımıza bildirece - n kullanılan le- vazımın 200 çini gimento, — 90 300 fıçı muh 100 fıçı çi pa 50 fıçı v görülen ziy alar ernik ür! Kullanılan filmin üzun uğu ise: 48,000 kilomettedir. Bundan ancak 2,500 metre kalmıştır. Üst Yara h at

Bu sayıdan diğer sayfalar: