19 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Payaslıl“ar belediye < kurmaya ı.,,’_"l (Hususf) — 3500 senelik bir bileç , Olan Payasta bir çok tarihi hara- < MEMLEKE'T — HABERLERİ çalışıyorlar İerdağı ardır, Elân kullanılan eski eser - tikizi &h mühimmi han, kale, cami ve en h mücmkulı— namile anılan deniz ratat Bi :;f-’l kalesidir. hak & 'nkulenin kapısının üzerindeki as- Stil Ve tarzı mimarisi bize bir fikir Yq% ir. İskenderi Kebir Serhas ile ı:_d;":'ıhux Mmuharebenin Dörtyol el- Tzin nahiyesinde Leçe deni - & Şöülde olduğunu iddla edenler var. büyay FENin büyük bir harabe olması, W büyük bir şehir olduğunu gös- ü V* bu iddiayi teyit etmektedir. );,'v.’ Ü tekenderin İsüs yani şimdiki A- Na âleç denen şehri harap edince Te olmak ve denize karşı hudut iği vazifesini görmek için Pa - recğnkule'vi yaptırdığı anlaşılıyı Böm gallar öteşle muba hane Ka ek tepecikler yapmışlar va bilâ- Blmiyaelar yabani zeytinlikler haline nliklerin 20-30 d ae Ermeniler tarafından kilise nemar, h y . 7 . (.m.m'—'P (Hususi) — Memleket has- Ş3 Zamanda çok tekemmül etmiş- Ü uaf eee dd k dS , Kulak, boğaz, burun mütehassısı Ziyaecd - '*n' Yeni bir. dir Maktav Ü di ı'"" temeli atılmış ve bahçe tan* Miştir. Ya::dı 40Lm hastanenin noksanları Seriyetle giderilmi Alman- | makineleri getirtilmiş, şuaba- U ihtiyaçları ve levazımı teda- Müştur, Başhekimliğe tayin edi- 1 Etfal hastanesi — öperalörü t hönüz geleli gok az olması- TMuhite kendisini ge Ye, dahiliye ve kulak, bo; Biritlöriiden eürekker, K bi reniştir. , hu den mürekkep olan po < bir ihtiyacı karşılamış iğin önü on birden ikiye ka- cilerle dolup taşmaktadır. .—' nh'k;m l leyi, » *Şen 'ğ:ıvî.ıj“ hastane kulak, boğaz, burun tay islığına tayin edilen Ziyaeddin Va Y zamanda diş hekimidir. *lq TUZ bu Pol doktor son dokuz ay içinde İiyay Pölükinlin iri t Yapın k, 172 seririyat ve 207 ame- » K bi iştır. 267 mühim ameliyattar | qım’:ll. septisemi neticesi ölmüş| N Tİ muvaffakiyetle yapılmıştır. l a Tni P bir tarzda sıralı- altına. — Meselâ Avrupa siyase- tinden bahseden bir yazının i Payastan bir teşebbüs edilmiştir. Bizim vakıf idare- sile Ermeni kilisesi arasında o zaman ih- tilâf çıkmış evkaf bunların Adananın | Büyük camisinin vakfı olduğunu ve Ra- mazan oğullarının vakfettiğini iddia et- miş ve bir memur gündererek zeytinliği | çtürmüş, hattâ saydırmıştı. Burası 10 sur bin büyük ağaçlı bir zeytinliktir. Bugün pek az bir masrafla yetişebilir bir halde olan büyük bir servet teşkil e- den bu zeytinliklerin harap bir halde kalması acıdır. Osmanlı imparatorluğunun en satvet- li zamanında, yani hicri 982 tarihinde Pa- yasın bugünkü kale, han ve camii yapıl- mıştır. O zaman Payas bir kadı tarafın- dan idare edilmiş 500 haneli bir kasaba imiş. Nalma tarihine göre halkı hükü - mete çok muti imiş. Yavuz Mısır seferi- ne giderken buradan geçmiş. Sonra Osmanlıların zaafından istifa - de ederek burasını Küçük Ali oğulları el- İerine geçirmiş ve Payas beyleri burada bulunan Yeniçerileri mağlüp etmişler, Payas ve Dörtyolu idareleri altına almış- lardır. Payas kalesi yakın zamana kadar ma. muriyetini muhafaza etmişti. Balkan har bine kadar bu kale ağır hapse mahküm o- lanların zindanı olmuştu. Balkan har - binden sonra hapisler kaldırı!mış ve har- bi umumiden sonra büsbütün harap ol - geee sa e ceneeseceneaRARA AAA SAA KA LA Mekamcererenesecesın Balıkesir Halk Evi bandosu Balıkesir (Hususi) — Halkevi bandosu ve caz takımı her gün bir parça daha in- kişaf etmektedir. Az bir zamanda büyük muvaffakiyetler gösteren caz ve bando takımı Balıkesirde büyük bir boşluk dol- durmuştur. Resim evin bandocularmı çok teşki]âtı Terakki eden güzel bir görünüş muştur. Payasta son üç beş sene içinde terakki başlamıştır. İskele — yapılmıştır. Postalar uğramaktadır. Payasın en büyük derdi belediye teş- kilâtıdır. Burada belediye teşkilâtı ku - rulması için icap eden yerlere müracaat edilmiştir. İskelede elektrik vardır. Tren ve denizle Türkiyenin her tarafına bağ- lanmış olan Payas yakında büyük bir in- kişaf gösterecektir, _E_'—skişelıirde İki hırsız Yakalandı Eskişehir (Hususi) — Beş altı aydan- beri Eskişehirde faaliyet yaptıkları anla- şılan biri erkek, diğeri kadın iki hırsız ele geçiril - miştir. Odunpaza- rı karakol kami - seri Zülfikar iki - de birde vuku bul makta olan hır - sızlıkların — failini yakalamak — için bizzat devamlı ta- Hırsız Kel Yusuf kibat yapmaktan geri — durmamiş ve nihayet hırsızların çaldıkları eşyayı de- po ettikleri evi tesbite muvaffak olmuş- tur. Bu ey arandığı zaman çalınan eşyalar meydana çıkmış ve failleri meçhul ka « lan bu hırsızlıkları da Kel Yusuf ile Fut- manın yaptıkları anlaşılmıştır. Adanada bir—şaki öldürüldü Adanadan yazıldığına göre geçer, sene Osmaniye hapishanesini delip kaçan şe- rirlerden Uzun Hasan Karayiğit köyü ci- varındaki dağlıklarda, jandarmalarımız- la yaptığı müsademe sonunda ölü olarak yakalanmıştır. ç Ölü olarak jandarmamızın eline geçen Uzun Hasanın üzerinde yapılan taharri - yat neticesi huduttaki Suriyeli bazı ça - bulcu elebaşılarile alâkasını güsteren muhabere evrakı bulunmuştur. Bu şerir İslâhiye kazasile Osmaniye arasında dört cana kiymış ve kaçtığı gündenberi İslâhiye ve Kürt dağı köyle- rinde müsellehan dolaşmakta ve halkı G Sül S muntazam kıyafetlerile göstermektedir. | zaman zaman tedhiş etmekto idi, Pazar Ola Hasan Bey Diyor Ki: — s*Ahmet Mehmedi bıçak- Tadı» diye bir havâdis çıkıyor, Hasan Bey — İkinci hava- dis birincinin ufak bir misali v olarak konuluyordur da... K — A Di DS kaza merkezi: Of Of dünyaya tüccar ve müteşebbis ihraç eden bir memleket parçasıdır, saltanatın cehil içinde bıraktığı Of Atatürk rejiminde terakkiye kavuştu 'Trabzon (Hususi) — Sürmene kaza - sile Rize vilâyeti arasına sıkışan Of a -« sırlık bir kaza merkezidir, Asırlık bir ka- za olmasiledir ki içinde eski ve yeni bir takım binalar vardır. Bununla beraber Ofta Kemâlist rejimi temsil eden öyle yenilik ve canlılıklar göze batıyor ki bir çok vilâyetlerimiz bile bu sahada Of- tan geridir dersek hataya düşmeyiz. Doksan iki bin nüfusu olan bu kaza on yedi kilometre kadar dar sahilli na rağmen iç taraftan oldukça geniştir. Kaza dahilinde yaşıyanlar san'at ve & - caretten ziyade ziraatle uğraşır. Son zamanlarda fındık mahlulüne de çok ehemmiyet veriyorlar, Bugün — bir çok çıplak toprakları halk fındık fidan - ları ile doldurmuştur. Of halkının ekse- risi ömrünü gürbette geçirmiye alışmış - tır, Bugün değil, sade Türkiyenin her ta- rafında, Amerikanın hattâ dünyanın het tarafında Oflu tüccar, esnaf, memur, ve san'atkârlara tesadüf edilir. Mübalâğa » sız diyebiliriz ki Of, Sürmene kazaları Trabzonun birer insan ihracat merkezi - dir. Dar bir arazi üstünde faal ve çalış- kan insanlardır. Burada çıkan kavga ve cinayetlerin ekserisi toprak ve arazı yü- zünden olduğuna bakılırsa halkın top - Tak muzayakası çektiği kendiliğinden an- laşılır. Yakın zamana kadar islâm âleminin her tarafına hoca ihraç eden ve kendini her tarafta dindar tanıtan bu kasabada adım başında bir cami, medrese, tekke ve zaviye ile karşılaşılacağı samlır. Fakat aldanmışım, ihtimal betim gibi Ofu içinden tanımıyan bir çok kimseler de aldanmıya mahkümdur. Koca kaza merkezinde tek bir medrese, tekke ve zaviye olmadığı gibi ibadet için yapılmış bir tek camiden başka bir şey de yoktur. Kazanın eskiliğine Tağmen içinde henüz mahalle teşkilâtı yoktur. Yerliler umumiyet itibarile köylerde otu- ruyorlar. Çarşı civarında esnaf ve me - Oftaki hamamın kapısı üzertndeki heykel murlar için hususi evler yapılmış, iki üç aile bir arada oturuy: , Şimdiye ka - dar kasabada bir hamam bile yoktu. Son yıl içinde yerli bir san'atkâr tarafından halkın ihtiyacını karşılıyacak şekilde çok güzel bir hamam yapılmıştır. Şimdi de bu hamamın yanında bir Halk Partisi bi- nası yapılıyor ki bugünlerde ikmal edil mek üzeredir. Saltanalın cahil ve taassup içinde ha- rap ettiği Ofa Atatürk rejiminde gelen her idareci iyi z ve eser bırakıp git- miş. Bilhassa bu sahada kaymakam Hâ- mit hakkile övülmiye lâyıktır. Kayma - kam Hâmit burada güzel bir hükümet konağı yaptırmakla kalmamiış, ayni za- manda Ofa Atatürk heykelini ve mey - danını da kazandırmıştır. Nahiyelere $o- se yollar yaptırdıktan maada Atatürk heykelinin yanında halkın istirahati için park şeklinde küçük bir bahçe de yap - tırmıştır. ——— KÜÇÜK MEMLEKET HABERLERİ 5——- Gümüşhacıköyde teftişler Gümlüşhacıköy (Hususi) — Vali Talât Ön- cel, jandarma kumandanı, hususl muhasebe müdürü buraya gelmişler, imar işlerini ve köy kalkınma hareketlerini gözden geçir - mişlerdir. Kültür müdürü Nâzım da yanın- da lik tedrisat müfettişleri! olduğu halde bu- raya gelmiş ve mekleblerde tetkikatta bu - lunmuştur. Gümüşhacıköyde İstimlâk tahsisatı Gümüşhacıköy (Hususj) — Kasabada açıl- makta olan ana caddenin icab ettirdiği is - tümlükleri yapmak üzere belediye bütcesine 6 bin lira tahsisat konulmuştur. Kütahyada elektrik Kütahya — Külahyada kurulacak olan bü- yük elektrik santralı için mütehasmslardan mürekkeb bir heyet şehrimize gelmiştir. Sane tralın şehre yed! kilometre mesafedeki Ak- köprüye kurulması tekarrür etmiş gibidir, Heyet aynı zamanda istimlâk edilecek yer « leri de tesbit edecektir. Çunakkalede zehirli gazler kursu Çanakkale (Hususi) — Halkevi salonunda Doktor Hüsameddin tarafından verilmekte olan zehirii gaz derslerinin birinci kursu bit miş ve ikinci kursa başlanmıştır. Derslene fTazla rağbet gösterilmektedir. Dimetoka nchiyesi Biga (Hususi) — Önceden kurulan Yeniçiftlik, Karahamzalar, Çan Pazar - köy ve Büyük Paşaköy kooperatiflerine ilâveten bu defa da Dimetoka nahiye merkezinde 2120 lira sermayeli ve 50 or- taklı bir kooperatif teşkilâtı — yapılmış, 2100 lira sermayeli ve 34 ortaklı bir şir- ket te Karabigada açılmış ve faaliyete geçmiştir. Bundan başka, Karanti köyü merkez olmak üzere Kozçeşme, Çınardere, De - nişment, Hisarlı, Selvi, Gürgendere köy- kooperatifi ortakları leri de bir kooperatif teşkilâtı yapmak ü zere sermayelerini hazırlamışlar, İktisat Vekâletinden dahi müsaade almışlardır. Evvelce kurulan - kooperatif şirketleri geçen mart içinde senelik umumi toplan- tılarını yapmışlar, sermayolerinin ziya - deleştirilmesi çarelerini araştırmışlardır. Bu şirketlerin sermayeleri arttıkça Zira- at Bankasınca olan ciroları da artacak ve köylüler bundan çok istifade göre « | cektir.