11 Eylül 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

11 Eylül 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Sayfa Son Posta'hın siyasi tefrikası 22 WTalât Paşanın Talât Paşanın verdiği izaha harbde Aimanya tarafının son günleri Yazan : Arif Cemil ttan sonra herkeste, Umumi iltizam edilmiş olmasının bir zaruret halini aldığı kanaati kökleşiyordu «Anadoludaki iktısadi lavizlere ge- Hi gerek Pransa hariciye nezareti, e İngiliz kabinesi tarafından ka- bul olunan fikre göre bu hususta şim- diden kat'i beyanatla ortaya çıkmak tehlikelidir. Çünkü bunu yaparsak İs- tanbuldaki Alman tarafdarlarının eli- ne bize 4 kullanabilecekleri bir si- lâh vermiş oluruz.» Bu ne demektir? Şu demektir ki şa- yed iktisadi tavizleri şimdi mevzuu bahsadersek bunlar © kadar Main yetsiz olacaktır ki İstanbuldaki Alman! i$ayı, maliye nazırı Cavidi ve hattâ Ce-'man onun kendi #darları onları bize karşı bir silâh anacaklardır. mek k kull lâzım gelirse müsaadekârâne gibi görünen devlet Rusya idi. zim Almanya tarafında har- memizden doğrudan doğruya o arrır olacaktı ve oldu da! Halbu- nsa İle İngiltere, Rusyanın o 7a- hiri müsaadekârlığına da razı olmu Tardı. Yeni Fri hariciye nazırı Dek-| kase bizi kendi taraflarına celbetmek! di tmek istiyordu. bulunuyor- Adalar meselesini le- la açıktı. Gei sne İsvols.! ça gönderdiği 27 ağustos telgrafında Fransız noktai naza- i y bitaraflığa icbar etmek apılan bütün teşebbüsler akim n sonra şimdi Bulgaristan nez-| z şiddetli teşebbüslerde bulunma- ü sayede Bulgaristanı stanla Di Türkiyeye karşı 1 zedler arasında fikir ihtilâfları vardı. Fakat hemfikir olanlarla ayrı fikir besliyen- leri yalnız efkârdaki tezadlardan dola- yı değil, başka bir nok'ai nazardan da ayırdetmek lâzım gelir. Kabinede mi kiki ittihatcı arkadaşlar da vardı, hat ve terakki ile olan alâkaları, ü rine aldıkları, daha doğrusu kendileri ne tevdi edilen vazife dolayısile ittihat ve terakki ile beraber çalışmaktan iba- ret olanlar da. Meselâ biz, sadrâzam Said Halim pa- İmal paşayı doğrudan doğruya ittihat ve terakki ile alâkadar saymazdık. A- ma onlara yüksek vazifeler, na: lar verirdik. Bu zibniyetin Kökünü meşrutiyetin ilk devrinde aramak icab eder, Meşrutiyet ilân edildiği zaman o güne kadar meşrutiyet için h ml tehlikeye koyan bizler, birdenbire üs zerimize çöken ağır mes'uliyetlerin yü kü altında ezilmeğe başladık. Meb'u- san meclisi toplanacaklı. Meb'us inti- habı yapmak lâzım geliyordu. Bunun ii meşrutiyete sadık namzedler Bu nam- berkesten biz ok “İmalıydık. Halbuki ce âdeta hepimiz ürküyordu i luk yapabilir miyiz diye tereddüd edi. yorduk. Onun içindir ki i Kâmil paşalar gibi Abdülhamid d ne mensub adamlar sadaret mev kaldılar. Onlarla çarpışmak İt hasıl oldu. İşte bu va zele Said Halim paşa ve Cavid ,(hat ve terakkiye yakın zatların â muza katılarak bizimle beraber ça “'malarına kadar vardı. lerhal r.» tavizat verileceği vaad olun-j nazırının telgrafı bildirerek | i | Yunanistanla beraber| sevketmek için Bul- b ların ve Yunanlıların he- tavizler vaad etmek kâfi değil rlar, bizimle beraber geldik! takdirde Trakyada derhal Türk 8-! he Enos.Mi sahaya sahib olmalıdır. svolski, Fransız iye bu fik rini 29 ağu bir surette Eşi leri Tazis zanan bütün lar» G Paris takınılan sahte ülüyor ki muvaffakiyet - zerine Bulgar - sefirimiz Rıfat pa-| ye nazırı Delkase İle âkat esnasında na- şa Fransız konuştu. Bu mi Osmanli devletinin tamamiyeti mülkiyesinin muhafazası, Fransa için k bir akide değildir.» demekten çe-| İ nın verdiği bu izahatı ar- bir alâka ile dinliyor te Umumi Harbte Alman- n iltizam edilmiş olmasının aldığı hakkında ya- aat uyanıyordu. Yal- nız bazıları «Bitaraf kalınsaydı memle. ket bundan daha ziyade istifade ede-| cekti» demekten kendilerini alamıyor-| lardı. Bunlardan biri Telât paşaya şu suali sordu: | — Paşam, kabinedeki arkadaşlarınız! arasında harbe girmek veya bitaraf kal larında fikir ihtüâfı mevcud lenirdi. Tabii bunların ka-| | lardı. Herk ya tarafın ihtilâflar çıktı mı, çıklıysa sonradan ıl bertaraf edildi? le ları tavırlara benziyen bir tav da kı larını çattı. İhtimal ki o anda 1914 şe. nesinin ağustos ve eylül ayları zarfın- da geçen hâdiseleri hatırlıyarak canı sıkıldı. Fakat, bir müddet düşündük- ten sonra ti r güler yüzlü tavrını ta- kınarak de | — Time kabinedeki sss) iye hattına kadar u -İg; gi zaman nmüyor Umumi Harb patlak ve: belki bu zatlar bizim gibi di lardı. Bu bir kanaat me: i şlar kanaatlerini b le kanaat edip harice karşı açılmamış olsa idiler daha iyi ederlerdi. Onların ağustos ve eylül 1914 deki h takib edebilmek için gene itilâ lerinin aralarında teati ettikleri nota- amı ele alalım. Rusya- efiri Giers'in Petersbur- tos tarihli telgrafa na- zaran bokılız Rus sefirine ne diyor: «Sadrazam, Avusturya sefirinin Tür-) ile beraber harek fakat kiyeyi Avusturya e teşvik etmeğe çalıştığını üya müsbet tekliflerde amma ba- na «mahrem» olarak söyledi. Türkiye- en uzak ae kanaatini gü. ünü de ilâve etti, Cemiyet âzasından hükümeti üçler ittifakına Ik *ihaka mecbur etmek istiyorlar. Fakat hükümet, siyasi maceralara atılmağa razı olmaktansa istifa etmeğe hazır bu- lunduğu cevabını vermiştir.» İşte bu telgrafname hükümetle itti- hat ve terakki arusında bir zıddiyet bu-|” lunduğunu meydana vuruyor. Bu zıd- d haddizatında mevcud bi- le Avrupanın bunu böyle bil i ki tiydi. Aynı selir 2 ağustos tarihli 'telgra.| fında diyor ki: mas (Arkası var) Sİ Nöbelel Fezaneler Bu gece nöbetci olan eczaneler runlar- dır: İstanbul cihetindekiler: (Ziya Nur Beyan (Radyan), Benli m). Eyübde; (Arif Beşir) (Vitali). Şehremininde: adebaşında: (İ. Hakkı) (Kemal), Küçükp; si). Bakırköyünde: Cİ Beyoğlu cihetimdekiler: İstiklâl caddesinde: (Dellâ: başında: OKinyoli). Karaki yin Hüsnü). İstiklâl caddesinde: ciyanı. Pangallıda: (Nargileciyan). şiktaşta: (Süleyman Receb). Sarı (Osman), Bokariçi, Kadıköy ve Adalardakiler: Üsküdarda: (İskolebaşı). Kadiköyür (Modu, Merkez), Büyükadada: Rıza), Heybelide; (Tanaş). (Limon Be- de: k senelerde Said ve | SAN een “TARİHİ | Il | TEFRİKASI | İ RAE ji seni Resim Özren | | Rüstem.. Tehmineyi yolunun üstün-| de göreceğini hatırına getirmediği için| kızın yanından alâkasız geçiyordu; fa- kat arkasından güzel endamını gördü- ü kadının ne bakmaktan kendi. ni alamadığı için birdenbire dönmüş, bakmıştı. Rüstem.. kızın yüzüne baktığı za ne bakmasından zi-İZ yade sapsarı yüzünde uçan mahzun İtebessüme şaştı, Gözlerini önüne dön- İdürdükten sonra i bu kızın kendis e ru, bu ceylân bakışlı sapsarı, fakat çok İgüzel yüzdeki şekle aşina !hatırladı. Kimdi? Bunu birdenbire an- lıyamadı. İçinde kabaran bir merakla. tekrar başını çevirip baktı... TTehmine.. o sırada, hicab ve his buh- ranını atlatmış. biraz kendini topla- mıştı, Yüzünün sarı rengi yerine pem- İbelik gelmişti. Nazlı bir tebessümle gü- madan durdu. Kalbi bir şey düşünememe yeceğinde müterei 'leri kızın yüzünden ayrıl aczı içine kaldı. nıyordu. Ni- tanımıya, tesadüfün bu İ müstesna lüMundan istifade ederek en in hürmetlerimi ve en hararetli his lerimi arzetmiye mecburdum. Bana bü- k bir nez aketle kusurumun büyük- nan bir hicab baki titriyen sesile ce içinde yesile hâl — Asiylâne iltifatlarınıza İderi metli misafirimizi mel bizim vazifemizdir. Diye cevab v Kızla delikanlı, birbirinin karşısında bir an önlerine bakarak süküt ettiler. Sonra, ikisi de tereddüdlerinden silkin- diler. Bir anda, başlarını İ gözgöze geldiler. Kız.. Rüstemi sevdiğini anlatan ba- rla bakıyordu. Delikanlının bakış İlarında Tehmineye karşi duy rin hayran si de, bu anlaşma fir: kaçırmam, k örzusu- nun heyecanı iç Si gene hü. kümdarın kızı açtı. Rüstemin hatırıpı sordu. Bu suretle konuşmalarına cere- yan verdi Rüstemle Tehmine, 5 kapısına kadar: yanyana Şundan bundan bakışlarında, «seslerinin nde gönüllerile de anlaş- yın selâmlık yürüdüler. iğerine 'Tehmine,. Rüstemden ayrılırken bü- n cüretini toplıyarak — Asilzâde! Bahçeye hiç çıkmı İsunuz! Ben.. memnun olacağınızı dü- İşünerek bu akşam sofranızı bahçede kurdurdum. Ağabeyim, bu fikrimi be- dendi. Kusur etimse affınızı m Dedi. Rüstem, kızın bu nazik alâka- $ına tekrar lekrar teşekkür etli ve kız- dan ayrıldı. * O geceden sonra bahçe safaları bir. birini takib etti, Rüstem, gündüzleri de| Tehmine ile görüşmiye vesileler buldu. On beş gün geçmeden kendi aralarında anlaştilar. (Kiz, arzusunu annesine anlattı, Delikanlı da, bir şarab âlemin-| ie, şehzadeye hislerini açtı Semengân hükümdarı, Rüstemin şök retini bildiği, ahlâkım ve zekâsı için karısı ile oğlunun t sutlarını büyük bir memnuniy ui etti. chirde düğün hazırlıkları Civar hük arlara, der #tnameler gönderildi Zâl.. oğlundan gelen uzun bir mek- tupla bera! olduğunu | urunuz sultanım! Kalbimin kaldırarak ilİran payi bahsetmekle beraber! “lemsalsiz kahramanlıklarla tem. .İhükümdarı bu vaziyetten “mir verdi. İrana umumi bir vali tayin! ebey-| er Semengân hükümdarı -)müteessir Rüstemle Thmibi sarayın eşlik kadar yanyana yürürke! bakışlarile birbirlerini sevdiklerini ni göstermiye çalışıyorlard nın dâvelnamesini ölmon; biz, bir an şaşır.) Rüstem de Efrasyaba karşı birdenbi dı kaldı; fakat oğlunun zevce intihabın-| kıyam edecek halde bulunmuyoriz daki isabetini takdir ettiği için çabucak) Onlar, bu on iki senede, bütün kendini topladı. Bu izdivaçtan büyük|dolaşa dolaşa, halkı yavaş yavaş ki bir memnuniyet duydu. Bir hafta için-İve harekete ha; makla vakit gi de en zarif kumaşlardan, en kıymetli|diler. Nihayet; bütün İranlıları ayal mücevherlerden, cariye ve kölelerden| kaldırdılar. Midya devletinin Lidya mürekkeb emsalsiz hediyeler hazırladı.İlarla harb etmesinden istifade eğ! Zabulislanın ileri gelenlerini yanına a-) Efrasyabın kuvvetlerini ve mer” eb larak muhteşem bir alayla Semengan|rını keserek İranı istilâ boyundu!” hükümdarının payitahtına hareket et-İğundan kurtardılar. ti İran kurtulunca, ölen hükümdi? Semengân hükümdarı, Zâli, üç gün-|yerine geçirilecek bir hükümdar? b lük yerden karşıladı. tiyaç göründü. On iki sene evvel Ö Düğüne iştirak etmek için birçok de-| Nuzerin bütün âilesi efradı öldürÜ jrebeyleri.. Türkistandan, Çinden hü-|düğü için o aile arasından tahta 8 kümdarlar da geldi. Gelemiyen dere-)cek kimse yoktu. Z44, İranın ileri #5 beyleri, hükümdarlar çeşid çeşid hedi.İdiğer iki kahramanı «Karn» ve “Sİ yelerle heyetler gönderdiler, Haftalar-| vad» ile müzakere ederek her 089" ca devam eden düğün şenliklerinin a-| Efrasyabın elinden kurtulmuş ola" p sleri, Semengün ülkesinin hududla-| ki hükümdarların torunlarından 7 rını aştı. Tehmine ile Rüstemin bahti-| «Gerşaseb» isminde iki şehzadeyi mi? yarlıklarını ber tarafa ilân etti. tereken hükümdarlık etmek üzere ir Zâl, Semengân hükümdarına bir 8y)tahtına geçirdiler, r olduktan sonra, gelini-ile öğ! Bu iki zat, İranm karma karışık * na saadetler temenni ederek Zabulista-| ziyetini ıslah etmiye muvaffak olan” ina avdet etti. dan öldüler. Bunlarm ölümü ile i * asırlardanberi idare etmiş olan Pi$ üstem.. alti ay genç, dilber karısı) yan sülâlesi münkarız oldu. Tehmine ile tatlı, coşkun bir aşk ve he-İ İran. hükümdarsız kalınca, her de. yecan içinde yaşadı. Hükümdarla karı-| rebeyi, kendi ülkesinde müstakil ve oğlu genç kahramanı o kadar S6-İ halde yaşamıya başladı. Bu hal, İ ie rlavdı, ki memleketine avdetine bir| devletinin orladan kalkmasına deli türlü razı olmuyorlar. avdetini tehir) ediyordu. edecek vesileler bularak sarayda kal) Zal İranın bu scıklı halini ıslah si ağam ra çareler düşündü. En mühim mese » Rüstemin en çok canını sıkan şey, OT-İ ranı bir hükümdarın idaresi altini” tada dönen havadislerdi. Bu havadis! toplamıya lüzum vardı. Zâl, bir #, re göre, Midya hükümdarı oEfrâsy İ Menuçehrin «Keykubad »i isminde | İrana saldırmak için hazırlanıyordu. O,| İetnilik ii Elbürz dağla v) bu haberli önünde 8 Pula > er önünde sabırsızlanıyor.) m âbede çekildiğini, orada ibac düşmanı hududde j ı karşılıyamıyacağına | eyl bulunduğunu haber aldı. Oğlu i üzülüyordu. Memleketine gitmiye heri, irmi di z temi onu alıp getirmiye gönderdi. karar verişinde, kayın babası hüküm- bad i i yril dar onun önüne dikiliyor. havadislere POND o ği ehemmiyet vermemesini.. bunların mü-| “ a el ke si ” baliğalı şeyler olabileceğiri çin, dünya zevkinden ve saltana' İİ ea > sından uzak kalmak, son senelerin! r.. biraz daha bekleme: çori” Ni ) “İ dai 5 geçi ist onu hareketinden menediyordu. nı rahatı işinde geşieik ME id k Rüstem, ona pek ş Rüstem.. bir gün £ babasından bir lükle İran de" mektub aldı, Bu mektubun bahsettiği nin tahtını kabul ettirebildi. hakikatler önünde Rüstemin gözleri Keykubad, temiz yürekli, çıldı. Efrâsyabın orduları şimalden ve hırsına meclüb bir hükümdar ol rbdan İran üzeri için çabucak İranlıların sevgi ve va tarafı yıkıp , İsını kazandı. Bu sevgi ve saygı SAY # itahtı, sa de memleketin birliğini temin © d dareye intizam verdi. Her işi büyük” wi adâl etle gördürecek tedbirler it ipe g ti İran, onun zamanında yenide” fah ve kudrete karıştı. id Zâl, seneler geçtikçe. yaşı iler! i için inzivaya ve İsti irahate çekildi. ii tem, Keykubadın en büyük yar” .# Tehmine, temle beraber larından b aber gitmek istediyse de delikanlı İranın teh Kişvad ve Mihiab ismindeki likeli etini onun ramanlar hükümdarın ve İran be şimdilik Nimruza bulmadı. l zevk ” /IH tanat hânedanı teh. Rüstem.. hazin bir veda merasimi İ- çinde karısından ayrıldı. Kayın babasi- le kaynanasının ve kayın biraderinin yaşları içinde memleketine dönmek çin hareket etti. Rüstemin gidişi, sarayı matem için-| de bıra! a Mi 8” 0 canla başla çalışiY” | vaziyı ri (arkası Harb, birkaç ay çok şiddetli cereyan etti. Rüstem, babasile beraber en tehli-| keli muharebelere iştirak ettiler, Bil-| hassa Rüstem, her girdiği muharebede iz et-| ti; fakat harbin umumi vaziyeti, Zâl ile) Rüstemin kahramanlıklarının re| vermesine inüsaade etmedi. İran ordu- ları, birkaç meydan harbinde bozul- duktan sonra ric'ate mecbur kaldılar. Bir gün, Efrâsyab ordusunun başı dn Esfahana girdi. İran hükümdarı | İzeri esir ederek idam ettirdi. İran., öyle berbad bir vaziyette idi, ki Efrasyabın istilâsına karşı kimsede kımıldanacak hal kalmamıştı. Midya ade ede- akına &- £ Bir Doktorun Günlük Sam Notlarından o () Diş hıfzıssıhhasınö Dair: Dişleri fırçalgrken bütün yüne 9 mizlemek lâzımdır. Bühassa ari dişlerin dil taraflarını güzelce melidir, #ğer dişler günde Iki defa fire öç ayda bir diş doktoruna mM Junursa : 1 — Daimi dişlerinizin çarpı mamasına yardım eden SÜ çürümiyecek: gazi 2 — Yüz ve yüzün tabfi şekli v borulmıyacak. 3 — Sıhhatiniz dalma yerinde © er , alm dişleriniz kuvveti w çıkacak, hayatmızda di * bilmiyeceksinir. semi | | en rek İranın Midya ülkesine i etti. İran, on iki sene Bfrasyabın idaresi altında kaldı, Zabulistan, Mid- dan uzaklığı ve İranın şarkında bu- 'unması dolayısile istilâdan o kadar olmadıysa da Zâlile oğlu) rade ve Te e (*) Bu metları kesip sapla bir albüme yapıştırıp my < Sıkıntı samanınızda ar gibi imdadınıza yetişebilir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: