27 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

27 Mayıs 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

j 'îii DAĞ ı'ğ" — Amerikada güreşlerden evvel nam namaz kılan Ermeni pehlivan Âlibaba “HemTürklerden intikam alıyor, hem de Para kazanıyorum!,, demış t (Baştarafı 1 inci sayfada) ' z*b sko, bugün iddialarından — vazgeç- ir şampiyon oluşuna Tağmen, beni .“"'ad:ın fazla meşgul etti. İİk nazarı Ülkkatimi celbeden de, mükemmel türk- $& konuşması idi. Dilimizi nereden öğ- iğini sordum: — Ali Babadan! dedi ve izah etti: AÂli Babanın adını duymuşsunuz- h Evvelki sene Amerikada bu isim'e ş" şampiyonluğunu kazanan bu peh- an, İstanbullu bir Ermenidir. Burada İ&in müddet hamallık etmiş. Sonra git- Ammnda harp gemilerinde yedi kmhene askerlik yapmış. Amerikan &, İyesinin sıkı spor disiplini sayesin- mhşalı çok müstait olan bünyesini luıe genişletmiş, beslemış, irileş- Onu ewen güreş ringına ben çıkar- Eğer dürüst çalışsaydı, kendisine şampiyonluğu elinden ka- Fakat sporu, bilhassa güreşi vasıtası edinen şarlatan orga- telâkkilerine kanıp benden güreşçiliği hokkabazlığa döktü. danışıklı güreşler yaptı. bu işlere girişmekle kalmadı: 'Te-|" * bir tutam saç bırakarak kafasını © ile kazıttı. Upuzun ve kalın bir de bırakarak, suratma eksanterik kor- bir manzara verdi. Üstelik te kea- Müslüman, Türk diye tanttarak, Brdk ıurc.)ladm evvel dua okudu, x""lla.u. bir gün: H;m&lu dedim, çok medeni insan- .*iın Sen bu hareketlerinle vaktile ek- l yediğin bir millete çok fena pro- 0 Patanda yapıyorsun. Bu nankörlüktür. İri dişlerini göstererek sırıttı: .__Ben. Türkiyenin Samsun şehrinde- kler, harple zengin bir tüccar - b“bımıkw Jer (!) Ben şimdi bu ha- —ı’ lerimle, hem dünyanın parasını ka- yorum, het de Türklerden babamın amını alıyorum. Yani hem karmım 'Or, hem gönlüm! u""m. biraz düşündükten sonra: _::e olacak? diyor... Eğer nankör bir üği Olmasa, kendisine o kadar iyilik ı.__"* halde; bana haber vermiye bile diğer menecerierle, or- —:"hrkxıe anlaşır, birleşir miydi? Ş Ddıhııdyınk_ asıl mevzua - dönü- ğf ;ş!!i.!g;;gğg PP TF l —ı î'_ ben, türkçeyi ondan öğrenmiş- O, Amerikadaki Tiuılenn de söyle- Böre, tü ü rumca, ingilizce, rusça, biraz da yahudice bilirim. Yani b- nıüu.ı, merakım ve merakım ka- vardır! Yani türkçe öğ- Ç, Ali Babadan ziyade kendime Slî' da Pınsle greko Romen, ve 1920 —n:zS de de Amerikada serbest güreş < Şönluğunu kazanan koca Zibisko: diyor, binlerce pehlivan tanı- Ürtdereli ile, Kızılcıklı Mahmutla. M'hmetle güreştim. Türk pehlivan- N_n—hd?:uweumne ve doğrusuna müthiş ı:!h!îvıu yendirmek istiyorlardı. Uvaffak olmak için, baş vurmadık ""lhnzdııaı- k.“'kh trenden indirip, doğra ringe çı- he koca pehlivamı, daha fazla yo- "—a. k için, bir araba bile tutmadıktan istasyondan istasyona götürürken, Gı.u"::.nm hemen iki defa da yaya ii —lç “""İmıun kahraman pehlivan, o Gem kapısında gülmüş, ve: N ldik mi yahu? Ben de Parisi bü- —h W: sanırdım! demişti! hilelere rağmen, hatırla: ha li Hintli Gulâm, tam iki saat mez- Mh Uğraştığı halde, yorgun Türk Nğı Mi alt edemedi. Sonra da ikinci a teklifini kabulden kaçtı! "'*üıı' Viyana Üniversitesinin - Hukuk Muduı aldığı diplomayı gösteren, ,.(_ lıı' Püzuyla daha kolay alınabile- ı,q_ findığı için, güreş minderini, Salonuna tercih ettiğini söyli-İlmedi. yen hukukçu pehlivan, güreşi bırakışı- nin garip ve hoş sebeplerini şöyle anla- | m: tıyor: — Ben güreşten birçok para, birkaç şato, geniş şöhret kazandım. Fakat bir çok şeylerden kaybettim. Meselâ çenemi Kızılcıklı Mahmut dağıtmıştı, üç dışimi Kurtdereli kırmıştı. Gözlerim sakatlan- dı, burnum, kolum üçer, dörder defa k- rıldı. Bugün an parmağım da kırıktır. Ve anladım ki, bir parça daha devam etsem, masadan mermere düşmüş porselen va- z0 gibi param parça olacağım! Tam bunu anlamıya başladığım sıralarda da, âşık olmıyayım mı? Polonyalı alan zevcem 50 kila. Yani benim tam üçte biri liden bile korkmadım amma ondan düm patlıyor. Güreşte bir dişim kır maydı, kıyameti koparıyordu. Hiddeüni geçirmek için, ya bir manto, ya bir es- vap, yahut ta bir başka pahalı hediye 21- mak” lâzım geliyordu. Onun için, ringe çıkınca, bir yerim çizilecek diye korku- dan tirtir titriyordum! Bu yüzdendir ki, hatuna, kırılan dişle- rimin cezasını ödiye ödiye iflâs etmemek için mindere: — Elveda! dedim! Selime Tevjik Fransız parlâmentasunda edebi bir münakaşa Fransız parlâmentosunda herkesin | kahkahasile tatlıya bağlanan bir hâ - » Le Jourmal gaze- tesi hâdiseyi şöyle tasvir ediyor: «Mecliste harici siyasete alt bir me- sele müzakere edildiği esnada muhalif meb'uslardan biri ayağa kalkarak uzun uzun nutuklar dikten ve natıka » perdazlıklar yaptıktan sonra: — Ölmek, yaşamak sebeplerini kay- betmeğe müreccahtır vecizesini söyledi ve bu vecizeyi söylerken de sözün meş- hur Yusenal'e ait olduğunu ilâve etti. Blumun yüzünde sevinç izleri gö - ründü. Rakibi yanlış bir şey söylemiş, bir pot kırmıştı. Hemen kürsüye çıktı, uzun bıyıkları- nın altından gülerek: — Arkadaşım her şeyi doğru söylü - yor, yalnız bu sözün sahibini şaşırdı, o sözü Yuvenal söylememiştir, dedi. İş inada binmişti, muhalif hatıp a - yağa fırladı: — İddia ediyorum, © söylemiştir. Eğer benim del çıkmazsa meb'usluktan istifa edece « im fakat bay Blum başveküâletten çe- kilir mi? Bu sual büyük bir helecan tevlit et- t. Blum: — — Çekilirim... dadi ve sonra o veci- zenin sahibini söyledi: — Lucceral... Riyaset makamında otutan Heryo, ellerini yüzüne götürdü, edebiyatçı meb'uslar kahkahayı bastılar, Blum yanılmıştı. Vecize muhalif ha- tibin söylediği gibi Yuvenal'in idi. hm Blum başvekâletten istifa et- Sayfa 7 Zabıta işlerinde yeni bir keşif Bir adamın beş gün içinde tabanca kullanıp kullanmadığı elinin muayenesile anlaşılıyor Amerikada ilk tecrübe, eski bir vali ve general üzerinde yapıldı, generalin zengin Amerikada Kentucky eyaletinin sabık valisi General Henry Denhardt geçen- lerde polise telefon ediyor ve heyecanlı bir ses ile şu vak'ayı anlatıyor: General dul madam Taylor ile nişanlı| bulunmakta imiş. Nişanlısı yanında —Jılu-ı ğu halde otomobil ile bir gezintiye ka-| Tar veriyorlar. Bir koruluğun mınndm geçerken mehtabı seyretmek - istiyorlar ve arabadan iniyorlar. Biraz gezdikten sonra otomobile biniyorlar ve avdete ha- zırlanıyorlar. Tam bu sırada madam Tay- lor, kırda eldiveninin bir tekini düşür- düğünü söylüyor ve otomobilden inerek Bir iki adım atar at- lâh $ duyuluyor. General o- tnrrubıldmı fırlıyor. Madam Taylorun bir hendeğin kenarında boylu boyunca can- sız yatınakta olduğunu görüyor... Kadı« nn elinde generalin rovelveri — bulür- maktadır... Kendini öldürdüğü bellidir. General hikâyeyi bu şekilde anlattık- tan sonra kadının akrabaları tarafından tazyik gördüğünü, bunların izdivaçlarına mâni olmak için uğraşmakta oldukları- nı, intiharın bu yüzden vukua geldiğini Janlatıyor. rovelveri de cebinden haber- sizce almış olduğunu söylüyut. Telefon ile bu haberi almış olan polis | kom £ generale taziyette hulunur. İ Zabıt varakasında ölümün sebebi har olarak gösterilir. Fakat... generale haber » müdüriyete gel | Pati- | ra pol: rdisii yapılacağı diliyor. «Parafin» bildiriliyaor. Parafin tecrübesinin ne olduğunu hiç işitmemiş bulunan general Henry Don- hardt bunun ne olduğunu öğrenmek için hemen davete icabet ediyor ve Parafin | tecrübesi başlıyor... Generale sağ elini açarak düz bir satha vazetmesi tenbih edi r, Elinin üzerine | mayi halinde Parafin dökülüyor. Dökiü- Jen Parafir kuruduktan sonra bir ikinci ve bir üçüncü tabaka sürülüyor. Üçüncü Parafin tabakasının üzerine bir kat gaz idrofil sarılıyor, ve dördüncü parafin ta- | bakası dökülüyor. Az sonra Parafin kalıbı elden çıkarılı- yor ve konsantre halinde kezzabın içine sokuluyar... Vak'ayı anlatmayı burada muvakka- ten keselim ve biraz izahat verelim: Cinai vak'alarla meşgul bulunan — bir Amerikan âlimi şu keşifte bulunmuştur: Rovelver ve tüfek atılırken bu silâhlar- dan gaz halinde nitratlar husule gel tedir. Bu gazlar rovelver veya tüfeğin namlularından değil, fakat mekanizma- larından; mekanizmaların göze görünmi- yen aralıklarından intişar eylemektedir. Gazlar silâhı atan adamın elini ihata et- mekte, derinin bülün mesamatını kapla- makta ve tam beş gün kalmaktadır. . Katilden dolayı zan altmda bulunan bir adamın hakikaten Tovelvez kullanıp kullanmadığını anlamak için elinde nit- rat asarı aramak lâzım gelmektedir. Bu- nu meydana çıkarmak için de bir tek re- aktif vardır: O da «hamızı kibrittir.. | Fakat bunu olduğu - gibi kullanmada iki büyük mahzur vardır. Birincisi cikli #ena halde yakar, İkincisi: Su ile karıştı- rıldığı takdirde hamızı kibritte hiçoir toaktif kalmaz. Birçok tecrübelerden sonra bunun Pa- tafin ile kullanılması kararlaştırılıruştır. Parafin msıtıldiktan sonra cildin üzerine vazedildiği takdirde cildin fazla mikdar- da terlemesine sebep oluyor. Bu suretle mesamata girmiş bulunan nitratlar cil- din yüzüne çıkıyor ve Parafine yapışıyor. Roaktiften istifade temin edilebilmesi | için evvelemirde elin Parafin fle kalıbı alınıyor. Sonra kalıp açılarak — <hamızı | kibrit »e daldıriliyor. Tıpkı fotoğraf kâ- | Bıtlarında olduğu misillü nitratlarm iz- leri kalıbın üzerinde görülmeğe başla- tecrübesi | Fakat burada mühim bir nokta Üzerin- de durmak icap eylemektedir: Bu nitratlar küçük siyah benek- ler şeklinde gözükmektedir. Bu takdirde eline «Parafin» dökülmüş nayor... Jolan adamım beş gün içinde rovelver ve- ya tüfek kullanmış olduğu anlaşılır. Amerikada yapılan bu mühim tecrübe- or, |lerden yüzde yüz nisbetinde bir kat'i- yet temin edilememektedir. dür: » Amerikan tütünlerinden bazılarımnın içinde nitratlar bulunmaktadır. Bu tütü Terden yapılmış sigaraları kullanan adam- ların parmaklarında da bu izleri bulmak kabil olmaktadır. Diğer taraftan kimyevi maddeler kullanan adamların ellerinde dahi az çok nitrat eserlerine tesadüf ey- lemek mümkündür. Bu itibarla zar al- tında bulunan adamın sigara içip içme- dıızinı veya kimyevi maddelerle uğraş.p uğraşmadığını tesbit eylemek lâzım gel- mektedir. İntihar vak'alarını cinayetten ayırt et- mek için müntebirin dahi Parafın ile et- lerinin izi alınmaktadır. Şimdi General Denhardt'ın vak'asına Sebebi şu- Favdet edelim: Parafin tecrübesinin henüz ne olduğu- nu bilmiyen general bu tecrübeyi büyük bir dikkat ve sükün ile takip'eyler Nihayet elinin kalıbı üzerinde siyah benekler gözükmeğe başlar. Komiser generale yaklaşarak: «Kanun numınü sizi tevkife mecburum generalim» cümlesin! söyler. Generalde takat kalmaz. Usulen itira- za kalkışır. Fakat tecrübenin ilmi ve fen- Okuyucularıma Cevaplarım «Derdli bir şolör, Beğrik inızalı okuyu - yımız, hayat dalmi bir dövüşten ibarettir, gün olur ki bri dövüşte kısmmen mağlüp çıkunamız ve size her yer karanlık gelir, gün olur ki galip gelir - ginlz, yaşamağı seversiniz. Fakat yeter ki dövüşmekten yorulmayınu, dalma me - tin olunuz. Yarının ne olacağını, nasıl gü- vel bir istikbale kavuşacağınıı bilmezsi- niz. * Rizenin Pazar ilçesinden Gibistas köyün- den Bay Hazım Akaya: — Mektubunuzu baştan sona kadar o0- kuduk. Mesele çok karışık.. İddialarınızı ortaya dökebilmek içlm mutlak surelle bu iddialara ait elimizde vesaik bulunması Yüzım. Yalgız sizin anlgtışınızla hüdiseyi arnlatmaktan bir fayda görmüyoruz. En nişanlısını tabanca ile katlettıgı meydana çıkarıldı | ni nıılıxyıu lııhhndı kendisine lâzım gelen izahat verildikten sonra her şeyi olduğu gibi itiraf eder. Genç kadının kendisi ile evlenmesine kadının akrabaları taralından mümanaat edilmediği, asıl generalin bu kadın ile hiç evlenmek istemediği anlaşılır... Bu gezintiden birkaç gün evvel kadın generale müracaat ederek kendisini ye- gâne varisi yaptığını bildirmiştir. Cenc- yal de kadını bu suretle öldürmekle ko- layca mirasına konmağı tasarlamıştır. Eski vali ve Amerikan ordusunun ge- nerallerinden Denhardt'ın muhakemesi pek yakında başlıyacaktır. General için <elektrik sandalya» sın- dan kurtulmak ümidi pek azdır. Amerikada Parafin ile katili meydana çıkarılan ilk vak'a General Denhardt'ın- kidir. Bu suretle «Parâfin tecrübesi» zabıta- nın en mühim bir silâhı olacak demektir. 0.F. Dursunbeyde arazi tahriri Dursitabey (Hususi) — Arazi tah- rir hey'eti, burada, şimdiye kadar, 45 cüzütâmın tahririni bitirmiştir. Şimdi, Gökçedağ nahiyesinde faaliyete devam etmektedir. İki senede bitirilmesi lâ - zim gelen tahririn arazinin dağlık ye sarp olması dolayısile bitirilemiyeceği anlaşılmıştır. Bunun için, tahrir iki se- nede ikmal edilmek üzere, ikinci bir komisyonun teşkili kararlaştırılmı Geçenlerde gelen tahrir Kâzım, yapılan mesaiyi tur. müf; iyi bulmuş « iylsi mevzuu bahselliğiniz Tüccarla ida « reyi dava etmektir. Çıkar yol — nihayet budur. * Mersinde Bay Besim Gunguta: Yeni bir Istida İle Adliye Vekâletim baş vurun ve hakkımızı isteyin, Bu ma lede hâkkmızın teslim edilmesi için möv- cut olan pürüzlü noktayı isale etmek lâ- zıumdır. * Zonguldukta Türk İşellerine: Bu meseleyi müşterez — bir mektupla veya İktisat Vakü- siye ederiz. Pendikte hat boyunda Bay H. Üstüne- « - Anlıyamadığımız bir sebeble mektu- bunuz bize tam bir ay gecikerek geldi, bu ltibarla da hâdisenin zamatıı geçmiş ol - du.

Bu sayıdan diğer sayfalar: